O 44m “S 18 Haziren 1293 : AKŞAMDAN AKŞAMA Beyoğlu caddesinin genişlemesi nasıl mümkündür? Beyoğlundaki sabık “ Caddei kebir , , lâbik “İstiklâl caddesi ,, senenin muayyen mevsimlerinde, hele cuma akşamları geçilmeyecek derecede kabalık oluyor. Birbirini iten itene, sümen sümenel... Oto- mobillerin sade, bir istikamete doğru işletilmesi âdet edilmesine ve Taksim'den Galatasaray'a doğru otomobil geçirilmemesine rağmen, cadde gene, iğne atsan yere düşmiyecek derecede kala- balık... Düşünün ki, şehrimizin nüfusu, bugünkü vaziyette gayet seyrek- tir. Bu seyrekliğe rağmen, şehrin bu caddesi gene pek kalabalık! Sonra, şehir öyle kurulmuştur ki, “İstiklâl caddesi, ne muvazi diğer yollar mevcut değil ki, o oraları şereflendirilsin de kalabalık oraya çekilsin... Caddeikebir, (o şehrin en mühim iki kısmını yekdiğerine bağlayan yegâne yol... Buna rağmen, Avrupa şehirlerinin ancak üçüncü, dördüncü sokaklarının genişliğinde... Istanbulun plânı yapılmak me- selesi mevzuubahs olduğu bu devirde, her halde, bu caddenin de genişletilmesi akla geliyor. İstiklâl caddesi nasıl genişleti- lebilir? Sağdaki yahut soldaki binaları yıkarak daha geride yenilerini yapmak saretile mi? Bu, son derece müşkül olur. Cenup memleketlerinden birin- den yeni gelen bir ahbabımız, orada gördüğü bir belediye faa- liyetinden bahsetti ki, aynı tarzı faaliyeti, Beyoğlu caddesi için de mümkün gördük.. Meselâ Bağdat'ta şehre dar gelip de genişletilmek istenilen caddelerin yalnız alt katlarının cephelerini - kemerlerle tuttura- rak - yıkıyorlarmış. Eski kaldırım caddeye ilhak oluyormuş. Yaya kaldırımı kemerlerin içinde, es- kiden dükkân olan yerler de yapı- lıyormuş. Dük- kânların cephesi ise, kemerlerin arka cihetinde yenileniyormuş. Bu suretle: Nisbeten gayet az bir masrafla cadde genişliyebili- yormuş. Yazın güneşinden, kışın yağmurundan, piyadeler, damlı bir kaldırım altında masun kalı- yorlarmış. Delişmen (şoförlerin piyade (o kaldırımına O çıkmasına binaların önündeki direkler, meh- maemken mani oluyorlarmışl.. llh.. Herhalde, Beyoğlunun müstak- bel şekli için bu nevi bir geniş- leme şayanı tavsiyedir. pahalı ve Ir torba esrar Karagümrükte | bir (kahvede esrar içilmekte olduğu haber alı- narak araştırma yapılmıştır. Bu sırada kahvede oturmakta olan Muharrem isminde birisi şüp- beli hareketlerde bulunmuş, bir aralık savuşup gitmek istemiştir. Şüpbe üzerine Muharremin üzeri de aranmış ve koynundan bir torba içinde esrar çıkmıştır. Adada su Yörük Alide su bulunacağı ümit ediliyor Şehrin susuz yerlerinde, bil- hassa Büyükadada arteziyen ku- yuları açmak için belediye bir takım makineler getirtmişti. Bu aletlerle (yakında (OBüyükadada tecrübelere < başlanacak ve su aranacaktır. Belediye fen heyetinin yaptığı tetkikata göre adada Yörük Alide (Yorgoli), arazinin teşekkülü noktai nazarından su bulunması çok muhtemeldir. Bu sebeple evvelâ Yörük Alide Su tetkikatı yapılacak ve burada bütün Büyükadaya kifayet edecek derecede su bulunursa bu su, yapılak tesisat ile Adanın her tarafına dağıtılacaktır. Mevhum salname namına para dolandıranlar Mevhum bir salname namına bir takım kimselerden para alk makla maznunen Mahmut efendi isminde birisi mahkemeye veril- miş, fakat kendisi bulunamadığı cihetle muhakeme talik edilmişti. Mahmut efendi hâlâ mahkemeye gelmediği cihetle kendisini zorla yakalayıp adliyeye teslim edilmesi için polise müzekkere yazılmıştır. Kuduz vakaları Bir buçuk ayda taşradan 34 hastageldi Son iki ay zafında şehirde ve vilâyetlerde kuduz vakaları çoğal- mıştır. Bu aylarda daima kuduz hastalığının çoğalmakta olduğu söylenmektedir. Mayıs iptidalarından haziran ortasına kadar taşradan muhtelif vilâyetlerden kuduz musabı 34 hasta gelmiştir. Hastalar zabıta marifetile der- hal kuduz hastanesine yatırılmış- lardır. Petrol kumpanyalarının satış şubeleri Petrol kumpanyalarından bazr- larının Türkiyedeki satış şübelerini birleştirmeğe (Okarar verdikleri söylenmektedir. Bunlardan yalnız sindikat idaresi, bu itilâfa razı olmamıştır. Kumpanyalar, dünyanın diğer yerlerinde de tasarruf mak- sadile bu tarzda satış şubelerini birleştirmişlerdir. Iki boyacı kavga etti, birisi yaralandı Beyoğlunda büyük Parmakka- pıda Hasan ve Ismail isimlerinde iki boyacı kavga etmişler, Ismail, Hasanı başından ağır surette yaralamıştır. ŞEHİR HA Akşam a ” Kaçak sigara Ekmeklerin altında asker sigarası bulundu Son zamanlarda ötede beride kaçak tütün, o sigara (kâğıdı ve bilhassa asker (o sigarası satan bir takım kaçakçılar türe- miştir. Zabıta ve inhisar muhafaza memurları bunların önüne geçmek için sıkı tedabir almışlardır. Evvelki gün Kadıköyünde Ali ve Hamdi isimlerinde iki kişinin bu şekilde kaçakçılık yaptıkları haber alınarak evlerinde araştır- ma yapılmıştır. Evde bir şey bulunamamış, fakat evin yanındaki ahırda yapı- lan araştırmada hayvanlara yem yedirmek için yapılan teknelerin içinde büyük bir torbada 27 pa- ket asker sigarası, müteaddit çakmaklar, sigara kâğıtları ve kaçak tütün bulunmuştur. Kaçak eşyalar musadere edil- miş, Ali ve Hamdi yakalanmış- lardır. Bunların bu kaçak eşyayı ne suretle tedarik ettikleri ve nerelerde satmakta oldukları tah- kik edilmektedir. z Ahmet isminde birinin de sey- yar ekmekçilik yaparak ekmek satmak bahanesile ötede beride kaçak sigara sattığı ihbar edil- miştir. Ahmet dün Mahmutpaşa civarında gene ekmek satarken yakalanmıştır. Ahmedin sepetinde ekmeklerin altında kaçak asker sigaraları bulunmuştur. o Tahkikat ( ikmal edildikten sonra maznunlar adli- yeye verileceklerdir. Cinayet değil Andriya rakının tesirile ölmüş Galatada rus manastırında bir odada oturan rus tebeasından Andriya isminde bir adam oda- sında ölü olarak bulunmuştu. Ceset üzerinde bazı noktalar şüphe uyandırmış ve bir cinayet olması ibtimaline binaen ceset morga nakledilmişti. Morgta yapılan otopsi netice- sinde Andriyanın hücumu demi dimagiden öldüğü, hâdisede bir cinayet ihtimali bulunmadığı an- laşılmıştır. Öteden beri fazla rakı içmekte olan bu adam alkolün tesirile ölmüştür. Yüzerek kaçmak istiyen hırsız Evvelki gün Ibrahim isminde bir yankesici Azapkapısından ge- çerken bir kadının parasını çal- mış ve yakalanacağını anlayınca denize atlıyarak yüzmeye başla- mışsa da gene yakalanmıştır. Ibrahim sulh mahkemesinin tevkif kararile adliyeye veril- miştir. Fakat parası aşırılan ka- dın benüz polis merkezine gidip davasını anlatmamıştır. BERLERİ Çöpler Belediye bunların imhası için daha kolay usul arıyor Istanbul çöplerinin toplanması ve imhası usulü senelerden beri değişmemiştir. Çöpler ekseriyetle arabalar vasıtasile toplanmakta veya mavna ile denize dökül- mekte, yahut hali bir arsaya atılmaktadır. Mavna ile denize dökülen çöp- lerden büyük bir kısmı suların sevkile, sahillere gelerek bilhassa yazın burada fena bir (koku neşrediyor. Hali arsalara dökülen çöpler de umumi sıhhati bozuyor. Belediye bunları nazarı dikkate alarak çöplerin imhası hakkında yeni bir usul bulmak için tetki- kata başlamıştır. Belediye çöp- lerin daha fenni bir surette top- lanıp (o nakledilmesini ve daha kolay imhası çaresini aramak- tadır. Pamuklu mensucat sanayii Hükümetimizin, pamuklu men- sucat sanayiine ehemmiyet vere- ceğinden (bahsetmiştik, Adana ticaret odası, başvekâletle iktisat vekiletine bu hususta bir ariza göndermiştir. Bu arizada pamuklu mensucat) fabrikalarının Adanada yapılması istenmektedir. Zavallı çocuk 4 yaşında bir çocuk otomobil altında öldü Dün akşam üzeri Fatihte feci kaza olmuştur. Emin isminde bir şoför otomo- bille tramvay tevakkuf yerinden geçerken caddede 4 yaşlarında Fikret isminde bir çocuğa çarp- mıştır. Çuçuk bir müddet otomobilin altında sürüklenip muhtelif yerle- rinden yaralanmış ve doktora götürülürken (o ölmüştür. (Şoför Emin yakalanmıştır. AKŞAM ABONE ücretleri — Türkiye Ecnebi SENELİK 1400 kuruş 2700 kuruş 6 AYLIK 750 » 1450 » 3AYLIK 400 >» 800 > 1AYLIK 150 » — map” Abone ücretleri odoğrudan doğruya AKŞAM idaresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku ruşluk pul göndermek lâzımdır. Sefer 13 — Ruzuhızir: 4 5. İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E, 6,24 8,45 4,31 8,32 nn 23 Va. 27 4,8 12,15 16,15 19,44 21,46 — ————— Idarehane: Babıâli civarı Acımusluk sokağı No. 13 Sahife 3 (esir çarpın | Güzel matmazel Aynaroza niçin gitti 930 Avrupa güzellik kraliçesi matmazel Diplaraku erkek kıya- fetile meşhur Aynaroz manastır- larına girmiş... Tavukların ve bütün dişi hayvanların bile eşi- ğinden atlaması memnu olan bu bekârlar diyarına bir genç kızın, hem de yeryüzünün en güzel genç kızlarından birinin girmesi bütün papasları fena halde kız- dırmış... Kalın taş duvarlar arasinda dünyanın en güzel manzaralarını seyrederek, en kuvvetli yemeklerini yiyerek sakin, sessiz bir halde yaşayan bu daimi bekârlar birkaç gün Avrupa güzelinin teneffüs ettiği havayı kokladıklarını anla- yınca ateş püskürmüşler.., Fakat matmazel Diplarakunun da ne için bu işi yaptığı, Aynaroza niçin gittiği bir türlü anlaşılamı- yormuş... Gazetelerde bu vak'anın tafsi- lâtını okurken aklıma epeyce evvel seyrettiğim bir filim geldi. Kadın- lardan nefret eden bir sürü bekâr kendi kendilerine : — Artık aşka tövbel.. diyorlar ve bir gemiye binerek Okyanos- ların ortasına açılıyorlar... Beş sene böyle kadınsız geçiyor, dal- gaların arasında kadın yüzü gör- meden mevsimler, yazlar, ilkba- harlar, sonbaharlar, kışlar geçiri- yorlar... Bu zaman içinde sakallar uzuyor, Saçlar gulyabani saçları gibi birbirine karışıyor, üstbaş pıllım pıllım oluyor.. Kirden yüz göz görlinmüyor... Fakat aşka tövbe eden bekârlar ne bu uzayan sakallara, ne bu karmakarışık saçlara, ne de pıllım pıllım olan kıyafetlerine aldırış bile etmiyor. lar... Fakaaaaat... Günlerden bir gün denizde bir kazaya uğramış gayet güzel bir genç kız bularak onu gemiye aldıkları zaman heriş değişiyor... Derhal uzayan sakal- ların üstünden sinek kaydı tıraş- lar geçiriliyor, saçlar o adamakıllı yıkanıyor, taranıyor , kolonyalanı- yor, yüzler pudralanıyor, tırnaklar düzeltiliyor, elbiseler ütüleniyor, sökükleri, yırtıkları dikiliyor, ayak kapılar boyanıyor.. Kazaya uğra- yan genç kız gemiye çıktıktan bir kaç saat sonra bütün erkek- lerin manzarazı değişiyor... Matmazel Diplarakunun Ayna- roza gitmesinin sebebini şimdi anlıyorum. Güzel matmazel mu- hakkak bu filmi seyretmiştir ve Aynarozdakilerinden, kadın yüzü görmedikleri için, aşka tövbe eden bekârlar gibi kendilerini kapıp koyuverdiklerini tahmin etmiştir. Güzellik kraliçesi muhakkak Ay- naroza rahip efendilerin lüzumun- dan fazla uzayan sakallarını, biribirine karışan saçlarını kestirt- mek için gitmiş olacaktır. Hikmet Feridun — Biçare adam bayılmış, Amca Bey. Amca Beye göre... ETLE Z .. Limon koklattılar... «. Eter koklattılar, bir türlü ayılmıyor! A, B. — O halde gel bakalım, bir de... .. Şunu koklatalım!...