EE A Ağustos 1934 Dolfusun katli tarafı 1 inci Muesolini bunu bir Tür affet- miyor. Bahusus, iki ay © Ve- nedikte, Mussolini Hitlerle burs surken, her şe; Avusi icen propaganda yap- tırmıyacağına dair kendisinden söz almış. Miri katli, doğrudan doğ- ya Hitlerin eseridir, demeseler bin İtalyan matbuatı bu hadise- Alman tahrikâtına atfetmekte, dei sözünü tutmi am etmektedir. Bu suretle, İtalya ile "Almanyanın arası açılmıştır. He iz 'dıklarını yazıyorlar. Veelkische Beobachter Fra dir? dl ve ARDİ ler...» Hulâsa, iki memleket gazeteleri ağır neşriyatta bulunu- Almanya ile İtalyanın aralari- nın açılması Dolfusun katlinden çıkan en mühim ve ve Av- | rupa politikası üze ya- a derin ey in Hem esrar, hem kumar civarında deniz ke- narında bir kulübede geceleri ba- heli kimselerin toplanıp sa- baha kadar kaldıklari zabıtanın nazarı same celbetmiş ve ku- lübe tarassut altına alınmıştır. mail isimlerinde dört kişi esrar içerlerken cürmü meşhut halinde yakalanmışlardır. Bu kulübede ku- mar da oynandığı anlaşılmıştır. Kulübe kapatılmış, esrarkeşler sulh ceza mahkemesinin tevkif ka- rarile tevkifhaneye sevkedilmiş- lerdir, > KT REK AKŞAM | şeEmir HABERLERİ İ Haliç ne olacak? Temizleme işi bu defa da geri kaldı Halici mzlemek için bir şir- ketin belediyeye müracaat ettiği- ni Kileri nin tetkik edildi- ğini yazmıştık. Yapılan tetkikat su! üğü şartlar, faydalı ve müsait İlmemiştir, J paz Seir temizlenme- ziyade diğer alâ- iğ e! ait olduğundan i /belediy: iie nd Hırsız hizmetçi a oturan kepi el ir eve gelmediğini görünce şüpheye düşmüş ve etrafı araştırmağa me tırmada matmazel Ko- ni sandığında elli üç lirasile aat, yüzük, küpe ve sair gibi bir çok kı iki eşyasının çalın- mış m görmü; Yapıla evde bulup yaka- Sarkıntılık Kadın, sırnaşık âşığı tehlikeli ikeli yarala dı > civarında Şaziye is- b bir kıptı kadını evinin ka- pısı altında çamaşır yıkarken Sü- kel isminde birisi yanına soku- larak kadına sarkıntılık etmeye başlamıştır. İkisi de ayni mahallede otur- 'dukları için Şaziye evvelâ bu sar- kıntılığa Sa fakat Süreyya tecavüzünü daha ileriye ve vaziyet karşisinda kadın ba- mek kendisini kovmak istemiş- se de Süreyya aldırış vene ve Yeni yollar Bütçe geldikten sonra inşaata başlanacak Belediye ve vilâyetin 934 büt e henüz Ankaradan gönderi sene bir kaç de- fa tadile uğraması tetkikile tasdi- kini geciktirmiştir. Bütçe tasdil edilemediği için bütçesile yapılacak anti de henüz ini namamıştır. Bu sene için | belediye yeni in- şaat faaliyetine ancak sonbahar- da başlıyacaktır. Bütçenin a mütees- $ir amiri an vilâyetin şose inşaatı e Lil şoselerde gri cak toprak tesviyesinin daha iy naenaleyh bu sene yapılacak $0- seler Ea bütçenin (gecikmesi Mah görülmemektedir. Sada marifeti “Konsoldan iki kıymetli yüzüğü aşırmış Boğazkesen civarinda oturan madam Ester e evinde temizlik yapmak istemiş ve sokakta bul- duğu Mustafa inde birini çağı- rarak para ile çeşmeden su taşı- inasını söylemi Mustafa mütenddit defalar teneke küpi ile çeşmeden su getirip doldurduktan sonra savuşup git- ŞE miştir. Meli e ti er ei bitirdikten gezinmek üne. st kattaki ie ongolu açtığ iki Okıymettar lin — aşırılmış olduğunu görmüştür. * Madam Ester, Mustafanın eve girdiği yön bir fırsat e bunları aşırdığını anlıyar. e baber rekli Zabıta 1 yakalamış, tahkikata başlamıştır. Tepebaşı tiyatı tiyatrosu zaman içindeki buluna- madığı ından bu işe de alime mıştı, © Tiyatro görülerek ii başlanması yea ike ii lar arasında münakale yapılmı; G in bu hafta başlanacak. mevsiminin yaklaşı Amca beye göre!.. Deniz banyosu Şehir içinde ucuz plâj lâzım iki gündenberi sıcaklar gene şiddetini artırdı, Dün termometre tekrar 31 dereceye kadar çıktı. Sıcağın şiddetinden halk plâjla- ra koşmaktı adır. Fakat bunlar hem yakm sahillerde ve açıkta denize giriyorlar. Kumkapıdan Samatyaya kadar olan sahilde hergün bu suretle binlerce insan denize giriyor. Bik mkapı ile Yenikapı ara- sında zararsız bir plâj vardır. Bu- rası akşamları çok kalabalık ol- maktadır. m merkezinde olan lâğımlardan uzak kısmının ucuz bir halk plâjı hali- bu mahallin, ne konması kabil değil midir? n MİLE için BARİ, mekteplerin O açılmas epey zaman olduğu halde işi müdürlüğü şimdiden icap eden hazırlıkları yoz başlamıştır. Bilhassa iden açıla- ol ya eren tebin kira mukaveleleri yapılmış, mekteple- re ait malzeme edilmiştir. Ders senesi başında mektepler açılınca hiç bir noksanları kal mıyacaktır, Temizlik yaparken... Bodrum katına inen bir kadın havagazından zehirlendi Afet hanım isminde bir kadın dün Beyoğlunda İstiklâl cadde- sinde bir apartımanda temizlik eriği bir aralık bodrum katına inmişi uzun zaman ği halde Afet hanımın am undan öı ndan iye o rak edip ar Evdekiler PL indikleri za- an baygın bir vermişli murlar ka- dıncağızı ölüm e hastaneye kaldırmışlardır. il alar u— hanı- odrum: prken veda Ml A ve boru patlayıp çıkan gazdan zehir- lendiği anlaşılmıştır. İzli ha- yatı tehlikededir. Sahife 3 Bir sahne hikâyesi Birisi anlattı. Hoşuma gitti. Ya- zıyorum: — Ertuğrul Muhsin beyin ge- çen sene Pergünt eserinin temsili Ğ e bize seyrettirdi, fevkalâde masin dinletti. Hattâ İstanbul Bir gün Almanyadan Muhsinin bir dostu geldi. Gene Pergünt oy- nanıyordu. Rejisör temsilden çok emnundu. Alman dostunu alıp bir akşam tiyatroya götürdü. Alman vi beli içinde seyrete ti. Seyri ol i.. Hepsi Almanyada, ii oynandığı gibi.. Hepsi mükemmel.. Berlin hmelerinden farkı yok.. dedi. Fakat bir noktada Alman: — Yalnız!.. dedi. Muhsinin gözleri mr z alnı: Di şu elin deki keme Sli u sahneyi Berlinde oynad zaman bu epçe sile eski idi. Burada yeni ve parlak bir kepçe kullanıyorlar. Halbuki sihirbaz eski ve ii bir sihirbazdır. Bu kepçe ile çok sihirler yaptığı için kepçe e dukça kararmıştır. Muhsi — Evet. çor çok doğru!.. dedi, Bütün neşesi kaçmıştı. Kepçe- nin biraz parlak olması onu ber- bat etmişti. Günlerce neşesiz ve iştihasız, a kırgın dolaştı. Lâf açıldıkça — Kepçe bitek kii ola- caktı!.. diyordu. ler, . — Kepçe biraz kararmış ola" a İos > Diye üzülmek, iştihadan kesil mek, günlerce sinir buhranı için- de kalmak her a ii kârı değildir. Bunu mana- sile bir sanat heyecandır Bir tem silde eserin her şeyine kadar dü- şünmek kepçenin kararma dere cesine kadar nazarı dikkate al 'y değildir. Zaten bu sanat heyecanı olma- saydı, Muhsin de Muhsin olmazdı. Bir de Muhsin sinirlidir derler, Sanatkârın her şeye karşı titiz ve itinalı olması lâzım değil mi? öy- le yalnız insanlara, aktörlere kar- şı değil, dekora, bazan bir kepçe- ye karşı bile sinirli ve titizdir. Hikmet Feridi — İktibas ve tercüme hakki mahfuzdur — vu özde örlüğmiek: için ii li MEüm çarypudüza |! İşte sanat heyecanı'buna der- Doğrusu: — Köşede ii hâlâ batıl itikat | © .:. Adamcağızın biri bir e ii , Bu dertten kurtulmak için kiza e yar Amca bey. olmüğ.. be me varacağına — bir üfürükçüye git İz en büyünün | faydasi Siri .. mu? 41 — Giz di slmğldn kriz. S dal am a mia zim