5,Temmuz 1929 İN ELFPAZE lli Selâmi İzzet İçimden birdendire reddetmek geldi. Bir mazeret bulup gitme- mek istedim. Fakat bu bir anlık düşüncem derhal silindi. Sacidenin herhangi bir arzusunu reddet- meme imkân var mıydı?... Ertesi sabah erkenden Hazırlanmış. bekliyordu. Başında büyük bir hasır şapka vardı ve | şapkanın altında, yüzü - solgun, | gözleri gölgeliydi. Nasıl olmuştu da, üç gün evel arkadaşımı top- lanmış bulmuştum? Yoksa Sacide, üç gün zarfında gene mi hasta- lanmıştı? — Nereye gidiyoruz? — Bilmem.. Nereye istersen. — Kadıköyüne geçelim, o taraf- ları çoktandır görmedim. — Peki. Kadıköyüne çıktiktan — sonra, otomobile değil, nzun arabalardan binine bindik ve ani bir sevki- ile, arabacıya: Erenköyüne doğrü çek ! dedik. Ve erenköyüne, kadar gittik. Arabaya bindiğimiz ve çocuk- luk devirlerimizin geçtiği diyara döğeti yal almağa - başladığımız zaman gönlümüzde 20 sene eveli canlandırıp, neşeleneceğimize hük- iştik. Halbuki Göztepeden sonra keyfimiz kaçtı.Caddebostanı &: Adalara — bakarken derin bir eza hissetmeğe başladık. ve bu eza, İçerenköyüne yakla- şirken, tehammülü - güç bir dert haline girdi Arabacımız, dünyaya lâkayit, atıyle hemfikir, sessiz duruyordu. | Sacidenin nazarları, ufkun boş bir noktasına takılıp - kalmıştı. İşten muazzepti, İztirap çekiyor. Dedim ki: — Sacide, geçen gün dediğin ibi, hayatı olduğu gibi kabul | İçerenköyüne — Sus, dedi, bu bahsi açma. Geçen gün değişmiş, başka bi kadın olmuştum. Çünkü Muhsin | değişmişti. Yakacıkta sakin günler geçirdik. Yalnızdık, başbaşa yaşı- yorduk. Muhsinin bukadar munis, rakik olduğunu hiç görmemiştim... Fakat İstanbula inince gene eski Muhsin oldu. Kırk sekiz saat eve gelmedi.. Gelince sordum, galiz küfürler savureu. Bana, bir az rahat bir ömür sürdürdüğüne pişman olmuş da , şimdi o günlerin acısını çıkar: mak istiyormuş gibi davranıyor... Sükünun aksülâmeli ı_.,ı'.'îl Üç gündür geçirdiğim günlerin, ge- celerin fecaatini tahmin edemez- sin. İki gün eve gelmediği zaman bir yerde öldü zannettim. Fakat | Polise müracaal etmeğe cesaret edemiyor, ev halkine de, sanki nerede — olduğunu - biliyormuşum merak etmiyormuşum gibi görü- nüyordum... Nihayet dün sabah, erkenden ğeldi. Yüzü sapsan, Jack London CELLÂT Telrika numarası: 8 boyamış. Akıntıda kaybolup git miş. Leclere, yalnız, omzundan aralanmakla — kalmış. - Kayığın dibinde saklanmış. Suların, onu, | sahile — sürüklemesini - beklemiş. Sahile çıkınca etrafı gözetlemiş. Birkaç dakika sonra, kayalıklar arasından iki Hindu ( — kırmızı derili Amerikan vahşisi ) belirmiş. Bunlar bir kayığa binerek ona doğru gelmek istemişler adam, ateş etmiş. birini yaralıyarak, upkı Timoth&e | Brown'un yuvarlandığı gibi, onu, suya düşürmüş. Derken, öbür vahşi korkmuş. Maküs istikamete doğru kaçmış. Leclere de, omzun- Numara: 22 | gözleri kapkırmızıydı. Lavanta ; podra, allık kokuyordu. - Boynun- da tırmık yaraları vardı. Sacideyi beyhude teselli etmeğe kalktım, dinlemedi bile devam etti: — Böyle bir adamla yaşamak ölümden fena bir şey. Or miyorum, sevemem de. Ondan hem nefret ediyorum, hemde ona acı- yorum... Bu çamurdan kurtulma- hyım, fakat nasıl?.. Nereye gide- yim, nereye kaçayım? — Bir care var: Ayrılmak. — Aynlırsam ne olacak? Aile-i fanına gitmek mecburiyetinde kalacağım.. Bu sefer de onların tahkirlerine boyun — bükeceğim.. Hem esasen ayrılığı zul buluyo- rum. Mademki Muhsinin servetini kabul ettim, onun ahlaksızlıkla- rına da tahammül etmeliyim... Günahımı çekiyorum. Ölünceye kadar çekeceğim. Vazifemi sonuna kadar yapacağım. Omuz silktir gaeanran eyrisefain OA el Hanı altında: İstanbul 2740. izmir sür'at postası (GÜLCEMAL) vapurn 5 Temmüz cama 14/30 da Gala- a yıktımından hareketle martesi sabahı İzmire gidecek ve pazar 14130 da İzmirden hareketle y sabahır ge Vapurda” mükemmel bir örkestre ve cazbant —mev- cattur. Antalya postası ( ANAFARTA ) vaparu 7 Temmuz pazar 10 da- Galata zahtımından — hareketle İzmir Küllük Bodrum Radus Fethiye Finike Antalyaya gidecek ve dönüşle anerkür iskelerle bir- Hkte Dalyau Marmaris Sakiz İçanakkale Celiboluya uğrayarak,| gelecektir. 8,' 9/7/929 — Kadınlara 10, 11 — Erkeklere Türkiye seyrisefain idaresi lecektir. mütekaidin eytam ve eramilinin haziran 9209 maaşları balâda müharrer günlerde verileceektir Hamburgta Sehulke ve Mayr fab islihrar — olunan — müselles markalı « Lizol > v &u ile kariştırıldıkta ayak kokulatımı - izale için en müzadı YAZI MAKİNALARI 1 Haziran hülül etti Her muamele mecburi olarak yeni harflerle yazılmalıdır! ADLER YAZİ MAKİNASI Avrupada 1898 senesinde ilk imal edilen bir yazı makinasıdır. Şimdiye kadar bütün dünyada 380,000 ADLER MAKiNASI: Satılmıştır.-Anadoluya 2684 makina gönderilmiştir. ADLER MAKİNASININ HUSUSiYETi Harflerin müvazi vuruşudur. Bu fabrikamızın ihtiraı olmak itibariyle başkaları tarafından taklit edilemez. Bu sayede fazla kopya çıkarmak mümkündür. ADLER MAKİNASI PEK DAYANIKLIDIR. Anadolu için tali acantalar aramaktayız. Bir Alman mütehassısı ida- resi altında İstanbulda her güna makine tamiri için bir tamirhane küşat ettiğimizi tehşir eyleriz. ADLER Makinaların baş acentası: RiŞAR VOLF Galata Voyvoda Hanı 7/10 Galata Posta kutusu 447 İzmir ve Civarı tali acenta- lığı Kömürcü oğlu Avni bey, inci Kordon No 46, İzmir. Hek GAS F Si Üman Hanım efendi. tarafından | cemiyetimize bu kerre 40 Lira | teberrü edilmiş olduğundan Hanım Müşarın — ileyhanın — cemiyetimiz | hakkında daima ibraz buyurmakta V oldukları asarı hamiyet ve insa- kendilerine arzı * Himayei etfal cemiyeti İstan- bul merfkezinden: Kadıköyndeki Notr dam Dösiyon nam Fransız mektebi tarafından cemiyetimize bu kerre 20 lira teberrü edildi- ğinden mektebi mezkür tarafından vuku bulan eseri muavenete cemi- yetimiz namına arzı teşekkür eyle- riz efendim. * Hömayci Efal. çemiyeti Olı- | t Os- NOVOROS!: S0 sene evvel tesis edilmi istihsal edilmektedir . temayüz eder ve tecri Çimento kum mahlâtu 1:3 28 gün sonra : 37, 10 Çimento kum mahlütu 1:3 338, 85 , fikkat etmenizi rica ederiz. 50 Kiloluk. çi yatta talik edilir. Tica olunur: ANKARA — İZMİR. TRABZON — SAMSUN Haziraı iştirak elmek isteyenlere - bir avdst biletlerinde birin aa aile T Müzayode ile satış Temuzün 5 inci Cuma gönü sabalh saat 19 da Beyoğlunda İstiklal caddesinde Ktma sinaması karşısındaki / Bekâr so- kağında / Vitalis apartmanının 2 nüma- ralt dalresinde bulunan ve müteber bir aileye ait bilcimle eşvalar müzayede sarctile satılacaktı Zarif bir salon takı amı, bakiki fransız mamulatı bul hayü ve” yaldızlı Ayna, / marketr iyer, salen masası ve kolonlar, çay masaları, perdeler, Ve vazolar, meşe ağacından oymalı yemek oda takımı, vitrin dolap, çini demir v salamandr. sobalar, labak ve çay takımları, divar saatları, kristar gmâden oşyalar, şez indan yatak ©da takmı avneli ve e İkinci sınıf üeü sınıfa- gideceklere de - busust SOVİYET ÇİMENTOSU Soviyet memalikinden Türkiyeye itbal olunan PORTLAND ÇiMENTOSU K ŞEHRiNDE ÇiMENTOMUZ TERKiP VE KEYFiYETiNiN MÜTECANiSLİĞİYLE e ile elde edilen berveçhi ati evsafa maliktir. Londra Fayya laburatuvarındı NÜMUNELERİN CERRE MUKAVEMETİ 7 gün sonra: 30, 65 kilo beher santimetro mürabbar : 270, 13 kilo beher santimetro mürabbar lerinden sakınmak için çimentomuz ambalajına uvallarla satılır ve çuvallar üzi TALARİ e layn BU TMUCASTernRn Eski- bayilerimiz ile münasebatı senesinde hitam bulduğu ıçin badema çi olanların berveçhi zir satış merkezlerine muracaat etmeleri İSTANBUL — S. S. C. I Türkiye Ticaret Mümessillği —Komisyoncumuz Kılıçcı Zade Ticarethanesi. Beyoğlunda Soviyet Hanında, Sosialist Soviyet Cumhuriytleri ittihadı Türkiye Ticaret mümessilliği. Ter. B. o. 4060. VARNAYA SEYAHAT Bulgar vapur şirketinin İstanbul acenteliği tarafından: lan Kibaren Eyihi gayesine kadar devam edecek Vama seyahatine münkSobetle Varnanın meşbür demle hamamları, gaznosu ve - Şayanı hayreb yağarım görmüş ve bütün Varna Şelhrini gozmiş olacaklardır. Tabsilât için Galatada Merkey Tuhtım hanında 7 mumaradaki acenceliğe müracadi. Tel. Beyoğlu 2779 EZİLMEĞE — MUKAVEMETİ olan muazzam bir fabrikada imentomuz kurşunla mühür- taahhüdiyemiz 1928 etomuza talip Şubesi Şubesi Şubesi k üzera iki y için avimet ve in 0/0 50 tenzilât icra edileceği gibi bir tendidt yapılacaktır. — Bu NOVOTNi BAHÇESİ Birahane ve lokantası Maestro B. Sternat idaresinde Mükemmel orkestra Öğle tablidotu bahçede aynesiz dolaplar. bromz Take ve demir karyolalar, oy masaları, Port- manlo, Mmuşammalar, matbah- eşyaları ve sair eşyai beytiye, Acem ve Anailı- ha halı ve secadeleri Pey - sürenlerden 100 de 25 teminat avınır n ve çay İA Solandin: Pai ci ae yi ve dahil düraylar yapmak için FB v SgR MA ü biktır Türkiyü'için Geresitenen * İnadbiide S. Jacoel Mahtumları Mütercimi : ( Vâ-Na ) — 5 Temmuz 1929 dan yaralı bir halde, canımı kurta- rarak, kapağı Sunrise'e atmış. ütün bu izahat, hâkimlere , kâfi ve mukni görünmedi. Leclere'e 'on saat müsade ettiler. Bu on saat zarfında, nehir — üstünde taharriyatta — bulunarak — dedik- lerini delâil ile isbat ederse 'ne âlâl Adam, bir vapura binip, tahtelhifz yola çıktı. Lâkin, mu- ayyen zamanın hitamında, vapur, biç bir müsbet netice getirmeden geri döndü. Bunun Üzerine, Leclere'e, vasi- yetnamesini yazmasını söylediler: Sunrie” de 50000 dolar kıymetinde bir maden ocağı vardı. Ocaktaki ıf hakkmı, istediğine bahş- irdi. Leclere, omuz silkti: — 50000 dolarımı kiliseye, kö- peğimide şeytana vasiyet ediyo- yum. Sizden bir şey isteyip iste- mediğimi mi soruyorsunuz? Ricam şu: İlk önce köpeğimin canımı alın; sobra benim! Ricamt kabul ediyor musunuz ? Düşünüp - taşındılar. —“ Cehen- 'nem zebanisi ,, ismindeki bu kö- peğin, son seyahate, efendisinden | evel çıkmasında bir mahzur gör- mediler. Hayvanı da, siyasetgâha götür- düler. iyasetgâb, bir orman kenarı, zamanda dere kenarı idi. “Uyür sur,, âkabini taşıyan Charles, sağlam bir ağaca çıktı İdam ipinin bir tarafını ufki bir dala bağladı. Sabunlu ilmiği, boş ayı boyununa geçir- di.Yapılacak iş, köpeği öldürme- ğe, sonra, mahkümun kasasına bir tekme indirmiye münhasır kalı- yordu. Adam, boşlukta can vere- cekti. Kumandayı üzerine almış bulu- nan maden mühendisi Vebster Shav: — Haydi, bakalım, şu köpeği bağlayın! - dev Leclere, o hali iie bile alay etti. Cellâtlık vazifesini gören “Uyur su,, eline başka bir kement daha aldı. Fakat, bir lâhza durarak, Üyüzüne — gözüne —hğcum —eden | bulut halindeki iri orman sivrisineklerini — kovdu. Her kes elini ve başını sallıyarak aymı şeyi yapmakta idi. Bir Leclere müstesna; çünkü elleri arkasına bağlı bulunuyordu. Hattâ, ağacın gölgesine uzanmış yatan Piç bile, ön ayaklarını havada sallıyarak sivrişinek koğmakta idi. “ Uyur su , , tam köpeğe yak- klaşmıştı ki, derenin üst başın- dan-ta uzaktan — uzağa, fakat vazıh bir haykırma işitti. Bir jadam koşuyordu. Surise den yana geliyordu. kolunu budunu salla- akta idi. Bu gelen adam ticari eşya depos sunün sahibi idi. 3 Siyasetgâha yaklaşınca: — Dürün, — dürün, — çocuklar! - diye bağırdı. - Küçük Landy ile Ber- nadette geldiler... Mühendis, sordu: — Eece? Geldilerse ne oldu? Depo sahibi, azıcık nefes al- dıktan sonra, meseleyi anlattı: (Mabadi | : !