Dilden ötürü e lâf edilmiştir. kin ie ve çok > sabr «Çıkar ni gör saa —— er ap karma er mağ a ğildir. Başkasına dil çıkarırsanız arka- Bundan ötürü çok kişi dilini ya. Söyler de söyler, söyler de söyler ve çok 'ne demişti: : Aşkı ta ille biz bile geldik Âşıklar yolundan bir Dile geldik!.. — Sağında v solunda garp, önünde cenup. Arkanda var? — Pantalonumun yaması! tum — Kocacığım bugün tutun.lu gezdim. Yalnız bir kere otomo- Kayserili — Büyük adamlar alçak gönül lüdürler. Kayserili atıldı: — Elbette, Bak ben hiç kendi- mi methedip övünüyor muyum? — Garson 5 keredir bira istiyo- rum, — S5 bira ver!... Dame Ne yaptın? — Yeni bir şapka aldım, — Şapkanın modası asia başlayınca anlarsın sen.. ya bü Bir köy istasiyonunda, — Nereye böyle? — Taşraya NEAR “Ve kişeye yaklaşır: — İstanbula bir bilet, — - Sağdaki k vi soldaki metresimdir. Sa dı ve yakalı rızası için bir bi MİR su... Kar- nım öyle aç, ki yatacak dokunuyor!. İ pe ye mn amima. İçkiye dayanamazdı. Karısın- — Vas yanunta zi | dan da korkardı, oKorkardı yorum, amma gene de içerdi — Taze yumurtanın Geçen gün karısı alt perdeden sesi açtığı muhakkak mı! aldı. — Elbette. Bilmi- yor musun, içiyorsun? Canına yumurtlar > | acımıyor musun? dedi. Hem pa- ge 1 raya yazık değil mi? Çocukları- Dikilmiş sözüm sana. İpek çoraj Yârim bize gelsene Seni çok seviyorum. Gözlerimden bilsene. E Baktım, yolun ortasında dur- muş, yumruklarını sıkmış, ağzı- na geleni söylüyor. — Kiminle kavga — Düşmanımla, — Ben ortada kimseyi görmü- yorum. ediyorsun — Nereden göreceksin, yerin dibine geçirdim keratayı! — — Kakiyen ik rez sınız — Sağ kalırım doktor. — Muharrir misiniz? — Hayır, berberim, e b meli. Tavşana lâhana lâzımdır dedin, lâhanayı getirdim! Bundan Lokantada. Bayla bayan otur- dular. Garson, yan masaya elli- lik bozmuş üstünü getiriyordu. Bayan yan masaya gelen tabağı gösterdi: — Bundan! BOŞ Ne güzel bak şu kadın, Meyvanın hoşu kadın... xw Güzel kadın hoş kadın, İçi temiz loş kadın, aramı yersen eğer, Bütün sevgin boş kadın!... nafakasını içkiye ne diye ve- riyorsun?.. Günah değil mi ço- larına. Bu sözler adama dokundu. — Söz veriyorum, dedi. Bun dan böyle sokağa çocuğumla be- raber çıkacağım, O yanımda olur- sa doğru gidip gelirim, yalpala- mam, Fakat çocuğile beraber ilk çık- tığı gün pişman oldu. Oğluna sordu: — Susamadın mı? » Bir saattir yürü- e msa susamak ayıp değildir. — Susamadım... Geri döndü, türdü: — Annene söyle, ben yarım sa- ate kadar gelirim, ım. çocuğu eve güö- tıraş olaca- Doğru meyhaneye girdi. Gedik- lileri selâmladı, Sordular: — Nerelerdesin, göründüğün — Başka yere gitmedim. İçme- dim bir iki gün. Çabuk bana bir şişe rakı... şak Evde anası çocuğa sordu: — Baban nerede? — Tıraş olmağa gitti. — Ben sana yanından ayrılma — Güzel otomobil... Kaça mal oldu ? — Kaçakçılık suçundan iki sene habse. olacağım! demedim miydi. Berbere bera- ber gitmeliydin. m, önüne oturdu, Ya- rım saat, bir saat geçti. iğ ii yok.. si Üç saat'sonra göründü. İki yi na yalpa vurarak geliyordu. Bir denbire duraladı. Etrafa ba- ındı: — Oğlumu ne yaptım? Çocuğu eve bıraktığını unut- muştu. Kafasını dövüyordu: — Evden oğlanla beraber çık- tım... Buna eminim e ol Kep Eve gidince karım ne der?., Hah, işte bir polis geli- yor... Ona sorarım... Oğlumu gördü üz mü? — Görmedim. — Öyleyse eve gitmem, gide- mem. Kendimi denize ataca- ğım Polis omuz ve ü. Bi zim sarhoş döndü, Deniz ke- nerina ni Uzandı. “Sızdı Oralarda iki yankesici dolaşı- yordu. Gop arakladılar, pa- ralarını aldı ve sonra tutup onu bir Kist etiğe, soktular. Kömür kamyon: ediler. Yolda bir ili RS uyandı, ak- sırdı, sayıkladı: rı kömür kokuyor... sas Karısı göz yumamıyordu. Bü- m AA nn kocasını bulamam baha pencerenin gisi e — Gel kocacığım, gel... Bir şey söylemiyeceğim, bir şey yapmı- yacağım... Sabah aş kapı çalındı. Kö- mürcü seslendi: — Bir çuval kömür istemiştiniz, getirdim. Gözü kömür görecek halde de- ğildi: Boşaltıver şuraya! dedi. Küt!.. Kömü ünlü biz vücud yıkıldı. İki çığlık kopi O gün bu gündür artık sukağa yalnız çıkamıyor. Hayır, çocu- gile değil ,karısile çıkıyor... anl eyi & ii dik kA eli ula