8 Temmuz 1935 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 5

İ - . : Buğday fiatleri kararsız Piyasa ancak Ağustos ibtidasında istıkrar bulacakmış Buğday piyasasındaki kararsız- lık dolayısile borsalarda salâhi- yetli bir zat, fiatlerin ancak ağus- tos iptidalarında istikrar bulacağını ve o zamana kadar tedricen düşe- rı kullandıkları i ag bu iddialar varid görülmüye: İstanbulda slk al fiatleri henüz normal hadd. mediğinden Anadoludan ei un geliyor. Evvelki gün 9,000 kilo Anado- in anna diyen olduğunu tesbit için kontrol ie detlendirilmiştir. Ziraat ekil şimdiki fiatler- le satışlara girmek istemediğin- den sadece satış hareketlerini takip ediyor. > vela e nl vahşi hayvanlar öldürülmektedir. Vasıf ( Çınar Genç yaşında ölen inkılâp adamı ak ein risale Ölümü memleket için büyük bir acı olan eski maarif vekili İsmail Habip ve İs- a ez ae müdürü Sabri- maarif baş müfettişlerin. den İM in en mürekkep bir beyet toplanmıştır, ında- ki intibalarını ihtiva edecektir. Bir kızı kaçıran altı kişi yakalandılar Şilenin Kervan köyünde Molla #brahimin evine silâhlı altı kişi taarruz ederek on dört yaşındaki kızı Gülsümü kaçırmışlardır. Gül- sümün annesi kızını rtarma! için hileler Lie yerlerinden yaralanmı Mi ranlık ormanda Kii. Tahkikat devam ediy İÇERDE OLUP BİTENLER Vefalılar kongresi Evvelki günkü kongrede yönetim kurulu seçildi pazar günü Beşiktaşla Torgay, kâtipliğine bay Ahmed emir, Env emir seçilmiş, konuşmaya başlanmıştır. yılki idarecilerin yap- G tıkları iş dinlendi, bundan ötürü önemli sorular soruldu, çok de- ğerli olan bu sorulara karşı ida- reciler güzel karşılıklar verdiler. u sırada üyeler tarafından ” gösterilen bir dilekle memleket bü- yüklerine ağ vefalı duy- guları yükseltildi. Cumur baş- kanı “Ulu Di değerli başba- kanımıza, y başkanlığı- n teren başbakanlık danışkanı bay Kemal Gedeleçe, C. H. P. bap kanlığına, Vefayı kuranlardan İz- mir saylavı bay Hasan Âli Yüce- le yüksek duygularını bildirmiş- lerdir imde idare heyetine: Arif Mustafa Yeşer, Mustafa Saim Şa- hin, Nureddin Yener, Edip Kont, muallim Nizami, Saim T rgut, Saim Cavid, mürakabe heyetine Vehip, Yekta, Ziya seçilmişlerdir. “ di kahve kaçakçılığı sekizinci. ihtisas Mi eiştiş. b id 183 çuval kahve kepkdllı a bi- tirmiştir, Evrak mahkemeye veril. miştir. Suçlu Mustafanın, 1918 nu- maralı kanunun 20 inci maddesi- ne ye cezalandırılması istenili- a esas olan kahvelerin bir Yunanlının malı olduğu halde Bien. eşyası arasında göste- rük resminden mua» ih geçirilmesi için takas komi, yonundan izin alındığı tesbit edil pim ey eler muhafaza altı- na Satılan lay ales ema Tasfiye halindeki belli Bira kopya yeme işi mii araştırmalara de. vam ediliyo: Banka Sline mürakibi Zühdü, eski m tilene Muzaffer ve tahsildar M ncu ihti sas sn debmmimiiniliğine çağırıla- rak kendilerinden malümat alın. mıştır, Bankanın eski direktörleri de bazünlere ei araştırma- lar tamamlanacak, kopya defterle. rinin — kaçakçılık mahiyetin. de görülürse mesele mahke; emeye verilecektir. Mebeiçie İN pm eler şunlar. vu Bejken Nail, Heybeli Hak, De ttihad, Eminön üz Beşir yülkder Halk, Fener: mine sö E, Ridvan, Hamdi, Ka. me akal Ke dike Alâeddin ve Rifat Mümtaz, Kyk Hi Hasköy: Yeni Türkiy Kasımpa- eni Turan, Taksim: Matkoviş ve Merkez, Sirüe Kapl Rebul, Galata: erkez, a . Bu sene zeytinler çok iyi Fazla ihracat için yollar aranıyor Son zamanlarda İstanbul pi- yasasında zeytin bollanmış ve u- cuzlamıştır. Bu seneki ürünlerin müsaid surette gelişmesinden ötü- rü birçok tacirler ellerinde bulu- nan stokları piyasaya çıkarmış- lardır. TELLİ ta göre eski mallar da dahil oldu- ğu halde zeytin stoku 8 mi yon kilo kadardır. 4 Çok eski mallar azalmıştır. Bun“ ların 70,000 kilodan iabret oldu- ğu zannediliyor. Geçen sene top- tan fiatler zeytinin kalitesine gö- kul d örüyor. Perakende fiatler bir mii derecesinde yük- sektir, Bun. rağmen zeytin sarfi- yatın bil gerin çok art- tığı söylen ilem Ze; u yıl gönderi zeytin yarım milyon kilodan iba- ir, gi 934 ürünü iri ve gösterişli oldu- ğundan Rusların bu kadar mal al makla kalmıyacakları um uluyor. Yeni mahreçler de araştırılıyor, Başlıca müşterilerden olan İsken- deriye piyasasında, drahminin dü- şüklüğü dolayısile Yunanistan malları karşısında rekabet güçleş- miştir, Bilhassa nakil masrafları: nın ağırlığından şikâyet ediliyor Romanya ve ime fazla zey- Jı tacirler in gönde ieşab büderi örişeziyberdi; Ba lan tedbirlerden iyi “em alınırsa bu yıl genel zeytin racatımızın 4 miyon k kiloyu ge- çeceği tahmin diliyoı İzmir üzümleri Ağustos ibtidasında kuru üzüm piyasası açılacak İzmir 6 (Akşam, İzmirde yaş üzüm satılmağa başlanmıştır. Fakat bu sırada satılan üzümler (kuş üzümü) denilen neviden, çe- kirdekli, kü. neli ve siyahtır, ) — göre havaların sicak gitmesi saye- sinde bu üzümler de yakında ke. male gelecek ve sergilere konacak. Ağstsin ilk günlerinde İzmir. piyasasının a çıla- cağı Blk edilmektedir. Bu yıl yetişen üzümlerimiz muhtelif ba. kımlı iyi görünmektedir, Izmirde Halkapınar suyu u ak Vezir ve Osman ağa ve Karşıya. kada Yamanlar suları halka çok ucuza verildiği halde Halkapınar suyu yüksek ücretle verilmektedir, Özüsüsdeki altı aylık er için Halkapınar su tarifesi da yeniden tesbit edilecektir, Ta, rife komisyonu toplantılarına baş- lamıştır. Yamanlar ve Vezir sularının fiatleri göz önünde tutularak Halkapinar suyu tarifesinin de in- dirilmesi lâzimdır. la ar lar diyorlar ki. / | “Evlenmede aşk hiç lüzumlu bir şey değildir,, «Sex appel eskidir, kadınlarda erkeklerden fazla sex appel vardır..» pları- aylav bay Taptas kita; nın içine gömülmüştü. Gözlükle- rinin altında tam bir âlim gözü izli ivaçta aşk» mı?. diye gölümzedi... İzdivaçta saadeti i b iris dır? soruyorsunuz?, da kıskançlık çıka; mazlık başlar. Sonra aşk gözle» ri bürüdüğü için evlenmeden ev- vel biribirlerini inceden inceye tkik edemezler. Evlenirler... Halbuki biribirle- uymaz. Birkaç zaman sonra da aşk v bir cehen- nem hayatı başi İşte gali la hiç te uyı olmadıklarını anlarlar, Halbaki | bu uygunsuzluğu aşk denilen rüya güzel bir örtü ile ka- patmıştı. O örtü kalkınca vazi- yetin tabiiliği ortaya çıl Evl şkın Say lanlar çok zararı vardır. ilede saadetin nasıl temin edileceğine kailsiniz?, — Ailede iki taraf ta kati- yen sırf kendi zevklerini, kendi hislerini, sırf kendi ihti- raslarını düşünerek hareket et. memeli... Aile müşterek bir ha- denilen cinsi cazibe sine- ma artistlerinin ortaya çıkardık. ları bir fantezi midir?, — Hayır, katiyen. sexapel bir fantezi değil bir hakikattır. — Peki, şimdiye kadar insan- larda sexappel yoktu da şimdi yeni mi çıktı? — Hayır... Ötedenberi bu insanlarda olan bir şeydir. Lâ- kin rağ kadar buna ad takma- Bugün ona bir isim e. Sexappel dediler. Yoksa insanlarda sexappel çok eskiden vardı. — Kadınların mı daha çok sexappeli vardır, erkeklerin mi?.. Kadınların daha çok sexap- peli vardır. Lâkin birçok Oka. dınların da bazı erkeklere - hem de hiç güzel olmadıkları halde - sexappel var, tabii kadın- cih ettikleri, onları sevdikleri gö- rülüyor.. demek erkeklerde de sexappl var, Lâkin tabii kadın- larda daha fazla... Üstad ai Se e sine hak verdim. H sexappel dünle şey çok wi e Ankara saylavı bay Taptas gerek.. bilhassa bizde... Zira pll çirkin ye halde sevlen birçok insanlar — Onda Si tüyü var gali- ba.. deriz. Bizim eski «şeytan tüyü» muhakkak ki yeni, asri sexappelden başka bir şey olma- sa gerek.. Şüphesiz ki erkeklerde de sex- appel olacak.. bembeyaz, pembe beyaz, dünyanın en güzel Avru- pa kadınlarının bir dudağı yerde bir dudağı gökte kuzguni ara erkeklerile düşüp kalkmaları bun- dan başka bir şey ifade etmez... yağda, tavada mek şartile bundan güzel yemek- ler bulamayız. Ben Türk mutfağında esaslı bir inkılâp yapılmasını lüzumlu gör- müyorum., — Eğlence hayatımızı nasıl bu- luyorsumuz?, İstanbul eğlencesiz bir şehir değil mi?.. — Bu çok geniş bir mesele... Eğlence iki türlüdür. Maddi eğ- lence, manevi eğlence.. hangisi ni soruyorsunuz?. — Maddisini üstad.. — İstanbul güzel bir şehirdir. Aranırsa eğlence bulunmaması- na ii Elverir ki ara- malı. İstanbulda tabiat eğlenme» ğe çok müsaiddir. — Meselâ siz kendi hesabınıza nasıl eğleniyorsunuz? — Biz köydeyiz.. ben ami 5 da her şeyden istifade ederim. Adaya gideriz. Merkebe binip gezmesini, ailem arasında yarış yapmasını pek severim. Öteden- gençliğimden beri spor ya- lencelerden bir fayda elde etmek mümkünmü H. F.