22 Kasım 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7

22 Kasım 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

22 Teşrinisani 1932 Aşan Sahife 7 Beyoğlu nasıl eğleniyor? Otomatik birahane, çalgılı kahveler dans salonlarında âlemler Bedava sarhoş olmak usulleri, şosonla dans eden genç kızlar Taşradan Istanbula gelen eğ- lence düşkünü eş dost, akraba ve taallâkat kadar insanı rahatsız eden kimse tasavvur edemiyo- rum. Çünkü bu mübarekler Istan- bul toprağın: yeni banendeler kadınmış... Bari memlekete dön meden evvel şunu gidip bir gör- m... diye başlarlar. O geceden ibaren taşralı ahbap çavuşla sokeklara düşer, o çalğılı kahve sizin, bu kabare bizim, şu birabar ne sizin, bu dans salonu bizim dolaşırsınız. Bu çeşitten tanıdıklar kadar rakatınızı tedirgin eden bir şey olamaz. Geçen hafta da bu tarzda bir devlet kuşu benim başıma kondu. Geldiğinin daha ikinci akşamı matbaadan beraber çıktık. Saat altı, altı buçuk vardı... Sıra ile Beyoğlunun bütün görülecek yerlerini dolaştık ve bir cuma Zecesi Beyoğlunun nasıl eğlen- diğini bir ,kere daha gördüm. Ew — Otomatik meyhane | taturdu.. Tokatlıyanın karşısındaki dar sokaklardan birine saptık. Etrafı tamamile camdan bir dük kân.. Billür köşk gibi bir şey. Uzun tezgâh iskemleleri tamamile dolduktan başka kapının önüne kadar da sıra bekliyenler... Dük- kânda masa falan yok, yalnız arda rakı şişeleri asmışlar. Şişelerin ağzında birer boru. Boruların yanlarında düğmeler Düğmelerin altında birer musluk... Muslukların kenarında otomatik numara yerl Eğer musluğun önünde kimse yoksa basılacak düğmenin kena- rından “ buyurunuz beyim ,, yazan bir lâvha çıkıyor. Düğmeye basıp rakıyı musluktan doldurdunuz mu numara yerioda başka bir lâvha peydahlanıyor.. “Bir kadeh içti niz, âfiyet olsun, ikinci basışla: “Iki kadeh içtiniz, afiyet olsun lavhası çıkıyor. Üçüncüde dör. düncüde hep öyle.. Duvarda me- diye zelerin ilânı: “ Şiş kebabı beş kuruş ,. * Döner kebabı yedi buçuk.. , .. Zaman zaman kac dehler boşaleıkça bir ses işitliyor — Hayat ucuzladı yahu. 10 kuruş bir kadah rakı, Valeh ucuzladı.. Meze beş kuru; Önündeki numara dokuz “tane iştiniz,, yazan mabmur gözlü traşı uzamış bir adam: Beyoğlunun eğlence yerlerine bir bakış — Yahu bu otomatik meyh mede otomatik İncesaz yok mu?. Düğmeye bas: “Ah güzelim yan- dım sana, bir sö) Fi bizde vetli ki sormayın.. Otomatik mey- banede bir çokları bedavadan sarhoş olmanın yolunu bulmuşlar. düğmenin yanındaki numara yaz- masın diye kadehi musluğun altına yerleştiriyorlar.. Ondan son- ra düğmeye gayet hafif dokunu- yorlar.. Vakıa kadehin yarısı doluyor amma numara yeride yazmıyor... Böyle yam yarim epeyce içiyorlar. Belli olmasın diye de bir iki kere hakikaten düğmeye basıyorlar.. Heygidi hey.. Otomatik meyhaneden çıktığı” miz zaman saat dokuz buçuktu. Gözümüze bir dans salonu lâv- “Girelim, diye tuttur- Her duvarda aynı Konsomasyon ve gardrop, mecburidir... Bir masaya oturduk. Bütün müşteriler genç. Koyu ermeni şivesile garson — Beyim yetişemediniz.. Dedi, inal. Malüm ya 9 buçukta Biraz sonra müzik nsmış., Bu görü” Duvardaki “gar- dırop mecburidir, | lâvhasına men ve henüz kiş tama miyle | bastırmadı balde şu süslürüm dilberleri, şapka İarı başında, paltolar sırtında, sigaraları ağızlarında kaytan bı yıllı, uzun kavuklu delikanlıların kolunda dans ediyorlardı. Deli- kanlılar. bir taraftan siyaralarını tüttürüyorlar, bir taraftan da dans figürleri yapıyorlar. Kabaerden sonra | hanende hanımların şarkı söylediği bir bira- haneye uğradık. En şayanı dikkat yerde burası idi. Meşhur bir ha- mende hanım şarkı söylliyordu. Masalar sahnenin önüne yığılmıştı. Garsonların geçmeleri için bile yer kalmamış. — Aman efendim ne mubrik seda, Ne lâbuti nagme. Garsonl Bir yüz dirhemlik daha olsun. Bir bardağa da buz koy getir. — Oğlum . Domates deni len bir şey vardır. Kırmızı bir sey,, Bilir misin? Hah ondan işte Dilim dilim dilim kes bir koy, getir. Üzerine sirke filân istemez. — Fakat beyim buranın mezesi pek kıt.. Sen geçen akşam b lunmalıydınız. mezeyi | görmeli idiniz. Herif bir Rus salatsr yapıyor... Bir tarama veriyor. Bol bol sıcak meze... Oooh.. — Eh. Ne zaman teşrif? mezleri satabildik.. Sağımdaki masada 4 kasa; arkada eğleniyörlar.. > Sahnede üç mayolu genç kız var. Arasıra kollarını, bacaklarını sağa sola sallayarak numara yapı Kasap arkadaşlardan biri sordu: Nasıl: kuzular?.. Et but yerinde değil mi? — Ben şu kıvırcığa bayıldım. Saçlara bak hele... — Sen kenardaki | karaman koyununu görmiyorsun galipa. önümüzdeki masaya pek ciddi, altın gözlüklü bir zat oturmutu. Arkadaşları evvelden gelmiş oli saklar ki mütemadiyen rar edi- yorlar: — Bir tek yahu. Bir tek. Ciddi zat rakının mazarratından uzun uzun bahsetti, Bazı sulu ser- t etti, Bir tek, bir tek daha. Dördün- cüde gözlüklü ciddi zat masadan kalkıp şıkır şıkır çifte telli oyna- mağa başlamaz mi. devam ediyor. Ara &u masalardan sahnedeki hanıma tek imam suyu, bir kadeh konyal likör gönderiliyor. Civardan yanık yanık “Ab, lar “oh, lar yükseli Bir tarafta da biç lüzumu ğı balde iki gözü iki çeşme yan sarhoş bir delikanlı... Üç apap çavuş mütemadiyen garsona emrediyorlar : — Bize üçtek... Bize üç tek... Bize üç tek... Nihayet gene garsonu çağırdılar: — Garson bize... Sözün sonu gelmiyordu. Garson — Üç tek mi efendim — Ha. Üç tek küfe. Biz de Hikmet Feridan Samsun mektupları Samsunda iktisat haftası için hazırlıklar Iktisat ve tasarruf cemiyeti Samsun Samsunun umumi manzarası Samsun 18 (Hususi)— Bu ya- zula size Samsunun çalışkan bir teşekkülünden bahsedeceğim: Ça- lışkan ve çalıştığı kadar halkı ve gayeyi kazanan bu teşekkül, mil iktisat ve tasarruf cemiyetinin Samsun şubesidir. Şubenin bu yılki çalışmasının başında, yakında açılacak olan (yerli mallar sergisi) gelmektedir. Mecidiye çarşısındaki büyük mağazaların ortasında se- gilen binadaki C.H. fırkasma ittir. açılacak olan sergiye mem- leketinaher tarafında yerli mall yapan ve çıkaran fabrikalar, ka Zanç evleri; tacirler çağrılmıştır. Vali Mustafa Arif Bin rei altında toplanan bir komite tarar fından idare edilecek olan sergi tasarruf haftasının. birinci günü olan 12 Kânünucvvel günü açıla- cak ve 27 Kânünmevvel 932 günü kapanacaktır. Sergiye girmek için şimdiye kadar bir çok yerlerden bir çok mektuplar gelmiştir. Ge- lecek mallar sergi komitesi tar fından muayene ve tetkik edildik- ten sonra kabul olunacaktır. Şube tasarruf haftası zengin bir programla geçirmek. diden köklü tedbirler ve tertipler almağa başlamıştır. Halkımızı öz rına ısındıracak ve alıştı şubesi büyük gay retle çalışıyor cak hareketler yapılacak ve muh- telif hatipler tarafından konfe- Fanslar verilecek, mekteplerde de mevzuu canlandıran temsiller ya- pılacaktır. Programda yazılı şen- liklerden biri de eşsiz ve pek büyük bir alay tertibi olacaktır. Hafta içinde de Ziraat ve Iş ban- kaları kumbaralarına parasız abone kaydedilecektir. C.H. fırkası binasında are vermeksizin toplanan şubenin rels- inde Belkıs Hüdai hanım bulum- makta ve dırka reisi Şerafeddi B, in refikası hanımla şehrimizin kibar sınıfına mensup bir çok hanımlar ve kıymetli. tacirler Şu benin idare heyetini teşkil etmek- tedir. Şube mahalli gazetelerie ve şehrin en uzak köşelerine kadar dağılan. afişlerle halkımıza ikti- sat ve tasarruf hakkında mühür tavsiyeler yapmaktadır. Şubenin belli başlı işlerinden biri de ha- nımlar arasında yaptığı propa- gandı çay yerine üzüm, incir, ve fındık tavsiyesinde bulunmasıdır... Şubenin bu izli ve sözlü harekelleri halkımızın samimi duygularile | karşılaşmak- tadır. Zübeyroğlu Fuat Traşlı kafa ile futbol oyunu © Amerikada futbolcular garip itikatlara çok bağlıdırlar. Bu sene Futbolcular arasında traşlı kafa ile oynarlarsa galip geleceklerine dair bir kanaat vardır. Bunun için bütün futbolcular saçlarımı tra; ettiriyorlar. Resmimizde meşlir traşlı kafa ile görülüyorlar Siereveport. takımı oyuncuları

Bu sayıdan diğer sayfalar: