12 Teşrinisani 1931 — Bana bu hafta bin lira ver. Tasarruf haftası geliyor, sonra para sarfedemem! Kapı aralarında Arıyan neler bulur, Kapı aralarında. Garip sesler duyulur; Kapı aralarında.. Aşık alır eşini, Sevdanın beleşini, Söndürür ateşini Kapı aralarında.. Boş vade gönül kanmaz; Hisler ölür canlanmaz, Güzel çirkin aranmaz Kapı arslarırda.. İmset Fıkralar | Yooo... Salamon efendi — plânçosunu çıkardı sonra alacaklılarına bir tamim gönderdi: İflâs etmişti, borçlarını ödeyemiyecekti. Büyük alacaklıları kızdılar, ken- disini hileli (o iflasla (omaznunen muhakemeye vereceklerini söyle- diler. Salamon'un muhasebecisi : — Canım, dedi, bu kadar sert davranmıyın, borcunuzun yüzde beşini verin. Salomon kızdı: — Yooo!.. Benim paramla çömertlik taslama! Lokantada Bey, önündeki etin üzerine eğilmiş söyleniyordu. — Acıyın halime... Hayatta ne kadar bedbaht olduğumu tasavvur edemezsiniz... Bakın size anlatı- yım... Garson dayanamıyıp sordu: ! — Beyfendi ne söylüyorsunuz? — Eti yumuşatabilmek için yal- varıyorum. — Beni sevmiyorsun artık..Hep güleryüz gösteriyorsun ,* kavge ettiğin yok... Onu da Mehmet Ali B. genç kadınlar... mutahassısı idi. Bir gece evin- den çıktı ve... sabaha karşı; tabii biraz da | çakır keyif av- det etti. i Karısı yatağın- dan doğruldu: | — Neredesin , | dedi, nerede kal- | dın... Bütün gece gözüme o ulku girmedi. Mehmet 41 B | kendini mi daf ıa| etti; | — Ne darılı- yorsun karıcığım, benim de... Dünya bizim nemi: | Pardon Hanımefen IMSET Sanırım darıldınız; Pardon Hanımefendi!.. Pek çabuk ayrıldınız; Pardon Hanımefendi!.. Isteyen elbet bulur, Bir gün olur duyulur; Sarıldımsa ne olur, Pardon Hanımefendi!.. Beraberiz gördünüz; Öptüm, siz öptürdünüz.. Doymadım daha henüz, Pardon Hanımefendi!.. Kaldı mı artık takat?.. Kusurum var hakikat. Cesaret buldum fakat, Pardon Hanımefendil.. Ben tekrar geldim size, Kapandım dizinize; Geçen gece, geç vakit eve dönü- yordum. Hava güzeldi.. Köprüyü o yaya geçmek istedim. Orta yerde bak- tım, o bir zatı şerif, elinde bir anahtar, habire- sanki kapı imiş gibi - elektrik fenerini açmağa çalışıyor. Yaklaştım: | Hemişeri dedim, | Burası ev değil. Surhoş: bayağı kızdı: — Nasıl değil be... İşte üstka- ta aydınlık var! “Cinsi lâtif dedikleri! Bir kişilik Geçen gün dos- tum Moiz efen- diye gittim. Moiz güler yüzle karşıladı. Elimi uzattım ve (o birdenbire ürperdim : — Brrrr... Odan souk yahu!.. Moiz ellerini uvuşturdu. — Kusura bak- ma, dedi, gele- ceğini bilmiyor- dum, sobayı bir kişi ısınacak ka- dar yaktırdım. Cevap | Hanım hizmetçiye çıkıştı: — Çağırıyorum çağırıyo- rum cevap vermiyorsun... Hizmetçi hayretle hanımın yüzüne baktı ve dedi ki: — Siz sözlerime cevap veren hizmetçi istemem de- mediniz miydi? Müsrif Salamon efendi avukatına gitti: — Büyük bir — Meselâ? derdim var, dedi, — Dün nişan- benim oğlanı lısına yazdığı hacretmek lâzım, bir mektubu hesabını kitabı- oOgördüm: Seni nı bilmiyor. Avukat sordu: yüzbin kere öperim! diyor.: — Ne yapıyar? — İsraf ediyor. — Benimle tanıştığını ona söyleme. — Sevmediğim bir adama nasıl yalan söyliyeyim! Tavan aralarında Kediler neler bulmaz, Tavan aralarında, Dolaşır kurnaz kurnaz Tavan aralarında Fare koşar eşine Kedi derhal peşine... Sonra konar leşine Tavan aralarında. Boş söze kulak asmaz, Tutacak fare mi az? Kediler faka basmaz, Tavan aralarında! Cimset Nükteler Tabii değil Belediye doktoru cesedi mua- yene etti, sonra karısına sordu: — Kocanız hasta mıydı? — Evet. — Hangi doktor tedavi etti? — Hiç bir doktor. — Hiç bir doktor bakmadığı balde öldü mü? — Evet. — Bu ölümde bir gayri tabiilik var öyleyse, cesedi morga gön- derbiçlikl 5.4 yağ Iktisat — Dün bir tramvayın peşine takıldım, yaya yürüdüm, on iki kuruş kâr ettim. — Bir otomobibin peşine takık saydın da yüz elli kuruş kâr etseydin. yilan e Taraf Dişçinin muayene iskemlesine oturdu. Ağzını açtı. Dişçi muayeneden sonra sordu: — Hanği tarafta yiyorsunuz? — Alelekser Sirkecide | — Bana inci alacağına otomos bil alsaydın. — Otomobilin sâhtesi yok ki ği