16 Temmuz 1934 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

16 Temmuz 1934 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOMON Sa ANE SMMM 16 Temmuz 1934 , AKŞAMDAN AKŞAMA Dert nerede? Bir muharririmiz İstanbulda süt meselesini tetkik etti, İşin sıl- hi ciketini değil. Onu belediye- miz bizim hepimizden iyi biliyor. İstanbul sütlerinin ne halde ol. duğunu belediyemiz kadar hiç bir gazete vukuf ve sarahatle söy- Mesele o günden sorira da ileriye doğru bir adım Onun için, sıhhat me- Yal nız fiat ve ihtikâr cihetini biraz muhakeme edeceğiz. Muhasririmiz süt müstahsilleri- nin sütü kilosu 9 kuruştan sat tığını tesbit etmiştir. Dokuz ku- Tuşa satılan bir sütü biz 20, 25 kuruşa içiyoruz. Bu, işin içine hiç bir hilekârlk karışmamak Şartile, Sütün kaymak altı, krem altı olması, içine su karıştırılması | ve bu suretle hem gıda kuvveti hem değeri azalmış olduğu hal 'de bize gene 20, 25 kuru; ması aradaki pahalılığı bütün bü- tün insanı çileden çıkaracak dere- ceye yükseltir. Biz, su karıştırılmamış, kay- mağı alınmamış bir süt içtiğimi Zi farzedelim. 9 kuruş değeri olan bu süt bize daha ucuza satılamaz. m1? Karilerimizden ve süthane hiplerinden bir zat gönderdi bir mektupta açık bir hesap ver- di tan aşağı satılamıyacağını iddia etti, Sülün kilosu, müstahsilden 10 kuruşa alındığını söylüyor. Bir kuruş için münakaşa etmiyelim, Demek oluyor ki süt müstahsil. den çıkıp bize gelinceye kadar yüzde yüz bir zam görüyor. İşte satıl ve sütün kilosu yirmi kuruş- dert burada. Şimdi, bu derdi na- | sil ortadan kaldırabiliriz? Sütha- ne sahibi hariimiz bunu «dert telâkki etmiyor. Verdiği izaha- sütçülere karşı tedbir düşünüyor. Hilekârlığa karşı tedbir düşün- meyi zerre kadar ihmal etmemek- Je beraber şu yüzde yüz farkı in- 'dirmenin de çaresine bakmak lâ- zamdır. Süthane sahibi kariimiz günde 50 kilo süt satmak esası üzeri- me müstenit bir hesap vermiştir. Ve dükkânının, vergilerinin, müs- #ahderalerinin kârını hep bu el sütün üze- rine oturtmuştur. İşte dert bu radadır. Çünkü, hakikaten, bir müteşebbis günde 50 kilo süt sat makla yaşamak, sile geçindirmek österse fiat böyle artar ve kendi de yarı tok yarı aç bir halde iklenir gider. O da kazanmaz, biz de pahalı süt içeriz Sokile asrafımı, kendi it satan bir müessese ir kuruş, tevzi buçuk ku- ruş, müteşebbis için yüzde 33 kâr olarak üç kuruş, bahşiş olarak bir kuruş zam etmek mecburiye- | ıyarak hakkında tahkil Yerli sergi Yerli mallar sergisi hazırlıkları bitmek üzeredir Galatasaray li- imi yazdığımız yerli mallar sergisi hazırlıklari bitmek üzeredir. Serginin geçen senekinden da- ha muntazam ve mükemmel ol Çarşamba gü tarafım in sanayi ük gayretler sarfedilmek: Serginin açılma resmi, saat on. altıda Millet Mecli Hz. tarafından yapılacaktır. Şeh: reisi Kâzım paşa le bulunan bütün mebuslar, serginin açılma merasimine davet edilmişlerdir. Bu sene, sergide geçen sene ol. duğu gibi, eşya teşhir edecek olani muhtelif firmalar ve üesseseler tarafından perakende satışlar ya- pılacakt Tü irklüğü tah tahkir Anastasın bir museviye söylediği sözler Zabıta Bal Anastas isminde bir adami yaka- a bi mıştır. Tahkikatın sebebi türklü- Zü tahkirdir. iddiaya nazaran Anastas Balat- ta bir musevi ile görüşürken: «— Türkler evvelâ Ermenileri, sonra da Rumları kestiler. Şimdi va size geldi. Sizi de kesecekler.» demiştir. Zabıta bu adam hakkında tah- ikatına devam ediyor. ivarında oturan #inde kalırsa bunun on misli süt sarfedebilen bir müessese mas- rafları pek çok indirebilir. Ona yüzde 33 kâr da son derece fahiş görülür. Çünkü, bu kâr bir sene- de değil bir gündedir! Fakat, de- imiz gibi, bir adam günde 50 kilo sütten alacağı 150 kurustan ayda 45 lira ile yaşamağa mah- küm edilirse o zaman ona hiç ka- zanmıyor demek lâzımdır. Şu misal bize isbat ediyor ki hayat pahalılığını yıkmak içinebür e» vücuda getir. mekten başka çare yoktur. İş cs- maflık şeklinden çıkıp ticaret yek: i alırsa o zaman müstahsil ile müstehlik ârasındaki mesai mu- kabili olarak fiat farkı makul bir hadde iner. Teşkilât bugünki tarzda kaldıkça işte böyle kıyranmağa mahkümuz, Akşamci Vatani bir teşebbüs Musevilerin tayyare yardım derneği faaliyete geçti kil ettikleri tayyare yardım der. neği tayyare cemiyeti İstanbul lâyet şubesi merkezinde bir içi ma aktetmiştir. Musevi tayyare demeği: Yı da Alaluf (reis), Muz Parali (reis vekili),Vitali Behar (fahri mürakip), İzi Kazes, İsak Niye- go, Bensiyon Bonso ve Sabetay Benardeti efendilerden mürek- keptir. Bu içtimada musevi va- tandaşlarımız, öz yurdumuzda Türk birliği ve ülkü kardeşliği ile candan çalışarak tayyare cemi- yetine azami derecede yardım ve devamlı iane temini esaslarını tes- bit etmişlerdir. Bu dernek, diğer tayyare dernekleri gibi. tayyare cemiyetinin resmi makbuzlarile tahsilâtta bulunacaklardır. Bu ha- yırlı işte muvaffak olmalarını ler ve müteşebbislerini tebrik ede- iz. Rum vatandaşlarımız da tay- yare yardım derneklerini ekem- miyetli bir surette teşkil ve ihzar etmektedirle, Menşe şehadetnamesi Italya ile ticaret için alınacak vesikalar İktisat vekâletinden alâkadar. lara gelen emre göre İtalyaya kle- ing şeklile veya takas suretile ihraç edilecek mallar için hususi formülüne göre tanzim ve basık mış olan menşe şehadetnameleri- nin ticaret odalarından alın- ması lâzımdır. 1 haziran tarihinden sonra Türk ticaret odalarından gayri her han- gi bir şekilde alınacak menşe hadetnameleri hükümsüz addedi. Jecektir. Iki esrarcının mahkümiyeti Muhtelif zamanlarda esrar mek ve ötekine berikine satmak suçlarından maznunen Şevket ve Çopur İsmail isimlerinde iki kişi yakalanıp sekizinci ihtisas mahke- mesine teslim edilmişlerdir. Yapılan muhakemede bu iki esrarcının suçları tesbit olundu- Zundan birer sene müddetle ha- Mah- ira da para ce- pislerine karar verilmiştir. kümlar üçer yü zası vereceklerdir. Talebs birli gezintisi, Dün Milli Türk talebe biri imtihanlar bilmesi münasebet apmıştır. Gezinti pek eğlen celi olmuş talebe ile aileleri güzel ir gün geçirmişlerdir. Yumurta tacirleri Perşembe günü bir toplantı yapacaklar Yumurta fiatlerinin 22 liradan 13 liraya düşmesi, yumurta ti lerini gene endişeye düşürmüştür. Yumurta tacirleri, yumurtaya mahreç bulmak ve yumurtaları ecnebi memleketlerin göre tiplere ayırmak için toplantı lar yapmıya mecbur olmuşlardır. şarllarına. Bu münesebetle ticaret odasında perşembe günü yumurta tacirleri tarafından bir toplantı olacaktı Bu toplantı da Samsun yumurta kongresinde verilen kararlar tek- rar edildikten sonra, bu günkü vaziyete âcil çareler aranacaktır. Diğer taraftan öğrendiğimize gö- Te yumurtacılar, yakında şebrimi- ze gelecek olan iktisat vekili Celâl beyi de ziyaret ederek vaziyeti an- Jatacaklar ve hükümetin yuinurta- larımıza mahreç bulmasını temen- ni edeceklerdir. Otomobil kazası Zavallı kadının bel kemiği kırıldı Haykaz isminde bir şoför dün gece otomobille Galata caddesin- den süratle giderken madam Ro- za isminde bir kadına çarpmıştır. Madam Roza otomobilin teker. altında bir ha; sürüklen- miş ve başından ağır surette ya- ralandığı gibi belkemikleri de kı- rılmışlır. Yaralı kadın baygin bir halde Senjorj hastanesine kaldı. rılmış, vakayı müteakip kaçan şoför Haykaz yakalanarak tahki- kata başlanmıştı Tiftik piyasası canlandı Sovyet ticaret mümessilliği ta- rafından üftik alınması piyasayı canlandırmıştır. Evvelce de yaz- dığımız gibi Bradford ve Ameri- kan fabrikalarından Türkiye tif- #iklerine karşı bir talep yoktur. Bu vaziyete Almanya sebep ol maktadır. Almanyanın bazı itha- Iât maddeleri üzerine ambargo 'vazetmesi, Bradfordun Alman- yaya tiftik ipliği ihracatını o ta- mamile durdurmuştur. Halbuki Bradford iplik fabrikalarının en müşterisi Almanyaydı, Şehir tiyatrosu operet heyeti Şehir tiyatrosu operet heyeti, üzdeki cumartesi gününden itibaren, | Tepebaşı bahçesinde temsillere başlıyacak- kooperatif tir, ui Halkın şikâyetleri Bundan bir müddet evvel bir yazımda gazetelerde çıkan okur yucu mektuplarından, — okuyucu şikâyetlerinden, okuyucu tenkit- lerinden bahsetmiştim. Belediye- lerin bu mektuplarla, bu şikâyet- lerle, bu tenkitlerle yakından slâ- kadar olmaları lâzım — geldiğini ileri sürmüştüm. Dünkü gazetelerde bir Ankara telgrafı gözüme ilişti. Ktiraf ede- rim ki pek sevindim. Telgrafta deniliyor ki «Dahiliye vekâleti, şehir işleri hakkında gazetelerde çıkan ten- kit, şikâyet yazılarını ehemmi- yetle nazarı dikkate alarak bum- lar hakkında tahkikat yapılması nı belediyeye bildirmiştir.» Aferin | dahiliye | vekâletine, Bundan daha yerinde, bundan daha mükemmel'bir emir olamaz. Bu süretle halkla belediyeler her zaman karşı karşıya bulunacak, her vatandaş elektriği yanmiyan mahallesini, çöpçü uğramıyani semtini, kaldırımı bozuk sokağı: nı, suyu akmıyan çeşmesini bele- diyesine bildirecekti Belediyeler de, dahiliye vekö- İetinin bu güzel arzusunu yerine getirecek olurlarsa yanmıyanı elektrikler yanacak, bozuk kal dırımlar tamir edilecek, akmıyan çeşmelere su, çöpleri alınmıyan mahallelere çöpçü gönderilecek. Bu suretle halk kendi şehrini aşa- Bi yukarı kendi idare edecek, Mahallesine, semtine, çeşmesine, göpçüsüne, kaldırımına, sokakta ki elektrik lâmbasıma kendi sözü geçecek. Mükemmel, * Fakat halk şikâyetleri yalnız ve sadece belediyelere ait değil diz. Halk çok defa evkaftan, nü fus idarelerinden, tapu dağrelerin- den, hususi şirketlerden ve diğer bir çok dairelerden de şikâyet eder. Ve bu şikâyetler gayet yerin- de, gayet haklıdır. Evkaf, nüfus idareleri, tapu daireleri, hucusi şirketler ve diğer daireler de dahiliye vekâletinin bu mükemmel sistemini tekip et melidir. Unutmamalıdır ki daire ler ve memlekette para kazanan hususi şirketlerin hepsi halk için- dir. Halkın menfaati içindir. İ Onlar da dahiliyenin emrini belediyeler gibi takip etmelidir. Gazetelerdeki halk şikâyetlerini satır satır okuyup icabına bak: malı ve halkı memnun etmeli” dirler. Hikmet Feridun Izmir 9 eylül sergisi izmir dokuz eylül serğisine le- tanbul ticaret odasından bir heyet gidecektir. Heyete oda tetkikat şubesi müdürü Hakkı Nezihi bey riyaset edecektir. Amca beye göre!.. İktibas ve tercüme hakkı mahfuzdur — — Gecen gi miyeti. kâtibi gazetede sütçüler ce- okur okü özlerini 5 Sanki tepemden © aşağı 40,000 kilo sulu sür döküldü Amca beye. - Her gün İstanbulda istihsal edilen 15,000 kile halis süt nerede... Her etin satılan 40,000 kilo sit »de?-. Bu meseleyle mergul olacak biç makam yok mu Allah aşkına? AB. — Var dostum: Sular idaresi,

Bu sayıdan diğer sayfalar: