2 Mayıs 1949 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 5

HĞŞ DE l ölld ni ra aa ae ü ll ea eşn et eeet üüi - S AA ÜÇ Z b h a b . h h b a ü z BİKÂYE İSTIKBAL MREİ Vge'atsan yere ödşnlüyen Banta, “köprüri tenha arada bir Bakadını Külaklarısa. kadar inölr Ka “pulornun yakanmı kaldır. Daş iniyar ve gençadamler - seri Talalarin tentiyorları Bu kadar soğuğun altında, Ka b Bültesinü ” bürünmüş, #adirdk Bi öt şapkasının altindan etrafına İvkan ÇBi Yakınan arada bir hiz B sim Şürüyürek ayaklarıtk. bir. Birine vuran ve böylece biraz Gi ban af üğümüyel başlıyan ayek farını isıtmiya — çalışan bir. genç görünüyordu. İrb orguzlu — hafif uzun simi keskin bakışlı, — donan dudakları- nın Üzerinde yine soğuktan donan ânçe bıyıklarile tam manâsiyle bir| zamane gencini hatırlatıyordu, Giyindiği — elbiselerden — muhak- Kkak Şurette ,bir mirasa konduğu anlaşılıyordu. Üstüne başına çok itina ettiği, ikide bir şapkasının — kenarlarını düzeltişinden, tıpla — bayanların 1- pek çoraplarının — dikiş yerlerine bakar gibi paçalarma, ayakkabıla rına ve paltosuma bakışından belli döl... Bülündüğü Kadiköy — iskelesinde bir aşaği bir yukarı dolaşıyor her defâsında saate — bakıyordu. Bu- kunduğu kisimdâ kimse yoktu, Her halde ya bir kıza yahut her hangi birine randevu vermiş olma hiydi. . Halbuki bu genç çok yakışıklı göründüğü halde çok fakir olup Zorla üÜniversite tahsiline devam et moktedir.. Üstüne — giymiş olduğu palto ve şapka başkasının olduğu| için onlara çok itina ediyordu... Bu gşekilde giyinmesinin sırf se 'bebi; çok fakir olduğu gibi hasta babasına ve kardeşlerine bâkmak ayni zamanda okuyabilmesi — için Jazım gelen maddiyata sahib — ol- TaüK 1çindi. Her han gi' işe gidince üs. türle' başına bakıyorlar hattâ ona göre konuşuyorlardı. Bazı yerlerde de - kiz işçi aradık Bu ahval içinde hiç olmazsa üs tüne' önem verirse iş vereceklerini| umuyordu, O gün bir iş için ken- Üisine randevu — veren arkadaşını beklemiye başlamıştı. Halinden belli olduğu gibi — sı- kıntılı dakikalardan sonra vap'ırda beklediğini inerken görmüştü: O- hun tam önüne doğru hızlı — hızlı yürümeğe başladı. Birden birine İstemiyerek — çarp- Tiş olmalıydı. ki: — Koskoca adam olmuş, ama ö Hüne bakmıyor ki, tabi nasıl terbi ye aldıysa öyle gider, Dediklerini Buydu. Kızardı, bozardı Bir şey . söyül- yemezdi. Kazaan olmuüş olsa / bile Dasıl anlatırdı. Biraz sonra beklediğiyle karşi karşıya İdi. — ©.. Münir. Bu günkü şıklı- Bin'ne? — Ne Şapayım. Başka çare bu- Tamadım, belki bu — vaziyette ba- ha bir iş verirler diyerek bir ar- Kadaşın elbiseni giydim, Sonra 1- Jâve etti: —- Şimdi söyle bakalım ne de. Giler? Kabul ettiler mi? — İlk önce ona göre iş yok de- . — Sahi mi, zaten bunun böyle glacağını ben de anlamıştım. ama| belki senin hatırını kırmazlar de- gdim, — Dursana canım, — sözümü kes me! Senin üniversiteye devam et Bini ve bin güçlükle okuduğunu, fifak kardeşlerine — hasta babana bakmak mecburiyetinde olduğun sen çalışmazsan onların da sıkıntı ya gireceklerini velhasıl bir nin sefaletten kurtulmasına — yar. fim etmelerini söyledim, — Sonra? — Kardeşim — bilirsin seni ne Kadar sevdiğimi. O kadar yalvar dim yakardım <Eğer ilerde kad- Tomuz açılırsa ilk olarak onu alı- Tız> dediler. — Demek bu ümidim de boşa git ti, Ben ne kadar talihsizim! — Üzlülme kardeşim, Metin ol Hayatta her gey insanlar — içindir. Helbette bu günün bir yarmı ola- | caktır! , | İşte bazıları vardır ki, derin bir aşkla okumıya bağlı oldukları hal de, yiyecekleri, —içecekleri olma - yıp; hayatın bütün ısdırapları on- lar içindir . Münir de bunlardan biriydi. Umitsiz, arkadaşının kolu na girdi ve ağır ağır gaklaştı, g aile- Köprüden u | Erdoğan GÜNAL Nesir : GİDİYORUM insi na, Nisan ayında olduğunu u. aamaaAAAANAARAMAAAANAARANNAANANAARAAMANAAARANANANAANAMARANKAKLARANULARRLRTNAARRANMNNUNUMUKULURARRRUALRRARARRARRRARARARARRARARARRANRAAAAN aN YENİ SABAH gaa aa aa a n aa n aN GÖZ YAŞLARI Lezzetinde ruhumun azabı billürlaşır, Kalbimi zaman zaman yıkıyan göz yaşları Bazan coşkun gel olur, bazı zaman nurlaşı Boğazımı acıyla tıkayan göz yaşları. * Hayatımdan bir satır, bir sayfa dertlerimden Nemlerinde sükünet bulduğum gözyaşları Yalnız görümden değil, akıyor her yerimden Temasından binbir zevk duyduğum göz yaşları, Halük AKGÜN * AKROSTİŞ Selâm sana gözlerinin kuşu. Elem denizlerine veda et artık! Vo yaklaş saadet ufuklarına İsmin neş'e olsun, kalbin aydınlık Ne demişti sana rüzgâr baharda? «Çiçeğin hasreti duyular karda...» * e Çıkmıyor gönülden bir an, Sevda hançeri.. Unutulmuyor sevilen; 'Tâ ezeldenberi... Sevdiğim güzel bir melek, bir perl Alev gibi yakıyor siyah gözleri. Nejat IŞIN DENİZ Karanlık, hudutsuzluk ve karanlık engin, yelkeni kotramın, Ömrüm ki: gölgesidir sularda bir damın. Korkuların rüyası Vefâ rüzgarlariyle uçuşan o saçlar Ve çıplak güvertede upuzun çılgınlıklar,y Gecelerin sararan baharı mı rengin? Evet! bizlere mev'ud olan hep ayrılık Elimden düşen akşam senin kadar ılık. MUALLA KÜPRÜLÜ * “YARIŞ, Gece sokak gündüz sokak Ve neticesiz yalvarış. Menzil asırlardan uzak Nur saçan yollarda yarış. » Şi Yetişsem ve tutsam onu Nefesim tükenen yerde. Arzularımın en sonu Huzur bulsam ötelerde. Ö. FARUK BENEKLİTAŞ * KAHKAHA Lâstiğim yok ki, patlasa, Bir pabucum va: Vermem yine kimseye metelik Ablan güzelse bana ne? Almam çatlasa- patlasa... FARUK ÇAKIR * VAKIİTSİZ UYKU Belli ki bahar gelmiş, heryer rengârenk olmuş ilim, yüzündeki renk solmuş, gökten melekler arılar, kelebekler. Yalnız, senin sev, Her yanına kırların inmi Kâm alıyor bahardaı * Esen bahar rüzgarı aşk şarkısı söylerken Binbir koku taşıyor, her sabah erken erkep . gırıl... dertlerini döküyor, Gelincikler utançtan başlarını büküyor. Dereler şırıl * Böyle Nisan gününde; varken baharın tadı Niye yattın sevgilim, henüz akşam olmadı. Kalmadı bu âlemde feryadımı duymayan, Pembe güller açıldı; uyan sevgilim uyan. NADİR LATİF AKSOY * DÜŞÜN Yaşamak nafile artık, Unutulmuşuz nasıl olsa. Rüyarına esir Divâneler misâli, ağlıyalım gel * Artık, sabahı da olmasın ömrümüzüa Nurlu gözlerin varken. Uyuyalım bir ömür böylece, Rüya görelim. İSMET YAZGAN e BENİM GİBİ Gül solar; bülbür süküt eder, Eyyam-ı bahar Benim gibi... benim gibi. . AYATA GÖZLER 'E renkli, âhenkli rüyalar., BAHRİ ULAŞ 9 bile titrek bir n " aaananARARAARAAAAAanaANNRaALAAaaaaaaaaaaaaanaananaaanaanananaaanananaaaaananallaanaanaalalnaaaaaaaaaaaannananaazlanLaaanazmaaaRRanaARRARANURAN ri, Zaman ve Mmesafenin bençe bir ölçüsü, kıymeti kalmadı. Bu yüz. bir yaz mevsimi için ayırmıy ol-| L düğü hararetin hepsini bir. günü kunununaRARARRRARA AAA RAnANEYAİ limde bir demet çiçek, onu ara | “'Nda rotasını kaybeden bir gemi | yanında gün. eli Bdi v gibi, Me yerlerde onu mriyo- | işından ibaret Onu na: dim Galiba | M daha doğmadan olacak Çünkü do Aradan sSaatler — geçmiş, güneş, kâinatı yakıp — kavuramadığı için duğüm gün gibi, onu Ük sevmi başladığım günü de hatırlama- | t" ma imkân yok, Yalnız — bildiği: yu ki: Allah, beni, onu sevmek FiT yaratnış yŞözle anlatamıyacağım muhak. dd olan hislerimi, çi detinden Fakat elimde solmuş bir demet çi çeği görünce yavaş yava Bi geçmişti. kıpkırmızı — olmuştu. 4 kızginli klerin ter.| yolumu aydınlatmağa — başlamışlar | rum. Fakat, Himanlığile ifade edebilmek Ümi dı. Fakat zahmetleri — beyhüdeydi. W içinde onu arıyorum, | Zira © yakınlarda olmuş olsa, on-| ramakla Gidiyorum, tıpkı Okyanus orta-| lar farkedilmezler, sarı saclarının| ram... <Devamı 8: 5 Sü. & de) Millet - Partisinin — ve geçirmek için den onu nerede ve ne zaman bula bileceğimi tahmin - edemiyorum. olmazsa Hicata Eiden karınca gibi, ömrümü onu a gidiyo- Ankara: 1 (Hususl) — Bündan; bir müddet evvel Atıf Esenbelin e- şi bayan Hâtice Esenbelin İsviçre hududundan külliyetlii miktarda Kütin götürürken Fransız gümrük memurları tarafından yakalandığı Malümdur, Son gelen haberlere gö : 'âerlin ;hlukası İçin (Büştarafı 1 incide) kaldırılmadan — Sovyet hükümeti. nin Berlin ablukasına nihayet ve « receğini sanmamaktadırlar. Bütün bu sebeplerden dolayı ab- dükanın kaldırılması için - bazıları tarafından tesbit edilen bir mayıs tarihinde bu meselenin halledilme si hiç de mümkün görülmemekte- dir, Paris; 1 (a) — (reuter) — Prgnsiz Dişişleri Bakanlığı ,Ama rika'da bulunan Fransız temsilcisi Chauvel'le dün yapılan telefon ko- nuşmasından sonra Berlin abluka: sının” kaldırılması meselesinin — bir kaç güne kadar kesin olarak hal ledileceğine kanidir. Diğer taraftan Fransız hüküme- l Doğu Almanyanın da Batı Al » manda, federasyonuna katılması im kânları üzerinde İngiliz ve Ameri kan hükümetlerile görüşmektedir, Bu mesele, ancak Rouslar, gelecek Dişişleri Bakanları — toplantısında görüşmeyi kabul ettikleri takdirle dir Ki bahis konusu edilecekti Rus delegesinin ileri sürdi ikl şart Nevyork; 1 (a.a.) — (reuter) Nevyork Times gazetesi bu - Güreşçilerimiz bugün kampa girecek İstanbul, 1 (A.A.) — Haziran ayında Türkiyede yapılacak olan Avrupa serbest güreşlerine işti- râk edecek olan milli takımımız 2 Mayıs pazartesi gününden iti- baren Emirgân'da kampa gire- cektir. Kıbrısta yeni bir hastalık başgösterdi Lefkoşa, 1 (A.P.) — Kıbrısta Lefkoşa yakınlarında Aska kö- yünde yeni bir hastalık belirmiş Ve pazar günü bü hastalık yüzün- den 8 köylü ölmüştür. Diğer 18 köylü de aynı hastalıktan muzta- rip bulunmaktadır. Diktatörlüğe ve harbe karşı mukavemet Paris, 1 (A.A.) tafp> — Ba- yan Franklin Roosevelt, «Dikta- törlüğe ve harbe karşı mukave- met milletlerarası günü» —müna- sebetiyle bu hareketi tertipleyen- lere hitaben gönderdiği mesajda şöyle demiştir: Harpten kaçınmak için hürri- yete sahip olmak lüzumuna ina- nıyoruz. Ancak aradığımız hürri- yet, başkasının hürriyetini -tanı- mak istemiyen diktatörlerin, sa- nat erbabına, ressamlara ve ya- zarlara eserlerini nasıl tertipleme leri lâzım geldiğini zorla kabul ettirmeğe savaşan hükümetlerin istedikleri hürriyet değil, fakat umumiyetle cemiyetinin kurduğu nizamlara saygı gösteren hürri- yettir, Demokrasi ve insanlık hür riyeti birlikte gelişecek ve dünya mesut ve hür insanları bağrında taşıdığını görecektir. Harici siyaseti tenkid — Baş tarafı 1 incide — meleri umum müdürlerinin C, H. Parti işleriyle de meşgul oldukla- rından gikâyet edilmiştir. Raporun okunmasından sonra söz alan muhtelif hatipler rapor hakkında tenkidlerde bulunmuş- lardır. Bundan #sonra kongreye öğleden sonra toplanmak Üzere son verilmiştir. Öğleden sonra saat 15 de kon: gre tekrar açılmış, söz alan muh- telif hatipler hayat çi meselesine ve komünizme t mas etmişler ve muhtelif dilek ve ikâyetlerde bulunmuşlardır. Dilekler dinlendikten sonra u- pahalılığına, letvekili Cihat Baban kürsüye gel miş, bilhassa dış politika mevzu: unda iktidar partisinin bazı ak: saklıklarına işaret ve - Dişişleri Bakanının Amerika seyahatini tenkid etmiştir. Cihat Babandan onra Kayseri milletvekili Kâmil rdeş kürsüye gelmiş ve heye- canlı bir hitabede bulunmuştur. Kongre saat 19,15 de bugünkü mesaisine son vermiştir. Ve yarın | 9 da toplanmak üzere dağılmıştır Koynumda bir kaç kuru gül yap | T k üzere dağılmıştır. rağı, hâlâ onu ariyorum, Onun ya |runa varamıyacağımı, ona kavuşa Gece ölmüş, iyi Kalbll yıldızlar| mıyacağımı bildiğim halde gidiyo Kongre delegeleri supları ve Celâl Ba, vekilleri ak matbuat men- mill am Kozluya gitmiş- mumi istek üzerine İstanbul mil-| Kaçakçılıktan sanık maruf Türk kadını Âtf Esenbel'in eşi, mahkemede bulunmak zere bugün, uçakla Parise gidecek | lerdir. Celâl Bayar ve beraberinde ge: len heyet pazartesi günü Ankara ya dönecektir. | 1 Dün Beykoz takımı Atinadan gel di, resmimiz Beykozluları Karşı Tıyanlarla Beraber gösteriyor. (Yazısı 5 inci Sahifede) re Pariste devam etmekte olan mahkeme son safhasna gelmiştir, Bu itibarla Hatice Esenbel, mahke mede bulunmak üzere yarın Pariso hareket edecektir. Fransız mahke meâinin vereceği karar burada alâ ka ile beklenmektedir. yeni Rus pazarlığı günkü sayısında Birleşmiş Millet ler teşkilâtmdaki —Rus delegesi Jacop Malik'in Almanya mesele si hakkında dört Dışişleri Baka nı ârasında yapılacak bir toplan tının bir Bati Almanya hüküme ti kurulması husundaki plânlara zarar vermemesi gerektiği yolun da, Batı. Müttefikleri tarafından yapılan talebi zımnen kabul et miş olduğunu yazmaktadır. “Almanya meselesi hakkında gö rüşmelerde bulunan Rus ve Amo rikan delegelerine yakın çevrele rin bildirdiklerine göre, Malik geçen cuma günü, Rusyanın Ber| lin ablukasıni daha evvelce bil dirilmiş olan iki — şart tahtında kaldırılacağı hususunda yeniden teminat vermiştir. Malüm oldu- ğu veçhile bu şartlardan birini Batının da mukabil ablukayı ay ni zamanda kaldırması diğerini ise Almanya meselesini incele- mek Üzere dört Dışişleri Bakanı nın bir toplantı yapması teşkil et mektedir. Atıf İinan tahkikatı sona eriyor Eski Ticaret Bakanının Yüce Divana sevki için karma komisyonca huku- Ki bir hal görülemiyor Ankara: 1 (Hususl) — Atıt İ- nan ve buğday ihracı işinde bir yolsuzluk olup olmadığını tetkik e den karma komlsyonun çalışmaları ni tamamlıyacağını ve 9 Mayısta Kararını vetmek için son oturumun yapılacağını — bildirmiştik., Komis. 'yon, kararıni bir an evvel verebil Mek için her mevzuu raportörlere venmiştir. Dünkü son toplantıda bazı . üye- der“hemen Karar vermek İçin — 1s. Tar etmişler, Esaşen gz olan ek- Beriyetin bir kısmı da çıktıkların- dan dokuz mayısta talikina zaru ret hasıl olmuştur. Bügüne kadar devam eden tahkikatı şu şekilde hülâsa etmek enümkündür: Daha iik zamanlardan itibareh komisyon başkamı — Nâzım Poray, Ekrem Oran, Süreyya Örgeevren 've bir kısım Üyeler meselede bir yolsuzluk olmadığında ısrar etmiş lerdir. , Bundan sonra iş incelenmeğe de vam edilmiş, cidden tahkiki icap e den her nokta taranmıştır,, Hattâ İstanbula heyet gönderilmiş, dosya içinde bulunan Nezihe ismini taşı yan mektup meselesi de bugün ar- tık aydınlancnıştır. Mektup İstan- bulda terzilik eden bir kadın tara fından yazılmış olup tarihine na- zaran Mahmut Nedim Gündüzalpın Bakanlığına rastlamaktadır, Muh- teviyatından fazla bir gey anlaşıl- masına imkân olmamakla beraber Atıf İnanla alâkası yoktur, Mesele Üzerinde — malümatı soru yan Mahmut Nedim de bu kadını tanıdığını, mektup meselesi bir İs- tanbul gazetesine aks edince Nezi- heyi haşladığı tesbit edilmiştir. Hâdise böyle olunca Nezihe ve mek tupta adı geçen İzmir Toprak Ofis te Orhan Vitollerin komisyoncusun dan bir menfaat temini için bu şe kilde hareket ettikleri! sorulmakta dır, Şu noktalar da sabit olmuştur. Bekir Karanın temsil ettiği firma ya ihraç müsaadesi verilmesine İ- 'nan müarızdı. Eski bir mülletvekili Yurkoruya - verilen adesinde de kan olan Suad arpa müsa- 'a aykırı bir hal mevcut değildir, Esasen ihraç işin do asıl iş Vitollere — verilçn müsa- ade İle temin edilmiş olan kârdır, Komnisyonda bulunan bir kısım Ü- yeler bu safahat karşısında Âtf İnanın Yüce Divana sevki için hu Dertlerimizin Kaynağı (Başmakaleden devam) tulmağa imkân olur mu? Böyle bir düzelişi beklemek bile ham bir hayalden daha öte bir geydir. Bütün dertlerimizin devası mil- letin hakiki reyine başvurmak, serbest bir seçim ile millete iste- diklerini Meclise göndermeğe im- kân sağlamaktır. İster Hasoyu, ister Memoyu gönderir. O vakit bakınız bütün yurd İşleri nasıl yo- luna girer. Mesuliyetler nasıl ap- açık ortaya atılır. Nasıl — yolsuz- Tuklar önlenir. Halk Partisi böyle bir dürüst yolu hiç İhtiyar edebilir mi? Biz, sanmıyoruz, YENİ SABAH Pahalılıkla mücadele (Baştarafı 1 incide) mıştır. Bu sene sebze ve meyva çok boldur, Halkın istihlâk iş- lerinde daha idareli hareket et- mesi de çok lüzumludur. 2 — Fiatların kontrolsuzlük- ten lüzumundan fazla temevvüç ler göstermesidir. Hakikaten İs- tanbul gibi büyük yerlerde fiat- ların kıyas edilemiyecek dere- cede farklar göstermesi şayanı hayrettir. Hükümet — kontrol işine de ehemmiyet — vere- rek — belediyelere — yeni yet- kiler vermektedir. Geçenlerde et fiatları bir kararname ile mil lf korunma hükümlerine — idhal edilmişti. Burada temarlarda bu lunan İstanbul Valisi Lütfi Kır dar, yakında İstanbula yeni ta- limatla avdet edecektir. Evvel- ce, valinin pazartesi günü İs- tanbula dönmüş olacağı hesaplan mıştı. Tatminkâr olmuyan vak'ler Ankara: 1 (Husust) — Hayat pa halılığı konusu, burada da günün mevzuu olarak devam — etmekte - dir, Başbakan Günaltay ve Cemil Sald Barlas'ın son beyanatlarında, belirttikleri, hayat — pahalılığının önlenmesi için istihsalin — arttırıl - ması nakliye imkânları gibi tedbir ler uzün va'deli olduğundan halk efkârını tatmin etmemiştir, Paha- hlıkla mücadele için yapılan vald-, lerin tatminkâr olmadığı bilhassa belirtilmektedir, Yalnız belediyelerin fiyat kontro, lünüü ciddi yaptıkları takdirde nis- bi bir ucuzluk olacağına da burada ki bazı alâkalılar inanmakta, misâl olarak da baklanın fiyatı Ulus ga zetesinde 20-30 kuruş olarak Hân edildiği halde —dükkânlarda 70-80 kuruşa satıldığı gösterilmektedir. Tpi eç Kızılordunun kızıllarına yardımı — Baş tarafı 1 incide — Şanghaydaki milli hükümet kuvvetleri gafmizonu, isyanlara karşı tedbirler almağa başlam:ş ve şehirde her türlü fezahürat Tesmen yasak edilmiştir. Diğer taraftan sansür konulmuş, ga- zetelerin harp hakkında — yalnız resmi tebliğleri neşredebilecek- leri ilân olunmuştur. Londra, 1 (Nafen) — Kuzey Çinde komünist büroları tarafın- dan neşredilen bir beyanname ilk defa olarak Kızıl ordunun Çin komünistlerine yardım et- Miş olduklarını resmen - açıkla- maktadır. © Avrupa kongresi (Baş tarafı | incide) KONT SFORZA LONDRADA Roma, 1 (A.P.) — İtalyan Dış- işleri Bakanı Carlo Sforza pazar günü buradan Londraya hareket etmiştir. Sforza Londrada Avru: pa konseyinin teşkil edileceği top- lantıda hazır bulunacaktır. —Av- rupa konseyi, Sforza.nın da bü- yük bir rol oynadığı Avrapa fe- derasyonu yahut Avrupa birliği: nin bir başlangıcı sayılmaktadır. Otomobil yarışlari — Baş tarafı I incıde — got ile Hayri Erbil, ikinciliği 946 modeli & silindirli Fordla Hasan Gökgek, üçüncülüğü 949 modeli 4 silindirli Skoda ile Salih Çetin- biçak kazanmıştır. İkinci 1200 metrelik sür'at ya- rışını ise 947 modeli 8 silindirli Buik'le Kemal Büke kazanmış- tır. Fransada evlenmeler kuki bir hal / bulamıyorlar, Sevk için ancak politik bir mutaleâ da hukukcuları tatmin etmiyor. Hal böyle ken diğer taraftan D46 ©- Gak ayı içinde de Ihrag işinde orta da bulunan cilo - tutulacak kadar gayri tabillikler vardır, Yân! Atıf İnan işi böyle — içinden — çıkılmaz bir Arab saçı ” halindedir, Mamafi katar günü yakındır. Mesele — Bü| yük Millet Meclisinde bir neticeye | bağlanacaktır ve en doğru şeklini| bulacağına asla şüphe yoktur, Yal niz gürası kayda değer Ki bu işle alâkalı bir takım hâdiseler Toprak Ofisde olmuştur. Yalnız bu nokta ları tahkik etmek komlsyonun — sa lâhiyeti dışında kalınca İnan mese losi halledilince — toprak — Ofisinde bu hususta bir yolsuzluk varsa bu mesele —adliyo makamlarına tevdi edilecektir. Netico olarak uzun za mandan beri efkârı umümiyeyi ya kından alâkalandıran buğday ihra c Aşi daha uzün zaman - #ikirlerde |setirimiştir. (Dovamı Sa, 5 Sü. 4 artıyor Paris, 1 (Nafen) — Evlenme lerin artmakta olduğu müşahede edilmektedir, Söylenildiğine göre miş olması bazı bâtil itikadlardan ileri gelmiştir. Yalnız Marsilya şehrinde son zamanlarda 950 ki:- ginin evlendiği - bildirilmektedir Marsilya gehrinin elde etmiş ol duğu bu rekor şimdiye kadar kı- rılmanuştır. Puroya düşen yıldırım New - York, 1 (Nafen) — Ar kansas eyaletinde bir gehirde do- laşmakta olan bir adama yıldırım isabet etmiştir. Fakat işin tuhaf tarafı yıldırımın adamın ağzında- ki puroyu parçalamış ve vücudu: na hiç bir tesir vapmamış olma: sıdır; de) “Novamı Sa: 5 Sü: 2 Dün oynanan Basın Kupası maç larının en mühim karşılaşması, Fe nerbahçe ile Beşiktaş arasında idi. Stadda mahşeri bir kalabalık var- dı, Takımlar sahaya çıktıkları za- mnan, Fenerbahçe de bir iki oyun cunun eksik olması neticeyi derhal Beşiktaş lehine estirmiye başlamış tı, Niteklim, — oyunun Üçüncü daki- kasında, daha takımlar henüz sa- haya alışmamiışken. Kemalin güzel bir ileri pasını yakalıyan Bülent, Seracettinin bir anlık duraklamasın dan sıyrılarak, Erdalin ileri çıkışı na rağmen yerden bir vuruşla ilk golü çıkarınca yapılan tahminler çıkmağa yüz tutmuştu. Fakat bu göl sarı-lâciverlileri - bozmadı. vel anlaşmnış bir takım halinde oynamı ya sevketti. Bu sıralarda üst üste kaçırılan göllerden * sonra nihayet 13 üncü dakikada Fenerbahçe bek lenilen sayıya — kavuştu, Müjdatım bir akını Vahit tarafından favulle kesildikten sonra Kâmllin şandelle diğt topu Feyzi yumrukla karşıla- dı ve ceza sahasının içinde Suphi- ye gelen topü Supli d& durdurma dan yarı vole ile ağlara takti, Büyük tezahüratle karğılananı bu gölden İkf dakika sonra Sela- haddin sakatlanarak çıktı ve yeri rine Murad, bir dakika sonra da Beşiktaştan Ali İhsanm yerine Eş ref girdiler. Oyun mütevazin bir şekilde ce- reyan ederken 21 inci dakikada Ke malin sıkı bir gütun'! Erdal yum. rukla bertaraf ettikteri iki dakika Sonra — Fenerbahçe haf hattından uzanan bir topu Suphi iyi kontrol ederek Halite geçirdi. Halitte ü- zerine çıkan — Feyziyi atlattıktan sonra - soğukkanlı bir hareketle ha fif bir vuruş yaparak kapalı zavi yeden topu ikinci defa Beşiktaş ağ| larına yollayıverdi. 29 uncu dakikada Murad fevkalâ de güzel bir kurtarışla topu uzak| laştırdıktan az sonra Müjdatın ya- kın mesafeden attığı şütu Feyzi yatarak kurtardı. Devrenin sonları Beşiktaşın bas kısı altında geçti lse de netice de- gişmedi ve 2-1 Fenerbahçenin lehi ne bitti, İkinci devreye Beşiktaş Şükrüyü santrfora, Bülenti sol açığa alarak Çıkmıştı. oyun başlar başlamaz Be) şiktaş büyük bir. tehlike geçirdi 've Feyziyi de aşan topu Vedit içe ri girmek üÜzere iken kurtardı. Bu tehlikeden sonra Beşiktaş hâkim oy lamıya başladı ve onuncu dakika- larda çekilen iki firikik Fenerbah çe için büyük tehlike teşkil etti. On dakika kadar devam eden bu aşı 2-1, G. Saray - Vetayı 3 - 2 yendi yeti ele aldı ve 24 Üncü dakikada Müjdadın güzel bir kafası direği #ıyırarak avuta gitti. Beşiktaşlılan 27 inck dakikada Kemali çıkararak Raheniyi aldılarsa da , Fenerbahçe nin canlı oyunu neticenin değişme sine engel oldu ve maç büyük te- Zahürat Aarasında — Fenerbahçenin galibiyetile son buldu, Hakem Gazi, ik defa böyle bir maçı idare etmesine rağmen güzel d, Takımlar: Fenerbaşhe: Erdal — Selâhattin (Murad) — Ahmed — Samim — Seraceddin — Kâmil — Aydemir — Erol — Subhi — Müjdat — Ha Bit Beşiktaş: Feyzi — Vahit — Ves dit — Çaçi — A, İhsan (Eşref) — Hüseyin — Süleyman — Şevket — Bülent — Kemaj (Rahmi) — Şüke rü, CİHAD ARMAN GALATASARAY — VEFA Günün ik maçını oynuyan Vefa ve Galatasaray gu, kağrolarla saha da yer aldılar Galatasaray: Erdoğan — Fazıl — Necmml — Musa — Naci — Do- gan — İsfendiyar — Gündüz — Re Ta — Muzaffer — Orhan. Vefa: — Aptullah — Mustafa — Selâhaddin — Emel — Melih — Ze ki — Cevdet — Hikmet — İsmet — Muammer — Bülent, Bu maçın lik devresi Çok tatmız geçti. Her iki takım da neticesiz ve-cansız bir. oyun- “tuttarmuşken ilk tehlikeyi Galatasaray atlatti. İsmetin çok #ıkı bir şütünü Erdo: gan güzel yumrukluyor.., TTehlike yi sezen Galatasaray biraz canlamr gibi oldu ve 38 inci dakikada Mu« zafferin pasını Gündüz yavaş bir plâseyle göle tahvil etti, Devre de 1-0 Söna erdi, İkinci devre Vefanın gene tansız bir-oyun tutturması aleyhlerine ol du ve 10 uncu dakikada sakatla« nan Gündüzün yerine giren Süley« yanın pasını İstendiyar ikinci gol olarak Vefa ağlarina taktı. Bu gol Vefayı harekete geçirdi ve Bü « lentin 29 uncu dakikadz 18 içeriz sinde — düşürülmesile kazandıldarı penaltıyı Zeki G, S. ağlarına taktı. Şimdi Vefa güzel öynüyor,.. Fakat 37 fnci dakikada Orhanın korneri- 'ne mükemmel bir kafa vuran Reha Galatasarayın - üçüncü golünü de yapınca yeşil-beyazlılar biraz bozu * lur gibi oldular. Son dakikalarda Bülentin çok güzel bir. sürüşten sonra attığı mükemmel bir şüit gol olduysa, da netice değişmeden 3-2 Galatasarayın lehine sona erdi. Dolmabahçedek Bira ıçen bebek Londra, 1 (Nafen) — Kent e- yaletinde oturmakta olan ve yeni evlenmiş bulunan genç bir çift ço- cuklarının garip bir hastalığa tu- tulduğunu görmüşler ve bebeği derhal hastahaneye götürmüşler- dir. Teşhisi derin bir ıztırap içinde beklemekte olan anne ile babaya doktorlar - «Çocuğunuz — sarhoş- tur, o kadar; başka bir şeyi yok- tur.> demişlerdir. Şaşkına dönen anne ile baba, meşgul oldukları bir sırada bebeğin bira şişesini alarak sonuna kadar içtiğini hay retle tesbit etmişlerdir. Atlantık Paktı âkidlerine silâh yardımı Vaşington, 1 (A.A.) — (Uni ted Press): Âyandan demokrat Harry F. Byrd dün Dışişleri Ba kanı Dean Acheson'dan, Atlan- tik paktı memleketlerine Ame- rikan silâhları gönderilmesi i- çin gizli bir vait yapılıp yapıl- madığı hakkında kongreye ma- lümat — vermesini — istemiştir. Byrd hükümetten, Avrupaya si lâh yardımı proğramının takri- ben kaça mal olduğunu, bildir- mesini de istemiştir. Şimdiye ka dar kongrenin elde ettiği rakam birinci sene için 1.130.000 dolar dir Diğer taraftan cumhuriyetçi Forrest C. Donnell, muhabirlere verdiği bir mülâkatta, Atlantik paktının, Amerikan kıtalarının Avrupada devamlı bir surette kalmalarını gerektireceğini — ve bunun için de birçok — sebepler olduğunu söylemiştir. Vaşington, 30 (A.A.) — Unl- ted Press): Âyan Dışişleri ko- misyonu başkanı Tom Conally komisyonun Atlantik paktını oy birliğile tasdik edeceğini ve â- yanda yalnız 12 veya 5 üyenin eybte oy vereceğini söylemiş bir suin anıuşına l""“ GKDY 98 İ de birinci mevkilerde ne perde vars tir. baskıdan sonra Fener gene hâkimi| TAHAOĞLU HYAĞi Kazadan sonra otomobilin hali (Foto: Burhan) Bir gencin ölümü ile neticelenen feci bir kaza Aksarayda oturan Sadettin Ak- İyüz adında İktisad Fakültesi tale- belerinden bir genç, babasına * alt 1400 Husust plâka numaralı oto mobille yanında Mustafa Sayaçoğ lu, Leylâ ve Girayto adlarındanki Üç arkadaşı olduğu halde dün sa- bah Bükükdereden İstanbula döx nerken Dolmabahçede Camlı Köşi önündeki ağaçlara çarpmıştı: Mustafa derhal ölmüş, barlarda çalıştıkları öğrenilen Leylâ ile Gi rayto da mühtelif yerlerinden yare Tanmışlardır. Polis tarafından yapılan tahki « katta otomobili kullanan Sadeta tinin goför ehliyeti olmadığı anla şımuştır, Bahar Bayramı — Baş taratı ( incide — bu yıl Bayar Bayramını memle« ketimizde geçirdi. Güzel yıldız, evvelki gün Ankaraya, kocaşının fanına gitmişti. Henüz bir aydır memleketimizde bulunan bu se« vimli yıldız, 1 Mayıs Bahar Bay« ramını Ankarada kutlamıştır. Güs zel sinema yıldızının yukarıdaki resmi Ankarada, bahar çiçekleri açmış bir bahçede alınmıştır. A« merikalı yıldız çiçek koparırken görülüyor. Yıldız, Ankarada bir ay kadar kalacak ve sonra, film çevirmek üzere İtalyaya gideceke tir. Maamafih, sevimli yıldızın İtalyada ikameti devamlı olmuyar cak, ara sıra gidip gelecektir. ANI Ankara, 1 (Telefonla) — Bus gün burada hava güzeldi. Bahar Bayramı ve havanın güzel olması dolayısiyle halk kırlara dökülmüş tü. At ve otomobil yarışları, fut- bol maçı da kalabalık halk küt- takip edilmi leleri tir, Çösvamı var e — Bu, de)