Sahife 6 Akşam 24 Nisan 1932 Ankara mektupları İ | Ankara barları, cazcılar nasıl eğlenirler? Barlar birbirlerine rekabette inat rökorunu kırdılar! Gisa. Yeni Ankara 17 (Hususi) — Geçen mektubumda Ankara hayatından ve sazcılardan bahsetmiştim. Bu- gün de cazcıları anlatacağım. Cazcıların eğlencesi daha kalan- torca ve kibarcadır. Bunlar da akşamları keselerine göre birer yere uğrak verirler. On ikiye kadar - üçünün de sahibi ecnebi olan - Karpiçte, Gülbabada, Lozanpalasta alafranga muzika dinliyerek kibar kibar akşam keyflerini yaparlar, numero zamanı barlara düşerler. Bar müşterileri yalnız bunlar değildir. Evlerinde yemeğini yeyip gelenler, yahut sinemadan çıkan- lar da bunlara iltihak ederler. Ankarada kış başladığı vakit iki bar vardı. En kıdemlileri “Merkez,, bardır, “Tabarin,, dört sedelik hayata maliktir ve başka bir barın istihalesidir. Bu kış bunlara bir bar daha; “Yeni Ankara barı, da katıldı ki bu bar da iki senedir kapalı duran Elhamranın halefidir. Hanendeleri Istanbul malı ol- duğu ve oradan geldiği için kari- lere kolaylıkla tanıtabildim. Fakat bar artistleri için mazur görsün- ler, bu biraz güç olacak. Eskiden ecnebi bar artistlerini de Istanbul eskittikten sonra, Ankara elden düşme alıyordu. Şimdi aksinedir. Istanbul barları Ankarada eskiyenleri ucuzca alı- yorlar. Tepebaşı bile son günlerde bu yolu tuttu, Barlarda yerli artistlerde epiçe dir tutumuna göre bir ilâ dört ay zarfında değiştirilen bütün bu artistlerin ecnebileri muhakkak ki memleketlerine bir hayli parada nakil ediyorlar. Bar hayatını anlatacak değilim. Bunu gidenler bilir, gitmeyenler- de okumuştur. Ancak Ankara barlarının hususi bir vasfıi varsa son zamanlarda kazanamayışları- dır. Bunlar birbirlerine rekabette bütün inat rekorlarını kırmışlardır. Her cuma günü beherine üç müş- teri gelmeyişine ragmen, zararına hepside danslı çayı verirler. Ankara barlarının belini doğ- rultan kongreler ve sergilerle fevkalâde günlerdir. Bu zaman Ankaraya gelen azanın ve patron- ların Ankara sarfıyat bütçelerini yegâne kabartan şey bar masra- fıdır. Ancak bu zamanlardır ki barlar küflü borçlarını biraz öder ve bellerini doğrultabilirler. Ankara barlarının şekilleri de bir hoştu. Merkez bar daha ziyade popülerdir, adeta Ankaranın klâ- sik barıdır. Tabarin daha sakin ve dört dıvardır. Fakat Yeni Ankara barı bilhâssa bir garabeti haizdir, Çünkü binası diinyanı Seyi Ankara barlarının methali Eski Ankaradan bir manzara: Kale mahallesi ve kale kapısı bilmem kaçıncı acaibindendir ve kapısı damındadır. Bütün kış bu barın müdavimleri; çatıdan temele, temelden çatıya taşına taşına bir hal oldular. Ankara barlarında eski neşeler yoktur. Halk bu eğlenceyede bık- mıştır. Güzel ve sanatkâr artistler gelmesine rağmen ragbetten dü- şüktürler. Artistler arasında ber mutat ekseriyet rekorunu macar kadınları muhafaza etmektedirler. ” “. Dörtte kapanan barlar, müşte- rilerini evlerine yahut sabahcı pasta salonlarına boşaltırlar. Bu zaman müşterinin kesesi de bo- şalmıştır. Müşteri akşamı mütevassıt bir lokanta da içerek geçirmiş ise barda, kadın angaje etmese de, lâakal on liraya yakın bir masraf yapmıştır. Hele kadınlı dört başı mamur gece geçirmişse bir aylik kazancı- nın de bir gecede göçtüğüne şüphe yoktur. vw» Size Ankarada eğlence yerle- rinden bahsettim. Aileler arasında samimi eğlen- celerle gecesini geçirerek kazancı- nı evine sarfeden, yahut fazlasını | ! terenin i Cemiyeti akvama dubulü köşesine atarak müsterih uykusunu uyuyan evli mi? Yoksa sabahlara kadar ispirto içerek ve akortsuz muzika dinliyerek, boyalı dudaklar ve dört otomobil için ceplerinin boşaltan yol ağzında cebinde parası dahi bulamıyarak evinin | yolunu sabah ayazında yayan | tutan bekâr mı daha mesuttur? Mesuttur?... o hükümlerini si veriniz. AZ v.) | yeni Cemiyeti alevasii giriyor muyuz? Bir Ingiliz ge gazetesi şayanı dikkat malümat veriyor Deyli Telgraf gazetesinin dip- lomasi muhabiri yazıyor: Aldığım malümata nazaran Türkiye Cemiyeti Akvama yakın bir zamanda girmeği ciddi surette düşünüyor. Lâkin diğer taraftan Italya ile | Almanya bu meselede Türkiyenin | ! hareketine teveccühkâr caklardır. Türkiyenin (o Cemiyeti akvam âzalığına namzetliği Ingil- muzaheretini de temin edecektir. Filvaki Türkiye hükümeti artık | | (teokratik) yani dini bir devlet değildir. o Maahaza Türkiyenin islâm aleminin siyasi temsilini takviye edecektir. Bundan şark mesaili | muallakasınn müzakeresinde bü- i yük istifadeler temin edilecektir. Fakat Ankara daimi azalar olmasa bile Lehistan gibi üç senede bir defa değişen daimi azalık kabil | olacağını evvelden kat'i surette öğrenme- dikce (oOCemiyete girmek için nihai karar vermesi muhtemel değildir. Halbuki (o Cemiyeti oakvamın büyük meclisinde bu mesele hak- temini | kında bir karar verilmc.i büyük | devletlerinki kadar küçük devlet- | lerin de reyine bağlıdır. Küçük devletlerin nasıl bir hattı haraket takip edeceğini evvelden öğrenmek müşküldür. Ömer Hayyam En eski rubaiyat nüshası bulundu Kalkuttuda Bengale Asya cemi- yetinde Prehdenay kolleji mual- limlerinden profesör Mabfuzulhak mühim bir ihbarda bulunmuştur. Ömer Hayyam'ın rubaiyatının en eski nushası Lukvov şehrinde bulunmuş... Bu nüsha 1423 senesinde yazıl- mıştır ki (o British oMüzeum da bulunan nüshadan 37 sene daha eskidir. Lıknoda bulunan nüsha 256 rubaiden mürekkeptir. Bun- lardan 25 rubai hiçbir nüshada yoktur. Profesör Mahfuzulhak, başka nüshalarda bulunmıyan rubailerir sihhatinde (şüpheli ise de hiç olmazsa bir kısmının Omer Hayyam tarafından yazıldığını teyit eden birçok deliller bulunmuştur. Lekuoa'da bulunan el yazması nüsha 9,1/2XX6 pus boyundadır. Bu nüshanın serlâvhası olarak şu cümle yazılıdır: “Feylesofların e Omer el Hayyam'ın rubaiyatı- iL Bu nüsha alelâde bir kâtibin değil, belki bir allâimenin kale- minden çıkmıştır. Profesör Mahfuzulhak Lekuovda bulunan nüshanın cahil kâtiplerin istinsah ederken yaptıkları hata- lardan salim olduğunu izah ederek demiştir ki: “Bu nüsha ruba'iyatın elde mevcut olanların en sahibi ve mükemmelidir. Ömerin şimdiye kadar neşrolu- nan rühiyatındaki hatalar bu eski | tashih oluna- nüsha vasıtasiyle | bilecektir. Motörsüz tayyare Berlin, 21 (A. A.) — Umumi harp esnasında mühtelf tipte harp tayyareleri ima! etmiş olan Münihli mühendis ELİ; insan kuvvetile tah: n, bili nasda sistemde bir tayyi tadır. çalışm. buluna- | ! koyun satılmamıştır. Adana mektupları 20 kişilik bir spor kafilesi Kıbrısa hareket etti Kadirli kazasında çok kıyı kıymetli bir tunç heykel bulundu e Çukurova spor kafilesi Adana 14 (Hususi) — “ Çu- kurova,, sporcuları, bugün mıntaka iktisat müdürü Saffet beyin riya- setinde 20 kişiden mürekkep bir kafile halinde Kıbrısa hareket ettiler. Kıbrıs türklerinin daveti üzerine yapılan bu seyahat basit bir spor seyahati değildir. Çukurova kafilesi bu maç vesi- lesile her fırsatta ana vatana bü- yük ve sonsuz merbutiyetlerini izhar eden Kıbrıstaki Türk kar- deşlerimizle konuşmuş ve yakından tanışmış olacaklardır. Çukurova kafilesi iyi hazırlana- rak gitmiştir. Iki maç yapacak lardır. Kıbrıs seyahati Çukurova sporculuğu için şayanı dikkat bir hâdisedir. Daha doğrusu bu, şehrimiz sporculuğu için çok kuvvetli bir hareket, bir bamledir. Mıntaka heyetinin teşebbüs ve Kıbrısa hareket ederken tavassutundân doğan bu canlılık; temenni ederiz ki yalnız Kıbrısla bitmesin, daha ileri, daha kuvvetli sahalara kadar uzansın. Bir tunç heykel Kadirli kazasında iki ev arasında hafriyat yapılırken tunç bir heykel bulunmuştur. Bu yüzükoyun vaziyetinde bu- lunan heykel bu günkü sanat terakkiyatına taş çıkartacak kadar yüksek bir kudret eseridir. Romalılara ait olan heykel; bir Romalı Gladiyatörü © andırmak- tadır. Belki bir romalı ceneral... Bin seneyi mütecaviz bir tarihi yüklü olan heykel metanetinden hiçbir şey kaybetmemiştir. Bir insan vücudunun tabii inhinaları bütün manasile heykelde görün- mektedir. Müzemize lâyik çok kıymetli tarihi bir eserdir. Burhan Sadık Denizlide nüfus artıyor Son zamanlarda doğum vakalarında mühim bir fazlalık var Denizli, 20 (Hususi) — Bu sene havalar bir halde durmıyor. Ba- kıyorsunuz bugun hertarafta gül gülistan ılık bir bahar havası... güneş adeta etrafı pişiriyor gibi.. Fakat ertesi günü bir fırtına, bir kar,.. Son günlerde bu civarın talii yağmurdan açıldı. Bir kaçgün devamlı yağmurlar yağdı.. Bu fe- yizli yağmurlar çiftcinin yüzünü çok güldürmüştür. Her tarafta ekinler başlamıştır. Geçen gün yine souklar birdenbire ziyadeleşti ve cıvar dağlara kar yağdı. Hava limoni bir vaziyette gidiyor. Bu sene burada koyun satışı pek sönük oldu. Halbuki Denizliler Kurban bay- ramına fevkalâde ehemmiyet verir- ler. Bilhassa nişanlı erkekler... Buranın senelerdenberi devam eden bir âdeti vardır. Nişanlı erkekler. Kurban bayramlarında gayet iri kuyunlar alırlar, kur- delelerle, kınalarla süsleyip püs- Size biraz de silâyek işlerinden | A kurbanlık | erler. “Boynuzlarıni" * yaldırlarlar İ ve nişanlı hanımın evine gönde- rirler. Bu âdet hâlâ burada devam edip gitmektedir. Fakat buna rağmen 5 burada, © yukarda da söylediğim gibi pek az kurban kesilmiş ve on liradan fazlaya | bahsedeyim: (Belediye (o meclisi kaç zamandanberi (o toplanarak varidat bütçesini tespite çalışıyor. Vilâyetin varidatı geçen seneye nazaran yarı yarıya azalmıştır. Bunun için masraf bütçesinde yarı yarıya bir tasarruf yapmak icap etmektedir. Alâkadarlarca bazı memuriyet ve işlerin ilgası düşünülmektedir. Fakat bunlar hakkında benüz bir karar veril memiştir. Varidatın eksilmesine mukabil vilâyetin nüfusu gün geçtikçe daha ziyade fazlalaşmaktadır. Bilhassa son zamanlarda denizlide doğum vakaları pek ziyadeleşmiştir. Bu gidişle birkaç sene sonra Deniz- linin illk mektepleri talebe için gelmeyecek İlân tarifemiz sma 7 Teşrinievel 1931 tarihin den itibaren gazetemizin ilân tarifesi tesbit edilmiştir : şu o suretle