İM MAŞŞM ep ağ e e Me Se Mg a Ml e OY AÇ NANA 18 Haziran 1934 “ AKŞAMDAN AKŞAMA Sabanca tenezzühleri Devlet demiryolları idaresi pek 'fyi bir şey yaptı. Tenezzüh ke- tarlari tertip etti. İstanbulun his- “sesine düşen tenezzüh Sabanci ya kadar gidip gelmektir. Hay- darpaşa - Sabanca yolculuğu ha- ikaten dünyan en şirin ve lâ- #if bir yolculuğu demektir. Pen- diğe kadar âdeta büyük bir bah- çe ve park içinden geçer denile- bilecek olan hat sonra İzmit sa- bilini takibe başlayınca denizin mavi sularına zemin teşkil eden karşı dağların muazzam manza- Fasını gözler önüne yayar. İzmit. ten sonra hat Sabanca gölü, et rafının koruları, şirin ve beyaz köyleri ile insana kır haytını sev. dirir. Onun için, Sabanca tenezzüh- lerini kim düşündü ve tatbik et tiyse İstanbul halkı namına ken- dilerine teşekkür etmek bir borç- tur. Pek iyi başlıyan ve İstanbul halkının pek haklı rağbetini cek beden bu teşebbüs muvakkat bir moda mahiyetinde kalmıyarak esaslı ve devamlı bir teşkilât şek- linde idame edilmek ister. Bunun çin de bazı şeylere lüzum gös- terir, Bir kere iş ruhi fenezzüh duğuna göre, tenezzühten mat Jup olan rahat ve eğlence hakki- le temin edilmelidir. Bu, izdiha- mma meydan verilmemekle ve şi- mendifer yolculuğunu hakikaten bir zevk teşkil edecek surette te- in etmekle kabildir. Hattın geç- tiği. yerler, manzaralar bu müs- tesna zevki bol bol verecek ka- biliyettedir. Fakat oturduğumuz yer dar, hıncahınç, sıcak ve ra- hatsız olursa etrafın güzelliğini tatmağa imkân kalmaz. Sonra, seyahati acaba biraz ki- saltmağa imkân yok mudur? Şimdi sıcaklar başladı. Bu sıcak havada dört saat hati, sonra dört saat avdet insani yorabilir. Onun için, yolculuğu kısaltmak fena olmaz. Sabanca belediyesi misafirle- için elinden ir tren seya- rin rahatını temin geleni yapiyor. Çünkü bu tenez- zühün bir de Sabancalılar tara- fından görünüşü vardır ki o da gelenlerden köylülerin istifade edebilmesi mülâhazasıdır. Saban. caya çıkan yolcular istasyonda ayakta kalırlarsa, nereye gide ceklerini bilmiyerek biribirlerinin yüzüne bakarlarsa elbette mem- nun olmazlar. Halbuki tenezzü- he iştirak edenlere şirin ve em- salsiz Sabancada basit, iptidat fakat elzem bir konfor temin edi- irse bu tenezzühe tekrar avdet olunur. 4 Menfaatlerini iyi idrak edemi- yen köylülerin pahalı yemiş (Devami 4 üncü sahifadel ok | Yeni vergiler Tahakkuk müdür- leri teftişata başladılar © Yeni vergilerin tatbiki dolayi sile alâkadar maliye şubelerinin tatbikatta nasıl hareket ettikleri, yerilen emirler ve talimatname- lere tamamile riayet edip etme- diklerinin anlaşılması için şehri- mizdeki tahakkuk müdürleri şu- beleri sıki bir teftişe tabi tutma- ğa başlamışlar, ayni zamanda vergi ile mükellef mücsseseleri de gezmeğe başlamişlardır. stanbul maliye teşkilât bu se- neden itibarçn tetbik edilen ye- ni vergilerin vaziyetini ay sonun- da maliye vekâletine bildirecek- tr. Vekâlet teftişatın neticesin- 'de yeniden icap eden emirleri ve- | rezektir. Kaçak etler Sahte dağlıç damgası ime ait? Belediyece yapılan sıki takibat ye teftişat neticesinde şehrimiz- do kaçak et satışının hemen he- alınmıştır. Ancak bazan garip hadiseler cereyan ediyor. Bir adam, mezbaha müdürlüğüne bir ihbarda bulunmuş, Istanbul. da Tahmis caddesinde bir bakkal dükkânmm damında sabte bir (dağlıç et damgası) bulunduğu. nu bildirmiş... Bunun üzerine mez- baha memurları, baytarlar der- hal faaliyete geçmişler, bakkal dükkânının damı aranmiş, ve ha: kikaten bir sahte damga bulmuş- lardır. Fakat bakkal bu damga- dan haberdar olmadığı gibi, bir bakkalın da et kaçakçılığı yapa- mıyacağı muhakkak görülmüştü Fakat acaba bu damga kime gittir? Acaba bu damgayi sokak tan biri dama mi fırlatmış, yoksa © civardaki kasaplardan birine eda bulunan kasaplardan birinden şüphe edilmiş, Fakat ortada mad. 'di bir delil bulunmadığı ve muh- birin hüviyeti de meçhul bulum- duğu cihetle kanuni takibat yapi- lamamiştır. mi aittir? Bir aralık bu Bu işin içinden çıkamiyan al Kadar memurlar, nihayet beledi yeden akıl sormuşlardır. Beledi- ye şimdi bu damganın kime ait olduğunu bulursa mezbaha resi de kaçakçiyi bulacak. Polis kurslari Kurslar, çarşamba günü açılacaktır Terfi etmek istiyen polis memur- lari arasında hazirari iptidasın- da yapılan imtihan evrakı emni- yeli umumiye mü üne gön- derilmişti. Bu hafta içinde imti- ban neticelerinin Ankaradan bi dirilmesi kuvvetle | muhtemeldir Terfi eden muavin ve komiser- den ekserisi muhtelif vilâyetler emniyet müdürlükleri emrine ve- rileceklerdir. Kurs usulü ders Gerek evvelce polis olup muh- telif merkezler ve müdiriyet ka- lemlerinde bulunan ve gerekse zabıta mesleğine yeni giren po lisler her sene muntazaman sıra ile polis mektebine gönderilerek ders görmektedir. Mektebe gitmeden terfi etmiş olan memurların da mektebe sevk- leri icap etmektedir. Halbuki komiser muavinliğile muhtelif merkezler ve kalemlerde vazife almiş olan bu memurlarin alti aylık tahsil müddetince vazifele- Tinden ayrılıp mektepte kalma- larına imkân yoktur. Bu husus nazari dikkate alınarak bu gibi memurlara mektep tahsili göste- rilmek üzere yeni bir şekil bu- lunmuştur. Bu şekle nazaran mek- tep görmeden muavinliğe terfi etmiş olan memurlar her gün mun- tazaman polis mektebine gide- rek sabahtan öğleye kadar kurs- Tara iştirak edecekler ve öğle den sonra tekrar vazifelerine dö- meceklerdir. Kurslar önümüzdeki çarşam- ba günü açılacak ve ilk devreye ayrılan memurlar o günden itil ren derse başlıyacaklardır. Ucuz sebze Kabzımallar cemiyeti belediyeye müracaat ettiğini bildirdi 'Halkin meyva ve sebze ihtiyaç- larını ucuzca temin etmek için muhtelif yerlerde pazarlar açmak istiyon kabzımallar cemiyetinin hanüz belediyeye müracaat et mediği yazılmıştı. Bu haberi ve- ren belediye reis muavini Hâmit beydi, Kabzimallar cemiyeti reisi bu husustaki resmi müracaatın 13 haziran tarihinde belediyeye verilen bir istida ile yapıldığını dün gazetemize bildirmiştir. Mak- sat, şehir halkına ucuzca meyva ve sebze temin etmek olduğuna göre belediyenin bu müracaati bi ran evvel meticelendireceğin- den eminiz. “ İ Kazalara karşı Zabıta iramvay- lara asılanları ya- kalamağa başladı Sik sık vuku bulan kazaların önüne geçmek üzere ötedenberi yürümekte olan tramvaylara at lamak suretile inip binmek detle menedilmiş olmasına rağ- men son zamanlarda gene bir çok kimselerin durak yerleri haricin- 'de tramvaylar giderken atladık- ları görülmüş, zabıta bunlara mâ- ni olmak üzere yeniden tertibat almıştır. Tramvaylar duraktan hareket &dince parmaklık kapılar kapa- tıldığı halde bazı kimseler basa- maklara asılarak parmaklığı aç- | mıya uğraşmakta ve bu yüzden düşenler olmaktadır. Zabıta tramvay yolu üzerinde muhtelif yerlere nokta memur- ları dikmiş ve yolda tramvaylara asılmış olanları yakalamaya baş- lamıştır. Son bir hafta içinde kırk alti kişi bu suretle tramvayl ken yakalanmıştır. Yakalananlar derhal sulh mahkemelerine teslim edilmektedir. Kadıköy suları Aboneler, şirketin habersiz suyu kestiğini iddia ediyor Şehrimizde elektrik, su, hava- gazı gibi şirketler abone teksitle- rini tahsil edebilmek için abone- lerine birer mühlet verdikten sonra taksitini yatırmıyanların ce- Bu- reyanlarını kesmektedirler. Bun için evvelâ taksitin si için bir ihbarname götürü mekte, bilâhare de ikinci bir ih- barname ile taksit bedelinin te- | diyesi için son bir mühlet veril. | mektedir. Halbuki Kadıköy olarak abonelere haber den derhal suyu kestiği hakkında belediyeye şikâyetler vaki olmak- tadır. Şikâyet edenler, suyu kesilen bir abonenin yeniden su gelmesi için şirkete bir lira açma parasi vermesini temin etmek için suyu ye bu suretle halktan açma parasi namile para alındı. ğini iddia ediyorlar. Belediye, bu şikâyeti tetkik edecektir, Selânikte Balkan bürosu 7. Selânik ticaret odasından İs- #anbul ticaret odasına gelen bir mektupta Selânik odasında bir Balkan bürosu açıldığı, bu büro- nun Balkan iktisadiyatile uğraşa. şacağı bildirilmiştir. kestiğini şirketinin diğer şirketlerden farklı | Müthiş kuvvet Gelecek harplerde Londra şek- rini tayyare hücumlarından ko- ramak işin İngilizler mühim bazi tedbirler alıyorlarmış, Şehrin üs- tüne çelikten gayet büyük bir ağ germeğe karar vermişler, Bu çeliY ağ bütün Londrayı kapıyacake Şüphe yok ki bir müddet sonrs başka şehirlere böyle ağlar gerik mesi düşünüleceketir. Bu işte şair- ler yandı. Artık - kendilerine bin- bir ilkam veren - kameri, yıldız- lari, mavi semayi istedi bi göremiyecekler, sevgili — Bu gümüş çivilerle vi tavanın alında... diye soğuk lâflarla yıldızlı semayı göm teremiyecekler... Fakat şu harp denilen şey gün- den güne insanların hayatı üzeri" ne öyle hâkim oluyor ki Bir gün: — Bütün insanlar gaz maske si taksınlar!., Diyor, herkes yüzlerine mas keleri takıyor. Bütün dünya san- umumi bir karnaval yapıyor. muş gibi bir hal... Bir gün: — Herkes mahzenlerin içinde syacak... Apartımanların, ev. İerin altına birer de mahzen ya- pacaksınız... Mahzen yapmıyan- ları gazlarımla boğarım ha!., di- ye korkutuyor. Haydi herkes apar tmanının altına birer mahzen yaptırmağa çalışıyor. Bir gün: — Şehirlerinizin üzerine birer gelik ağ geriniz... Canım böyle istiyor. Sonra karışmam!... di- yor. insanlarda bir faaliyet, bir faa- liyet... Bütün çelikler bir ai toplanıyor, inceleştiriliyor, Ağlar örülüyor. Şehrin her tarafına bu çelik ağ geriliyor. Harp korkusu bugün insanlar üzerinde en müstebit kuvvet, O me isterse yapıyoruz. Nasıl yaşa- mamızı arzu ediyorsa öyle yaşıyo ruz. Evimizi, tuvaletimizi, giyini- imizi, şehirlerimizi ona muvafık surette hazırlıyoruz. İsterse niz hazırlamayın. Muhakkak kor. ku aşktan çok kuvvetlidir. Hangi sevgili size: — Yüzüne maske tak ta öyle dolaş!.. derse bunu yaparımız. Fakat harp korkusu çıkınca he- men maskeler yüze... Tevekk «korku dağları bekler!.. » demes mişler! Hikmet Feridun Mide, Barsak ve Karaciğer rahatsızlıklarına AFYONKARAHİSAR MADENSUYU ir — Iktiban ve teretime hakk mahfuzdur — BN — Belediyecilik asrın ilerleyişine govklerin incelmesine uymak zarüretin dedir Amca bej. i Artık belediyecilik sokakları t- izlemekten. .. Benafi kontrol etmekten ibaret, değildir. Bunun bir do bedi tarafi var, İşte bunu düşünen belediye ana cad İ| delerdeki binaların yazlerini aynı renge karar yaral. kat e renge boyatayım, diye doşünnyormuşl A.B. — Düşünmeğe ne INzum var, bu işi hanımlardan mürekkep bir ke isyuyü Lays vve