Mer e 15 Haziran 1932 Anna May Wong çince ders almağa başlıyor! Sevimli artist bir çinli şairle evlenerek Çinde yerleşmek emelinde.. Sinema hayatına girdiği gün- den itibaren daima muvaffak olan ve-en meşhur artistle beraber filim çeviren yegâne sanatkâr Anna May Wongtur. Anna May Wong Los Ange- lesde doğmuştur. Annesi ve ba- bası çinli idiler. Los Angelesteki bütün artistlerin (o çamaşırlarını dükkânlarında ( yıkar, ütülerdi. Anna daha çocukken sinema artistlerinin isimlerini, onların ha- yatlarını (işide işide sinemaya muhabbet bağlamıştı. Büyüyünce muhakkak artist olmağa karar vermişti. Daha on dört yaşında iken gazetede okuduğu bir ilân üzerine stüdyoya gitmiştir. llânda çinli figüranlar isteniliyordu. Rejisör Annayı görünce: “Kızım teninin rengi çok sarı, kulakların ve burnun büyük, bilhasa gözlerin çok çekik... Fotojenik olmamakla tam çinli tipindesin, sana figü- ranlar arasında küçük bir rol vereceğim... , demiştir. Anna bu ilk rolünü pek güzel yapmıştır. Kendisine derhal | Kır- mızı fener | filminde Nazimova ile oynamak fırsatı verilmiştir. Bu rolde de muvaffak olunca Duglas Fairbanksla (Bağdat hırsızı) | filmini çevirmiştir. Artık Anna May Wong ismi tanınmaya başlanmıştır. (Madam Butterfly) ismindeki filimde baş rolü oynadıktan sonra daha üç dört filim çevirmiştir. Bunlar içinde Ramon Novaro ile (Sıngapurda bir gece) Lon Anna may wong Şaney ile (M. Vu) filimleri çok beğenilmiş ve şöhret bulmuştur. Anna, Almanyaya filim çevir- meğe davet edilmiş Berlinde | Tsong | filmini bitirir bitirmez İngilterede (Tsen Tschi| ismindeki operette oynamak üzere angaje edilmiştir. | Operette fevkalâde alkışlanan Anna, bir müddet sonra Londrada | Piccadilly ve Haitang| filimlerini . çevirmiştir. | Oradan Parise gelerek Haitang filminin fransızça nushasını çevirmiştir. Paristen sonra Berlinde (The pavement butterfily) filmini çe- virmiş ve Hollivutta, Marlene Ditrçhe ve Clive Brook ile (Şan- gay ekspres filmini çevirmeğe davet edilmişrir. Bu son filim Anna May Wongu büsbütün meş- | hur yapmıştır. Anna | ingilizçeyi pek güzel bilir. Hangi | şehirde bulunursa ve ne kadar meşgul olsa her sabah ata bin- mağe vakit bulur. Kürek çekmesini, sandalla gezmesini de | çok sever. Anna May Wong | fransızca, almanca, ve Hollivuta avdet ettiğine çok | memnundur, çünkü Hollivutta çince ders almağa başlamıştır. Annanin en büyük emeli çinceyi lâyikile, inceliklerile öğrendikten sonra bir çinli ile evlenmek ve çine giderek orada yerleşmektedir. | Müstakbel kocasının şair yahut edip olmasını istiyor. Şairin Av- | rupada yaşamış fakat şairin eski | ananelerine âdatına ohörmetkâr | olması şarttır. Anna Çini hiç bilmez. Bütün arzusu bu tanımadığı; ve daha | gidemediği memleketine kavuş- mak, ömrünün sonuna kadar orada kalmaktır. Sinema haberleri Hakiki Hollivat ismindeki filimin çevrilmesine (başlanmıştır. Baş rolleri Constanca Bennett, Filip Holmes oynamaktadırlar. Filmin mevzuu, bir lokantada garsonluk eden genç kızın az zaman zar- fında sinema yıldızı olmasıdır. » Parisde “ Karım iş adamı,, isminde bir filim çevrilmektedir. | Filim komedidir. | x Ekseriyetle hizmetçi veya kapıcı kadın rollerinde gördüğü- müz meşhur fransız artisti Made- leine Guitty yakında “ Güzel bir izdivaç,, isminde bir filim çevire- cektir. Filimde diger baş artistler Pierre Finaly, Germame Borendir. | X* Fransız sahne artistlerinden | Victor Boncher bir ozamanlar sahnede oynadığı Les vignes du | Seigneur eserini sesli filim olarak | çevirmeğe başlamıştır. * Sofya stüdyolarında Tour- guenieffin bir eseri filme çekil- mektedir. * Yaz mevsiminde Şekispir tiyatrosunda sinema gösterilmesi düşünülmüştü. İngiliz gazeteleri buna şiddetle itiraz ediyorlar. | x* Paris stüdyolarında “Vakit | nakittir,, . isminde bir komedi çevrilecektir. | 4 Çekoslovakyada Karpatlara dair büyük bir filim çevrilmesine başlanmıştır. Bu filmin çok güzel sahneleri ve manzaraları olacaktır. — — — — Tefrika numarası:12 Yazan: Ceneral A, F. Oglander ÇANAKKALE Sahife 7 a Ş 15 Haziran 1932 Tercüme eden; Muharrem Feyzi Suyla körfezi sahitinde kagiliz mevzileri “İngiltereden hareket ettiğim- den beri Çanakkale sahnei har- bindeki vaziyeti mevcut malümat esası üzerine mütemadiyen tetkik ediyordum. Bu tetkikattan elde ettiğim neticeler tam sizin plân- daki gibi harekâtın tacil edilmesi lâzım geldiğini gösteriyordu. Plân iyidir. Bunun muvaffak olacağına eminim. Bunu tanzim ve tertip eden kim olur ise olsun şayanı tebriktir. Fakat ceneral Stopford plâni yeniden tetkik edildikten sonra bunun hakkındaki evvelki itimat azalmağa başlamıştır. General Stopfordun endişeleri Ceneral 26 temmuzda karargâhı umumiye yaptığı müracaatta plâ- nın Obazı mühim kısımlarının esaslı surette tadil edilmesini iltimas etmiştir. Kolordu kuman- danı bu müracaatında şu nokta- lara ehemmiyetle nazazı dikkati celetmiştir: “Fransadaki (oharbin verdiği derslerin cümlesi,” çok muazzam miktarda obüs toplarının muave- İ neliinzimam etmeksizin muntazam serip manzumelerine kıi:x'ı aske- riyenin Ohücum (edebileceğine intizar (o olunamıyacağını ( isbat etmiştir. İhraçhareketinin (o icra edileceği gecenin sabahına kadar karada obüsler (o bulunamıyaca- ğından Çıkolata tepesi ile (W) tepesinin zaptı fecirden &vvel ikmal edilemiyecektir. Halbuki Ingiliz tayyarelerinden alınan fotoğraflarda Suvla mınta- kasında Türklerin muntazam siper manzumesi olduğuna delâlet ede- cek işaret ve alâmet görülmiyordu. Sahilin yakınlarında ise Türklerin müdafaa tertibatı hiç yok gibi idi. Bu ahval ve şeraite binaen | ingiliz karargâhı umumisi bir defa kıtaat emniyet ve selâmet ile karaya çıktıktan sonra kolordu kumandanı ile erkânı harbiyesi- nin, Türklerin siper tertibatı hak- kında evvelce duydukları endişe- lerin manasız olduğunu müşahede edeceklerine emin bulunuyordu. Plân tadil olunuyor Maahaza kolordunun serdettiği itirazlar 22 temmuzda kendisine başkumandanlık tarafından verilen | gâyet kat'i talimatta bazı tadilât yapılmasına sebep olmuştur. Bu tadilâtın en mühim kısmı on birinci Ingiliz fırkasının ihraç edileceği kumsal sahile ait idi. Suvla körfezinin dahilinden de bir ihraç hareketi yapıldığı tak- dirde çikolata tepesi ile (W) işa- retli tepenin zaptı kolaylaşmış ve sadeleşmiş olacağı düşünüldüğün- den körfezin dahilinde de ayrıca bir ihraç hareketi yapılıp yapıla- mıyacağı hakkında donanma ami- ralının reyi alınması muvafık görülmüştür. Amirala evvelce de böyle bir müracaat vaki olmuştu. O zaman amiral böyle bir tasavvuru terviç etmemişti. çi “Amiral ve erkânı harbiyesi bu defaki müracaatta da böyle bir ihraç hareketini tasvip etmek istememişlerdir. Çünkü bunlar haritada mukayyet olmıyan kaya- lıkların ve kum yığınlarının ihraç hareketini tehlikeli bir surette geciktireceğinden korkuyorlardı. Lâkin nihayet amiral ile erkânı harbiyesi, şüphe ve tereddütlerini gizlememekle beraber, bir piyade livasının körfezin dahilinde karaya çıkarılması teşebbüsüne müsaade etmeğe razı olmuşlardır. İleride görüleceği veçhile plânın bu noktadan tadil ve tebdil edil mesi İngilizler için felâketengiz olmuştur. Muvaffakıyetsizliğin asıl sebebi Plânda yapılan diğer tadilâtı Suvla körfezinin sahilinde ihraç yapılması kararı kadar meşum olmuştur. Dokuzuncu kolordunun esas o hedeflerinin değişmemesi kararlaştırılmıştı. Fakat bu karar ceneral Stop- fordun serbestisinin “fecre kadar filân ve filân noktalara yetişilmiş olacaktır,, gibi sert ve muayyen emirlerle evvelden takyit edilme- mesi için tadil edilmiştir. işte burada kararsızlığın ve tereddüdün, Sir Jan Hamiltonun plânının bututunu bulaştırıp ka- rıştırmakta olduğu görülüyor. Suvla harekâtı hakkında yapı- lacak her hangi ciddi tetkikat, bu harekât için karargâhı umumi- nin hazırladığı talimatın tedricen gevşetilmesi muvaffakkıyetsizliğir asıl sebepleri arasında bulunduğu neticesine vardırmaktadır. Suvlada yapılacak ihraç hare- ketinin arifesinde baş kumandanın ilk karar ve niyeti değiştirile de- giştirile öyle bir şekil almıştır ki ihraç kıtaatından iki çikolata tepe- sinin zaptından başka kat'i bir emir gelmemiştir. Bu tepelerir zaptı için muayyen bir saatte gösterilmemiştir. Altıncı kısım Anzakta takviye kıtaatı ihraç edildi 1915 Ağustos için hazırlanan harp plârı Suvla körfezinde ya- pılacak yeni bir ihraç hareketi ile birlikte bir taarruz icrasını ve Anzak cihetinden de Sarı Ba- yır sırtının hakim tepelerini gece- leyin zapt için bir teşebbüs yapıl masını ihtiva ediyordu. Anzaktan yapılacak teşebbüs için takviye kıtaatının nasıl kas raya çıkarıldığını tarif ediyoruz: Harekâtın başlamasına intizaren Imrozda geçen boğucu sıcak gün- ler efrat ve zabitanı çok hırpa- lamıştı. Hastaların miktarı müte- madiyen okabarıyordu. Herkes bir an evvel (Odenize çıkmak istiyordu. (Devamı var)