23 Şubat 1932 AKŞAMDAN AKŞAMA “B,C,D,, meselesi Gazetemizin 15 şubat tarihli nüshasında “Hatalı bir kaide, sernamesile sarfımıza dair bir yazı yazmıştım. Türkçe kelimelerin sonuna “b,c,d,, harflerinin asla yazılmaması hakkında bugün im- lâmızda cari kaidenin yanlış oldu- ğunu isbata çalışmıştım. Bunun için de misaller göstermiştim: Türkçenin bünyesinde (*) Meh- met'in sonu “t,, ile bitmez; mü- cerret haldeyken bile “d., ile biter; zira, (Mehmet Ali) ismini (Mehmetali ) telâffuz etmiyoruz; (Mehmedali) telâffuz ediyoruz. Keza ( Yakup efendi ) sözünü ( Yakupe- fendi) değil de ( Yakubefendi ) telâffuz oetmekliğimiz Yakup'un sonunda “p,, değil “b,, olduğunu gösteriyor. ( Saraç Oğlu ) nun telâffuzu (Saracoğlu) dur. Bütün bunlar, yeni harflerle beraber lisana konulan “ b, c,d,, kaidesinin yanlışlığını gösterir diye iddia etmiştim. Falih Rıfkı beyefendi, Milliyet'in dünkü başmakalesinde bana cevap vererek pek enteresan ve faide- bahş bir makale yazmışlar. O derece etraflı ve ibatali bir maka- lenin yazılmasına dolayısile sebe- biyet verdiğim için cidden mem- nunum, o Ancak, maksadımı ilk fıkramda iyi anlatamadığımı görü- yorum: Ben, Falih Rıfkı beyin makalesinde anlattığı o mürteci lisanı Oosmani taraftarlarından değilim. Bazı eski zihniyetciler gibi, Türkçenin arap ve acem sarf ve nahiv kaidelerine tabi tutulmasını istediğim yok. Bilâkis, lisanımızda Oancak lisanımızın kaideleri cari olmak gerektir der dururum. Fakat, türkçenin bünyesinde “b, e, dp intihalı kelimeler yok değildir. Bir türk aktörü türkçeyi fasih söylemek için, şu mücerret keli- melerin sonundan “b,c,d,, mah- reçlerini belli etmek mecburiye- tindedir : 1 — “ Şarap içtim, i “şarabiç- tim,, suretinde telâffuz mecbu- riyetindedir. “ Kap içinde, yi “ kabiçinde, .... 2 — “ Ağaç altı, yı “ağacaltı,... 3 — “Ant içtim, i “andiçtim,,.. Falih Rıfkı beyefendi soruyorlar: — “Sancak,, kelimesi tasrifinde “sancağ ,, şekline ifrağ olunuyor; öyleyse niçin bu kelimeyei mü- cerret halindeyken “ sancağ ,, diye yazmağı teklif etmiyorsunuz? Zira: “Sancak açtı,, sözünü “sanca- gaçlı,, suretinde değil, “sancak- açtı,, suretinde telaffuz ederiz. Bu da, “sancak, kelimesinin sonunda, mücerretken, (5) değil, (&) mevcut bulunduğunu gösterir. (Mehmet Ali, Yakup efendi, Saraç Oğlu) misalleri böyle mi ya? Hülâsa, “b,c,d, kaidesini Benzin fiati Ihtikâr olup olmadığı tetkik edilecek Belediye iktisat müdürlüğü son zamanlarda benzin fiatlerinin yük- seldiğini nazarı dikkate alarak tetkikatta bulunmuştur. Neticede on beş gün içinde benzin fiatle- rinin yirmi kuruştan yirmi altı kuruşa çıktığı anlaşılmıştır. Hak buki piyasada kâfi miktarda benzin vardır. Iktisat müdürlüğü fiatlerin bu yükselmesini ihtikâr olarak telâkki ediyor. Bu husustaki rapor bele- diye riyasetine verilmiştir. Rapor, lüzum görülürse ihtikâr komis- yonuna verilecektir. Belediye, benzin fiatlerinin yük- selmesi yüzünden otomobil taksi ücretlerinin değiştirilmesi lâzım geleceğini bir çok müessesatın bu yolda zarar göreceğini nazarı dikkate alarak bunu şehrin ikti- sadi vaziyetine muvafık görme- mektedir. Acemi hırsız Dükkânın kilidin kırarken yakalandı Yaşar isminde bir hırsız dün gere bir dükkânı soymak isterken cürmü meşhut halinde yakalan- mıştır. Yaşar dün gece Şişhane yokuşunda kasap Kemal efendinin dükkânına giderek elindeki de- mirle kapının asma kilidini açmak için uğraşmaya başlamıştır. Bu sırada tesadüfen dükkân sahibi Kemal efendi oradan geç- miş ve Yaşarı cürmü meşhut halinde yakalamıştır. Kemal efendi, Yaşarı zorla orada bir berber dükkânına bıra- karak polis çağırmaya gitmiş, bu sırada Yaşar bir fırsatını bularak dükkândan © kaçmıştır. (Derhal yetişen polisler bir müddet sonra Yaşarı tekrar oyakalamışlardır. Tahkikata devam edilmektedi değiştirtmek isterken, maksadım, lısanı arabi ve farisinin tesirine sokmak değildir; hayır, bizzat türkçenin bünyesindeki bir kaideyi ortaya (çıkarmaktır: Dilimizde “b, e, d,la nihayetlenmesi lâzım- gelen sayısız derecede çok kelime vardır. Bunları nahak yere şimdi biz yanlış yapıyoruz. Mustakbel nesil o bu kaideyi düzeltecektir. Onun için zararın neresinden dönülse kârdır. (Vâ - Na) Gİ Dikkat: Osmanlıcanın de- miyorum, Türçenin | ŞEHİR HABERLERİ Belediye cezaları Yalnız bu işe bakacak sulh mahkemeleri yapılıyor Belediye tarafından verilen ce- zaların itirazı sulh hâkimleri tara- fından tetkik edilmektedir. Itiraz- ların kısa bir zamanda neticelen- mesi ve mahkemelerden daha etraflı karar çıkması için sırf belediye işlerine bakacak sulh mahkemelerinin teşkiline adliye vekâletince muvafakat edildiğini yazmıştık. Adliye vekâleti ile müddei umu- milik arasında çeryan eden mu- haberat bitmiştir. Beyoğlu, Istanbul ve Üsküdarda mevçut sulh mahkemelerinden birer tanesi ayrılacak ve bunlar sırf belediye cezaları işlerile meş- gul olacaktır. Yakında bu mah- kemelerin işe başlamaları için emir bekleniyor. Otomobil kazası Bir sene hapis 3000 lira tazminat Bundan bir müddet evvel doktor Tarantâ efendiye ait hususi oto- mobil, mülkiye mektebi muallim- lerinden Nuri beyin oğlu Ziya efendiye çarparak yaralamıştı. Yapılan tedaviye rağmen çocuk malül kalmış ve sara illetine müptelâ olmuştur. Otomobil şoförü Alinin, İinci ceza mahkemesinde muhakemesi hitam bulmuştur. Muhakeme neticesinde çocuğun malüliyeti sabit olduğu cihetle şoför . Alinin bir sene müddetle hapsine karar verilmiştir. Doktor Taranta efendi de vakada mesulü bilmal sıfatile 3000 lira tazminat itasına mah- küm edilmiştir. Hayvan hırsızları Geçenlerde O Ramide O hayvan hırsızlığı yapmakta olan kadınlı erkekli bir hırsız okumpanyası yakalanmış ve adliyeye teslim edilmişti. Bu hâdise etrafında yapılan tahkikkt neticesinde bu kumpanya efradından üçünün de Anadoluy kaçtıkları tesbit edilmiştir. Bunlar Hüseyin ve Salih isimlerinde iki erkekle Fatma isminde bir kadındır. o Bunların (oAnadoluda bulundukları (o mahaller (tesbit edilmiş ve kendilerinin yakalanıp buraya sevkedilmeleri için lâzım gelen yerlere tebligat yapılmıştır. Amca Bey Karikâtür a'bümül Pek yakında çıkıyor! mA Kutular Muamele vergisi nasıl alınacak Iktisat vekâletinden incir ve üzüm kutucuları hakkında bir tamim gelmiştir. Bunda muamele vergisi kanununun 7 inci madde- sinin birinci fıkrası incir ve üzüm kutucularından mamulâtını mün- hasiren harice çıkaran müesse- seler hakkında tatbik edildiği ve mamulâtını memleket dahilinde satıp bir kısmını gerek bizzat ve gerek ihracat tacirleri vasıtasile ihraç eden müesseselerin kanunun ikinci maddesinin K fıkrasında zikrolunan — istisnadan müstefit olabilmeleri için varidat idarele- rinden ihraç edecekleri mamülâtın nevini, miktarını kaplarının nevini, markalarını ve hangi gümrükten ihraç edeceklerini * gösteren bir nakliye tezkeresi almaları esası kabul edildiği bildirilmiştir. Odacıların talimi Yangınların nasıl söndü- rüleceğini öğrenecekler Resmi dairelerde bir yangın çıktığı zaman itfaiye gelinceye kadar tertibat almak üzere deva- irdeki odacı ve hademelerin de yangın itfası faaliyetine alıştırıl- maları muvafık görülmüştür, Evvelâ belediye odacı ve hade- melerine bu suretle itfaiyece talimler yaptırılacaktır. Bu talim- lere yakında başlanacaktır. Oda- cilar, dairede bulunan yangın söndürme aletini kullanmayı, ne gibi yangınlarda su kullanmak lâzım geldiğini, su tedarik ede- cekleri menbaları öğreneceklerdir. Belediyede bütçe tetkikatı Belediyenin yeni sene bütçesi daimi encümene havale edildiği için aza kendi aralarında bütçeyi kısımlara ayırarak tetkikata baş- lamışlardır. Son senelerde bele- diye heyeti fenniye kadrosunun büyüdüğünü nazarı dikkate alan bu tevessüün sebe- encümen , bini tetkik ediyor. | Encümen, kadronun genişlemesini o şebrin imarı ve inşaat faaliyetile müte- nasip görürse ve yahut ilerideki faaliyet için bu kadroya lüzum görülürse mevcut kadro aynen bırakılacak, âksi taktirde kad- roda bazı tadilât yapılacaktır. Tayyareci Savmi bey Dün tayyareci Savmi beyden neşri ricasile şu mektubu aldık; 11/2/932 tarihinde istifa- ettiğim- den Aero klup idare heyetile alâkam kalmamıştır. Sahife 3 DÜNYA POSTASI Bir Ingiliz prensesi müslüman oldu Londradan Parise gelmekte ' olan bir Ingiliz yolcu tayyaresinde gayet güzel bir Ingiliz perensesi Hırıstıyanlığı terkedip İslâmiyeti kabul etmiştir. Tayyarede bulu- nan Garp cemiyeti İslâmiyesi reisi Dr. Halit Sheldrake Ingiliz Prensesine Islâm dinini telkin etmiştir. Bu hadise üzerine Deyli Eksp- resin muhabiri prensesle görüşe- rek hristiyanlığı o terketmesinin sebebini sormuştur. Prenses de- miştir ki: Çoktan beri hakikati arıyordum. Protestan mezhebinde terbiye gör- * müştüm. Fakat iki sene evvel Roma katolik mezhebini kabul etmiş ve bu mnüasebetle Papanın nezdine kabul edilmiştim. Roma katolik mezhebini kendim için çok sert buldum. Tabiatı beşeriye için bu mezhep hiç müsaadekâr- lık göstermiyor ve mensuplarının düşüncelerini kontrol ediyor. Sonra uzun müddet müslümanlık hakkında tetkikatta bulundum. Nihayet hakikati bulduğumu zan- nediyorum. İslâm dini mükemmel surette doğru ve temizdir. Riya- kârlık yoktur. Doğrudan doğruya * tebliği rabbanidir. İslâmiyeti ka- bul etmenin dünyevi mabzurlarını hesaba kattım. Akraba ve ahibbanın şiddetli tenkitlerine uğrayacağımı biliyo- rum. İbtimal ailem benden soğu- yacaktır. Avrupalı bir hükümdar hane- danının İslâmiyeti kabul eden ilk azasıyım. İhtida için havayı intihap et- mekliğim sebebine gelince, toprak zeminde İslâmiyete dahil olmak istemedim. Ingiliz prensesi islâmiyeti kabul ettikten sonra Hayrünnisa tesmiye * edilmiştir. Prenses meşhur bisküi , kralı Sir Walter Palmerin kızıdır. Pederi kendisine 250,000 Ingiliz servet bırakmıştır. Prensesin asıl ismi Miss Gladys Palmerdir. Miss bir prensesle Gladys evvelce evlenmişti. AKŞAM ABONE ücretleri Türkiye Ecnebi SENELİK 1400 kuruş (o 2700 kuruş GArLIK 700 > 460 > SAYLIK 400 » 20 » lAruk 150 > ula mey” Abone ücretleri doğrudan doğruya AKŞAM idaresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku ruşluk pul göndermek lâzımdır. Şovval 16 — Kasım :108 5. İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E. Jia 12,53 6,36 9,37 n 1,31 6,45 12,28 15,29 17,52 19,25 evde bir sinema merakı gidiyor Amca Bey... — Bizim İLA Amca Beye göre... de K .. Bütün duvarlar artis kartla- rile doldu... Refika (bendeniz keenne Greta garbo; kerime cariyeniz de baza Marlene Ditrih... Fakat masrafa can dayanm” yor, verdiğim sinema parasının haddi hesabı yok; şu kılığıma bak hele Amca Beyl.. A.B. —ilyiya birader, On- lar Greta'ya. bilmem neye ben- zerken seni de Şarloya benzeti- yorlarl..