ile ve parthmin lider mcvkündck lere Sudakati ile sınırlanmıstı lerhalde yıllardır bu sımrlır içine kapanıp kaldığı içindir ki, Demokrat Partinin iktıdardan düsmesini tasav- Vur bile edemiyecek bir ruh hletine saplanmıs, ve IDJemokrat partinin. se- çimi kaybetse de iktidarı bırakmıya- cağı yolunda, partisinin meşruiyetçi- lik niyetine şüphe gölgesi düşürecek tehlikeli sözleri köngre konuşmaların- da söylemekte bir mahzur göremez olmuştur. Öyle anlasılıyor ki, kendisi ır:'n rtık, Demokrat Part.den haışka bir 'cbdqr Jdilşinmek ne kadar gücse, De- mokrat Partinin başında bugünkü li- derlerden başka liderler düşünnm:ek te © kadar imkânsızdır. şte, kendisini vakmdan tanıyan glu, onun şah- > n kı bu özelli kk»rı ve qımmlıkmn pok vi bikliği icin ola cak, gecen ay. Meclis Başkan adavhih konuqunda Sıtkı Yırr*a inın karsısma, Hüsnü Yaman adınmı ileri sürmüştür. snü Yaman da. Demokrat Par- tive hakim olan ölçülerle gercekten “örnek adav” olduğunu, her hâli, ha- heketi ve sözüvle isbat etmiştir. Meclis Baskanlığı, aslında, parti grupları arasında hakemlik rolft oy- nayacak, Meclis müzakerelerini, Hü- ve ıskatına imkân okrat Partinin üstünde bir siyas vveti -Anavasa ne derse desin- tasavvur edemeyen Hüsnü Yaman, Sıtkı Yırcalıya, parti- cilik, disiplin, sadakat konularında dikkate değer dersler vermiş. Başba- kan ve Parti Başkanı yurt dışmda bu- lunduğu sırada, ondan izin almaksı- zın Meclis Banka'ılığın'ı adaylığını r Demokrat Partilinin nasıl davr::mmnsı gerektiğine canlı bir m'aal olmzık Üzere, kendisi, Buşbaka'ı nel Başkanından müsaade alıp. Mccus Başkanhğma o suret!e adaylıfını kovmuştur. Hattâ, liderlere bağlılığının derecesi hakkı'nda bir fi- kir vermek Üzere, Hüsnü Yaman, da- ha da ileri gitmiş. Meclis Başkanlığı- na adaylığmı koyabılmek icin, bizzat Meclis Baz ik Koraltanın da tasvihini almıstır Ve sonra büyük bir fedakârlık daha göstererek. adaylık- tan feregat etmiştir. Büsnü Yaman. şımdlvc kadar da- ha cok Sayvın Celâ! Bavarın itlmadını kazanmış bir poltikacı ilten, bu son hareke''eriyle, Genel Baskan Adnen Menderasin de ayni ölcüde itimadına Jâyık bir polit:ikacı olduğunu isbat et- mist'r. Ysas ve dekişmez adav olarak Ko- . örnek rakip aday olarak da PHüszü Yamanı, Meclis Başkanlığı için desteklemekle, Basşbakan ve Demok- rat Parti Genel Başkanı Memnderes, 'Türkiyede nasıl bir Millet Meclisi gör- mek istediğini, bilenlere bilmeyenlere, veciz bir şekilde anlatmış olmakta- dır. AFİT Y1 tTesyur şA-g . A & 1 eshur “Kalafat beyannamesi” ile Dernokrasi mevzu! V kirlerini açıklamış bulunan D.P. iktidam yeni bir p: Bazı nutukların dokunulmuzlığı vardır! Bahis m: Cumhurbaşkamnının Büyük Mecelisi açış nmkudur. Muteber Zaferin lld yıldızlı bir aklıevveline göre “Buna cev: tahlile kıımık İnsamı gülünç edeceği kadar terbiye ve nez.a.kettcn behresizliğin izharı”- d ' siyaset adamının başka bir aiyaset adamına cevap vermesi, ııı—nııı tahlil etmesi niçin gülilnçtür, ulçhı terbiyoesizliktir, niçin neı ıkct—ılzllktlr. bunu anlamak tür. Kanunlar Cumhur- baskanlarına karşı, elbette mektedir. Yukea onların fikirlerinin, şahıslarına gereken ııı“zı gös- terilerek tartışılması men olunmamıştır. Hele bir Demokraside, bıra- kınız Muh al(-(et Partisinin Genel Sekreterini, en basit vatandaş bile bir Cumnhurbaşkanının fikirlerini edep de pek AlA tartışır, Varaa, kendi mukabil kanaatlerini söyleyebilir. hiddetlenecek biç bir cihet yoktur. Fakat iki yıldızlı zat, Sayın Kürmeye b Lu kapitalist fanliyeti beğe! sup oturmalıdır kard ği meçhuldür. Sayın Caumhu yin Devlet n..şka.nı tarafında: z her me halefet sözelisilnitn sözleri de lefetinin görlüşünü ifade sinde g.ınler lünç edece, serbesttir!” Cumhurbaşkanına cevap ne sü)lı'.evoklerlni d.xhl bilmeden, nutuktın hlr gün sonra lı%tır biz. meselâ dlktatörluğun, dı—vletçmkln ımııvallntlllfln tarafları- yız miyoruz, l r midir?” İki yıldıılı hiddetli zatın bu suale cevabı “Hayır d.u- Doğrusu İstenilirse, iki yıldızın, bahsettiği ihtimalleri nereden çı- rbaşkanının nutku mutlaka o zaviye- lerden tenkld edilecek değlidir. Sonra. bir Muluıletet liderinin de Sa- ele alınan her mevzuda, nnm tatisna- mıda, kendi partisinin görüşlerini açık!ama rz hâlıkı deı(ıı üsteıik vazifesidir. İki yıldızlı zat nutkun dokunulmaılığuıı ispat için -pek çetrefil bir cümleyle- “Türkiy: tinin görüsünü #fade eden Devlet ifadesidir” de! mk “Türkiye'de eden Muhulefet İşin eğlenceli tarafı, lkl )ıldıılı hiddetit zatın bu ln('lktfi dizdiği ga- zete sayfasının b.uu aZzıya an kısmı ııuluk mıııu nn.nıaktaıl K ).ııdaı' terbiye ve nexz Bari »ıldızlı üstad yazısının sonuna İlâve etseydi : 1 vereceklerin ateş k “Prensipleri yan- do. herkes su- e'deki durumu, Türkiye Dovlı— ! Mu- kti durumu, Turkhe Vlııhı— Hadesidir.” Ne var bunda? ndaki başlık ”Bı_n.rın arış nut- Tıpkı llnni nu(kun ta'hllll 'lınam xü- en behresizliğin izharı” -ıunı,bvmek C D Acı ama gerçek 0 rtaııkıa pamuk tozlarının ucuştu- loş ve izbe ardiyevi dolduran binbee Üze yakın insanın hep bir a- ğızdan “hürriyet, hürriyet” diye hay- kırırken, köşelerden birine yerleşti- rilmiş olan masalardan bozma kürsü- ve koyu gri elbiseli, siyah örme kra- vatlı. gömleğinin manwüerı ceketinin kolarından iki pa kadar dışarı- ya cıkm:s erta yaşlı ve son derece yakısıklı bir adam cıktı. Muntazam taranmış Saçları an bir tu ı alk- ti. kilrsit bozmasının Üzerine yaydı- ı kurann kn'emiyle vi h eri ile vazılmıs notlarını sıraladı. Alkış- lar, tezahürat ve “hü e iyet” nidları bir türlü dinmek bilmiyordu. Kürsüdeki son derece kibar l1 adam -C. H. P. Genel Sekreterı İs- mall Rüştü Aksal- bu tip tezahlirat karşısında pek çok politikacı gibi aa ku.îaklanna varıcı.k yerde mahcup ve dılxı an ılkııls.r bitti Aksal konuşmağa b ladı Aksaı gözlerine sekiz yıl evvel aynı vilâyete geldiği zaman yapılan bir kongreye ait hatıralarını ımmı- nin kongre yapılan salon arasında duğlar kadar fark vardı. O zamanki koöngre son derece mÜkellef bir salmda ve on ufak bir müdahale endişesi dahi olma- dan yapılmıştı. Ama işte şimdi ara- dın sekiz yıl daha gecçmiş, demokrasi z yıl daha yaşlanmıştı. sün konzre türlü baskılar, türlü tehdit- r vüzünden koskoca bir vilâyette koure yapılacak bir salon bulunam. dığı lçin alel acele boııltııı.n bir pe- muk d bodrumdı Y Diliyi n ,