Sahife 6 Istemem Gönlündeki tahtına Adi halı istemem, Sevdalıyım altına, Aşk masalı istemem! Hanendeli ve sazlı, Hem kışlı hem de yazlı, Gel olalım Boğazlı Küçük yalı istemem! Ne yapıyım kalayı, * Zengiliktir balayı, Yatacağım sarayı, Tek odalı istemem! Son söze hiç dokunma, Doyüm olmaz “Akşam, a.. Güzeller çoktur umma Ecnebi mal istememl!.. Kandilli e Gösteriş Gösterişe pek meraklı idi. Ge- şen gün bir meclise geç geldi: — Affedersiniz, dedi, fakat ev gailesi. Oda hizmetçisi orta hiz- metçisiyle, orta hizmetçisi sofracı ile, sofracı ahçı ile, ahçı şoförle, şoför, muavini ile, muavin ahçı yamagiyle,kapıcı uşakla geçinemi- yorlar... Selâmi: —Güç iş, dedi,ben de dün be- şinci hizmetcimi savdım. — Ay beş hizmetçiniz mi var? — Hayır, bu ay gelip giden beşinci hizmetçi oldu da. Felsefe — Elli beşi aştım yavrum... Içim acıyor. — Hiç acımasın. Insan müeb- beden genç kalmaz. — Malüm, fakat müebbeden ihtiyar kalsam diyorm. — Yavrucuğum şoförüne emniyet edilebilir mi? — Tabii, ben ona her gün canımı emniyet ediyorum. — Bu malüm, amma ona değeri olan kıymetli. bir şey emniyet edilebilir mi? 28 Kânunuevvel 1931 Kalbindeki tahtına, Jpek halı isterim.. Tapmayalım altına, Aşk masalı isterim! Hicran kalbi sarsa da, Hisleri koparsa da, Viran kalmış arsada, Ben bir yalı isterim. Eğer bulsam parayı, Severim kümbarayı.. Yatacağım sarayı, Tek odalı isterim.. Ne kadar renkli sema, Doyum olmaz akşama, Güzeller pek çok amma, Yerli malı isterim!.. Beykoz Sebebi Geçen gün bana gelmişti. Hoşbeşten sonra: — Bir konyak içer misin? dedim. — İçmem. — Neden? — Bir kere Yeşil ayda Azayım, sonra bu gün kandildir, daha sonra da evden çıkarken bir kaç kadeh attım! Tasarruf — Dikkat ediyor musun, mizah mubharirleri artık şen hiç bir şey yazmıyorlar. ! — Nükte tasarrufu azizim! Sınıfta — Söyle bakayım (buradan Marsilyaya nasıl gidersin ? — Evvelâ galatadan binerim. — Sonra? — Sonrasını kaptan benden daba iyi bildiği için işine karış- mam. vapura — Böynunuza sarıldığımı kardeşiniz gördü söylemesin diye ne yapıyım ? — Alelekser bir paket çikolata verirler. Müşabehet — Böyle mahzun duran kimdir? — Bunlar ikiz kardeşlerin biri- sidir. Amma hangisi olduğunu tef- rik edemiyorum.Çünkü biri bugün evlendi birininde karısı bugün öldü. PROJE Genç bir dul evleniyordu. Arkadaşlarından biri dediki: — Söz aramızda amma biraz acele etmedin mi? — Ne acelesi? — Evlenmekte acele ettin. — Amma yaptınl.. Kocam öleli tam bir sene oldu.. Bir sene dul yaşadım. — Hiç olmazsa iki sene beklemeliydin. — Belki senin hakkın vardır. Sonra ilâve etti: — Bir daha sefere iki sene K beklerim. Bu köpek kimin? Temiz bir han avlusunun tam — Ne hoş köpek.. Sizin ortasına, dört misafirin önüne | galiba ? bir köpek serilip yatmıştı. — Benim de değil. Han sahibi geldi. Hancı dördüncü misafire döndü: Misafirlerden' birisine sordu : fide Öyleyse | sizindir... o Pek — Ne güzel köpek ?.. Sizin | beğendim... mi? | — Benim değil. Misafir cevap verdi : — Ay, bu köpeğin sahibi — Hayır. burada yok mu? Hancı ikinci misafire döndü : — Yok ya. — Ne sevimli yüzü var... Sizin Hancı bu cevap üzerine köpeğe mi? bir tekme savurdu: — Hayır benim değil, Hancı üçüncüye hitap ettti : — Pis mendebur, uyuz hayvan, defol buradan! — Yarın gece yemeğe bize gelsene. — Darülbedayie “Doktor Ihsan,, ı görmeğe gideceğim. — Gitme, haber yolla o buraya gelsin. — Hayır efendim kızımı size veremem. Onu ömrü bir budala ile beraber geçsin diye büyütmedim. — İç güveysi girmiyorum, kızıniz artık sizinle beraber olmıyacak ! a Kahvede — Yahu yanındaki zat başını gazeteden kaldırmıyor. Meraklı bir havadis 'var galiba. — Yok çanım, (karşısında ala- caklısı oturuyor da... MÜBADELE ' Ehibbadan biri terziye bir kat elbise diktirdi, üçer ay vadeli üç senet imzaladı ve.. paraları vadesinde vermedi. Zaman geçti. Senetler eski- di, yıprandı. Dün terzi gene bu eski püs- kü senetleri uzattı, para istedi. Dostumuz dedi ki: — Bu: senetler ne kadar çabuk eskimiş... Tıpkı dikti- giniz elbiseler gibi... Sonra ilâve etti: — Ver şu senetlerimi; al diktiğin elbiseleri!