Sahife 4 AKŞAM 17 Haziran 1934 Httihat Vali, yanina bir sivil memur yererek ve âdeta tevkif ektirme. miş bir vaziyette Hüsrev Sami be- yi yola çıkardı. “Hangi Samisin? Kimsin: Hüsrev Sami bey, Bandırma: dan kendisini getiren vapurdan çıkacağı zaman yanındaki 5 memurun da vazifesi bitecekti. Çünkü Rahmi bey, sivil memurun. ancak rıhtıma kadar Hüsrev Sa- mi beye refakat etmesini emret- . Izmir valisi, Hüsrev Sami beyin serbest veya mevkuf olarak esi hakkında » olmadığını şayet hakikaten tevkif mukarrerse Hüsrev Sami edilmesi beyin İstanbula vâsıl olacağı gün ve sa- at malüm olduğuna göre rıhtıma ayak basar basmaz zabıta nezare- tine alınacağını tabii görüyordu. Rahmi bey bu düşünce ile İzmir sivil polisinin İstanbul rıhtımında vazifesinin bitmesinde mahzur görmedi. Ayni zamanda bu mua- melesile eski arkadaşına karşı ne- zaket ve kolaylık göstermişti. Hüsrev Sami bey, resmen tev- kif edilmediği için vapurdan çı- kar çıkmaz serbestçe hareket ede- eeğine, istediği yere gidecei ve kendi yanı harbe müracaat edebileceğine emindi. Halbuki Galata rıhtımında gayet garip bir vaziyet karşısında kaldı: O zaman harp dolayısile sej in mutlaka polisten vesika almak lâzrmdi. Yolcuların elindeki vesikaların, hareket ve muvasalat iskelelerinde, vapur tarafından kontrol ittihaz edilmişti, Hüsrev Sami beyin bindiği vapu- run yolcularının vesikaları usulen yapur içinde bakıldığı gibi vapur- dan çıkan yolcular, serbest bıra- kılmamışlar, rıhtımda ikinci bir kontrola tâbi tutulmuşlardı. Bu, ilk defa tatbik edilen bir muame- ici Hüsrev Sami bey, usul ha- ricinde ittihaz edilen bu tedbirin sırf kendisi için yapıldığını. his setli, Nitekim kendi. vesikasının kontroluna sıra gelince, rıhtımda- ki memur, vesikayı uzun uzadıya tetkik ettikten sonra Hüsrev Sami . Hüsrev Sami beye karşı biraz hakaretkârane bir tavırla sorulan bu sual, aleyhinde alınan tedbirleri gösteriyordu. Maama- fih Hüsrev Sami bey, hüviyetini izah ettiği, bir mesele çıkarmak istemediği halde polis memuru Maksat, tevkifine se hazırlamaktı Fakat Hüsrev Sami bey kına vardı; memurun aldı mat dai bunun için lüzumsuz yere müşkü- İât çıkardığını anladı. Vesikayı rıhtımda ikinci defa kontrol eden o kadar ileri gidiyor, o ka- 'dar haşin davranıyordu ki adeta Hüsrev Sami beyi kendisine kar; tecavüz ve tarruza tahrik ve teş ve Terakki tarihinde esrar perdesi | Yakup Gomil niçin ve nasıl öldürüldü | Muharriri “Mi. in) ediyordu.. Bundaki maksat 17 Haziran 1934 açıktı: Şayet Hüsrev Sami bey bir an için itidalini kaybederek memura karşı şiddetlice mukabe- le ederse bittabi bu hareketi der- hal bir vesile olacak, (hükümet kuvvetlerine tecavüz ve tahkir) şeklinde bir telâkkiye imkân ve- rilecek ve bu cürüm ile bemen orada tevkif edileceki Halbuki Hüsrev Sami bey, ve- sikanın her yolcu gibi usulen tet- kik edilmesinden ve kendisini İz- mirden gelen sivil memurundan tesellüm için talep eden bulunma- masından da anlamıştı ki o, diva- nıharp tarafından İzmirden getir- Hilmesine rağmen henüz hakkında tevkif muamelesi cereyan yordu... Vaziyet bu merkezde iken rıh- tumdaki polis memurunun bu tar- 71 hareketi, kendisini tevkif ede- bilmek için yeni vesile bulmak içindi. Hüsrev Sami bey buna imkân vermemek için si olmağa çalıştı. Yalnız, pol dürüşt muamelesi üzerine tün İâkayt kalmağı da müni Çünkü bu takdirde ken- disine isnat edilebilecek mesuli- yetlerden korkup çekindiğini his- settirecekti, Kendisine diğer yol- etmi- culardan farklı bir surette muz- mele yapan polis memurunun nu marasımı ve ismini almakla iktifa ekti, Vesika muayenesi bittikten son- ya Hüsrev Sami bey, rıhtımdal polis âmirlerine müracaat citi ve uzun uzadıya şikâyet etti. Bu şi kâyet üzerine kendisine daha mü- lâyim bir tavır alan polis merkez. memurunun sözlerinden de anla- mıştı ki tevkif edilmesi için di- vanı harpçe bir emir verilmemişti, istediği gibi hareket edebilirdi Hüsrev Sami bey, İstanbuldaki malümata vaziyete dair hiç bir malik olmadığından, divanı har- be gitmeden evvel Hakkı beyle görüşmek istedi ve rıhtımdan doğ- Tuca Hakkı beyin Nişantaşındaki evine gitti. Hüsrev Sami bey bu- rada Hakkı, Yakup Cemil beyle Tin ve daha bir takım kimselerin tevkif edildiklerini tilâttan menedildiklerini mevkufların (Devamı var) çocuk sıcak su tenceresi üzerine düştü Kocamustafapaşa civarinda otu- Tan on dört yaşlarında Şerafeddin ocuk dün oda- fenalık gel- Bu düşmede mangala üstünde kaynamakta olan su dolu tencere de devrilmiş ve sıcak sular Şer: feddin efendinin üzerine döküle- rek bir çok yerlerinden ağır suret- te yaralamıştır. Şerafeddin efendi hastaneye kaldırılmıştır. Aleni teşekkür Orman mühendisi sevgili Nured- dinimizin aramızdan ufulü dolayı ile gerek tahriren, gerek şifahen taziyette bulunan ve son hizmetine bizzat iştirak eden dostlarımıza teşekkür ederiz Ef, Ailesi namına kardeşleri: Dr. Ali Ihsan, yüzbaşı Bahaeddin İhsan | ÖZ TÜRKÇE: | Dumlupınar Ey bir inci dizisi denli parlak, tusturu, Ey gümürten bir gözü gibi saydım gü. Zel O mayis yıldızlar soğsinen yılardır'. | Semiz, mil ap ağir > Akışina ant verdim; dile gel Durulupınar Ey altın kumlu pınar, İçi mi kaynağindan kana kama bir yaği, Sen Türkün yakınma olmaz maydn ağı? Ne yanıt vereceksin Türke ey ulu pınar. Acı tatlı andaçla dört yanı dolu pınar. | Düümmi elli Ke üne oç a a ape Tml iy a Na üne GE Bir gün başın ucunda «Türke denen büyük ordu - Yenilmez sancağıni dikerek otağ kurdu. Kurtardı yağılara su oluğu olmaktan. Önüne gelenleri devirip, kıran, yıkan - | Conkun sulardan utan. | Aktızların başıma olamaz miydin boran? | Seni yurdun göğsünden koparıp almak Türkün öz ellerinde yeleşip kalmak için Akın akin gelenler - Çok geçmeden hep birer « Birer tutsak oldular Yartıların buldular, Pınar niçin boğmadın töyarak bu akin? Anladım bekliyordun o yüce (gökçen kani). Pinar söyle ne duydun? Söyle ne duy. dün pinar > Yanından geçerken © cılar atlılar? Kaç pinarm basında böyle savas ol. Kaç Budun ölmüşüken kalkip kurtul. Öğün pinar sen Türkün altın pinari oldun Yayıldı yeryüzüne © adın, büyük san bulun Türkün kara yazısı orada silinmiştir. Yeni bartan soyumun değeri bilinmişti. Besim Atalay Denli — Kadar, Gözgü Saydam — Şeffaf, Suğışın çe, mil — Sakin, Yağı > Düşman, Yanıt — Cevap, Andaç — Hair Amı — Acaba, Ak — Hak, Akmz — Hakuız, Tutsak — Esir, Yastı > Ceza, Budum — Mille, Kaçak rakı Taksimdeki gizli fabrikayı işleten yakalandı Bundan dört gün evvel muha- | | faza ve zabıta memurları Taksim civarında bir evde kaçak rakı çı- karılmakta olduğunu meydana çi- karmışlar ve evde kazanlar ve ra- kılar bulunmuştu. O zaman memurlar eve girdik leri sırada kaçakçı da arka kapı dan kaçtığı için yakalanamamıştı. | Yapılan tahkikatta bu işi idare edenin Tevfik isminde birisi ol. duğu anlaşılmış ve zabıta kendi sini yakalamıştır. Tevfik ihtisas mahkemesine verilecektir. Bunun başka arkadaşları da olduğu anla- şıldığından tahkikat devam e Mısır kredi fonsiyesi Kahire, 16 (A.A) — Mesr | kredi fonsiye tahvillerinin son | çekilişinde 1886 tarihli 62552, 1908. tarihli 740,393, 1911 tarihli 96.521 numerolu tahviller ellişer bin frankkazanmışlardı e Askere çağırılanlar Üsküdar askerlik şubesi riyaselinden; 1 — 316 ilâ 227 (dahil) bir buçuk senelik ve iki senelik bakaya efrat ile 328 ve 320 doğumlu bir buçuk ve iki senelik efrat haziran 934 ayı zarfında Sağınlarık askere gönderileceklerdir. 2 — Birinci maddede yazılı doğum ve unıflara mensup olan efral için top- lanma günü 26 haziran 534 salı günün dür. Bugünde sant 8 de şubeye müracaat edilmesi lürmdır. Gelmiyenler bakaya kalacaklarından haklarında 2053 No, lu kanıma göre ceza tahsil edilecektir. 3 — Bedel vermek isüyenlerin be- deeri 25 haziran 934 akşamına dar kabul edileceğinden müddeti mer küre zarfında şubeye müracast edil Yukanda sinif ve doğumları | yazıl abe mamtakasında oturan yakan | ların da bu celp ve sevke dahil olduk: lem ln olunur. | büyük bir vapur | dıköy - Haydarpaşı Denizin dibinde. Baş tarafı 1 inc sahifede) Dalgıçlar deniz altında batan bütün gemileri isimlerile, cisimle- ilmektedirler. Bu gemiler- den hepsinin içine girmişler,'üst- lerinde dolaşmışlardır. İstanbul limaninin temizlenmesi meselesi | mevzuu bahsolurken dalgiçlar bir daha limanda ve Haliçte uzun bir kolaçan yapmışlar, de inde- ki gemi leşlerini tetkik etmişler. dir. Bu dalgıçlardan İsmail efen- di diyor kiz — istanbul limani ve Haliçini eskiden batmış gemiler ve bun- ların iskeletlerile, tekne parçala- rile doludur. Bu gemilerin mühim bir kısmi denizin dibinde bütün olarak, olduğu gibi Bunların bir çok zararları olu- yor. Meselâ bir vapur demir atar İ atmaz çapa mutlaka aşağıdaki en- | kazdan bir parçaya takılıyor. Ça- payı çıkarmk için aşağıya dalgiç indirmeğe lüzum görülüyor. Bil hassa limanda bulunan büyük ge- miler kalkacaklari dakikada de- mir almak istedikleri zaman ça- panın bir yere takıldığını göri yorlar, Geç kalmamak için demi ri kesiyorlar, çapayı bırakmak mecburiyetinde kalıyorlar. — Limanın dibinde bütün ola- rak kaç gemi var? — Liman içi Ortaköye kadar | gemi enkazlarile doludur. Bütün olarak limanda 12 gemi vardır. Limanda şamandıra açıklarında büyük bir gemi dipte yatmakta- dır. Bunun ismi Diyana vapuru dur. Onun biraz ilerisinde gene an yatmaktadır: Espuar vapuru, Sarayburnu önün- de bir Rus vapuru boylu boyuna uzanmıştır. Sirkeci sevkiyatının tam önünde bir İtalyan gemisi yat maktadır: Marietta vapuru. Va Tangel vapuru onun İlerisindedi “Tophane önünde yosun tuttuğu in denizin dibinde ismini oku- yamadığımız bir vapur Daha ileride büyük bir vapur K, yolunda va- purların doğru posta yapmalarına mâni olmaktadır. Bu büyük Vien- Da vapurudur. Haliç büsbütün doludur. Bura- vardır. | da 20 parçaya yakın vapur yat maktadır.» Bütün bunlardan başka gerek Timanda ve gerek Halicte 500 se- | nelik eski külçeler vardır. Bilhas- 8a Haliçte tahta kadırgalar, asari atikadan denilecek tahta gemiler vardır. Bü gemilerdeki toplardan. bahriye mütekaitle- rinden biri çıkarmıştır. Bu zate tin madalya verilmistir. Bu topla- rın dökününde altın da karışıktır. bir tane: Bu altınlı toplar. çıkarılacak | olursa mi ir para tutar, Haliçte Hasköy, Unkapanı, Ba- lat, Fener açıklarında bir çok ge- miler yatma! Timan ve Haliçten çıkarılacak en- kaz temizleme masrafını kat kat çıkardıktan sonra hazineye de ehemmiyetli İlk mektepler talebesine müjde << ——— Tarih derslerinizi kolayca ve berkesten abs İyi öğrenmek için alacağınız kitap: Yardımcı Tarih Hulâsası 124 sahife - yalnız 10 kuruş Posta Gereti 5 kuruş Satiş merkezi AKŞAM KITAPHANESİ Ankara caddesi 7 adır. Denilebilir ki | | Ankarada büyük” ' at yarışları | llikbahar yarışlarının | sonuncusu dün yapıldı Ankara 15 (A.A) — Bugün; ilkbahar at yarışlarının sonuncusu yapıldı. Yarış yeri çok kalabalık- tı. Meclis reisi ve başvekil paşar İarla vekil beyefendiler de yariş yerinde idiler. 4 Birinci koşu: 934 senesi zarfitn, da 250 liradan fazla mükâfat kas! zanmamış yerli yarım kan arap! İ ve halis kan arap at ve kısraklara! mahsustu. Mesafesi 2000 metre, | idi. Koşuya altı at iştirak etti. BE rinciliği yine Ahmet efendinin kazandi. İkinci koşu: Üç yaşindaki vw) rım kan İngiliz taylara mahsustu. Mesafesi 1600 metre idi. Koşuya, farklar! üç tay iştirak etti. Bir kaf ci, Ahmet efendinin Ceylân ikin. ci gel Üçüncü koşu: Gazi koşusu. Üç' yaşında ve memlekette doğmuş balis kan ingiliz taylara mahsur tu, Mesafesi 2400 metre i | Bu koşu memleket | yük koşusu olduğu gi en güzel koşusu oldu. Koşuya yedi. tay kaydedilmişti. Fakat M. Bi- İ mesin Organı ayağı acıdığındani en bül günün de koşturulmad Hareket yerine dizilen altı tay oldukça toplu bir vaziyette çıkış yaptılar, Salih efendinin Kösemi, İsmail Hakkı beyin Çelengi Celâl beyin Özge, lar, diğerleri de ediyorlardı. Viraja geldikleri 72. man öndekiler gerilediler. Koşt- yu en ziyade kazanması ihtimali olan Conk yavaş yavaş yanaşıyor- | du. Düz yola geçildiği zaman Sar ih efendinin Ecesi biraz önde | Conkun binicisi ihsan bey Kır | paca hücum etmeğe başladı. Fa- | kat Conk kırpacın tesirile sağa | sola kaçmağa çalıştı ve bu esnada Ece arayı iyice açtı. Conkun son andaki ikinci bir hücumuna rağ. men Polun bineyi Ece birinciliği kazandı. Conk ikinci, Çelenk üçüncü oldu. ; Dördüncü koşu: Dört ve dalia yukarı yaştaki halis kan arap ve kısraklara mahsustu,. Mesafesi 3500 metre idi. Koşuya beş at işti- yak etti, Hareket işareti ile beraber ön? geçen Salih paşanın Serdarı söni ana kadar bu vaziyetini muhafaza etti ve en tehlikeli rakibi prens Halim beyin Burujunu ya: İ rum at boyu farkla geçerek birinci İ geldi. ve kısrıklara mahsustu. Mesafesi | 2800 metre idi, Koşuya iştirak eden dört attan Ziya beyin Yavu- | zu çıkış yapmadı ve koşu üç e arasında oldu. Ahmet ve Fikret beylerin Yıldırımı çok rahat bir | koşudan sonra birinci geldi. Prens Koşulardan sonra binicilik mek- tebi zabitanının mani atlama sabakaları yapıldı. len mürekkep 1,30 bey ikinci, mülâzim Eyüp bey, üçüncü oldu. 12 maniden mürekkep 1,50 lik, müsabakada birinci mülâzim Sa, lih bey birinci, Cevat bey ikinci, yüzbaşı Cevat bey üşüncü oldu,