SAA AMAY Fo a ZZXT UDU S H /— Fransa - İtalya müzakereleri Fransa ile İtalyanın anlaşmak üzre olduklarına dair verilen haberlerin kıymeti ve mahiyeti ÖÜ Bte ti gündür İlalya ile Fransa üremoda başlıyan ve Mi ncüceye Tağlanak üzre olduğu. temi edilen - müzakeralerden ' bahsolunmakta, ciye nazın M. “Barta, nn bu ay sçnlarında *Roma, y ziya: Teti sirasında müzakere meticelerinin, bir itilafname şekline konarak imra Büilecefi bildirinmekter Fennaa'ile İtalya arasında Birkaç - defa başladı ve İli devlet aramıda müzmin bir- mebiyçt olam bu - unlaşamamazlık, Bit akım dikenli melelelere dayanmaktarlı. Bunların Biri” Tünmteki — İtalyanların vaziyetidir. Diğeri İşale Fekmara ait vüntemlekeler — Üüçmcüsü de ile li bahrl müsavata/ alttir. Bunla — dan başka iki memleketi hasında alâkadar eden birçok mesce- Ü eler vürdir. Bunların başında İeniya ile küçük - iilaf. devletlerinin. vi beti, İtalyanın Tuna bavzacında hâkim bir vaziyet almak irtemesi — ggibi mesclelerle İtalya- Almanya münasebetleri, İtalya ve Şark Lokarnosu T Beecleleri bürdenbire batıra gekenlerdir. ““ Haber verlldiğine göre bir müddettenberi iki taraf ricali bu meseleleri “ketkik ederek iki tarafı uzlaştıracak bir çere aramakta idiler. Geçenler. “ dle Anurturya nezilerinin bir darbei hükümetle iş başma gelmek inanc. lerli Avusturya ile Alasaya - birleşmeleri mes'eleni kam Franmya, bem “İtalyaya bir tehlike olarak göründüğü için bu iki devlet arasında bir laşma zemini hanılamış 'Şaron,, İtalya hükü « diye kadar buna - benziyen müzakereler etice vermeden nihayet buldu. GEĞRN zzi Bu, muhtelif mevzulara dair | — Bu gibi parçalar istisna edilince muharririn hoş bulup neşrettiği | Dikenlerde hayli zarif ve düşün- küçük küçük mensureler ve ve- | dürücü parçalar bulunduğunu cizelerdir. Bizzat muharrir, ki- | söylemek insaf icabıdır. Sahife- tabına verdiği adın sırrını şöy- | ler arasında bunlar, bu güzel izah ediyor ve: nükteler dimağı tekziz etmek. / “Herkes çiçeklerdden buket | ten geri kalnıyor. yaparken ben dikenlerden de- | — Muhterem üstadımız Hüseyin er bağladım. Fakat etek- | Rahmi Beyfendinin, eseri ken dilerine - ithaf elmiş olan, mu- harrire yazdıkları bir mektupta kitabın kıymetini ve İezzeti çoğaltmnıştır. Okuyuculara eseri üstadın ağziyle tavsiye etmiş ol- mektübu buraya derç olunan bu sözler, böyle değer taşıyorlar mı?.. Biz, kitap içindeki her vecize çi ediyoruz. “Hacmen küçük, lüymetçe büyük eserinizi şeker yiyen bir çocuğun duydüğü bir lezzetle okudum. Son sahifeyi çevirdi. 've hele isabet neresinde?.. | ğim zaman parmakları arasında lli terennümden | çarçabuk eriyivermiş bonbona doyamıyan çocuk gibi daha is- ğ tiyordum. Fundan elimde eridi. 'eksefeyi “ Hakikate akıler- | Fakat lezzeti“ damağımda ba. ek,, diye tarif eden İbni | kil., Otobüsler Belediye yeniden mua- yeneetmeğekarar verdi Keresteciler » Eyüp ve Taksim - Yenimahalle arasında işliyen otor bürlet hakkında Belediyeye birçok gikâyetlerde “bulunulmuştur, yetlerin teyeli eylemesi ve. bazı bilmediğini bilendir,sözü de böyle. Çünkü Aristodan be- sözü tekrar etmiyen file- zof, şair, edip kalmadı. Arap- | melerine ve şoförlerin de ehliyetle- Rumcası, Frenkçesi her | rinin — tetkik —olunu a karar —)0 yazılı. vermiştir. OTİSAT İŞLERİ te, T y vvelki gesirette devam ediyor tehlikesi at Şından sonr tftiklerimizin başlen şlan Bradfort piyasası faahallesinin ” Gönyanın tiftik sa- sinde oturan,mükim merkeridir. Bu Behçet Beyafordun . tiftik sanayüi (duğu evdetetkik etmek bizim için işti " miğırmıştulmak için elden gelen Bü bir elişmaktadır. Bundan bir Çaledürmüzevrel Bratfordun Remen dermiaean Yorkyayir siraat göt YN Bratfort Teksik kolleji: Üülmen ahcat şübesi yün ve tifük #Eydi bir Srek yaptığı mühteli ku BU Yi nargenelerini teşbir. etmiştir. D a l bayük alika uyan: öik edilme ütebassıslar mektebin Otorberini tebrik etmişle: Anayüinin ilerlemesi için şoför Köşetler ve müstehli deki otomoası ve seve seve alı yan Mehmelana atılan yeni yeni lamıştaçi Malın sürümünü her yaralamıştırşacaktır. — Niteklin son tültik menevcatı satış ei ua Zh tiftik piyasanı ankir Kasımpaşaber Türkiye ve kap okları geçen aK ee ÖERETNİZ rak yaralanarlarda sarfiyat yapıl- kaldırılmışta, Beatfort mehafilinin Yaralı Ztini mücip olmaktadır. rında bir çfinde bu istoklardan mai a KUĞ Hiatların girinin altışlaki ticari mübadelelerin İN Grelk aT y eti öt lmanyada yumurta ihracatı dan ağır su ; HeRaL AU Rumeli hisrında 1.430.000 kentale D A H e Va “Almanya yumurta İt- k etmişlajsbetinde eksilmiştir. iyle İhekte olduğumuz dört Te Z Bi İ Bu memleketin Al- tulmuşlardır. 7 yıında gönderdiği Üsküdargğ? kentnlâr 1930 v 'sıra Bulgarle- Son günlere bu yeri 1932denberi vaylarına 'nazlmış bu'unmaktadır. barkanın Almanyaya MA Nu 140.400 kentaldir. efendinin İdar| di Almanya yu- Haydarpaşaya'bakımından dördün- Baytar Mektek, 1933 yıhnda Al- isminde bir arâ0 kental yumurta istandan — sonra e inektedir. Bu me “manyaya son sene- guklar. yine çoxik Vö Bi yetmiştir. 1930 . Beyoğlunda Sanpanyaya 106700 avlusuna on beşşatarken bu satiş- kek çocuğu - birş1300 kentale düç. cüğün rüm oldur a laitere bi için zabıtaca ŞA yelere İ edilmiştir , hpanyada 1983 Tiftik sanayii Öiftik istihlâkı istikrarlı bir TeT TSCRM Tamcane Ürze iftik İpliği ve mensucati Alapaka ihracatına tesir ettiği söyleniyorun. da bu mallardan / İngilte Âk manyaya 1934 yilmin ilk altı ayın- da yaptığı ihracat 1933 üm mukabil aylarında olan ihracattan fazladır. Fransa vediğer memleketlerde 1934 da sinn müba; Bratforde tğı tifüik N derle olan mükayeelerini açağıdaki cetrelde tetkik edelimi Karandanellattdn Küananyani Ha iren Taaz gea 1904 (Rakamlar Tübredir Cenabi Ağrikedan Diğer İngilir müstemlekelerinden 7a0 1S000 3000 Türkigeden Diğer memleketlerden 122000 429000 — 364000 Agegıdaki / cetvelde — yukar yazlan - miktarların - kiymetlerini gösterir. Könmazeni-Hariran 7a 1903 190 (Rakamlar İagilir Uürandır) Cenabt Afrikadan 45430 “27344 130502 Diğer İngilir müstemlekelerinden 70 Vçaa 01z Türkigeden SAlT 6615 37515 Diğer memleketlerden Gs0r TaS99 T7606 yekin Bon BO O BER ylinda 379000 kantal yumurlu N a Ö Sa0Ğlü yönüa Maç başlıta mtelar. Türkiye BeE Ça ilkeen a Tiraret "Ülrlği, Bekilan “ve a Bim İi kpeyn örik y dökller olacağımız bir. müşteridir. İkinel Hlrertli e AĞA l dem görden vrak. buluadarmamak. Ta- Bi Öalel lt eee lerinde ibanaa Yomüridlerımin yt e gee eei ea 1i Tet İR İK Te Yugoslavyada zahire fiatı yükseliyor Yönmlen gee abik kain kabubak va Zahire Hatları yükcel: HaKd Dilkiai İrriçre İhaletçi TÜRİNE şiyüieerlik çah v0 e ahati esirlerder YağEk şöln b Bak ee ai belee DGT di gereni aei oğılar ğ Mi b e Bulmaktadır. 'Som yapılan satışlarda bekargar eai gel sarlar nn T8 Cepa 'T ölne yerişı di Yuğular piyamlarna maşaz. aa ll slande aklan d BöRdA leibr Ban arl li GöRlar Şimdi famlyanın 100 kiles çu ai ölarak folb tahımil. limanı 140 brebegader bagertkireeieğ f bt gel gv scsağ Taza'alaka göllerilmektedir. Maherz. W ada f öi Di SAa deür ae ae Bulgarlar arslan payı alıyorlardı... Sırbistanla Yunanistan gizli gizli Bulgarlar aley- hine hazırlanıyorlar, Bulgaristan da başına geleceği anladığı için ordusunu terhis etmiyordu... v 6 z Görülüyor yal Avusturya Ma- caristan “ hükümeti de açıktan açığa — Bülgaristan - taraftarlığı ediyor, Sırbistanı ezdirmek için elinden gelen gayreti esirgemi- yordu. İngiltere Krahı "Jurj,, da şahsen “Ferdinant,, 1 sevmezdi. Bu tacidar da “Londra,, daki Alman sefirine aynen şu sözle» ri söylemişti * — Sırplarla — Romanyalılar arasında bazı anlaşmalar yapıl- dığını zannediyorum - çünkü bu hükümetlerden her ikisinin de Balkanlarda Bulgaristanı tama- mile başı boş birakmak işlerine gelmez. “Berlin, , “Viyana,, “Petres- hariciye a. arasında birlirine zıt, birbirine mubalif bu siyaset dolapları dönüp du- rürken Mayısın ikisinde bir mu- cude getirilmiş ve bu muabı deyi Bulgaristanla Türkiye im- zalamak cibetine meyi etmişti- ler. Halbuki diğer Balkan dev- letleri ise henüz tereddüt edi yorlar ve yeni bir harple kar- Şılaşmaktan endişe eyliyorlardı. Sıplarla Yunanlılar kati ve sa- rih teklifatı hamil bulundukları halde Romanya- sefiri “Majo- resku,, ye müracaat ve Bulgaris. 'tan aleyhinde bir ittifak aktin talep ebmişlerdi. Büyük devletlerin (Londra)da işi — sürüncemede bırakmaktan ibaret olan tabiyeleri ise bir harp hazırlığına vakit bırkmak- 'tan başka fürlü tafsir edile- mezdi. Halbuki Bulgar ordusu 've milleti gittikçe asabileşiyor- du. Hatta Yunanllarla Bulgar kataatı arasında bazı mevzil müsademeler, budut — vakaları baş göstermişti bile. Bu vakalar Almanya imparatoru “Vilbelm,, ile Rusya imparatoru “Nikola,, Din protesto — telgrafnameleri çekmelerini intaç etmişti. Rus- ya hariciye nazırı “ Sazanof ,, “Belgrat,, ve “Atina, daki Rus sefirlerine şu tahriral gönde- riyordu : '— Sırp ve Yusan hükümet. leri bir taraftan - sulheuyane maksatlarından dem vururlar. ken bir taraftan da Bulgarlstana karşı müşterek bir hareket l ! İ Tası için fanliyetle İstihzaratta bulunmak ve vazıh ve sarih bir cevap vermekten istinkâf eyle- mek süretile çok- tehlikeli bir oyun oyniyorlar. Nihayet 1913 senesi mayısı- 'nın yirmi yedinci günü İngilte- reHarkiye Nazırı Mister “Grey,, beyanatta- bulunmak için sulh konferansı azalarını bir içtimaa davet etti. İngiliz Hariciye Na- zari Bülh müzakeratının daha uzun müddet sürüncemede kak- masının müvafik olamıyacağını muahedeyi imzaya talip murah- hasların muhadeyi imza etme- Terini, bunu arzu etmeyen hükü metlerin de murahhaslarını geri gağırmalarını - bildirdi. Sırp ve Yunan bükümetleri bu beyanatta tavassuttan ziyade bir müdahale kokusu aldılar ve gaşırdılar. Bulgarlar mubadeyi imzaya bazır bulunduklarını be- yan ile derhal imza ettiler. Sırplarla ” Yunanllar henüz te reddüt ediyorlar ve düşünüyür” Jardı. Nihayet mayısın otuzuncu günü muahedei / sulhiyenin im- zası bir emri vaki halini aldı çünkü son dakidada Sırp ve yunan murahhasları da muahe- deyi imzaya razı olmuşlardı. “Londra,, konferansı Bulga. ristanın arazisini iki misline ib- ediyor ve Bulgarlara arzu ettikleri aralan payını vermiş oluyordu. Lâkin bu sulh uzun müddet payidar olamazdı çünkü muahede Balkan meselelerini hal ledememişti esasen — bu mesc İelerin diploması vesikalariyle sulh muahedeleriyle halledilme- lerine pek imkân da yoktu. Muahede Bulgaristanı belki tatmin adiyordu fakat komşu- larını görünür sürette somurt- kan etmişti. Bulgaristanda bir taaruza uğrıyacağından hemen hemen emin — bulunduğundan ordusunu terbis etmiyor silâhını elinden bırakmıyordu. "Londra, muahedesinden son- ya istifasını vermiş olan “Ge- ş0f,, kabinesi yerine Rus mühibbi *Danef,, kabinesi mevkü iktidara gelmişti Devamı var Tefrika No: 8 — Ey, yahut ? — Ben de yüreğimi kaparım, aşkınızı dışarıda birakırım, Ressam Çülümedir — Peki, dedi, sizi kalbime so- kuyorum. Bunu e ile libat edeceksiniz? — İsterseniz içine girip bakın, X— Bu mümkünsüz. 'Ben zahip oldu, kelekesi” varsa o çerirmek Benae, vak ei b kalz ve ünci bir ee AA v ” Nedi a Kayı birakın, di (ait Za- d kanaşiyenler. “eyzesinin aa MA n kek sözü noter senedir | Pareket Köreilir. N T L d b 5a DA T eknin a lan a ea GER ae ee aö T Kti bi e ötleriniz çek ağır BŞ haysiyetir itiyör. Ne yal Ki gözdlübir bi serağişladıa bahsediyorsunuz. Üstelik mı..;x'_d:' iniz. Ne deseniz susmiya, zum, e isterseniz yapmıyı kümüm, — Hatırına ne geldi, niye ağlı- yorsun yavrum! sordu. Melâhat — biçkirikli kesik kesik diyordu ki : — Babam, zavallı babam., Ben araünda — Evet ekseriyetle yalmız kal maktan çok üzüldüğünü, çok yüre #t yandığını biliyordum. Hele ha- lme uyarak yaptığım — münase- betsir bareketlerden de endişeye düştüğünü, bir takim. tehlikelere maruz kalacağımdan korktuğunu görüyordum. Halbuki bu tehlikele- Fin ne ölabileceğini bir yamıyor ve. pederimin hayali korkular. geçirdi mediyordum. — Bina karşı babalık. nüfuz ve hâkimiye- tünl hemen biç istimal etmiyordu. Çünkü biraz — sert — davramrsn kendisine. küseceğimden korkuyor, beni küskün ve dargın görmektem. #a surmaklığı tercih ediyordu. Ara mıra pek sabrı. tükenipte bir ihtar da Bulunduğu / vakit te kendisine karşı hakikaten hürmetsizce ce- yaplar veriyoruma. — “azl-Lizim, sen babana kar- © böyle müamelelerde bulunu dün, öyle mi? — Evet teyzcciğim, maattecssüf bu terbiyesizilkleri — yapıyordum. Hem de oN zamanlarda ink sık Birağ canam sıkıldımı, yemekte yalnız bırakıyor, ben istediğim bir yere gidip arkadaşı yemek yiyordum. Bu süretle aklımca kendirine ceza vermiş olu- yordam. Halbuki ben bu yaptıklar mamla babamı nekadar. üzdüğümü, öreğini nekadar yaktığımı türlü düşünemiyordum. Ah tey- zeciğim, babama kargı kabahatlerim çok, pek çoktur, acaba bü kusure İarım afledecekmidir ? — Babanın — seni — effedeceğine hiç süph> yaktar. Yavrum, Sen za tem şimdi bu çektiğie vicdan azap- darı ile kendi kendine kâfi derece- 'de ceza vermiş oluyofsun. Senin gir bi vicdanli bir taza bundan 2i eezaya lüzum yoktur. — Evet, ben de babamın beni atledeceğini zavnediyorum. Zavallı babam, en canimin sıkıldığı zamaze lar bile beni azarlamaktan çekinine di Kendisine ters cevaplar verdir mukâbele etmerdi darlaşır, boğazım kurur, miyeceğim bir azap duyar ve dere hal kolları arasına atılmak, gö Gilemek isterdim... Fakat Fakat yapmazdın Eret, âdi bir kadı vu bunü yapmama mant oluyordu, Babamın yanında hiç bir. vakit küçük düşmek istemiyordum. Omur bana, uzun senelerin verdiği teer © belerin mahsulü olarak söylediği yatleri dinlemeğe — tahammül edemiyordum. Her ne söylerse be- ni küçük bir kız gibi telâkki ede. yek söylediğine — hükmediyordum 've böyle — dadımnın / himaye sine mübtaç bir kız gibi muz mek te hiç İşime yelmiyordu. Devamı var