30 Mart 1939 Tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 6

30 Mart 1939 tarihli Yeni Sabah Gazetesi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

— Hayır, hayır. Esef ederim mma hiç olmazsa sakal traşı olmağa gideyim. Beni biraz beklemek üt | finda bulunacaksın, beş dakika, faz- İn değil. T Nasıl istersen. Gitmesine müsaade etti. Korktu- gu gimdi başına gelrişti. İşte yalnız Kaldı. Hayatında ilk defa öpüsme: den buluşuyortardı. Adam itemiye. Tek bir an için onu kolları arasında utmuş fakat sakallarının beyaz kıl- Jarı batmasın diye öpmemişti. Kadın büyük kütüphanelere ba- karak vakit geçirmiye çalıştı. Boz Sisle kaplı sonsuz kırlara baktı. . Çinden "doğrudur, dedi. Hayatta bir erkeğe veya kadına sürpriz yapılmı. Yacak saatler varmış bilmiyordum.. Sabahleyin, tuvolet yapmadan hiç bir suretle dışarı çıkmıyan anne. #ini hatırladı. ve bir gün.. Ah şimdi. asıl görüyordu! Ölüm halindeyken Babasının onu çağırdığı gün. O siş gözlerle, o sarkık. yanaklarla sanki 9 değildi. Şimdi burada bulunan, bir başkası gibi. işte bu esnada arka: daşlariyle - Alp dağlarında yaptığı bazı gezintileri, turları hatırlağı. O uykudan uyanmalar, hepsi tap taze, hepsi neşeli Akar suların at tında yıkanan” gençlerin göğüsleri, yiüzleri traşsır olduğu zaman da a. kalları tatlı gölgelikler husule geti: riyordu Bu bekleyiş onu sabırsızlandırı.. yordu. Sonu gelmiyecek zannediyor. u. Ok, keşke gelmez olsaydı, keşke bu hayal ilânihaye devam etseydi! Adam geldi.. Korsalı bir eibise Biymiş, ayaklarında beyaz, parlak. Aayakkabilar.. Taze traş olmuş yüzü artık ilk gördüğüne benzemiyordu. Çok güzel olmuş ve yatırılmış olan Saçları kafasının saçsız kalmış ber yaz lekelerini ve beyaz tellerini e- talıkla örtüyordu. Kadının gözlerin. e bir neşe şunı belirdi. Evet- onu tekrar bulmuştu. Neye böyle kurun #uetmişti sanki. Hayat ve aşk eakici ibi idi. Ona, kaybolmuş sanılan bir kimaenin üzerine li gibi koşmuş. E T “ER O e DElEn İ Dd DA SARDN D Gi Z z —— c Çok daha az güzel, bol sakallı çirkin! bir sima, Birdenbire elleriyle yüzünü kapadı. Ağlamaya başladı. -Adam yaklaşmış ona bakıyordu. Fakat bu Bormal krizin sebebini - biliyormuş gibi hiç şaşırmamıştı. Bir şey sor Tmuş olmak için ve sorgusuna doğru cevap verilmiyeceğini bildiği halde: — Neyin var? dedi. — Neyin var Şimdi kendisini mücadeleden A ciz, ihtiyar hissediyordu. Onunla tanıştıktanberi dahına hâ kim vaziyette kalmış, zamanın vü. cudü üzerinde yaptığı şiddetli tahı- bat ve onu yaşlı gösterecek bütün tesirleri zail etmiye çok çalışmıştı. Fakat artık bu sondu. O, sevdiği kadın ondan ne kadar daha gençti. Adeta bir çotuk. Az zamanda, alla- hin ümit edilmedik bir anda verdiği nimet, ruhunun sonbaharında açan çiçekler yok olacaktı. Onun yanına kuvvetli, uzun boylu ateşin gençler- den birinin yaklaştığını gördüğü za- nan lümitsiz bir intizar hissederek . çinden: “Yakında bunlardan biri e- Timden alacak götürecek,, diyordu. Heybat, işte kadın kendisi gidiyor. du. Adam külçe halinde bir koltuğu Yığıldı ve yüzünü, avuçlarının ara- Sına aldı. Kadın döndü. Ümitsiz bi inilti, bu zavallı bir vücudün zapte- dilmez hıçkırıklarıydı: Çocukça za- vallı bir ağlayış ayni zamanda vahşi ve gülünç. kadın: — Nen var? Nen var? diye ba- girdi. Fakat o cevap vermedi. Gençlere| mahsus bir elbise ile örtülü olan dü. #ük omuzlarının titreyişi devam e- diyordu. — Fakat neyin var ? Erkek ümitsizce: — Nem mi var, diye bağırdı. Ar- tik ihtiyarım. Artık her şey bitti. Sen artık beni sevmiyorsun ve se- vemiyeceksin de. — Ne diyorsun? — Söyle. “Az evvel niçin sessiz sessiz ağladın? Haydi, söyle niçin? — Niçin... Sebebini ben de bil- miyorum ki, — Hakikatten inhiraf etmiye, faldesiz merhamete lüzum yok. Ya-| lan söyleme. Ben sebebini biliyorum. Fakat söylemek istemiyorum. Yeter ki bu sebebi ben ve sen bilelim. — Canım, böyle tuhaf şeyler söy leme. Kadın biraz fazla - cesaretsizdi. Onu seviyordu. Fakat bu nasıl sevgil idi? Her halde aşk değil, hayır, Ev- velâ bir merak, bir tecessüs, aşka| benziyen bir şey, fakat aşk değil. aşk olamazdı. ve bunü biraz evvel| anlamıştı. Yaptığından pişman ol muştu. Ayni zamanda mahkümiye- tini bekliyen zavallı bir mahlük gibi kendisine ürkek gözlerle bakan er- keğe acıyordu. O zaman, her kadın kalbinde, saklı bulunan annelik his- siyatı galeyana geldi ve karşısında oturan erkek için tesellisiz kalmış Tefrika N — Hayır, hastalıktan - kurtuldu. Lümbanin ışığını yeniden ortaya Çıkardı. Genç kadının gözleri parlı yordu. Nefes nefese ve ağlar gibi bir tavırla: — Kurtuldunuz, ilk defa olarak normal bir insansınız diye. (di — Ah, tamam hatırlıyorum. Fa- at gimdi polise müracaat etmemiz düzim! KXXVE Bvanild, Godard ve Madam York odaya girdiler. Bir fırtınadan kur- tulmuş gibiydiler. Oliverin nazarları Pencerenin kenarına dayanmış, see: Siz duran Lunaya takıldı. Rüsgür genç kadının, haddinden fazla açıl. iren : P. SAGAY mış gözlerinin üzerinde sallanan sa- a büklelerini kaldırıyordu. Müşfik bir sesle: — Sevgili Lu> . çok yoruldunz, dedi. Bu odayı arlık terkedelim. Kolunu uzattı. Genç kadın Oli- vere sarılırken Oliver gurur ve se vinçten uçacak gibiydi. — İkimizde hayatın göstereceği hüdisdler karşısında beraber olduk. '*tan sonra istikbalden hiç korkmam diye mırıldandı. Sessizce merdivenlerden çıktılar Arkadaşlarını âdeta unutmuşlardı. Madam York: — Hepinizin de en fazla şaşıran benim galiba. Bu da tabü bir şey diye söylendi. Şüp. Tefrika No: 41 Emine hazım, beni hemen odama | götürdü. - Kuru elbiseleri giymeme | yardım etti ve sıcak bir ihlamur |- Çirtti. Evvelk biraz titredim ise de| Çabucak ısındım. Yalnız zavallı ba- ğim müthiş surette ağrıyordu. Emi 'ne hanımın sararı Üzerine yatağa, girdim. Fakat, yalnız başıma kalın- ca, bugtin öğrendiğim hakikat yeni- den aklıma geldi. Yabancı kadının söylediği şeylerin doğru olup olma-| dığını öğrenmek için yanıp tutuşu- | yordum. Emine hanımın beni yok- lamak için yukarıya çıktığı zaman, öğrendiklerimi. kendisinden sorma: Üa karar verdim. Fakat kimse, Nailin, söylendiği| gekide fena ruhlü, alçak tabiatli bir Agva (Hususi) — Toprak bayra. | balk tat adam olduğuna beni inandıramazdı. nt 21 Martta şehrimizde büyü ö merasimden bir intibaı göstermekte- | Burada, bi vinçle — kutlulanmıştır. Merasimde| BN Erdekte Zeytin Hilekârlığı —— x eee Erdek Ticaret Odasının Zeytin ğî?":;ğf.":ğlfî.'î"f."mgî;ı İşlerile Muhakkak alâkadar — | saüiçi vakit "neyecan ve enüişen z Ezkisinden daha kuvvetli t Olması Lâzımdır. D ĞETEN çocuğum, akşam yer mefi olarak ne yiyeceksiniz? - Teşekktir ederim. Hiç iştiham yok! Olsa bile, şakaklarımdaki o ağ. Tılar yok mu, ağzıma bir iokma bi Te almama mani olacak.. Fakat siz den bir şey soracağım. Ez D dNN Şindedrein | kası bulunmuştur. Resim, zdan — aydınlatacağım| bir esrar perdesi vardı. Ve şimdi, | Erdekten yazılıyori dana gelen mahaüllerimiz tüccar- Kasabamız 389 senesinde 350) ların azlığı ve biribirleriyle uyuş hane iken iskân edilen mahacirin| muş olmaları hasebiyle ilk defa az Mmunzam olmasiyle mezkür seneden fiyatla satılmıştır. Üstelik - bazı 986 gayesine kadar 2000 haneye| tüccarlar da; bu fiyatın düşkün ol- .. NN gibi bir şey Cahide? Çıkmıştır. Eekiden halk fevkalâ-| duğu az geliyormuş gibi Mudanya,|—— Bunun üzerine, aa eümlelerle de diyecek kedar geçk| Gömlik zeytinlerini getirerek da * yabancı kadın İle yaptığım kesue, nebilmekte idiler. 936 senesi şu-| Polarında saklamak süretiyle - bul mayı anlattım. — , bat iptidalarında esen şiddetli rüz.| senenin güzel ve sağlam iri zeytin.| — Daha ilk kelimeler üzerine Gârların tesiri ile memleketin ihra-| Terin kıymetini düşürmek için er -| atı umumiyesini temin eden Zey-| dek malı diyerek Romanyaya bir- —— BAYINDIR KÖYLERİNDE tün ağaçları kuru haline gelerek bul kaç defa sevketmişler ise de Ticz SEYLAP akaçlar 936 senesinde bir kilo bile| Tet Odası bunları yakalıyamamış | — İzmir: — (Nusur;) — Bayındı zeytin vermediği gibi bu ağaçların tar. Ve ayni tüccar yine bu hile -| ra tabi Hasköy ile Tokatbaşı mev beş senede düzelebileceğine dsit| kârlıkla sevkiyatta bulunduğu sı -| kilerini coşkun yağmurlar tesiriyle| belki de ziraat dairelerinden rapor | rada Bandırma tüccarlarından biri./| taşan Menederes'in saları iştilâ et-| ile sid olduğu dairelere verilmiştir.| inin Bandırma Ticaret Odasına ih.| Miştir. Derhal açtırlan ” kanalın| 987 senesinde husule gelen mahi bar etmeği üzerine Bandırma 'Ti-| Yardımiyle sülar çekilmiş ve tehli- sul bu ağaçların imarına bile kâri| caret Odası mezkür memurları ha. /| Ke zail olmuş, vadi normal va: gelmemiştir. 938 senesindehusüle| sasi otomobille Erdeğe gelrek Ro.| Yete dönmüştür. Nüfu gelen mahsulâtı ise ağaçların vazi-| manyaya sevkedilecek - zeytinleri | Sİmamıştır. yetlerine-göre yani yukarıda zikri| harman yapmak suretiyle karıştır. geçen senelerde olduğu kadar ol-| | | el | GAİP ARANIYOR. ! | , Bundan ötuz sene evvel kardeşim (Haci oğlu Pazarcıklı) Haci Abdür. yarakası ile zeytinlerin nümünesi | (ahmaeı ağalamda Belie c Alnıp racat menedilmiştir. Bu| Haa Ki lame tt baklar yüzden Erdek mahsulünün günden| / rılınıştı. O tarihten bir sene sönte | | güne fiyatı düşmekte olduğu gö - | kendisinden bir mektup aklım. Bir| Tülmektedir. daha yani yirmi dokuz senedenberi Adı geçen İri ve sağlam zeytin-| hayat ve mematından hiçbir haber | ler taze iken tücear tarafından 11 -| alamadım. Kendisini tanıyan ve ad- 12 kuruşa satıldığı halde bugün bu| Tesini bilenlerin - insaniyet namuna | eytinlerin mühim bir kısmı haciz| Zeytinlere 100 de 10 nisbetinde tuz| Yeni Sabah gazetesinde mürettip | Slaame bi bir kamu hacİz| Abimiş ve yüzde 10 fire verdiği Zeki M Nüri aöresine | e teaa lrusiz ağ| Tüll'ö bey karuşa maf sian çe pahatına denecek kadar az para ile| güzel ve iri zeytinler bugün tüccar Satılmış ve esas itibariyle de mey-| tarafından 12 - 18 kuruş verilmek- | tedir. Buna sebep Mudanya vel| — TİYATROLAR makta iken cürmümeşhud - halin- mayıp kuruluk yüzünden dalların| de yakalanmış ve mahallinde zabıt| azalması sebebiyle akıl ve mantık| kabul etmiyecek derecede yaprak-| tan fazla mahsul görülmüş olup bu| da fen memurlarının enni ilâçları Sayesinde zeytinler iri, ve sağlam| güzel mahsul olmuş ise de, 936 se- nesinden evvelki mahsulünün beşte 've yahut altıda biri demektir. Fa- kat Belediye borçları için; bu sene| bir çocuğa karşı hissedilebilecek bir| Gemlik zeytinlerinin Erdege depo| -au at gefkat hissetti. Kolları arasına atıldı| edilmesi ve sevkedilmesinden ileri| — Turan Tiyatrosu: Bu akşam. ve hissiyatını / gizlemiye çalıştı. A-| gelmekte olduğu anlaşılmaktadır. | — — Filistin Radyosu okuyucusu Ze-| dam o yakınlığın yarattığı derin ve| Bundan böyle Erdek Ticaret Oda-| Kiye Hamdan ve saz heyeti. | ilihi sükünet içinde, semsizce alda-| sının bu işleri takip etmesini Er <| Brtuğrul. Sadi Tek ve arkadaş-| tilabilmek için yalvardı. dek halkı namına dilerim. ları Şerialcası vodvil 3. P. (Se) Atila - revüsü. Miçe Pençe | varyetesi. | * Tepebaşı dram kısmında W hesiz ki mesele ile alikadar olan ben — Jaştı. Svanild de bir işe yarıyacağın- v dan memnun, merdivenleri koşarak Pencerenin “ kapaklarını ” kapa- — Siktı. Odasında elbiselerini değişti- yakla meşgul olan Godard: — Hak. — Tirken anasile babasının fotografla.| kanız var diye tasdik etti. ına baktı. ve ölmüş oldukları için. Koridorun ucunda metrdotet Val — Yükretü, ö ton hem korku, hem de sabırsızlık — Acaba Olivere ne yapacaklardı? Bu akşam 2035 te içerisinde bekliyordu. Oliver, kuv- R““:::; aalni bir deli olarak| totanbul caddesinde komedi ku- vetli ellerinden — kurtulmak istiyen — Ti telâkki edeveklerdi. Genç adamı| ada BİR MUHASİP Barin bilekleri bırakmıyarak : —'Ne — Kurtarmak için her şeyini feda eden | "0 KA SK Bu akşam saat 2035 te KORKUNÇ GECE 3 P. T YARET y DA ĞN D n . — aültettiş Burrel teeton oet İN? | z Ğ Tama Gredi. Oliver genç kadına , BÜYÜk salonun kapısıa geldiği) Te tatmin edici nazarlarla baktı. Fakat — TAMan Godard ile kardeşini telefo-| (Çardaş) ümütsizliğe düştüğü betliydi. Zun yanı başında buldu. Öliver, ahi Aşkın Kuvveti 30 MART 1939 Nakleden: ORHAN S- zünün değiştiğini, çehresindeki ifas — ) denin mahzun ve hemen hemen ke- derli bir hal aldığını gördüm. Anlatacaklarımı bitirdikten son- ra, ihtiyar kadının bu vaziyeti üzek — Yoksa bunların hepsi doğru mu? diye kekeledim. Nallin karısı olduğu mu? B- vet, maalesef öyle. — Fakat diğer kısımlar... Karı. #ını eve kapattığı. kendisini. — Şiipbesiz onu eve kapatıyor. ve kapatması da lâzım. Çünkü zaval. h kadın deli de ondan-. — Deli mi? — Bvet, bu, ağlanacak bir hi kâyedir yavrum. Mademki bu dra- mım bir kısmını öğrendiniz, müteba- kisini de size anlatmam lâzım. Vasi- nizin de ayni fikirde olacağından e- minim. işte bir gün, yirmi iki yaşın- €a ikon, Nail bir kotra gerintisinde, G.. körferinde bir fırtmaya tutul — du. O civarlarda - böyle bir fırtma nadir görülen bir şeydi. Küçük gemi A.... adasına düşe- rek parçalandı. Nail, yosunlarla do- hu, kaygan kayalıklardan tırmanma- #a çalışırken bacağından oldukça e- hemmiyetli bir surette yaralanmış- tı. Ihtiyar bir balıkçı kendisini evin: alarak torunu ile beraber ihtimamla baktı. İhtiyar balıkçının — Aliye ise mindeki torunu, civarda güzelliği ile tanınmıştı. Ayrıca İstanbul gidip orada yerleşen ve epey para kazan. dıktan sonra ölen amcası beklir ol. duğundan babasına oldukça büyük bir miras bırakmıştı. Bu sebepten bu genç kız, yarı şehirli, yarı köylü bir tarzda yetişmiş, iyi kötü malü. mat sahibi idi. —— 7Devi GERRART AA Güzelliğinin Siırrı Yok Sebebi Var | RADYOLİNİŞ B W Dişleri mikrop'ardan çürük- lerden, iltihaplardan koruya- rak sağlaralaştıran, hem de minelerinin - bozulmasını rarmasını menederek dai- mi bir güzellikle muhafaza eden asrın en kuvvetli diş macanudur. — © Her « bah, öğle ve akşam yemeklerden sonra ğarınız, kendisile bazı şeyler konu. adamın: —Go-| Bti b gy Kai ll Tenlllliğr şRB0r Metrdotel uzaklaştı. .ı.ı,îîf”ı“'i çei İ çai 3NA kardeşler içla de, bislm Ç girdi'Lamar ssuğın yelaa bi için de her şeyi bir an evvel bitirme- Te ASSS SS Glük miz hayırlı, Svanitü, otomobili alıp, — St İçeri giriltiğini işitince başı- iki kardeşin karılarına merak etmer YST Ye Üiriyen dudakları Oli- melerini söyleyin. Godard, siz be- — * KA nimle beraber gelin Luna z de beni — yaş gça ire Olan biteni anlattı. büyük salonda bekleyin. T Çök gükür! Bunu söylemeğe| Nevralji, kırıklık ve bütün Genç kadın itiraz etmeden uzak- Raş, Diş, Nezle, Grip, Romatizma ağrılarınızı derhal keser vekit od —— güDevemi vj l-- İcabında günde 3 kaşe alınabilir. HN KI

Bu sayıdan diğer sayfalar: