Bugün Sahife Bugün Sahife Sene 17 — No. 5982 — Memleket içinde alışverişi genişletmek 1929 da »-dünyada buhranın başladığı yıl. memleketten dışari 155 milyon liralık mal satmışız, dışardan memlekete 256 milyon liralık mal girmişti, Geçen yıl ise giri ancak 87 mil- yona yakın, çıkı da 92 milyon li- Tadır; Son yıllar malların fiyatı “düşgün olduğu için, çıkan malın sayısı, memlekete giren paranın miktarı kadar azalmış değildir. Fakat, ne olursa olsun, 1929 yılına nisbetle, memlekette alış verişin çok azaldığı görülüyor. Geçen yıl dışarı sattığımız ürün- ler memlekete giren maldan çok olmakla beraber, hem girenin hem çıkanın bu derece azalması darlık beldeğidir. Bünda da (şaşılacak bir şey yoktur. Bütün dünya alış- verişinde son beş yıldır korkunç bir eksilme var. Bundan en az kö- | tülüğe uğrayan gene biziz. Çünkü geçen yıl nemiz varsa sattık, hat- tâ daha alıcı vardıda satacak malımız kalmamıştı. Memleketler var ki, alıcı bulamayan stok mal- lar altında inim inim inliyorlar. Bütün mallarımızın satılmasına &n büyük sebep, aldığımızla sat. tığımızı karşılık tutan Klering an- laşmalarıdır. Dişardan aldığımız malları para ile değil, mal ile ö- dedik, dışardan çok mal aldık, Onun için dışarı çok sattık. Geçen yıl memlekete giren mal ların en büyük alıcısı devletti. (Sade 13 milyon liralık makine, 12 milyon liralık demir ve çelik öteberi girmiştir). Bunlar, devle- tin açtığı fabrikalar ve kurduğu demiryollar içindir. Demek ki, devlet, büyük alıcı olmasaydı, geçen yıl memlekete dışardan bu kadar mal girmeyecek bizden de bu kadar mal çıkamıyacaktı. Geçen yıl, memlekete 13 milyon | liralık da pamuklu kumaş girmiş, Devletin fabrika, demiryolu propagandaları biterek memleke- te makine, demir, çelik, pamuklu kumaş gibi -şimdi dışardan ak dıklarımız en değer tutan malları- artık almayacak, birçoklarını ken- dimiz yapacak olursak ürünleri- mizi kime ve nasıl satacağız?, Am- Cak başka memleketlerden aldık- larımıza karşılık kendi mallarr- mızı satabildiğimiz göz önüne ge- tirilince, dışardan hiç bir şey ak Mayacağımız yakın zamanlarda me yapacağımızı düşünmek lâzım gelir, Dünya öyle bir devirde ya- iyor ki «mala mal, alandan al» düşturu bugünkü ekonominin te- mel taşı olmuştur. . O zamanki politikamız, iç pa- Zarı genişletmek, memleket için- de alışverişi çoğaltmak olacaktır. Başka türlü işin içinden çıkama- Yız. Fabrikalarımız, memleket ü- Yünlerini işleyecek, köylü bu yok dan kazanacak, hem köylünün, bem fabrikalarda çalışan işçinin Parası çoğalacak, alıcılık gücü Artacak, onlarda fabrikaların çı- kardığı malları satın alabilecek» r, bu şekilde memleket ekono- | Misi kendi kendine yürüyecek... Görülüyor ki, herşey, sonunda, Memleket halkının «satın alma» Yeteneğine, kabiliyetine dayanır Fiat: her yerde 5 kuruş . CUMARTESİ — 15 Haziran 1935 Habeş meselesi Italya harpten başka çıkar yol göremiyor Ingiltere Milletler cemiyeti andlaşmasının gözetilmesini istiyecek Londra 14 — İngiliz gazeteleri İtalyan « Habeş meselesi hakkın- da uzun yazılar yazıyorlar. Daily | Telegraph gazetesi diyor ki: «Vazi- yet ümid verici değildir. Son ha- berlere göre nihayet üç aya kadar muharebe başlıyacaktır, İtalyan- Bir bahçıvan: « şikâyetçiyiz. Fakat Dün sebze fiatlerinin (o pahalı- lığını yazarken bahçıvanların pa- rasız kalmasının da buna başlı- yor. Bu kabiliyet artmadıkça en- düstriden bir şey anlaşılmaz, ters sonuçlar verebilir. İşin aslı da budur. Memlekette fabrikalar kurulması, ekonomi ge- lişimi, halkı, köylüyü genliğe ge- nişliğe eriştirirse faydalı sayılır. Bizde de öyle olacaktır, olması lâzımdır. — N. $., MR A şagi e Bir Italyan vapuru Eritredeki Musavva limanına yiyecek ve mühimmat çıkarıyor yalnız odur » diyor lar yeni asker göndermeği haklı göstermek için Habeşlilerin O bu- dudda asker topladıklarını, im- paratorun harp isteyen kabileler üzerinde nüfuzu olmadığını söy- lüyorlar, (Devami dördüncü sahifede) Sebze neden pahalı ? i Senede 49 bin lira 4,5 kabzımalın elinde kalıyor Kabzımallardan bize yardım eden hıyar torlası ca bir sebep teşkil ettiğini söyle- miştik. Kabzımalların bahçıvan- lari kıskıvrak bağlıyan durum- ları da bu sebep içindedir. Bahçıvanlar sebze fiatlerinin ucuzlaması için zirai kredi koo- peratiflerinin satış şubeleri açma- sini hararetle öne sürmektedir. ler. Senelerdenberi bahçivyanlık yapan ve gün geçtikçe sermaye sahiplerine (borçlanarak daha (Devamı : 4 cü sahifede) Harp tehlikesi arttı M. Benes gazetecilere böyle diyor Moskova 14 — Çekoslavakya Dış bakanı M, Benes Moskovadan ayrılmıştır, Hareketinden O evvel gazetecilere şu sözleri söylemiş- tir; «— Sovyet Rusyada yaptığım gezintiden çok memnunum, Ben 1919 danberi Rusya ile elbirliği- ne taraftardım. Ekonomik buhran yüzünden 1929 danberi bu lüzum arttı. Almanyada Nazilerin iş ba- şına gelmesi Avrupa muvazene- sini bozdu, Sovyet Rusyanın Av- rupa politikasında daha sıkı bir yer alması lâzım geldi. Harp tehlikesi son zamanlarda her vakitten fazla artmıştır. Bu- nu ortadan kaldırmak için en iyi çare Milletler arasında müşterek güven sistemi kurmaktır. Bunu sağlamağa (temine) çalışmamız lâzımdır. 1936 ve 1937 yılları çok nazik seneler olacaktır, Bu sene- leri atlatırsak uzun müddet için sulh emniyet altına alınmış de- mektir.» Adliye müsteşarlığı Ankara 14 (Akşam) — Münhal bulunan adliye müsteşarlığına ceza işleri direktörü bay Hasan Seyfeddin tayin edilmiş ve yük- sek tasdike iktiran etmiştir. Ankarada resim sergisi Ankara 14 (Akşam) — İsmet paşa kız enstitüsündeki dikiş ser- İ gisi bugün açıldı. Ankarada seyyahlar Ankara 14 (Akşam) — Yarın şehrimize Bursadan 200 seyyah gelecektir. Birkaç gün burada kalacaklardır. Bütün Türkiyede satışı en çok olan gazetedir. İlânlarınizı AKŞAM'a vermekle kazancınıza en uğgun işi görmüş olursunuz. OL A A AY A Helefon: 24240 (idare) « 24249(Tahrir) - 24248 (Matbaa) - 20113 (Klişe) POLITIKA Sovyet - Fransa anlaşması, karşısında Italya ne düşünüyor? Temps gazetesi Romadaki mu- habirinin Fransa - Sovyet müna- sebetleri hakkında şu dikkate de- ğer mektubunu yazıyor: «İnkâr etmek saçma olur. İtal ya, Fransız - Sovyet andlaşmasını büyük bir sevgi ile karşılamadı. Vakıa, açıkca hoşnutsuzluk gös- termedi. Fakat, itiraf edelim ki, bu andlaşma, Romada memnuni- yetten çök ihtiraz uyandırdı. Fran. sanın, aynı neticeleri, böyle bir vesika imzalamadan dahi elde e- dip edemiyeceği suali bura politi- ka mehafilinde sorulmaktadır. Fransanın, böyle hareket etmekle, İngiltere ve İtalya (haricinde iş görmesine teessüf olunuyor. Bundan böyle İtalya - Fransa ve İngiltere- Fransa anlaşmalarının daha az kuvvetli olmasından korkuluyor. Hulâsa, Romada arzu ediliyordu ki, sulh her şeyden önce üç büyük devletin el birliğile temin olunsun. Mussolininin esas fikri malümdur: Avrupada düzen ve barışı, AK manyanın da dahil olduğu, fakat her halde Rusyasız, bir devletler zümresile temin etmek... Şu kadar var ki, Avrupanın bugünkü vaziyetinde, Pariş ile Moskova arasında bir anlaşma, Moskova ile Berlin anlaşmasına tercih olunuyor. Fransız - Sovyet andlaşması, Almanya ile Rusya arasında yeni bir Rapallo imzası- na engel oluyor. İtalya, pangermanist bir Alman- yanın kendisi için tehlike olduğu- na büküm ederse bu hâdise mü- himdir. Bir harp ihtimalinde, Rus- yanın adam ve iptidai madde zenginliği Almanya tarafına git meyecek demektir, Fakat, İtalya şu fikirdedir ki Berlinde Naziler, Moskovada komünistler iş başın- da bulundukça bir germen - rus bir- leşmesi ciddi dikkate değer bir şey değildir. Rusyanın Avrupa politikasına girmesi önünde, İtalyanın göster- diği çekingenlik, ilk bakışta, hay- ret uyandırabilir. İtalya değil mi- dir ki, Fransaya karşı bir politika (Devamı 4 cü sahifede)