24 Ekim 1931 Tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3

24 Ekim 1931 tarihli Akşam Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKSAMDAN AKŞAMA Su işi Parasızlığımızdan değil, bece- viksizliğimizden halledilmiyor! Terkos: derdi..... Buna dair okadar çok yazıldı, okadar çok şikâyetler edildi ki, sade Abidin Daver bey üstadımı- zın kaleminden cıkanları bir araya toplasanız kocaman ciltler doldu- rur. (Ve, Abidin Daver gibi bir kara kaptanının karadaki sularla musırrane uğraşması gayet tabii- dir.) Ben, terkos suyuna dair, her- kesin yaptığı gibi yanık yanık hicviyeler döşenmiyeceğim. Sade, uzaktan bakınca pek pratik görü- nen bir teklifi ileri süreceğim: Malümdur ki, merkezde suyu borulara iten kuvvet az ve boru teşkilâtı noksan.. Bu sebeple, faraza yüzünüzü yıkarken, yabut hamamdayken, yahut başka bir hacetteyken, arasıra, şırpl, su kesiliyor. Hele, yüksek mevkiler- deki binalarda, bu, sık sık vaki... Altı, beş, hattâ dört, üç katk apartımanlarınn son katlarına, yirmi dört saatin pek nadir müd- detlerinde su çıkmamaktadır; bazan da biç çıkmamaktadır. İmdi, bundan bizar olan Terkos'un tesisatını düzelteceğin- den ümidi kesen mal sahipleri, kendi kaşlarının çaresine bakıyor- lar: o Apartımanlarına hazneler yaptırmak, ohazneyi doldurmak için de binaya hususi bir motör koymak mecburiyetinde kalıyor- lar. Hele son zamanda bütün apartımanlar bu gibi tesisata ih- tiyaç duyuyor; her binaya yavaş yavaş hususi bir motör konul- makta.. (Ev aramak yüzünden pek çok bina gezdiğim için, bunu reyilâyn gördüm.) Bu tesisatın en basiti 200 lira- dan aşağı olmıyor. Motör tesisatı 500 lirayı geçen binalar pek çok ve bazı büyük apartımanların birkaç motörü var. Acaba, herkesin kendine ayrı bir motör tesisatı yapmasına be- del merkezden suyu itici kuvvet arttırılsa daha iyi, daha pratik değil mi? Anlaşılıyor ki, ne Ter- kos şirketi, ne de onu istihlâf edetek'teşkilât, bunu kendi teşb- büs ve sermayesile yapmıyacak. Öyleyse, evlerine hususi motör koy- mak mecburiyetinde bulunanlardan, motör esmanının üçte birine, dörtte birisine hattâ daha azına takabül eden bir para toplanılsa da, — (ne bileyim, faraza, bu maksatla suyun ücreti muvvakkat bir za- man için arttırılsa da,) — suyu itici tesisat ve boru tesisatı merkezden tanzim edilse... Bu basit iş, sermaye işi değil- dir; sadece beceriklilik - yahut beceriksizlik meselesidir. Su işini hemşehrilik hayatındaki becerik- sizliğimizden tanzim edemiyoruz. Parasızlıktan değil! Yoksa, hususi motörlere, haznelere giden parayla İstanbul'un suyu sekiz kere hall- edilirdi ve edilir de,.. (Vâ - Nü) ve — gr Şu Balkan'lar ne bereketli yerdir değil mi Amca Bey? ŞEHİR HABERLERİ Dispanserler Üsküdardak idis- panser yakında açılacak Beşiktaşta Akaretlerde bulu- nan dispanserin esaslı bir binaya nakline karar verilmiştir. Bunun için Beşiktaşta Sinan paşa med- resesi tetkik edilmiş, fakat bu binanın sıhhi bir müesseseye elverişli olmadığı — anlaşılmıştır. Bu civarda başka bir bina aran- maktadır. Üsküdardaki Şemsi paşa med- resesi, dispanser yapılmak üzere hazırlanıyor. Mimar Sinanın kıy- metli eserlerinden olan bu bina güzelliğine halel gelmemek sure- tile tamir ediliyor. Sahte komisyoncu Kadının 100 lirasını ala- rak ortadan kayboldu Poliş 2 inci şube müdüriyeti garip bir dolandırıcılık vakasının tahkikatına başlamıştır. Bir ka- dın polis 2 inci şube müdiriye- tine müracatla kendisinin bir komisyoncu tarafından dolandı- rıldığını — söylemiştir. £ Kadının anlattığına nazaran dolandırıcılık vakası şöyle olmuştur: Bu hanım bir ev satın alacak- mış, bunun için bir emlâk komis- yoncusu . aramağa başlamış ve nihayet bir adamla tanışmış. Bu adam kendisinin emlâk komis- yoncusu olduğunu söylemiş ve kadını Beyoğlunda bir eve götür- müştür. Hanım, evi beğenmiş, fiatini konuşarak pazarlıkta uyuş- muşlardır. £ Pazarlık ( bittikten sonra müşteri hanım evin bede- line mahsuben komisyoncuya 100 lira kaparo verip ayrılmıştır. Kadıncağız omütebaki parayı vermek üzere gittiği zaman ko- misyoncuyu yerinde bulamamıştır. Uzun müddet bir çok yerlerde aramışsa da komisyoncunun or- tada olmadığın görünce polis 2 inci şube müdiriyetine müra- caatla hadiseyi anlatmıştır. Polis müdiriyeti (Oderhal işe vazıyet etmiş ve yapılan tahkikat netice- sinde bu adamın Hasan efendi isminde birisi (Oolduğu tespit edilmiştir. Polis 2 inci şube müdiriyeti tahkikata devam et- mekte ve maznun Hasan efendiyi aramaktadır. Ticaret odaları kongresi Ticaret odaları kongresi bu hafta içinde toplanacaktır. Kon- grede iktisat vekili Şeref B. bir nutuk irat edecektir. Kongreye iştirak edecek murah- haslar dünden itibaren Ankaraya hareket etmeğe başlamışlardır. rl İM 1 : Akl haken im mer'alarının... | .. Nefis kaşarlarının.. Yunanla ticaret İki hükümet arasında ticari münasebetler artıyor Yunanistanla olan ticaşi müna- sebetimiz gittikçe inkişaf ediyor. Yunan tacirleri memleketimizden diri hayvan, yumurta, hububat satın alıyorlar. Son zamanlarda, Yunan tacirleri Trabzon ve Kars yağlarına da alıcı olmaktadırlar. Taze ve tuzlu balık, Yunanis- tana olan başlıca ihracat madde- mizdir. Buna mukabil Yunanistandan bize olan ihracat ta artıyor. Yunanistanda sanayi inkişaf etmektedir. Son zamanlarda sabun, cam, ipekli mensucat ve kimyevi gübre için yeni yeni fabrikalar açılmıştır. İthalât tacirlerimiz Yunanistan- dan cam, kristal eşya celbine başlamışlardır. Bundan başka kim- yevi gübreler gelmektedir. Kitap hırsızlığı Kütüphanelerde yeni bir usul tatbik edilior Son zamanlarda umumi kütüp- hanelerden kitap çalındığı anlaşıl- mıştır, Yapılan tahkikat netice- sinde bunların kıymetli eski eser- lerden olmadığı görülmüştür. Kütüphanelerde kitapların ça- lınmamasına mani olmak için yeni bir usul ihdas edilmiştir. Kütüphanede (kitap okuyacak kimse, huviyet varakasını kütüp- hane memuruna vermekte, mu- kabilinde kitap almaktadır. Çıkar- ken kitabı bırakıp hüviyet varaka- sıni alıyor. Bu usulün en evvel Beyazıt kütüphanesinde tatbikine I ay mca Bey'in Karikatür müsabakası famieğ ii; lAşağıda, çerçeve içindeki fıkrayı lütfen kesip saklayınız.| — Seninle evlendim de ne istifadem oldu?.. — Nankör!/.. Sayemde yemek pişirmesini, çocuk çamaşır büyütmesini, yıkamasını, dikiş dikme- sini, silip süpürmesini öğrendin; daha ne olacak?.. 12 gün sıra ile ve bu şekilde karikatürsüz fıkra; 12 gün de sıra ile fikrasız karikatür neşredi- lecektir, 24 gün zarfında 12 fıkra ile 12 Karikatürün neşri hitam bulduktan sonra bu fıkraların karikatürlerini bulacak ve bunları birbirine raptederek (omatbaamıza göndereceksiniz. o Gönderilecek hal varakalarının kabulü için aynca müddet tayin ve ilân edilecektir. Şehir meclisi İşlerin daha çabuk görülmesi için çare aranacak Şehir meclisi 1 teşrinisanide yeni içtima devresine başlıyor. Meclis, bu devrede bilhassa son beş aylık muvakkat bütçe hesap- larının tetkikile meşgul olacaktır. Bu içtimada daimi encümen, bele- diye muamelâtının kırtasiyecilikten kurtarılması ve işlerin daha çabuk görülmesi için heyeti umumiyeye bazı tekliflerde bulunacaktır. Bundan başka doğrudan doğruya encümenin emrinde çalışmak üzere bir hesap mürakipliği ihtası iste- necektir. Bu mürakip, encümenden aldığı emir üzerine doğrudan doğ- ruya teftişat yapacaktır. Bir dolandırıcı Zabıta Yorgiyi bir türlü bulamadı Zabıta Yorgi isminde bir dolan- dırıcıyı aramaktadır. Yorgi bir çok büyük bakkaliye mağazala- rını odolandırmakla maznundur. Kendisine tüccar süsü vererek bü- yük bakkaliye mağazalarına gider, bir çok eşya alarak araba veya kamyona yükletir, sonra parasını dükkânında vermek üzere mağa- zanın bir memuru ile birlikte kamyona binerdi. İkisi Kurtuluşa geldikleri zaman burada eşya bir dükkâna yerleş- tirilir, Yorgi paraları bizzat teslim edeceğini söyliyerek memurla bir- likte yola çıktıktan sonra kayb- olurdu. Dükkâna gelenler burasını kapalı, içerisini boş bulurlardı. Yorgi uzun zamandanberi aran- dığı hâlde bulunamamıştır. Yuna- nistana kaçtığı zannediliyor. Taşdelen suyu Taşdelen suyu membaında yapı- lan tamirat ilkbahara kadar bite- cektir. Bundan sonra belediye suyun şehre indirilip satılması için Evkafla birlikte tesisat yapa- cak, membada şişelere su doldu- rulacaktır. AKŞAM ABONE ücretleri —— Türkiye Ecnebi SEneLik 1400 kuruş © 2700 kuruş SArLıx 750 > 450 > SAYLIK 400 >» 80 » w- Abone ücretleri doğrudan doğruya AKŞAM idaresi namına gönderilmelidir. Adres tebdili için yirmi beş ku- ruşluk pul göndermek lâzımdır. — Cemaziyelahır 12 — Ruzuhızır :172 S. İmsâk Güneş Öğle İkindi Akşam Yatsı E. 1128 13 640 938 12 1,1 Va. 441 621 11,56 1436 17,17 18,50 Amca Beye göre... | ARADA SIRADA Tiyatro zevki - Bizde ve onlarda - Her hangi bir ecnebi lisanından terceme veya adapte edeceğimiz tiyatro eserinin, kıymetini, mem- leketindeki kazandığı şöhreti, ora münekkitlerinin iyi veya fena demeleri ile ölçmemiz tamamile doğru değildir fikrindeyiz. Oynanış tarzı, bu tarzın tevlit ettiği zevk, piyesin uyandırdığı alâka, tezin bâleti ruhiyelerdeki aksülâmeli her memlekette muhak- kak ki başkadır. Meselâ Alman- ya'da Racine'den hiç hoşlanmaz- lar. Fransa'da büyük muvaffakiyet kazanmış olan eserler Londra'da bir temsilden sonra repertuvardan çıkarılmıştır. Senelerce sahnelere hâkim olan Bataille tiyatrosu bize büyük bir zevk vermedi. Bizde Cin temsil edildiği zaman, aleyhte yazılmıştı. Darülbedayi mecmuası, Fransada bu eserin lehinde çıkan tenkitleri ve bizim Bakın biz eseri nasıl anlıyoruz? diyerek tanetti, Cin belki Avrupa sahnelerinde hâlâ oynanıyor, bizde ise tekrarına artık imkân kalma- mıştır, ” Geçen akşam seyrettiğimiz “Ve- li'nin çocuğu, da bu iddiamıza delil teşkil edebilir. Piyesin aslı (Fransa'da pek büyük bir alâka uyandırmadı. Fazla bir rağbet görmedi. Hattâ bu piyes hakkında mufassal tenkit lere de tesadüf edemedik. Herhal- de Lucien Dubech'in bir kaç satır- cık yazdığı hatırımızda... Fakat bize gelince; Biz Velinin çocu- ğu'nun “ Papaz ,, kadar kuvvetli, hattâ Papaz'dan çok daha kuv- vetli, çok daha güzel olduğunu iddia edeceğiz. Eserin aslını bil- miyoruz, İ. Galip beyin adaptas- yonu çok muvafıktı. Eserin bütün incelikleri, bütün nükteleri, kuv- vet ve sarahati muhafaza edilerek terceme edilmişti. Temsil-piyesin türkleşmiş olması itibarı ile-ku- sursuzdu. Gelip, Vasfi, Hâzim, H. Kemal Zihni beyler, Bedia hanım cidden güzel oynadılar. Fakat bizde Velinin çocuğu çok güzel bir eser olduğu için değil, aldığı rolü HALİDE hanım çok iyi canlandırdığı için tuttu. Velinin çocuğu'ndaki tezi demi- yeyim, zihniyeti bizlere benimset- tirip alkışlatmak kolay bir iş değildir. Bunu yaptırmak vazifesi, eserin bünyesi, kuruluşu ilibarı ile, Veli rolünü oynıyan İ. Galip beyindi. Halbuki bunu Melek ro- lünü oynıyan Halide hanım yaptı. Pariste Galip beyin rolünü Sin- pov oynamış. Eser Fransada mu- vaffakiyelini oOona medyundur. Fakat bizde Velinin çocuğu, mu- vaffakiyetini Halide hanıma borç- ludur. Eseri o ve onun kudretli sanatı, içten gelen sanatkârlığı kurtardı. Herhangi bir fransız münekkidi Velinin oğlunu seyretseydi, beğene- mezdi. Piyesin ruhu değişmiş, mer- kezi siklet babadan, kardeşe geçmiş derdi. Fakat biz bugün bunu diyemeyiz. Bizim için Veli- nin çocuğu mükemmel temsil edil- miş, muvaffak olmuş, beğenilmiş, tutmuş bir eserdir. Bunun için, sahnemizde frengin zevkine fazla ehemmiyet verme- meliyiz. Herkesin zevki ve görüşü kendinedir. | .. Alâ şaraplarının misli yi A.B. — Hattâ dostluğunun dal.. i Selâmi İZZET * a aleyhte yazdığımız yazıları neşrettiz >

Bu sayıdan diğer sayfalar: