18 Aralık 1940 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3

18 Aralık 1940 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YAZAN:İNGİ İLİZ BÜYÜK TÜRKÇEYE Hüseyin Cahid YALÇIN — — 6Ğ — )N BİRİNCİ BAB Üçüncü perde arası 1088 de olduğu gibi 1939 da da ayları semeresiz müzakere-| geçirildi . Moskova şimdi merkezi haline girmiş- | t — Majestenin hükümeti ile Fransız hükümeti, Rus hükü-| Mmetini Lehistana karşı bizim | almış olduğumuz taahhüdlerin Aynini kabule kat'i surette ikna | dçin samimi olarak - çalıştılarsa *da bir fayda hasıl olmadı. Rusyanın elbirliği yapması- a mâni diye gösterilen bir me- #ele halledilir edilmez, Stalin hiç yanılmaz bir ittirad ile diğer bir Mmesele çıkarıyordu, Zorluğu ik- tiham için biz gayret sarfettik- çe mesele çıkarmak da ayni Bebat ile devam ediyordu. Ayni | idevre esnasında, biz Varşovada 'da tavassut — mesaisinden hali ikalmadık. Maksad, Hitlerin ken- | di lehine çevirmek hususunda o | kadar mahir olduğu cinsten hâ- diselefin zuhununa meydan ver- memekti. Benim Berlindeki faaliyetime | gelince, her tarafa sabır tavsiye | ediyor ve resmi ihtarlarda bu- kınuyordum. En birinci — ve he- men hemen yegâne hedefim bundan sonra taraflarından her-| hangi bir taarruz hareketinin İngiltere ile harb demek olaca - ğına Almanları ikna etmekti. Meselâ, Mayıs ayının nihayetin- de, Goering ile konuştum. O ta- | rihde bunun raporunu yolla- dim. Harb zuhur ettiği zaman, | majestenin hükümeti tarafından | neşredilen Mavi Kitab'daki vesi kalardan birini bu rapor teşkil etmektedir. Feld mareşale gayet açıkça | anlattım Ki Almanya ile Lehis-| 'tan arasında Danzig ve koridor | Münasebetiyle dostahe bir an- lâşmayı bizler kadar hiç kimse arzu etmemişse de - istikbalde kuvvete kuvvet ile —mukabele etmeğe artık azmetmiş bulunu- yorduk. O tarihde Ribbentrop | İngilterenin — Danzig - meselesi yüzünden hiç bir zaman harbet- miyeceğine dair kendi hususi nda teşkilâtı ile büyük bir gayret sarfediyorsa da bu mesele de Feld mareşal bizim verilmiş kararımızın böyle ol- duğunda. şahsan şübhe izhar etmedi. Hattâ İngilterenin her halde Almanyaya karşı daha evvel bir harb açmayı düşünmekte oldu- | ğuna inanır göründü, yahud bövle bir iddiada — bulundu İhtimalki bu i Hitlerden | almıştı. Hitler o hârika addedi - Jecek kendi kendinsini aldatma ve vak'aları yanlış tasvir ve irae | etme kabiliyeti ile hâlâ hatbe | girmesini mühik gösteren sebe- | bin bu olduğunu iddia edip| durüyor. | Binaenâleyh, Goering neden dolayı bir devletin yahud hiç bir | müttefik heyetin Avrupada Al- | aya karşı bir sey yapamı yacağını uzun uzadıya izah için yorulup duruyordu. Fransanın | üzun bir harbe mukavemetten âciz kaldığını büyük bir müba- lâğa ve ifrat ile iddia etti. Leh-| lilerin askeri hazırlıkları olma - dığını, hakiki bir vahdetten mah rüm bulunduklarını, U. R. S. nin Lehistana ciddi bir yardım- da bulunmak istemediğini, bir harbin İngiliz imparatorluğuna | vereceği zararları ve Almanya- | nın mağlüb edilemez şevket ve satvetuini anlattı. | O tarihde ve bütün yaz ei siminde Lehlilerin de Lebens- raum ve iktısadi mevcudiyet hu- | susunda müsavi haklara malik olduğunu ileri sürmek faydı bir hareketti. Nihayet bunu yap- maktan vazgeçtim - ve faaliyeti- Mi mütearrızane - bir hareketin behemehal tevlid edeceği netic leri izah noktası üzerinde t merküz ekürdim, Hemen her Almanın verdiği cevab İngiltere lere açık, bir bono nden | yahud kendi kılıcını onların el ne koyduğundan ibaretti. Kurd ile kuzu masalı bir, daha teker- rür ediyordu. Tıbkı bir sene e vel Çeklere karsşı — olduğu bi. Lehlilerin yaptıkları, yahud söyledikleri her şey fena ve hak sız idi. Ayni zamanda — İngiliz teşvikinden — ileri — geliyordu. Weizsacker — bile bu hususda mühakeme yürütmekten, mantı- ki düşünmekten uzak bulunu - yondu. Almanlar yalnız kendi — Le- bensarum'ları tabirleriyle düşü- nebilirler. Lehlilerin İngiltere tarafından müzaheret gördük- ge hiçbir zaman statusguo'yu de Biştirmeğe razı olmıyacaklarını kat'i surette zihinlerine yerle tirmişlerdi. Hitlerin bütün plân- | buna Leh- | vi,, diye tarif ettim. Fakat bu-| | “Çıplak resimler,, demekle ikti. ta ederdim. Hakikatte, bu resim- | | den ibaret olduğunu anlatmak | mümessilinin 16 ağustosta mua- e—VEFAT — N (.u. KUÜLLLI ELCİSİ SİRNEVİLE HE ÇEVİREN ları bu tahmin üzerine — yapıl- mışti. | Goering ile mülâkatım hiçbir sahada hususi bir netice tevlid etmedi. Zannederim ki kendisi- le bütün mülâkatlarımın mu- kadderatı, bunlar ne kadar te- sirli olursa olsun, hep böyle ol-| muştur. Fakat; Hitlerin zih-| ninden neler geçerse geçsin, o tarihde, harb Goeringin istedi yahud zihnini pek işgal ettiği bir mesele gibi görünmüyordu. Bu mülâkat münasebetiyledir ki Karinhall'deki yeni yemek o- | dasına asmak istediği perdelerin rTenkli resimlerini müftehirane Bu perdeleri resmi telgrafım- | da “çıplak kadın resimlerini ha- nu bir tariz maksadiyle yahud | yapmamış olduğumu tasrih için | Şu fırsatı bulmuş olduğuma | memnunum, Telgrafımın — neşr- edileceğini evvelden tahmin et- miş olsaydım muhakkak ki kullanmış olduğum tabir yerine ler gayet artistiktiler. O saâbah Goering ile yaptığım mülâaktın | tekmil esası “sabır,, meselesin- | istememiş olsaydım onları mes-| küt geçirdim. -Bunun içindir. ki, Goerin bunların isimlerini Mer- hamet, İffet, ilh,. diye okuduğu zaman bunu fırsat bilerek ara- larında “Sabr,, 1 görmediğimi söylemiştim. Bu imayı hiç ka- gçırmıyan Goering mânalı mâna- | l bir kahkaha attı. Mavi Ki- tab'ın neşrinden Sonra bu resim- lerin menseini tesadüfen öğren- dim Raudolph Hearst, Wiliam- ın İngilterede kanuni ajanı olan Miss Alice Head, St. Donats| Castle'den bana yazdığı bir mek- tupda mevzuu bahsolan perdele- rin on altıncı asır ortalarında Flaman işlemesi olduklarını ve “Dört Mevsim,, adı altında ma- ruf bulunduklarını, Mr. Hearst'- ın elinde iken Goering tarafın - dan satın alındıklarını bildirdi. Elyevm Castle'de bulunuyorlar- dı. Bunlar için verilen kıymet İngiliz parasiyle 5000 lira idi. —| Gene bu mektupda Goeringin meleyi bitirmek üzere Ca&tle'e geleceğini, fakat biraz evvel bu- nun “âtiye talik edilmiş,, oldu- Buna dair bir haber aldığını da | bildiriyordu. — Miss Head mek- tubunun sonunda “vekayiin aldı. ğı cereyan dolayısiyle muamele- nin bittabi geri kalmış,, olduğu nu da anlatıyordu. Bundan sonra geçen dört ay zarfında, Hitler hakkındaki en esaslı intibarm üstad bir şat- ranç oyuncusunun tahtayı ted- kik ederek muarızının yanlış bir hareket yapmasını beklemekte ve bu hatayı derhal kendi lehin- de istismare geçmeyi — düşün-| mekte olması intibadır. Rusy: (“'*1'“ M Hindi bir Dominyon! (Başmakaleden devam) beş yüzden ziyade hükümdar hanedanının idaresi altındadır. Bu yerli hükümetlerden en mü- himleri İngiliz hükümet hane - danı ile muahedeler - akdederek glanmışl: Bi V tında bulunan yerler de hesaba | katılırsa Hindistanda altı yetmiş beş devlet vardır. nde yalnız yetmiş üçünün hü- kümdarı on bir pâre toptan faz- | la top ile selâmlanır ve Highness ünvanını taşıyabilir. Hindistanda bu yerli hüküm- darların yanı sıra doğrudan doğruya bir İngiliz vilâyeti olan | parçalar bulunduğu gibi bir- de demokrasi hareketi vardır. Yerli hükümdarlar — muhtelif sınıflara ayrılabilir. Bazı hane- | danlar gayet eskidirler, güne: ay, ateş neslinden geldiklerini iddia ederler. Bir kısmı eski Mo- |zmularür aü üemsük fikriyle | b n gol valileri nesline mensuptur- lar, Bazılarıda Mogol impara- torluğunun inkırazından sonra kılıçlarının, açık gözlülüklerinin mükâfatı olarak makamlarını ele giçirmişlerdir. Bir kısım hü- kümdarları İngilizler tahta — çı- karmışlardır. İşte bütün bu farklardan ve menfaat ihtilâfla- rından dolayı İngilizlerin yerli hükümdarlarla akdettikleri mu- ahedenameler de muhtelif ma- hiyetler arzetmektedir. . İngiliz idaresi yüz seneyi ge- gen bir hâkimiyet. devresi es- nasında det, adalet vermiş, can ve mal eraniyetini getirmiş olmakla if- tihar ediyor. İngilizler Hindis- tanda 44 bin mil uzunluğunda şimendifer, koskoca bir yol şe- . bekesi yapmışlar, dünyanın en | büyük sulama cedvellerini aç- mışlardır. Bunlarin hepsi doğru | olmakla beraber, Hindliler ruh- larında parladığını hissettikleri hürriyet aşkı dolayısiyle istiklâl ve muhtariyet talebi ile mücade- leye başlamışlardır. Maamafih, Hindlilerin de İngilizlere büyük hizmetleri oldu. . Hindistan Ci han Harbinde kanını ve gençli- ğini. İngiltereye verdi. gtıeıgiuz imparatorluğu hazinesine Hind | parası aktı. Hind askerleri Bi- | perlere koştu. Hindistan, —de- mokrasi prensipleri — uğrunda İngilizlerin yanı sıra dövüstü . Bundan sonradır ki Hind poli: tikacıları mukadderatlarını- biz- zat tayin etmek hakkına derhal nail olmak iddiasını ileri sürdü- ler. İşte bugün Umumi Harbden beri, muallakta kalan bu mese- le her iki tarafı ve bütün beşe- | riyeti ve bilhassa İngiliz ve Hind | | TİYATROLAR Şehir tiyatrosu temsilleri Tepebaşı Dram Kısmında 18/12/1940 çarşamba günü akşamı Hindistana sulh, vah- | îaON I'âABERLER Bayfa g MA ŞİMDİLİK BU KEDAR Çukurovada zengin madenler bulurîu Adana 17 (Hususi muhabiri- mizden) — Türk maden tedkik ve arama enstitüsünün Adana ve Mersin vilâyetleri hududları dahilinde senelerdenberi devam | eden faaliyetleri neticesinde 16 | S| demir, 2 bakır ve birer petrol, | krom, liğnit, şist, çinko, zımpa- | Za madeni bulunmuştur. Şimidi- ye kadar meçhul olarak kalan | yeraltı servetlerimizin — Adana ve Mersin mıntakalarında meb- zülen bulunması halk arasında | büyük bir sevinç uyandırmıştır. Tesbit edilen damarlar — bir çok mıntakalarda derinleştiril - mektedir. Bir kısım mintakalar da da metallojik etüdlere devam olunmaktadır. Yeni bir tamim Ankara, 17 (Hüsüsi) — Maliye kazanç vergisi kanununun bilânço. larda kâr Ve zarar hesabinin sureti tanzimine dair olan hükümlerinde yapılan de; likler hâkkında bir tamim hazırlanarak vilâyetlere gön- derilmiştir. Meclisin kış tatili Ankara, 17 (Hususi) — Bü-| yük Millet Meclisinin ikincikâ- | nunun haftasında bir ay kadar kış tatili yapması muhtemeldir. Bozulan hatların tamiri Ankara, 17 (Hususi) — Trak- ya hududunda, geçenki su bas- kınında sellerin hücumiyle bo- zulan demiryolunun — tamirine devam edilmektedir. Mezkür yo- lun tamiratı bir iki güne kadar bitirilerek işletmeye açılacağı tahmin edilmektedir. Bir tayin Ankara, 17 (Hususi) — 'Tem- yiz baş müddeiumumi muavinli- Zine Diyarbakır ağır ceza hâki- Mi, Hüsrev Elden tayin edilmiş- tir. ; dostlarını rette halledilmeğe yaklaşıyor. .| Vaktiyle Lowd Brehtford. meş-| hur bir söz söylemişti: “Biz Hin- sevindirecek bir su- | distanı Hindlilerin bhaylı için fethetmedik, biz Hindistanı İn- giliz emtiasına bir mahreç olsun | diye ele geçirdik,, demişti. Chur- | chill hükümeti bu sözün ifade ettiği günahı bugün İngiltere | tarihinden silecek ve İngiltereyi | cihan mütefekkirlerinin ve idea- | listlerinin hepsine bir kat daha | sevdirecektir. | İ Hüseyin Cahid YALÇIN , NEEYEREREER A | ' _— CHOPİN ve BETHOVEN'in ğ büyük ve ahenkli parçaları ğ BiR KIŞ GECESİ Fransız Süper filminde Baş Rollerde: PİERRE BLANCHARDİ | nın niha, Sant 2030 da İf RENEE St. C YAR Ikcest;“ BULUNMAZ | Bu. Hafta r de miyacaktı Na | b"yîş;w'Rw_ İstiklül Caddesi komedi — )İ — SÜmeR sinemasınDa gletm ot ğ sona ha lAğRnda e Dinleyiniz ve görünüz, ma çok büyük kıymeti olduğu a üz — SF â i kanaatinde idi. Bunlar Rusya- B 1i de I “a_vete" Renkli nin faal surette Lehistan tara-| — ,, ,,, ÇOCUK OYUNU | M k M ı fını iltizam ettiği bir harbe atıl-| — 1*/12/ 7040 carsahıda günü aksamı | 16 %y 0üS8 mak tehlikesine hiç zaman a rAR a müsaade etmiyeceklerdi. Alman | PAŞA HAZRETLERİ — Öeyemaansuaaaaaaaııaıızıı yanın askeri kâbusu iki cebhe- de harbetmektir. Bu h;Lkımd'ım BU AKŞAM Lehistanın büyük bir ehemmi - yeti yoksa da Rusyanın hıup* tükenmez askeri ihtiyatları ve adedce kudretli hava kuvvclı_ bir sene evvel maruz kalmış ol- duğu şedid tasfiye muamelesine men, ehemmiyeti haiz idi, | Ayni zamanda, Hitler oturup bekleyebilirse de, 28 nisanda Le- histana teklif etmiş olduğundan daha az bir şey ile, hattâ o k: darla bile iktifa etmiyeceği mu- SEEEN tınızda gülme hakkak telâkki olunması lâzım- | dı. Onun müfrit taraftarları | ve daha bir çok Almanlar bu münasebetle ileri sürmüş oldu- ğu tesviye — tarzını — tasvib etmemişlerdi. (Arkası var) arziye AMaman eşi, Belkis Ak- man ve Kurmay Binbaşı Hüseyin Ataman, Orta Okul Direktörü ya Ataman, Mühendis Hüdayi A- an ve Hadi aman, İlhamı Atan Ataman'ın — babaları ve Muallim Nazmi Ataman'ın — kayınpederleri Şeyh Şehri Ataman vefat etmiş- tir. Cenazesi bugün Çarşambada- hanesinden — kaldırılarak — öğle azı Fatih cam te eda Ş! edildikten sonra — Edirnek | alle mezarlığına defnedilece Mevlâ rahmet eyliye iPEK ve SARAY'da Türkçe nüshası Melek sinemasında o rijinal dildeki nüshası 3 AHBAP ÇAVUŞLARSİRKTE Dünya Komikler Kralı ARŞAK PALABIYIKYAN'ın Bugüne kadar çevirdiği en müken niz 4 w BUGÜN MATINEL |ÇEMBE Emsali görülmen 1 — Yılmaz bir azimle çalışa için bir felâket olan VEREM feda eden Başrollerde: Ölmez eserler PARIS SİNEMASINDA ÖLÜME KARŞI SAVAŞ en büyük san'atkârı olan EMİL bu akşam haya- davet ediyor. BNK mmel filminde sizi ERDEN ITIL'AREN RLİTAŞ iki hayatını, beşe MİKROBU ROBERT KOCH şaheser birden iyet mücadelesine yaratan beynelmilel sinem JANNİN: DELILIKLER! | bir zevk doyulmaz bir sandet. Prog- en son harb 'a haberler Beş İtalyan müs- tahkem mevkii zaptedildi (Baş tarafı 1 inci tayfada) Bısında — bulünüyordüm, — Bazı yer- lerde kamyonlar — çölde muhtelif istikametlerde göz alabildiği kadar uzayan noktalar halinde görünmekte idiler, Çalılarla maskelenmiş cep - hane depoları kilometrelerce uzunlu- ğunda yolların kenarına sıralanmıştı Büyük benzin fıçıları muazzam küt- leler halinde karmakarışık bir vazi- yyette hemen her tarafta göze çarp - makta idi. Bunlar milyonlarca mer- mi ve öbüslerle ve binlerce kamyon ve tanklarla Misirin istilâsı için ha- zırlanmıştı. Bugün gördüğüm malze- me müdüfaa ihtiyaçları — için lâzım olabilecek miktardan çok daha bü- yüktü. Götdüklerim arasında en çok hay- rete şayan olan Nibedua kampı idi. Burası bir kamptan ziyade binlerce kişiyi içine alabilecek askeri bir yeh- re henziyordu. Burası erzak ile dolu idi, İki kilometre murabbar genişli- ifinde bir sahada muntazam fasıla - larla altı beygir kuvvetinde fiyat - lardan on tonluk kamyonlara kadâr her türlü arabalar bulunuyordu. Yir- Mi kadar orta büyüklükte tahık İn- Biliz ganaim toplama kit'aları tara- fından kaldırılarak surların harisine siralanmıştı, Çadırların arasırida bi. sikletler, motosikletler ”- bulunmakta ve katırlar dolaşmakta idi. Mutfak- lar Ve iaşe mağazaları könservelerle dolü idi. Sayılamıyacak — kadar çok Makarna sandıkları görülüyordu. Yı- Bınlar teşkil eden mektuplar ve kart Postallar İtalyan askerlerinin diğer askerlerden çok alleleri ile muhabe- Te ettiklerini göstermekte idi. İngiliz tanklarının mermileri ile delinmiş ve süzgeç haline gelmiş bü- yük kamyonlar ve küçük kırmızı mü- rekkeb şişelerine benziyen binlerce ufak el bombaları da dikkati çek - mekte idi.> Esir bir İtalyan generalinin sözleri Kahire, 17 (a.a.) — İtalyan motörlü fırkasının başında ölen general Maric Maletti ile bera- ber bulunan general Cerio, bir subay esir kampına yerleştiril - mek üzere bir destroyerle - İs- kenderiyeye ve oradan Kahire- ye getirilmiştir. General, Daily Mail gazetesi- nin Muhabirine ani baskın dola- yısiyle düştükleri — hayretten bahsettikten sonra Sunları söy- lemiştir: — Kanaatimce — İtalyanların Sidi Barrani üzerine ileri hare- ketleri bir hata olmuştur. Bu mevki emin bir mevzi değildi. Bunu bizim bildiğimiz gibi siz de biliyordunuz. Fakat bilmedi- ğimiz bir şey varsa o da kuv- vetlerinizin bu derece motörize olması idi. Askerlerimiz iyi har- betti. İ7 saat tanklarınıza mu- kavemet ettiler. Fakat mitral - yöz ve el bombalariyle 12 ton- İuk tanklarınıza karşı ne yapa- bilirlerdi. Muhabir, görüşme hakkında- | ki yazısını şöyle bitirmektedir: — Bu sözlerden sonra gehne - ral derin bir teessüre kapıldı ve güneşten yanmış olan yüzünden gözyaşları akmağa başladı. İngiliz kuvvetlerinin ilerleyişi Londra, 17 (a:a.) — Londra salâhiyettar mahfillerinden bil- dirildiğine göre, Avustralya ve | Yeni Zelânda kuvvetleri de batı | çölündeki harekâta iştirak et- mektedir. Harekâta iştirak eden bir Hindli — fırka, — tuğgeneral | Noel Peirse'nin kumandası âl- tında harb etmektedir. Harekâ- | tın müstakbel safhasına gelin- ce, İngiliz kuvvetlerinin şimdi Mısır demiryolundan 240 kilo -| metre açılmış — bulunduklarına işaret edilmektedir. Bardia civarında harbeden kı-| taatın, bu mıntakadaki İtalyan | garnizonunun C: Tumun işgaliyle neticelenen ha- rekâta mâni olmaması için gön- derilmiş olması muhtemel — gö- rülmektedir. Kahire, 17 (a.) — Tngiliz umu- | mi karargâli — tarafından dün gece neşredilen tebliğde Sollumun işgal edildiği are — meydanında bulunan İlalyan taygüre” | letinin de ele geçirildiği bildirilm tedir Zaptedilen yeni mevkiler Londra, 17 (a,a.) — Kahire tebii Hinde tegilizler tarafından zaptedil- diği bildirilen üç müstahkem v kün hepsi 7 rüklarındadır. | Siddi - Ömer - isa, hutluddan tak- | ilometre ötede bul tadir İtalyan resmi tebli F (aa 93 num İtalyan resmi tebliği Çölde, Trablus cephesindi eden ha vvelki gün- Berline yapılan şiddetli hütu- mun tafsilâtı üaü tğyünkmz Londra, 17 (a.a.) — Pazar günü akşami başlıyarak pazar- tesi sabahmma kadar İngiliz ha- va kuvvetleri tarafından Berli- nin bombardımanı hakkında İn- giliz hava nezaretinin istihbarat bürosu aşağıdaki malümatı vör- mektedir: Demiryollarına, — mühimmat fabrikalarına — ve bir elektfik fabrikasına isabetler vâki ö muştur. İlk İngiliz bombardıman tay- yaresi Berlin üzetine pazar ge- cesi saat 21 den az evvel varmiş- tır. Bulutlara rağmen bazı pi- lotlar hedeflerini derhal tz,ln etmişlerdir. Diğetleri ise evvek den tayin edilen hedefleri bu- lamadıklarından — hücumlarını başka hedeflere tevcih etmişler- dir. Bununla beraber pilotlarımız. müteaddid fabrika ve demir- yollarını bularak bombardıman etmişlerdir. Bir fabrikâda büyük bir yangın çıkmıştır. İkinci akınlar saat 3 de başla-| - mış ve bir saat sürmüştür. Bu sefer hava daha müsaid ve ruyet şartları mükemmel olduğundan elektrik fabrikaları, demiryolu iltisak noktları, emtia garları başlıca hedefleri teşkil etmiştir. Yüksek infilâklı ağır bombalar bir demir yolu iltisak noktasına tam isabetle düşerek derhal yangınlar çıkmasına sebeb ol- Mmuştur. İngiliz tayyareleri av- det ederken yangınlar hâlâ de- vam etmekte idi. Diğer bir demiryolu iltisak noktasıma da gayet büyük çap- ta bombalar düşmüş Ve şiddet- ili infilâklar vukuna sebebiyet vermiştir. Kara bir duman bu- lütu gök yüzünü kaplamıştır. Bir elektrik fabrikasinda iki büyük yangın çıkmıştır. Bombardıman tayyarelerin - den mürekkeb daha küçük te- şekküller Frankfort limanında doklara, fabrikalara, tasfiyeha- nelere ve erzak depolarına hü- cum etmiştir. Hücum iki saat sürmüştür. Breme limanına da şiddetli bir hücum yapilmıştır. Parti Meclis grupu toplantı! Ankara, 17 (aa.) — C, H. P. Mec- lis grupu (17/12/940) saat 15 de Trabzon mebusu Hasan Sakanın te- isliğinde toplandı. Rüznamede deri ithal işinin hükü- metçe ele alınması hakkında Denizli mebusu Tahiy Berkay taralından ve- rilmiş bir takrir mevcuddu., Takririn —okunmasını — müteakıb kürsüye gelen Ticaret Vekili Müm- taz Ökmenin milli korunma kanunu tadil projesi mevkii tatbike konduğu zaman bu ve buna mümasil ihtiyaç- ların temininin hükümetçe — derpiş edileceği hakkındaki beyanatı umu- miyetle tesvib olunmuş Ve rüzname- de müzakete edilecek başka madde olmadığından riyasetçe celseye niha- yet verilmiştir Kuvvetli bir İngiliz filosu Atlantiğe açıldı Elcezire, 17 (aa.) — D.N. B. ajân- sıtin husüsl mühabiri bildiriyor: Mühtelif siniflara mensüb 14 harb gemisinden mürekkeb bir İngiliz filo- su Cebelüttarıktan ayrılarak — Atlas denizine açılmıştır. Müteaddid tay- yareler havalanarak bir müddet harb gemilerine refakat etmişle! lerdeki mühârebeler di detli olmuştur a Tağmen tay - etlerini — azaltma mışlar ve kitalarımızın mukaveme - tini takviye etmişlerdir. Avcı ve bom bardıman tayyarelerimiz düşman çok iz'aç etmişlerdir. Denizde, torpil atmağa mahsus tay yarölerimiz, Bardia'yı bombardıman eden 6.000 tonluk bir kruvazöre iki torpil isabet ettirmişlerdir. Tayya- relerimizden beşi dönmemiştir Yunan cephesinde dokuzuncu ordu Mmıntakasında sükün vardır. Son gün lerdeki müharebeler esnasında hüm- | baracı alayı ile Milâno mızraklı alayı Kayda değer bir surette temayüz et- | mişterdir cephesinde i olmuştur. Şarki Afrikada topçu ve Dü di han avcı tayyarelerimi dan düşürül ha' tür 1 tebliğde — bahsedilen kinı esnasında avcı tay- ellesby tipinde bir düşman | tayyaresini alevler içinde düşürmüş- lerdir. kilidü İki nevi muhtekir Ökuyucularımızdan Kovatılar — caddesinde Orhan Müştaktan — bir aldım, Okuyucum, sıhhâtça bi Ka zayıf olduğunu, doktorların alikyağı içmesini tavsiye etme- leri üzerine eczanelere duğunu, fakât her yörde "" cevabım aldiğını yaziyor. buki ayni eczanelerde Bir müd« det evvel mebzul miktarda bar lıkyağı bulunduğunu ilâve ede- rek ihtikâr yılanının buralare ,kadar uzandığını kaydediyor ve diyor ki: “Her türlü fedakârlıklara Katlanan hastaların en büyül şifası olan bir madde Üüzerinde ihtikâr yapanlar bundan vicdan azabı hissetmezler Bunlarda insanlık duygustmr dan behre yok mudur? ,, Bizde ihtikâra âlet olabilrceli iki türlü madde vardır: rın birisi Avrupadan gelen. esyadır. Bunlar meyanında par halı kürkler, kadın tuvalet eğ> yası, lüks biblolar, kokular ve saire sayılabilir. Diğer maddaler” ise ilâç gibi insanlar için mutlağ- lüzum ve ehemmiyeti eşyadır. Bu maddelerin nevinde ihtikâr yapanlarla ber ikinci nevi maddeler üzerine ile tikâr yapanlar arasında aşağır lıkta, Mel'anette — Mhühim bir fark vardır. Birinci sınıf muhe tekirler halkın yalnız kesel ne göz dikmiş iken ikinci muhtekirler doğrudan doğruya halkin sıhhatine ve hayatına kasdetmiş sayılırlar. Binaenas leyh ihtikârla mücadele meka. 'nizmasının evvel emirde bu tip adamlarla uğraşması ve bunlari sindirmesi — lâzımdır. — Suçları sabit gözüldüğü takditde bu ikinci sınif muhtekitleti çok da- ha ağır cezalarla eezalandırmak icab eder, Halkmm hayatına ve sıhhatine kasdeden bu kaniboe zukların cemiyet içinde yaşa- maları bile caiz değildir. MÜRAD SERTOĞLU — Münakalât Ve- n limanda meşgul oldu (Baş tarafı 1 Inci sayfada) Bu müddet içinde mâllarinı antre- pölardan da çekmiyenler antrepo üc- retihden başka ayrıyöten ceza vere- ceklerdir. Devlet limanlar işletmesi umum müdürü Raufi — Manyasinim verdiği iZâHâta göre bu sürölle halem elde bulunan Vesaitin adedi 400 dem 800 çıkabilecektir. Diğer tarafdam bu vestütin tamiri için üe bütün a tölyelerden istifade edilecektir. Yüklü olan mavnâlar için veri karar önümüzdeki pazartesi gününe den itibaren tatbik edilecektir. - Yunanlılar ilerliyorlar (Baş tarafı 1 Indi Süyfada) ce İngiliz tayyareleri tarafın « dan bonabardıman edilmiştir. Arnavuütlüktaki harekât Londra, 17 (a.a.) — Reuter: Arnavutluktaki ileri hareket- lerine devam eden Yünan kuv- vetlerinden Londra askeri mah- fillerinde takdirle bahsedilmek- tedir. Sarp araziye ve fena havaya rağmen bu ileri harekât meha« retle idare edilmektedir. Yu « nanlılar, düşmanı tahkim edil- miş mevzilerinden atmak için cebheden hücumlarla değil, as- kerlerinin d. cenahlardan çevirerek çekilmeğe mecbur edecek şekik de bir tâbiye kullanmak süretile hareket etmektedir. İtalyanlar, muhafaza imkâni kalmıyan mevzilerini terkederek diğer noktalarda — muharebeye devam etmektedirler. Yunan restni tebli; Atina, 17 (a.a.) — Yunan baş kumandanlığı tatafından 16 ilk Kânun akşamı neşredilen — 51 numaralı resmi tebliğ : Cebhenin bazı noktalarında mahdud mıkyasta cereyan eden harekât muvaffakıyetle f ederek hatlarımızm kıs men ileri alınması ile neticelen - Halil Sezer sergiyi ziyân t ediniz.

Bu sayıdan diğer sayfalar: