AKŞAMDAN AKŞAMA 'Yer teprenmesi,, ve “Otkünç,, Geçen gün beni, dil bususun- daki fikirlerim münasebetile bir gözetede döneklikle ittiham eden S. N. bey, kendisine verdiğim cevaba o mukabelede bulunmuş. Fakat bunda, esaslı ve dikkate lâyık yeni bir fikir ortaya atmıy: Kazan şehri lisanile | bizim Türkzemizin aynı dil olduğunu ve bizim bu iddiada (Obin dereden bin su getirerek, devam ediyor. Hemşeli- rilerim hakem olsunlar! Muaru tarafından: “Bunda anlıyamıy: ne var?,, diye misal gösterdiğim Bun yarını bar 1) yaramın, b ulup all Bey “Bu şarkıyı bir kere söylerim. Bir söyleyişle ezber- İeyiver!,, demek olduğunu biz türkler, hususi bir tatarca dersi görmeden, velevki pek müphem surette, kestirebilir miyiz? Inşallah bir gün, elime, bir Kazan gazetesi geçer de, bir sütununu buraya maklederim. O zaman, herkes ilhakika, sade İtalyanca ir Romalının, sade Ispan- yolca bilen bir Madritli ile anlaş ması, bizlerin Kazan tatarcasını anlamamızdan daha kolaydır. Lâakal eştir. Bu, katiyyen Adanalınn bir Bakülu ve bir Istarbullunun şive ve lehçe far- kına benzemez... Adanalının, Ba- kâlunun, İstanbullunun konuşup yazdığı dil türkçedir. Kazanlmli tatarca,. ” 4S. N., beyi yazıyor: Ben, vaktile “dokuz ötkünç., sernamesile il kelime kelimenin “ hikâye ,, manasını ifadeden çok (uzak olduğunu yazmışım.“ Halbuki eşelemede ötkünç kelimesinin sade Tatar- larca“ kullanılmadığı, © cenubi Anadoluda da yaşadığı mey- dana çıktı. (2), Amanll Kazan dili lehine ne büyük muzafferiyetl Fakat “N, 5, , bey - kendiside Kazanlı mıdır , bilmiyorum ? - emin olsun ki, öfkünç sözü, yazı türkçesinde asla alelitlâk “hikâye, manasına kollanılmıyacaktır. 1 maldir : “Hikâye tabiri, tasfiyeye tabi tutulacak... Ihtimaldir : Onun yerine aslı Türkçe bir söz bulu pacaktır... Fakat , bu, zevkimize © derece aykırı “ötkünç, sözü olmıyacaktır. Meselâ - ne bileyim?- “sorgu, , “sayğı, nevinden ve “anlatmak, hikâye etmek, mas- tarından — “ anlatgı , — olabile cektir. Çünkü “ anlalğı ; nn karineyle kavranması anha minha kabildir. Lâkin mademki incelmiş Istanbul zevki yazı Türkçesine ağabeylik (edecektir (buna dair T.D. T.C, merkez heyeti t fından verilen kararlarda telmih var.) öyleyse, N. 5. beyin aflarına magruren söyliyeyim ki, kazanlı? ların zevkine belki pek hoş gelen ül ire deği, eba, TA) Aynen “NLS.,, beyin sözleri, Şehir bütçesi 120 bin lira hanği fasıllardan tasarruf edilecek 932 belediye bütçesi tanzim edilirken idarei hususiye varida- tından yüz yirmi bin lirası bele- diye bütçesile yapılacak masraf lara karşılık olarak gösterilmiş ve bu paraya mukabil bir çok belediye işlerinin yapılması takar- rür etmişti Halbuki — dahiliye | vekâleti, t bütçesinden belediye işle- rinin yapılmasına taraftar olmamış ve bu nakil muamelesini doğru bulmayarak o suretle | bütçeyi Bütçenin bu şekilde gelmesi a bütçesindeki bir kısım ların ne suretle tatbik edil lâzın geleceğine dair bir takım tereddütler meydana ge- tirmiştir. Belediye muhasebesi bu vaziyet karşısında nasıl bir hattı hareket takip edileceğini daimi encümen den sormuştur. Daimi encimen hanği işlerin tehir, hangilerini bu sene tatbik edileceği: başlamıştır. Ancak bütçeyi şehir meclisi yaptığından yeni vaziyet karşısında kati bir karar vermek te şehir meclisine ait olarak telâkki ediliyor. Veköletin yaptığı tadilât şehir meclisine sevkedilecek, mec- Bs hangi işleri tehir etmek vene suretle tevazün yapmak lâzım geleceğini kararlaştıracaktır. “ötkünç,, bizim “hikây mumuzu eda edemezl Bakınız “zelzele, yerine Türki yenin başka yerlerinde “yer tep- renmesi,, Bunu mürekkep bii linde “zek zele, karşılığı olarak yazarsak İşte, Ana- doludan devşireceğimiz kelimeler bu tertip olacaktır; bunlar üzerine çalışacağız. Evet çalışacı bunlar o üzerindede çalışmağa ihtiyaç var; Gazeteye yazsak: “ Yarın yer | teprenecek,... Ahali birdenbire gene etrafile kavrıyamaz: “Acaba bizim ötedenberi bildiğimiz zel- zele mi olacak, yoksa, ie türlü asri bir yer tepr lk 4 ms'nus ve gayri me'nusluk , rol oynuyor. Bu işi başaracakların “ötkünç,e saplanmayıp “yer teprenişi, Üze- rinde çalışmaları için Kazan zev | kinden uzak Istanbul zevkine ya- kın insanlar olması lâzım. Ben, tatar ırktaşlarımızı severim. Ara larında cidden istifade, hürmet ve takdir ettiklerim pek çoktur. Maksadım onlara hücum değil, bu hakikati söylemektir efendim. Va- Na ŞEHİR HABERLERİ 200 kişi lâzım! Belediye lokantası galiba açılamıyacakl Belediyenin 932 bütçesile aça- cağı kooperatif ve lokanta hak- kındaki hazırlıklar bitmiştir. Be- lediye kooperatif ve lokantanın mü: kat lokanta (oaçmağa muvaffak olamamıştır. Belediye, lokantada bi yemeği evvelâ otuz, sonra da kuruşa vermek istemişti. Fakat evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Belediye lokantanın idare ede- bilmesi için en aşağı günde iki yüz kişinin yemek yemesi lâzım geldiğinden bahsediyor. Aksi takdirde bu kadar ucuz yemek vermek kabil olamıyacak- tır. Belediye, bu miktar müşteri bulacağını ümit etmiyor. Lokan- tayı açmakta tereddüt etmektedir. Şehir meclisi âzalığı Bir kaç ay evvel feci bir kazaya kurban giden şehir meclisi öza- sından merhum Topkapılı Mehmet beyin yerine ihtiyat âzadan fırıncı Şakir bey meclisin teşrinisani içtimama iştirak edecektir. Rami hırsızları Iki kişi tutuldu, tahkikat yapılıyor Merkez efendi, Rami ve Mev- levihanekapı taraflarına son zaman» larda bazı hırsızlar dadanmış, ve bir çok evleri soymuşlardır. Jandarma tarafından yapılan tahkikat neticesinde bu hırsızlık- ların bir şebeke tarafından yapıl meydana çıkmış ve şebekeden iki kişi yakalanmıştır. Osman isimlerinde olan bu iki kişinin daba bir çok bırsızlıklarla ürünü de tayin etmiştir. Fa- henüz. alâkadar bulundukları anlaşılmış tır. Bunların daha başka arkadaş- lari olup olmadığı tahkik edilmek- tedir, sa, SENELİK 1400 kuruş 27 GAYLIK 750 » 1 ZAYLIK 400 » JAYLIK 150 >“ Dar- Abona taretleri © doğrudan doğruya AKŞAM inmesi namı gönderilmeli lr. Adres teldili için yirmi bap ke ruşluk pul göndermek Jâzımdır. Comazilahır 19 — Ruzuhuzır: 168 s. İnek Güneş Öğ E Masa Tdarehane: Babıali civarı © Acımusluk sokağı 13 No. Resul ve Sanatoryom Verem tedavisi için yatak adedi 280 e çıkarıldı Hastanelerde. verem tedavi mahsus yatakların ziyadeleş- tirilmesi için çalışılıyor. Şimdiye kadar Heybeli ada sanatoryormum- da 63 yatak vardı. Bir aya kadar burada yeni bir pavyon açılacak, buraya da 65 hasta kabul edile- cektir, Bundan başka Haydarpaşadaki intani hastalıklar hastanesindeki elli yatağa bu sene yirmi beş ya tak daha ilâve edilmiştir. Cerrah: paşa hastanesindeki yeni verem pavyonunda bulunan 75 yatağı da hesap ettiğimiz taktirde İstanbul, hükümet, belediye ve vilâyet ta- rafından masrafı temin edilen verem tedavisine mahsus 280 ya- tak olduğu anlaşılır. Bundan başka Cerrahpaşa has- tanesi yanındaki büyük verem hastanesi arsasının istimlaki bit- miştir. Iaşaata gelecek sene baş- lanabilecektir. Istanbul sıhbiye müdürlüğüne vaki olan her müracaat sıraya konuyor. Şimdiki vaziyete göre bir hastanın bir sanatoryo—mda teda visi için dört ay beklemesi lâzım geliyordu. Şayet Istanbulda müte- verrim hastalar için yatak adedi dört yüze çıkarılırsa hastaların sıra beklemelerine hacet kalma- yacaktır. Sarhoşluk Beş kişi arasında kavga çıktı, 2 yaralı var Rüstem, Emin ve Süleyman isimlerinde üç kişi evvelki gece son derece | sarboş bir Kocamustafa paşada Rızanın kal vesinde otururlarken Nazaret ve Efe isimlerinde iki kişi daba kahveye gelmiştir. Beş kişi karşı karşıya bir müd- det konuştuktan sonra aralarında. evvelce geçmiş bir mesele yeniden tazelenmiş ve sarhoşluğu da tesirile | tekrar kavga etmeye başlamışlardır. Kahvede bulunanlar araya gire- rek kaygacıları ayırmak istemiş- lerse de kabil olmamış, beş kav- gacı biribirlerine girmişlerdir. Kavga neticesinde bunlardan Nazaret ile Efe muhtelif yerlerim den yaralanmışlardır. Gürültüye polisler yetişmişler, yaralılar te- davi altına alınmışlardı Kavgayı çıkaranlardan Emin yakalanmış, Süleyman kaçmıştır. Polis tahkikat yapıyor halde | Ne bol, ne bol! Kanpıdan çıktım, sokağın başında banka memuru Nesrin beye rast geldim: — Bonjur 1. diye şapkasını çıkardı. İlerledim merhum pe- derin ahpabı, Evet sicil mümeyyizlerinden Em rullah efendi ile karşılaştım: — Esselâmüaleyküm — muruaye nim... Dedi temenna ederek, parmakların ucunu. şapkasını kenarına — değdirdi.. — Biraz ilerledim. Dostum Demir beye rast geldim : — Gün aydın!. diye seslendi. Birde baktım caddenin öteki kak dırımında bol paçalı Amerikanvari bir genç elini havaya kaldırarak selâm verdi: — Bay bayl. Köşe başını dönerken ay başı yaklaşıyor diye karamanlı bakkal dükkânının kepenklerini kaldırır. ken bana selâm çaktı: — Vakitler hayrolsun beyim... iraz daha yürüdüm .. Bir abe Yanındaki zat nezaketle eğildi: — Sabah şerifleriniz. hayırlı olsun... Ve ben de banka memuru Nesrin beye: selâmına: — Selâmün aleyküml, diye mur kabelede bulundum, Demir bey dostuma: — Günaydın.. dedim. Karamanlı bakkala: — Vakitler bayır olsun efem dim. diye seslendim, Rasgek diklerimin kimisine “merhaba, kimisine “sabah şerifler hayır olsun, diye selâm verdim. Bir yerde oturuyorduk. Birl ayağa kalkt — Oruvar.. dedi gitt.. Birinin daha işi varmış — Allahısmarladıkl, diye yol landı. Biri bastonunu aldı; — Hoşça kalınl, Evine geç kalan bir arkadaş: — Eh adiyö.. diye selâm çaktı, Almanyada okumuş bir alıbap: — Asf Wider sehenl, Dedi. nihayet iki kişi kalmıştık, Tanıdığım bizim evin köşesinden sıyrılrken: — Gutbayl, Diye gülümsedi. Siz gelin de bu kadar bol. tepifat kelimesi in pusulasını. şaşır- Bir hırsız yakalandı Eyip civarında muhtelif hırsız- lıklar yapmakla maznunen Kadr) isminde birisi yakalanmıştır. Bu adamın daba bir çok hır sızlıklardan sabıkalı olduğu anla- şılmıştır.. Polis 2 inci şube müdiriyeti tahkikata devam ediyor. Sa ç ” Yİ a . A ) tv) © ii yu e Em — Parkları ıslâh etmeğe karar | .. Kanapeleri tamir edeceğiz.. | .. Yolları düzelteceğiz. ,. Ağaçları tımar edeceği | OAB, — Evet Parklara gi verdik Amca bey. Iyi olur değil mi? n da ıslah elmek kal olurdul