ei eş 17 Eylül 1934 AKŞAM , AKŞAMDAN AKŞAMA Halicin dolması in dolması mesel da sirada tazeleniyor. Bu son günler- de gene gazetelere aksetti, Halicin dolması demek dünyanın en gü- gel, milsi bulunmaz bir şehrinin en büyük bir darbe yemesi demek- tir. Bu bizi tarih nazarında da müebbeden mesul tutacak bir ha- calet teşkil eder. Çünkü bu kadar müstesna bir güzelliğe kıymağa hakkımız yoktur. Vazifemzi bunu muhafazadır. Halicin dolmak tehlikesi mev- zuu bahsolunca, «canım bu çok büyük bir iş midir?Bu kadar yere Para harcolunurken bu kadar ehemmiyeti haiz olan Halici ve l- tanbulu kurtarmak için bir tahsi- #at bulmak imkânsiz mıdır?.» su- ali hatıra geliyor. Avrupada etet- kiksta a çıkan heyetlerin hare gahlarından kesilse bir kaç sene içinde Haliç temizlenir zannolu- muyor. Son gördüğüm bir hesaba na- demizlemek için iki Hane asri tarak makinesi almak lâ- ven imiş, Bu iki tarak makinesinin bire irkiliyor. Bu sıslara isnat edildi , bir milyon lira gibi yük- ir masraf karşısında insanın sesi pek çıkmaz olur. Fakat, bir kere, meselenin azamet ve ehem- miyetine nazaran, bir milyon lira- nın yenilmez bir mania teşkil ede- miyeceğini ozannederiz. Hattâ, sırf bu maksatla müstesna ve mu- vakkat bir resim bile konulabilir | ve İstanbulun bütün vatanda oy- madığı mühim rolden dolayı bu re- sim tökmil vilâyetlere teşmil olu- nabilir, Sonra, iki makineyi birden al mağa mutlaka lüzum var mı? Bir makine ile iş elbette uzar. Fakat | bu kadar senede kollarımız bağlı | dürmuşuz da şimdi temizlemeğe | baş nca mı aceleye ihtiyaç gös” tereceğiz? Her halde, bir maki- ns de Halici temizlemeğe başla- mak için kâfidir. Hiç olmazsa bun- dan sonr: olmaya mâni oluruz ve elden geldiği kadar da eski dolmuşları derinleştiririz. Elimiz. genişleyince ikinci tarak makine- sini alırız. Başka bir mülâhaza daha var; Yarım milyon değerindeki bu asri tarak makineleri yapılmadan ev- vel hiç bir liman temizlenmiyor muydu? Mutlaka vasıtaların en pabalısını, en asrisini, en mükem- melini almağa neden mecbur ola- lum? İşin ucuzuna bakalım ve her şeyden evvel, bir kere şu dolma hareketine set çekelim. Bundan ŞEHİR HABERLERİ Pansiyon ve oteller Beyanname ver- miyenler mahke- meye verilecekler 1704 numaralı kanun mucibin- ce gerek (otel | sahipleri ve gerekse evlerinde pansiyoner olarak kiracı bulunduran ev sa- hipleri zabıtaya bir beyanname vererek kiracılarının hüviyetleri- ni. bildirmeleri lâzım gelirken bazı kimselerin beyanname ver- meden evlerini pansiyon halinde ipleri bu suretle vergi kaçakçılı- ğr da yapmaktadırlar. Zabıta şehrin her tarafında mevcut bu gibi pansiyonların be- yanname vermeden çalışmaları na mani olmak üzere yeniden te- dabir almış ve her merkez tahki- kata başlamıştır. İlk tahkikatta Süleymaniye ci- varında İkbal hanım isminde bir kadının böyle beyannamesiz pan- siyon işlettiği görülmüş ve hak- İ kında evrak tanzim olunarak ka- muni muameleye başlanmıştır. Sahte « dişçiler Abdürrahman efendi ism'nde biri cürmü meşhut halinde yakalandı Sıhhiye müdüriyetinin ve zabı- tanın sıkı tedbirlerine rağmen gene ölede beride bazı kimsele rin diplomasız olarak dişçilik, doktorluk ve ebelik yapmakta oldukları görülmektedir. Son zamanlarda Abdurrahman efendi isminde birinin evini diş muayenehanesi haline getirdiği ve diploması olmadığı halde gizli gizli diş tedavi ettiği haber alın- mış, zabıta tahkikat yapmış, ve bir kaç adam vasıtasile otellere gelen taşralı müşterileri topla- Yıp dişlerini tedavi ettiği anlaşık mıştır. Bu gizli musyenehaaeyi taras- Sut altına alan zabıta, içeriye ge- ne bir kadın girdiği sırada evde âni bir araştırma yapmış ve dip- lomasız dişçiyi cürmü meşbut ha- linde yakalamıştır. Bu sahte dişçi hakkındaki ey- yak adliyeye verilmiştir. kip te kabil olduğu kadar temiz- lik yapalım. Hasılı, ne olursa olsun, iş biraz ameli surette düşünülür ve Hali- cin ehemmiyeti göz önünde tutu- lursa bu akıllara hayret verecek ihmal ve teseyyübe hatime çek- sonra dolmanın fazlalaşmamasını bir kere temin edelim, onu mütea- | mek imkânı behemehal bulunaca- ğına eminiz. Akşamcı Mektep çocukları Maarif idaresinin düşündüğü doğru bir tedbir İlk mektepler akşamlari üç bu çukta tatil ediliyor. Bu saatte mek- tepten çıkan talebenin doğruca ev- derine gitmesi lâzımdır. Halbuki anne ve babaları fabrika ve ima- lâthanelerde çalışan çocuklar, ya sokaklarda oyuna dalmakta, hu ta geç vakit fabrikadan çı cak olan anne ve babalarını mü #sese kapısında beklemek mec- buriyetinde kalmaktadırlar. Soğuk kış günlerinde çocukla rın bu suretle sokaklarda kalma- ları hem terbi hem de sıh- hat ve hayatları itibarile mahzur- lu görülmektedir. Bu mahzurun önünü almak için maarif idaresi, bu sene esaslı bazı tedbirler al. çalışmaktadır. Velileri bir müessesede çalış- mağa mecbur olan çocukların s0- kaklara dökülmemeleri için bun- ları geç vakte kadar mekteplerde barındırmağı düşünmektedir. An- cak bu usulün ne suretle tatbik e ayrıca tetkik edilmek- Otomalil kaz kazaları Zabıtaya muayene ve kontrolün teşdidi emredildi Son günlerde İstanbulda oto- mobil kazaları gene nazarı dik- kati celbedecek derecede art- mıştır. Yapılan (o tahkikatta en zi- yade bu kazaların Oötomo- bil ve otobüslerin direksiyon ve frenlerinin bozukluğundan ve tayin olunan âzami hâdden faz- la süratle sürülmelerinden ileri geldiği anlaşılmıştır. Bunu nazarı dikkate alan em- niyet müdür! bu defa gerek belediye zabıtasma ve gerekse seyrüsefer merkezine yeniden bir emir vererek işliyen otomobil ve otobüslerin sıkı bir konttola tabi tutulmasını bildirmiştir. Alınan malümata nazaran bu defa otomobil ve otobüslerin mu- ayene müddeti üç aya indirile- cek ve her üç ayda bir defa mev- cut imum otomobil ve otobüs- ler sıkı, bir muayeneden geçirile cektir. Bundan maada her semt te sık sık umumi bir sürat kon- trolu da yapılacaktır . Evvelki gün İstanbulda bazi semtlerde umumi ve âni bir sürat kontrolu yapılmış ve nizami hâd- den fazla süratle giden otomo- billerin şoförleri cezalandırılmış- tar. Bu kontrollar sik sık ve gayri muayyen zamanlarda tek- rar edilecektir. Sebze hâli Meyva ve sebze- nin satış tarzı değiştirilerek | Önümüzdeki Cumhuriyet bay- ramında açılma resmi yapılacak olan yeni sebze ve meyva hâli- nin idare tarzı hakkında bir ta- limatname hazırlanmağa başlan- —. Şimdiye kadar hâle gelen seb- Ze ve meyvalar, kabzımallların delâletile açık arttırma suretile satılıyordu. Belediye, yaptığı tet- kikat neticesinde meyva ve sebze Fintlerinin, & zaman © zaman, yükselmesinin O malların tarzda satılmasından ileri geldi ğini görmüştür. Yeni talimatna- mede bu usul tamamile terk edi- lecek ve Fiatler borsa usullerine göre tesbit edilerek ihtikârın önü- ne geçilecektir. Belediye kabzımalların “müs- tahsile açtığı yüksek (faizli kredinin o müstahsilin menf. larına uygun bir faizle milli ban- kalardan birinin açmasını temin etmeğe çalışacaktır. Belediyece inşa edilmekte olan hâl muvakkat olduğu için sebze | ve meyvaları uzun müddet bo- zulmadan muhafaza edecek s0 ğuk hava deposu yoktur. Bu yeni hâlin bir kaç senede temin ede- ceği varidat ile ileride ya yepye- ni ve asri bir hâl inşa edilecek, yahutta bu hâle soğuk hava de- posu gibi bazı ilâveler yapıla- caktır. Cumhuriyet bayramında açıla- cak olan bu hâl, şimdiki vaziye- tine göre, muntazam bir pazar yeri halinde bulunacaktır. Hâle getirilen sebze ve meyvalar der- hal satıcılara devredileceğinden uzun müddet kalmıyacaktır. Hâl açıldıktan sonra Balıkpa- zarı gibi umumi piyasa yerle rinde hâlde satılması tekarrür eden malların toptan satılmasına müsaade edilmiyecektir. Kadıköy su şebekesi Kadıköy su şirketi şebekesinin tevsi için nafıa komiseri Civanşir beyin riyaseti altında belediye inşaat müdürü Hüsnü ve sular müdürü Ihsan beylerden mürek- kep bir komisyonun tetkikat yap- tığı yazılmıştı. Bu tetkikat daha on beş, yirmi gün devam ede cek ve yeni şebekenin nereye kadar tevsi edileceği, su miktarı nın çoğaltılması için ne gibi ted- birler alınacağı yeni yapılacak projede gösterilecektir. Balık — Balık yiyelim — Balık günü yapalımI. — Vatandaş!, Ne duruyorsun balık yesene.. — Vatan, balık yemekle kur- tal — Balık yiyen çok yaşa — Balıkta çok vitami İşte aylardanberi cizeler. Doğru, güzel, mükemmel Balık yiyelim, balık günü yapalım, vatandaş balık yemekle milli ikti- sadiyatımıza hizmet etmiş olur. Balıkta bol vitamin. varmış. Amenna. Vatanı kurtarmak mi istiyorsu- Duz? Yutun lüferleri, Milli serveti artırmak niyetinde misiniz? Mi- deye indirin kefalları.. Milli ikti. sadiyatı korumak azminde misi- iz? Dayanın barbunyalara.. Va- tana hizmet etmek gayesinde mi- siniz? Kızartın palamutları, Ya- pin ızgaraları yahu Buraya kadar mükemmel, Pro- pagandanın bütün edebiyatını pıyoruz. Fakat gel gelelim hakikatine.. Vatandaş balık ye sin... Amma nasıl yesin?. Kılıç, en zalim cellâdın satırın- 'dan daha keskin.. Yanma yakla şabilirseniz yaklaşın... 120 den kı- hıç balığı alıp şişe dizmek iflâs bayrağını çekmek demektir. Bar- bunya!.. Barbunya mı? Tehlikeli olan yollara kırmızı tehlike işareti koyarlar... Bu işaret olan yerlerden otomobiller, arabalar geçemez. Kırmızı işaret ekseriya tehlike işa- retidir. Fakat barbunyanın kırmı- zısımı gördünüz mü?. Kesenizin selâmeti için hemen bu tehlikeden uzaklaşınız. Kilosu 160 kuruşa s2- tılan barbunya vatandaşın kesesi için hakikaten bir kırmızı tehlike- dir... Sarı tehlike gibi kırmızı teh- like.. Balıkçılar mütemadiyen vatan- daşlara: — Balık yeyiniz vatandaşlar! diyor. Biz de balıkçılara diyoruz — Ey balıkçılar. Vatandaşa ba- lık yediriniz.. Hem de ucuz ucuz.. Hikmet Feridun Muvazaa ile iş yapan ecnebi berberler Küçük sanatların Türk larına hasrı hakkında mucibince şel 'berberlerin çalışmalarına nihayet verilmişti. Türk berberler cemiyeti, ecne- bi tabiiyetinde 20 kadar şahsın muvazaa suretile hâlâ iş yapmağa imkân bulduklarını tesbit ie hükümete müracaat etmiştir. Bunların listeleri kaymakam- kdar bldirilerel takilak yap tarılacaktır. Boğaz zlar komisyonu Yaz tatili yapan Boğazlar ko- misyonu, gelecek çarşamba gü- nünden itibaren faaliyete geçe- cektir. tandaş- — İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — Ortada bir de hizmetçi derdi ve Amca beye |- Pahalı alsan bir türlü... > AB. — Bilâkis çok faydalıdır! leri manikürlü kaç hanimelen ki hizmetçilerin fenalğı y kemmel ev işi öğrenmir Ek