Sahife 10 ISTANBUL HAYATI Hendese değil cebri âlâyı bile hıfzeyledim! Sabahın sert ayazından kıp kırmızı kesilmiş minimini ellerini | uğuşturarak tramvaya (girdiler. Kanapeye oturur oturmaz tıklım tıklım dolu çantalarından birer defter çıkardılar. Zayıfçası arka- daşına sordu: — Çalıştın mı hendese dersine? Hem bu gün imtihan var biliyor | musun?, Ben akşam beybabamla beraber okudum. Amma, beybabam bizim hendeseyi hiç anlamıyor be. Defterimi baştan aşağıya okudu da çoğunu anlıyamadı, sonra ben anlattım. Orta mektebi bitirirsem bana motosiklet alacak. Senide bindiririm de gezmeye gideriz. — Hadi şu dersi ben bir defa ezberden okuyayım da sen dinle. Defterini kapadı, arkadaşının gözlerine (o bakarak (O okumaya başladı: — Üçlünün yüzü, 'diklemesinin oturtmasından... Diğeri kaşlarını kaldırarak, — A oh, olmadı. Tekrar başladı. — Üçlünün yüzü oturmasından diklemesine... — Aah, diyorum, öyle de değil — A, bıktım artık, sen söyle bakayım. — Eyi dinle beni. Üçlünün yüzü, oturtmasının diklemesine vuruluşunun (o yarısına (denktir. anladın mı?. — Dur bir defada ben söy- leyim. Üçlünün yüzü, oturtma- sının diklemesinden... — Gene yanlış, bir daha söy- leyim de ezberle. Çağıra, bağıra tekrarladı. — Üçlünün yüzü, oturtmasının diklemesine... Bu sırada önlerindeki kanapede oturan ihtiyar bir zat hiddetli bir tavurla çocuklara döndü. — Oğlum, ayıp değil mi size, sizin gibi küçük mektep çocukla- rına böyle sözler yakışır mı hiç? Çocukların ikisi de kıpkırmızı kesildiler. | Hakikaten (kabahat işlemiş bibi muhçup bir tavırla defterlerini kapayarak. — Amca -dediler- biz size bir şey sölemedik ki, derse çalı- şıyoruz. Bu cevap ihtiyar ziyade kızdırdı. — Hele şu köftehorlara bak, üstelik kos kocaman adami aldat- mağa yelteniyorlar. Böyle dikle- meli, oturtınalı ders olurmu hiç? Bizde kim bilir hangi sinema oyunlarından bahsediyorlar. Yavrucaklar oturdukları yerde ezilip (o büzülüyorlar, yözlerinde damla, damla yaşlar toplanıyor, ihtiyarı ikna edebilmek için yutkuna (Oyutkuna (defterlerini uzatıyorlar. Fakat ne mümkün?. Adamcağız, oturtmanın dikleme- sine öyle içerlemiş ki, çocuklara ağız açtırmıyor. Bu sırada ayakta duran bir genç, işe müdahale etti. İbtiyara yaklaşırak: — Efendi baba - dedi - siz küçükken hendese okumadınız mı? Müstehzi bir eda ile güldü. — Oğlum, abdi âciz senelerce medreselerde diz çürütmüşümdür, hendese değil cebri âlâyı dahi bitemamihâ hıfzeyledik. Tramvay Sultan Ahmede gel mişti, İhtiyar zat vaktile medre- sede sekiz meçhullü muadeleleri ğaı vahitte bhallettiğini anlatarak kapıdan çıktı, CR, Italyan tayyarecilerinin hatırasını taziz için bir abide yapıldı Boloma, 26 (A. A.) — Dün ceneral Balbo, Portekiz kinesi valisi ile birlikte cenubi Amerika hava seferi esnasında vefat eden Italyan (o tayyarecilerinin (tezkiri namı için burada dikilen abidenin * üşat merasimini içra etmiştir. zatı daba Akşam Dünyanın en büyük vapuru Dünyanın en büyük gemisi kızakta, aşağıda: Gemi bittik- ten sonra bu şekli alacaktır. Harpten evvel Almanlarla Ingi- lizler arasında bir vapur inşası rekabeti vardı. Muharebe araya girince bu rekabet durmuştu. Iki sene evvel Almanlar Eurupa ve Bremen isminde çok güzel iki transatlantik vapuru inşa edince bu rekabet yeniden canlanmıştı. İngilizler derhal bunlara faik iki gemi inşasına karar vermişler ve işe başlamışlardı. Her biri 73 bin tonluk olacak olan bu gemiler sürat ve ihtişam nokasından İnsanlar gibi yemek yiyen Alman vapurlarını geride bırakacaktı, Iktisadi buhran yüzünden bu gemilerin inşası tatil edilmiştir. Gemiler yapılsa bile taşıyacak çok ç RAMİ ak LL ANIN yolcu bulamıyacağı tahmin edil- diğinden bu karar verilmiştir. Vapurun inşası hayli ilerlemişti. Inşaatın tatili üzerine üç bin amele işsiz kalmıştır. maymunlar Londra hayvanat bahçesindeki maymunlar çok iyi terbiye edilmişlerdir. Bunlar insan gibi sofrada yemek yerler. Hele akşam beş çayını büyük bir itina ile içerler. Binlerce seyirci toplanarak bunları seyreder, Resmimizde maymunlar beş çayında görülüyor, 27 Kânunuevvel ? s1 Kari mektupları Kartal belediyesinin faaliyeti Kartalda şimdiye kadar mun- | tazam itfaiye teşkilâtı yoktu. Mü- leşebbis belediye reisimiz Kemal bey bunu nazarı dikkate alarak son sistem makineler sipariş etmiş ve makineler gelerek tecrübeleri yapılıştır. Tecrübede İstanbul belediyesi heyeti fenniye makine mühendislerinden Refet ve Fethi beyler de bulunmuşlardır. Tecrübe iki saat sürmüş ve iyi netice vermiştir. Halk, kasabanın mühim bir noksanını ikmal eden belediye reisini şiddetle alkışla- mıştır. Kemal bey şimdiye kadar Kartalda mühim icraatta bulun- muştur. Bu vesile ile bunlardan bir kaçını kaydediyorum : 1 — Şimendifer istasyonundan Yakacık yoluna giden barap kal- dırımlar yeniden inşa edilmiştir. 2 — Sahilde güzel bir rıhtım yapılmıştır. 3 — Tanzifat işleri yoluna kon- muş, kasaba elektrikle tenvir ediliniştir. Belediye reisinin bu faaliyetine karşı kasaba ahalisin- den bir fert sıfatile teşekkürlerimi beyan ederim. Zirai kerdi kooperatifi meclisi idare reisi Nafiz Avrupaya gönderilen yumurtalar Bir kaç gündenberi gazetelerde yumurtalarımızın Avrupadan geri gönderildiğine dair bazı haberler gördüm. Bu doğru değildir. Uzun müddettenberi Marsilyaya yumurta gidiyor. Bunlar transit olarak sevkediliyor. Şimdiye kadar hiç bir yerden iade vakı olmamıştır. Piyasada fena tesir yapabilecek olan bu haberin tashihini rica ederim. Bir Yumurtacı Denizli hapishanesindeki mevkuflar Bizler, Denizli hapishanesinde yedi yüzü mütecaviz mevkufuz. Cehalet veya kader sevkile yap- tığımız kabahatlerin cezasını çe- kiyoruz. Buna diyeceğimiz yoktur. Yalnız hapishanede çalıştırılmıya- rak âtıl bir halde duruyoruz. Bu memleket hesabına bir zarardır. Çalıştırılmış olsak bundan istifade eder, kendimize yardımda bulu- nuruz. Halbuki şimdi elde avuçta bulunan o paraları yiyoruz. Bu hususta Omazarı dikkati ocelp etmenizi rica ederim. Boz köylü Osman Itfaiyeye teşekkür 26/12/931 cumartesi sabaha karşı saat 5 raddelerinde Haseki hastahanesi müştemilâtından bulu- nan çamaşırhane ve sairede vuku bulan yangın dolayısile mahalle- mizin yanması bir emri muhakkak bulunduğu vaktü zamanında yetişip | fevkalâde gayretile yangını itfaya muvaffak olan İstanbul itfaiye grupuna alenen teşekkür ederiz. Selçuk Sultan mahallesinde Memduh, Muzaffer, Tevfik Fransız mebusan meclisinde Paris, 25 (A.A.) — Mebusan meclisi, milli cibazlanma kanunu projesini kat'i şeklinde kabul etmiştir. Paris 25 (A.A.) — Parlamento, 12 Kânunusanide tekrar celsele- rine haşlamak üzere mesaisine nihayet vermiştir. Italya'da bir hava fişeği fabrikası yandı Napoli, 26 (A.A.) — Napoli civarında Pianuradan bildirildiğine re hava fişekleri yapan küçük bir fabrikada çıkan yangın esna- sında bir baba ve anne ile iki çocukları o vucuttarının o muhtelif yerlerinden yanmışlardır.