Sahife 4 İMHİYELPAZENİİİİ gelâmi İzret RŞETREREEŞE MA EŞA Numara: 30 Çaresiz kaltım, giyindim, saçla- damı taradım. Yüzüme soğuk su çarptım ve | biraz kendime geldim. kolonya uykumu bütün bütün açtı. Birden - hatırıma geldi. Şakire | olacaktı bu. Muhakkak Şakire tuklardan birinde, iki büklüm olmuş bir kadın vardı. Başını avuçlarının içine almış ağlıyordu. Üstünde yeşil lameli, dekolte bit tüvalet vardı. Kürk mantosumu çıkarmış, ayaklarımın altına atmıştı. Hayretle ve heyetanla duraladım. Ne oluyordu?. Tam bu esnada, saat — çaldı layan sesi gecenin derin sessizliğinde üç kere öttü. Hizmetci, — elektriklerin - yalıız birini yakmıştı. Tavandan, aşağı doğru, isli bir işik sarkıyordu. Saat sustuktan sonra, kadının kesik hıçkırıkları boğuk iniltileri duyul- mağa başladı... Bu bıçkırıklara, bu - iniltilere , bu yere — birdenbire — kızdım. Benim saadetimin, mesut günleri- mi, gecelerimin arasına, bu acı 'neden ve ne hakla karışıyordu? Ağlıyan kadına yaklaştım : — Hanım efendi... Sesimi işitmedi bile... Aglıyordu. Biraz daha hızlı konuştum. İrkildi, başmı kaldırdı. Sacide Muhsindi. di Aşkın en iyi tarafı, insamı kör ve sersem etmesidir. Bu körlük | ve sersemlik, insana kaygusuz bir | saadete ulaştım vehmini veriyor da, insan kendisini mesut zan- nediyor, Sonra küçük bir tesadüf, bir vaka bu saadeti altüst etmeğe kâfi geliyor. ağlar görünce, — — Karsımda Sacideyi — Feci bir hadise karşısında kaldı- ina hükmettim ve bu ağlar ha- linde koşup bana gelmesini beğen- dim ve biraz gurur duydum. Sacidenin boynuna — sarıldım, sual sormadan evel ellerini, bilek- Meyus bir kadını teselli etmek için, en doğru şey, onu şefekatle okşamak ve ona manevi uzletini unutturmaktır. Sacide, okşandığım görünce, daha yavaş, daha sessiz ağlamağa başladı. Elile almmı okşadı: — Arkadaşım.. Canım arkada- şım! dedi. Öyle heyecanlanmış, Sacidenin derdiyle öyle coşmuştum ki, kal- bim, kalbiyle çarpıyordu, ruhum ruhunna mezcolmuştu. Kızıyordum. Böyle ince, hassas bir kadını, bu bale - getirenlere Nükili: (Vâ- Misafirler, ikisini de, büyük | sevinç sayhaları ile karşıladılar. Çengellerini - havaya — kaldırmak n e. Adamakıllı sersemlemiştim. Dört bir tarafım kolsuz ve bacaksızlarla muhattı. Masanın, “iskemlelerin üzerinde, yerde, köşelerde, bucaklarda, ha- Sılı, her yerde idiler. Evsahibi, takdim — merasimini yaptı. Benim kim — olduğumu, kendisile nasıl arkadaşlık ettiği- mizi, felâket yoldaşlarına anlaltı. Sonra, onları, bana tanıttırdı. Hepsi de, yüksek içtimai mevki sahibi kimselermiş meyer: Kimi tüccar, kimi muharrir, kimi avu- | | kalacağım. İstediğin zaman gidı Uizleri vardı. El KoRKuN | sine, — Ağla Sacide, dedim, ağla, kendini tutma, açılırsın. Kara bir yağmur bulutunu yarmış bir güneş hüzmesi gibi gülümse! — Açildim, dedi biraz kendime geldim. Ani bir. hamleyle - doğruldu , kendini sahiden Toplamak istedi. Muvaffak olamayacağını görünce | Neden | gürürünü bertaraf ci geldigini, neden ağladığını anlattı. Muhsinle Münür gece: “ Şöyle biraz dolaşacağız! , diye çıkmış- lardı. Sacide yatmıştı. Saat bir | bir buçukta uyandırılmış ve kar- şısında Muhsini görmüştü. * — Haydi kalk, aşağıya inip içecegiz ! * — Yorgunum. * — Yo cayınl. Sen yera mazsın,.. Haydı, kalk, yeşil tuva- letini giy. Bunun üzerine Sacide kalkmak mecburiyetinde kalmıştı. Muhsin karısını eliyle giydirmiş, aşagıya inmişti. Yemek odasının kapısı önünde de: “Misafirlerim var!, demişti. | Sacide yemek odasında, ma nın başında Münürü ve onun y: vında da, kizil hanımı görmuştu... dudak Kerimi Görmüş ve içeri girmek istememişti. Muhsin, karısm omuzlarından - yakalayıp Sacide de bir tokat aşketmişti. Ondan sonra da mantosunu - kapmış, - sokağa bir taksiye atlayıp bana c ayağa kalktı: — İşte, dedi, geldim. O anda yalrız seni hatırladım. Bundan | Sonra kocamın yüzünü görecek değilim, eve gitmeyeceğim.. Sana geldim, çünkü beni senden başka kimse sevemez. Senin yanında rim. Fakat derhal gidecek yerim yok... Bunu lâf olsun diye söyl “miyorum. Otomobille düşündüm. Gözlerinde muhabbet ve şükran Gözüme derin bir şefkatle ba- kıyordu. (Mabadı var) Daktilograf aranıyor | Teti Tark harfleri e makinada sür- || atle yazı yazmağa müktedir eç | efendi arümyor. Almanen veya Fransızca Hektila İetlin 6. DN Yasu İstanbut adre JDSdA Ek meşhür Büstahane z karyom ve kinkleri” aati eei | dit dezendekle” edümesi yanıların | bi & F için Hamburgta Şehelke ve Mayr tü pansumani ve sair bü. gibi A Sürelindin. imal olunan muüzadlı | taaiflin ilâçlarin krah elan müselles | markâli ÜLİZOL Va istimal © İstambul. &. 18 Temmuz 1929 İç MaCenA kat, kimi hakim, kimi mühendis- | miş. Mamafih, içlerinden ikisi hamalmış. Kolsuz ve bacaksızlar, bu hamallara , derecelerinin aşa- ğılığımı belli etmiyorlar; onlara da temamile, demokratik tarzda, ak- ran muamelesi yapıyorlardı. Ev sahibesi: — Hepimiz tamlam! - dedi - Yal- 'nız doktoru bekliyoruz. O, henüz gelmedi. Genç kadın, misafirlerinin hep- ayrı ayrı, nazikâne sözler yetiştiriyordu. Onlara güler yüz gösteriyordu. Fakat, nazarları ba- nevmit, müte- essir bir hal alıyordu. Kartal - yakacık otomobil ücretleri Kartal belediyesi Yakacık ve civarına giden otomobiller için bir tarife yapmıştır. Du tarife mucibince birinci sinif otomobillerde adam başına 50 kuruş — verilecektir. Fakat işin garibi bütün şoförlerin otomobil- sınıf diye iddia lerini — birinci etmesidir. Kartal belediyesi müsait bir tarife yapmıştır. Fakat tarifenin ne dereceye kadar tatbik iğinden haberdar değildi Kazamnç vergisi bordroları Yeni kanun mucibince ka- zanç vergileri değişti, Matba- amızda satılan bordrolar da yeniden basıldı. Bu defa hem el yazıları için hem de yazı makinaları için iki türlü yapı- mıştır. İki kuruş fiyetle yalnız matbaamızda satılır. Matbaa müşterilerimize meccanen ve- Tilir. AKŞAM İstanbul Elektrik, Gaz ve Te- şebbüsatı sınaiye Türk anonim —| şirketi (SATGAZEL) istanbul Gaz şubesi İLÂN İstanbul Gaz şirketinin Ankara caddesinde 40 numaradaki büro ve mağazasının 15 Temmuz 1929 tarihinden itibaren Beyazıtta mü- rekkepçiler caddesinde İstanbul | lisesi — karşısında 107 mumaralı * Elektrik Evi , ne naklolunduğu muhterem ahaliye ihbar olunur. VERESİYE de ve 75 kuruş srrrrmmn Lacivert pardesu Iîlğı umba ilE £ l Ek: her nevi yeni ve İngiliz kumaşları İ İstanbul. Eminanü — Köprühaşı No 1516 Karakaş sibişe mağazasını n ilâmı / kesib müracaal cediniz, Pastahanesi Lüks şekerlemeleri geldi. Bu da, ötekiler — gibi, ba- caklarından mahrumdu. Felâket arkadaşlarından yegâne farkı, kol- | larının kesilmemiş bulunması: idi. | Yemek salonunu — geçtiğimiz | esnada, doktor, kolunu evsahibe- sine verdi. Hepimiz, sofra başına geçtik. Nazarı dikkatini bilhassa celb- beden bususiyet, yemek odasımn | i pencerelerinin — diger — odaların pencerelerine nisbetle pek daha sıkı bir surette kapalı bulunması idi. Pancurlardan mada ayrıca | tahta kapaklar da vardı. Öyle ki, dışarıya huzme sızmıyordu.. Sofranın üzeri çiçeklerle ve enva çeşit mezelerle kaplı idi. Adedinin 12 ye baliğ olduğunu saydığım aliller, çengellerini, el kadar, mükemmel surette kullana- rak Mmezelerden yiyorlar, nefis | için de yüzde yedi buçuk üisbetinde teminatı muvakkatelerii Çocugunuz için kenara koyacağınız 40 para YARIN : Onun istikbalini temin eden bir kuvvet olur Türkiye İş Bankası TASARRUF KUTULARIMIZI ALINIZ Kapalı zarf vsnlle Kömür minakasası Ali ticaret mektebi mubayaat komisyonundan Mektep için mubayaası muktezi 110 ton Kıriple maden kömürü 5 ağustos 929 tarihine müsadif pazartesi günü saat on dört buçukta ihalesi icra olunmak üzere kapalı zarf usulile münakasaya konulmuş- tur. Taliplerin evsaf ve şeraiti sairesini öğrenmek için pazartesi, perşembe günleri mektep idaresine müracaatları, münakasaya iştirak defter- darlık binası dahilinde Müessesatı Ticariye ve zıraiye muhasibi mesulluğüne yatırarak alacakları makbuz ile vesaiki saireyi muhtevi teklif mektuplarını ihale saatınden evel mektepte müteşekkil komis- yonumuza tevdi eylemeleri. Devlet demiryollar ve limanları Umumi idaresinden: Ankara istasyonundaki binalardan - birisine ilave olunacak kısmın inşası kapal zarf usulile münakasaya konulmuştur. Münakasa 30 tem- muz sah günü saat 15,30'da Ankarada Devlet Demiryolları binasında icra edilecektir. Münakasaya iştirak edeceklerin teklif mektuplarıni ve muvakkat teminatlarını ayni günde saat 15 e kadar umumi Tük kalemine vermeleri lâzımdır. Talipler münakasa - şartnamesi kira mukabilinde Ankarada Devlet Demiryolları maliye ve muhasebe işleri reisliğinden tedarik edebilirler. Şehremanetinden: Tephirhaneler için lüzumu olan 60 Ton maden kömürü kapalı zarfla münakasaya konulmuştur. Taliplerin şartname almak için her gün levazım müdürlüğüne gelmeleri teklif mektup- larını da ihale günö olan 5$ Ağustos 929 Pazar günü saat on beşe kadar mezkür müdürlüğe vermeleri. Galata ithalât gümrüğü müdüriyetinden Cinsi oşya Kap Nevi — Kib Parmtilk kastifer x sandık — 26 Kahve ve zarur F parça — 278 Ke ve kapsali 1 sandık — 16 Kürüçe a. vins ve evsah yazılı 46 parça eşya vilâ sahip hükmünü iktisap 87920 da yirmi gün müddetle md: konulmuş. olm hu müteakip günlerde 1 ilân olunu şampanyaları, bir biri ardı sıra eye yuvarlıyorlardı. tiler, içtiler, içtiler.. Sonra, sanki, gaipten emir almış gibi, ansızın, duraverdiler. Ortalıkta derin bir süküt hüküm ferma oldu. ğ Bütün gözler, evsahibesine dö müştü. Ben, tam onun yanında oturuyordum. öbür yanında da doktor vardı. Tuhaf şey! Acaba, genç ka- dın, niçin bu kadar telâşte idi? Başını tabağına iğmiş, herkesin kendisine baktığını görmiyor gibi . Fakat bu sene?.. Ne ya- . Kader.. Mamafıh, pek Hayal kuv- vetile nefsinizi nizi bulursunuz.. Muhaveresinin bu noktasında bana döndü. önündeki ka- debini Saldrarada < —— — Saim sıhhatine ve şerefine içiyorum, aziz dostam! - dedi - Sen de bizim şerefimize iç! Hepsi de, kadehlerini havaya kaldırdılar. Tokuşturduk. idi. Yemeğini yemekle meşguldü. 3 re Centilmen kaptan, çengellerini —. Ev sabibi, bana bitapta devam biribirine vurarak: E K üzerinde durğunlu- B ee Fr C Ha — — Biçare, bedbaht dostlar!. Ne | Ben seni, ötedenberi bilirim: Hiç daldınız? Ne istiyorsunuz; - diye seslendi.: Ne yapalım;.. Bu sene de böyle değilsindir. Neşelisindir. (Mabadi var)