asır on beşinciye dönmek lazım! Şu halde akl-ı selim ashabına düşünülecek iki çare kalıyor. Gün gibi aşikar ki, selamet-i Osmaniye, Türklerin bais-i felaketi olan bir usul-u idareyi Hristiyanlara tatbike kalkışmakda degil, fakat Hristiyanların badi-yi terkibleri olan bir usulü Türklere ve umum mütemekkin Müslümanlara teşmilde aramalı. Zaten Kanun-u Esasimizin 108 nci madddesinde vilayatın idaresine adem-i merkeziyeti ittihaz iderek derecatının nizamat-ı mahsusa ile tayin idilecegeni va'ad idiyor. İşte vatandaşlarımızın nazar-ı dikkatlerini Kanun-u Esasi ile birlikde salname sahifelerinde küflenen bu va'ad üzerine celb itmege çalışıyoruz... Teşebbüs-i şahsi ile adem-i merkeziyet yekdiğerinin lazım-ı gayr-ı müfarıkıdır! Birincisi bir milleti yaşatan say', ikincisi de say'ın serbestisini te'min ediyor. Bundan dolayıdır ki, bu satırlarda teşebbüs-ü şahsinin hangi şerait dahilinde doğduğunu, terakkiyat-ı beşeriyenin hangi şerait dahilinde te'min edildigini teşrih ****-i milele müsteneden talim eden fenn-i ictima' ile adem-i merkeziyet usulünü neşre çalışıyoruz. Şübhesiz maksadımızın mukaddeme-i husulünü görmeden evvel senelerce uğraşmak furtunalara gögüs germek lazım. Fakat hayata çalışmak içün geldik. Çalışmakda iktiham-ı müşkülat etmekdir. (Terakki) ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ İstanbul 20 Paris Sefiri Münir Paşa tarafından Rum Patrikliği nezdinde, Makedonya'da meskun ve Ulahlar hakkında vaki' olan teşebbüsat üzerine Sadr-ı Azam Ferid Paşa dahi huzur-u şahanede Ulahlar hakkında sadır olan iradenin, Patrik tarafından ifasını taleb eylemiş ve Zat-ı Şahane'ye katiblerinden birisini Patrik cenablarına göndererek, Romenlerin Makedonya'da kilisa ve mektebleri Rum Patrikliği tarafından serbest bulundurulmasını ve Patrikhane'nin bunlara müdahale itmemesini taleb eylemiş ise de, Patriklik mademki Romenler Ortodoks Hristiyandırlar, onlar Patrikliği tanımayınca hiçbir vakit Patrikhane onların ne mekteb ve ne de kilisalarında serbest bırakılmayacaklarını, cevaben, gönderilen katibe bildirilmiştir. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ TÜRKİSTAN [Ma'bad] Ural Nehri'nin kurganında bunlardan bakiye görülmekdedir. Aral Gölü'nün gayr-ı kabil-i iskan olan cihetlerinden mürur iderek (Balkaş) Gölü'nün şarkında kain (İli)de ve (Yaksırt)-ı ulya hatta (Kaşgar) ve (Öksüz)de tecemmü' etmişlerdir. (Öksüz) üzerinde (Baktıran)da bir küçük kavmin halkasını teşkil ettiler ki, esmerleri temsilen İraniler ve Hindliler hasıl olmuştur. Bir kısmı zira'atle meşğul olan yerlilere karuşub, diğer kısmı göçebe halinde veyahut çoban aleminde kalmıştır. Bunların Acemistan'da tedrici tekemmülü, tarih-i evveliyelerinde revnümadır. Türkistan'da (Mesacet)ler [Massagetler] neslinden göçebeler ile bir kavim vücuda getirmişlerdir ki, bunlar (Sahi) kavminden en az bin iki yüz sene orada mevcud ve mevcudiyetleri asırdan asıra nakil ve rivayet olunmuştur. (Şit), (Sahi)ler Avrupa'dan Yunanilere hicret etmiş ve eski İraniler ırkına mensub bulunmuşlardır. Bunlar eskeden beri Turfan'dan taht-ı ita'ate alınmış ve bilahare [Soğdyan] [Baktiryan]nın ve hatta bizzat Acemistan'ın bile [Part] unvanıyla [Tue çi] nam Türk taifesinin vuruduna kadar Sahi olmuşlardır. ___________________________________________________ Müdir-i Mes'ul : Yunus Reşid ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Дpyж. пeч. "Paбoтникъ" - Новдизъ. ~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~ Oтгoвopeнъ peдaктopъ Юнузoвъ Рeшитъ.