24 Nisan 1932 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

24 Nisan 1932 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

24 Nisan 193... ARADA SIRADA | Hars ve Medeniyet Yunahiler için büyük Iskender, Romalılar için Jüle Sezar, Fran- sızlar için Napoleon ne idi ise, Almanlar için ayni olmak isteyen ikirci Güiyom, Hollandadaki Doorn şatosunda oturuyor. Sabık Kayzerin Istanbula ikinci gelişini hatırlıyorunı, Fakat yüzü- mü 1931 de sinemada gördüm. Şatosunda çiçekleri ile “meşgul oluyor, ördeklerine ekmek atıp besliyor ve kolunun sakatlığını artık saklıyamıyordu. Geçen hafta “ Les Annales , mecmuası 13 senedenberi Doorn şatosunda menfi yaşıyan sabık kayzerin Polonyalı bir muharrire vaki beyanatını neşretti. Polonyalı (omuharrir Oo mösyö Kosztolanyi romancı ve şairdir. Güiyom, zairinin şair olduğunu öğrenince, yanında bulunan ami- rallerinden (o birine (o gözkırpmış. Mösyö Kosztolanyi diyor ki: “Imperator şiiri çocuk oyuncaği telâkki ediyor. Kendini ilme ve fenne vermiş. Tarih okuyor... Babil, Niniva ve eski Mısıra merak sarmış... Az yemek yiyor. -Öğlenin etini akşama tamamlıyor. Bardaklarında saltanat armasile F.R. harfleri var: Fredericus Rex., Bunlar bizi alâkadar etmez. Yalnız sabık kayzerin “Hars ve Medeniyet, hususundaki noktai nazarı şayanı dikkattir. Muharrir soruyor: — Makine asrı olan 20 nci sorın teknik terakkisi hususunda ne düşünüyorsunuz? Vilhelm cevap veriyor : — Bugün gördüklerimiz hars değil, medeniyettir. Bu iki mef- humu karıştırıyoruz... Ve Vilhelm medeniyeti bir icat telâkki ediyor. Öyle bir icat, ki her kim olursa olsun, biraz disip- lin ve biraz da cesareti olursa bu işi öğrenir ve taklit edebilir. Harsa gelince o bir “mevhibei ilâhi,, dir. Hars ve Medeniyet ayrı ayrı şeyler midir? Cesaret ve disiplinle insan medenileşebilir mi? Burada bunları tefsir ve tenkit edecek değiliz. (o Yalnız, cihan tarihini altüst eden, 20 nci asırda Iskenderi Kebir rolünü oynamak istiyen, çolak elile, milyarlarca insana hükmetmiş olan bir adamın Hars'ı “mevbibei ilâhi, telâkki etmesi şayanı hayrettir. Eğer hars, ilâhi 5 Yi iiha olsaydı, Paris'i döven LU topları Kayzer nere- den bulurdu? Eğer alman- lar o harslarını , medeniyetle tevem olarak inkişaf ettirmemiş olsalardı, bugünkü © acizlerine rağmen, “Dörtler konferansı, nı akamete uğratacak kuvvet ve kudreti bulabilirler miydi? Eğer almanların harsı allaha kalsaydı, bugün Afrika kabileleri almanlardan daha medeni sayılırdı. Maahaza bu beyanatı okuyan almanlar, barsı, ilâhi bir mevhibe telâkki eden bir baştan kurtul- duklarına bir kere daha sevin- mişlerdir. Kayzerin telâkkisine gelince, fazla hayrete lüzum yok: Cihan harbinde milletinin işini allaha bırakan bir zattan başka ne beklenieblir? Selâmi İzzet A.B. —Bir kızın olursa ba- nım, avukata ver| Istanbulun plânı d . Mütehassıs bir sene tetkikat yapacak Istanbulun omüstakbel plânını yapmak üzere belediyenin yeni sene bütçesine yüz bin lira tahsisat koyduğunu (yazmıştık. Şehir meclisi bu tahsisatı kabul ettikten sonra mütehassıs getir- tilmesi karar altına alınacaktır. Belediye şehir plânını hangi mütehassısa havale edeceğine dair henüz kararını vermemiştir. Fakat aldığımız malümata göre Istanbul plânının da Ankara plâ- nını yapan ve tatbikinde muvaf- fakiyeti görülen mimar profesör Yansene verilmesi esas itibarile kararlaşmıştır. Ancak, Istanbulun hususi mev- kii itibariyle plânını tanzim etmek için uzun tetkiklere ihtiyaç gö- rüldüğünden bu sene mütehassıs tetkikat ile meşgul olacaktır. Bu seneki bütçeye konan tahsisat ile mütehassısa iktiza eden ma- lümatı toplamak üzere bir kalem “ teşkil edilecektir. Geçenlerde Istanbulda dar so- koklarda yapılan yeni yüksek apartmanlardan şikâyet etmiştik. Plânın tanzimine karar verilir verilmez bu gibi inşaat menedi- lecektir. Ampul hırsızları Polis bunlardan birini yakaladı Son günlerde apartıman ve büyük evlerin kapılarındaki elek- trik ampullerine bir takım hırsızlar dadanmıştır. e Bilhassa Beyoğlu cihetinde bir çok apartımanların kapılarındaki ampuller çalınmakta ve failler bulunamamakta idi. Beyoğlu polis merkezi bu şekilde hırsızlık yapan bir şebeke mey- dana çıkarmıştır. Şebekenin adam- larından Foti isminde birisi dün gece cürmü meşhut halinde yaka- lanmıştır. Şüpheli vaziyetlerinden dolayı polis tarafından takip edilmekte olan Foti dün gece garip vaziyet- lerde dolaşırken polis kendisini takibe başlamıştır. Foti Hava sokağında bir apar- tımanın önünde bir müddet dolaş- tıktan sonra kapının kenarına tırmanip ampulü sökmeye başla- mıştır. Bu sırada polisler kendi- sini cürmü meşhut halinde yaka- lamışlardır. Darülfünun dişçi talebesinin Bulgaristana seyahatı Darülfünun dişçi taledesi yakında Bulgaristana bir seyahat tertip edecektir. Oğlundan selâm! Arkasından 25 lirayı dolandırdı Akbıyık O mahallesinde garip bir dolandırıcılık vakası olmuştur. Bu mahallede oturan Hikmet hanım isminde bir kadıncağızın taşrada bir oğlu vardır. Geçen gün Hikmet hanımın evine tanı- madığı bir adam gitmiş ve: — Ben oğlunuzun yanından geliyorum, size selâm getirdim... demiş, oğlunun ismini de söyle- miştir. Kadıncağız oğlunun ya- nından gelen bu adamı derhal içeriye almıştır. Meçhul adam kadına oğlu ile çok iyi görüştük- lerini, son zamanlarda oğlunun darda olduğunu, para istediğini söylemiş ve oğlunu ağzından “annesine hitaben yazılmış bir de mektup okumuştur. Oğlunun bu halinden canı sıkılan kadıncağız derhal para göndereceğici söylemiştir. Meçhul adam bu defa: — Ben yarın oğlunuzun yanına döneceğim, isterseniz parayı ve- riniz ben götüreyim Eğer emni- yet etmezseniz oğlunuzun yeni adresini söyleyim siz posta ile gönderiniz. Fakat ben götürür- sem daha çabuk gider, postaha- nede muamele uzun sürer demiş- tir. Bu sözler Hikmet hanımda büsbütün emniyet uyandırmış ve derhal oğluna götürmek üzere 25 lirayi bu adama teslim etmiştir. Bir kaç gün sonra Hikmet hanım oğlundan bir mektup almış bu mektupta oğlu para ve saire- den bahsetmiştir. Hikmet hanım dolandırıldığını anlamış ve derhal polise giderek hadiseyi anlatmış, meçhul adamın eşkâlini tarif etmiştir. Bu adamın daha bazı yerler- den dolandırıcılık yaptığı anlaşıl- maktadır. Zabıta tahkikat yap- maktadır. AKŞAM ABONE ücretleri — Türkiye Ecnebi SENELİK 1400 kuruş 2700 kı 1450 »* 800 » 6GAYLIK 750 » 3AYLIK 400 » 1AYLIK 150 » yep” Abone ücretleri doğrudan doğruya AKŞAM idaresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku- ruşluk pul göndermek lâzımdır. Zilhiççe 18 — Kasım :169 S, İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E. 8419 10,12 5,14 94 2 işi Va. 3,18 059 1212 161 18,58 2037 amm mm Idarehane: Babıâli civarı Acımusluk sokağı No. 13 ŞEHİR HABERLERİ Su işi Kânunusanide yeni taliplerle görüşelecek Terkos küekyin Istanbula fazla miktarda su vermek için, nafıa vekâletinin omuvafakatile, yeni tesisata başlıyacağı yazılmıştı. Belediye bu haberi hükümetçe terkos tesisatının omübayaasına kat'i surette karar verildiği için şirketin noksanları tamamlaması suPetinde tefsir etmiştir. Bizim aldığımız malümata göre vaziyet şudur: Terkos mukavelesi mucibince şirket tesisatı 1933 kânunusanisinden itibaren satın alınabilir. Hükümet bu haktan istifade etmeğe karar vermiştir. Ancak tesisat alındıktan, bugünkü mukavelenin kıymeti kalmadıktan sonra İstanbulun su işini talip- lerden birine ihale edecek, yeni bir mukavele yapacaktır. Gruplar meyanındaki şimdiki terkos şirketi de müsait bir şekilde yeni tekliflerde bulunur ve bu yeni teklifleri diğer talip- lerin tekliflerinden daha muvafık görülürse o zaman terkos şirke- tine İstanbul su tesisatı büsbütün yeni şartlarla verilebilecektir. Terkos şirketinin, uzun sene- lerdenberi Istanbul su tesisatını idare ettiği için en müsait şart-. ları ileri sürerek elindeki işi kaçırmamağa ( çalışması mubte- meldir. Kapıcılar Vergi vermiyenler hakkında takibat yapacak Han ve apartıman kapıcılarının maliyeye beyanname vermeleri icap ettiği halde bazı kapıcıların kazanç vergisi vermemek için beyanname vermedikleri maliye şubelerini nazarı dikkatini celb- etmiş ve defterdarlık bu hususta vilâyete müracaatta bulunmuştur. Vilâyet keyfiyeti polis müdüri- yetine yazmıştır. Polis müdiriyeti polis merkezlerine gönderdiği bir tamimde merkezlerde han ve apartman işlerile meşgul olan memurların bu cibetleri takip etmelerini bildirmiştir. Zabıta tarafından han ve apar- tıman kapıcılarının bir listesi Bir istida İşbu istida bana ait değildir: Belediye riyaseti canibi âlisine Muhterem efendim. Bendeniz “Kulaksız Tekir,, na- mile maruf bir sokak kedisiyim. Mideme fevkalâde düşkün bir mahlukum. Herkesin bir merakı vardır. Benim de merakım mide meselesi.. Zatı alinize bazı maru- zatım var. Sözüm meclisten dışarı işkembei (o acizaneneme merkep, at, ester ve misüllu hayvanatı bakarıye etleri pek fazla dokunur. Geçen hafta komşum bakkal Hüsameddin efendinin evinden gizlice aşırmış olduğum bir halka sucuk pek ziyade mideme dokundu. Mes'ele yalnız bu kadarla kal- sa yine iyi idi. Fakat kör olasıca huyum Odurmazki; tuttum bu sefer de hacı hanınunkilerini açık buldum. “Bir parça yağ ile kah- ve altı edeyim, dedim. Aman efendim. Senmisin bu yağı yiyen? Bir midem tutsun... Fena hasta- landım. Bizim bir “ tek göz sarman , vardır. Kâfir hayvan anadan doğ- ma kimyakerdir. Neyse tahlil eder. Fark ettim. Onu alıp geçen gün hacı hanımınkilerine götür- düm. Bir parça yağdan ağzına attı: — Aman birader, ot hulâsası... Şimdi hastalandığımın sebebini anladım.. Bunun üzerine bir parça perhiz edeyim dedim. Her sabah karşıkı doktor beyin evine süt alınır. Geçen sabah sütçü ile beraber ben de damladım. Dıvardan atla- yıp mutfağa girmek ve şüt kâse- sini yarılamak pek güç olmadı. 7 hizmetçi, genç Bolulu ahçı ile şakalaşıyordu. Geldiğim yerden gerisin geriye döndüm. Fakat efendim, midemde bir sancı, bir vecaki sormayın gitsin... Sonradan kimyager dostumdan öğrendim ki meğer benim süt diye içtiğim şeyin yarısı terkos suyu değilmi imişl..' Her ne ise geçen sabah ta bizim Molla efendinin yeni aldığı beyaz peynirden bir tutam tuttum. Amaaaaanl. Kireçmidir nedir?.. Hay allah kahretsin.. Şimdi büs- bütün midemden muztaribim.. Bu itibarla belediye tababetince mu- ayene ve tedavimi rica ederim muhterem beyim efendim.. Müstensihi: Hikmet Feridun dedi, bu yapılarak defterdarlığa verilecektir. | anrnunuuuunnnunannsnnunuu Tiyatro ve sinemaların darülâceze hissesi Darülâcezenin 932 bütçesine tiyatro ve sinemalardan alınan aidat için yüz yirmi bin lira tahsisat konmuştur. 4 Halbuki salâhiyettarların fikir- lerine göre bu sene tiyatro ve sinemalardan darülâceze hasılatı olarak en geniş bir hesap ile ancak altmış bin lira temin edi- Tebilecektir. Sahte memur! Galata polis merkezi Naip efendi isminde birini tevkif etmiş- tir. Bu adam kendisine maliye tahsil memuru süsü vererek ote- den birinden para almakla maz- nundur. Yapılan tahkikata nazaran Naip efendi Galatada Arap camiinde kunduracı Sami, simitçi) Mustafa ve berber Mehmet efendilerden maliye şubesi namına para almış- tır. Polis merkezi tahkikata de- vam ediyor. .. Evde hiç hır - gür olmaz... Amca Beye göre... . Kuzu gibi gelir... .. Kuzu bibi giderl.. H. — Buna imkân var mı Amca Bey? A.B. — Elbette var Adamcağız akşama kadar mahkemelerde çene yor duktan sonra evde ağzını açar mı?

Bu sayıdan diğer sayfalar: