17 Haziran 1950 Tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3

17 Haziran 1950 tarihli Yeni İstanbul Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Haziran 1050 İSTANBUL Sayfa 3 BAŞVEREN X' BİR İNKILÂPÇI DA !ALİHX:VY;"KI ATAY Biç dt Ali Suavi ise hem Mustafa Fazıl Paşayı Genç-Osmanlılar cemiyetinden kovmuş, hem de ondan para alanlara d: beyanname ç kişinin ayda b biner, iki kis beş yüzer, N: de yediyüz ellişer ve bir ki frank maaş aldığı yazılıdır. Böyle bir teşhire u lik hürriyet uğruna çalı bağlı bir paşa adamı gil r çileden çıkarmıştır, kolayca anlayabiliriz. Bu kin, onu haksızlı; Suavi'nin öfkelendi uymayan küçük hücumlar yaptığını, ara sıra yazılarında gö- rüyoruz. Fakat kemiklerinin belki tozu bile kalmayan bu adamları, inkılâp tarihinde, şahsi kavgalarınm dar zindanı içine hapsedip bırakabilir miyiz? Ali Suavi 30 yaşlarında Paris'te “Ulüm” gazetesini çı- kardığı zaman “Suavi” adının iki üç yıllık olduğunu ve ken. disinin bundan öhce Anadoluda “Küçük Hoca” lâkabı ile anıl- dığını yazar. Hicri 1255 de İstanbul'da Cerrahpaşa —mahallesinde doğmuştur. Cetleri Viranşehir toprağından ve ulemadan idi. Babası kâğıtçı Hüseyin Ağa, İstanbul'da bir şehirli kadınla evlendi. Hüseyin Ağa esnaftandır. Okumayı ve â'mâl-i-erba- a'yı karısından öğrenmiştir. İlim adamlarını sini iyi bilen, doğruluğu ve temizliği seven, haksızlık gördü- Zü veya işittiği zaman “Sâbrı yanan”, “Ateş kesilen”, hattâ haksızlık etmiş bazı ahbaplarına tokat atan ve bazısının ka- fasını yaran Hüseyin Ağa hakkında, oğlu Ali Suavi, Genç- Osmanlılar tarihinin başında bu kadar malümat verir ve kendi hayatının hikâyesine geçer: “Ben nasıl okumuşum ve okut- muşum, on altı, on yedi yaşımdan beri Hicazda, Anadoluda ve Avrupada nasıl seyahat etmişim, bunlar bellidirler. Sofya'da bulunduğum sırada makamat tarzı ile hepsini — yazmıştım, der. İstanbula son dönüşüne kadar çoğu küçük broşürler ol- mak üzere, 127 eser yazmıştır. Hepsi el yazmasıdır ve elden ele dolaşmaktadır: “Bunu bilenlerin bu kitapları yazma bı- rakmayıp bastıracaklarını ümit ederim.” İlk eseri “Nasayih-i- Ebühanife” üzerine bir şerhtir. İstanbulda on yedi yaşında yazmıştır. Bu kitabı Beyazıt Camii müderrislerinden — Tos- yalı Hüseyin Efendiye gönderir ve düzeltilmesini rica eder. Hüseyin Efendi bütün kitapta sadece bir “tefasil” kelime- sini “efsil"e çevirmekten başka kusur bulmaz, Ali Suavi, İstanbul'da Davutpaşa rüştiyesinden çıktıktan sonra, iki üç yıl kadar, Bab-ı-Seraskeri'de yoklama kalemine devam etti. Sonra Bursa rüştiyesinde bir yıl kadar birinci öğretmenlik vazifesinde bulundu. Bir aralık Sofya'da Ticaret Mahkemesi Reisliği de eder. Edirne Vilâyeti kurulduğu va- kit, Filibe Kaymakamının ve Kadısının ısrarı üzerine, Tahri- rat Müdürlüğü de yapar: “Bu memuriyetlerde devlet idaresi- nin hakikatini ve cereyanını öğrendim,” der. Şeriat ilimleri arasında Hadis ilmini sevmiştir: “On ye- di, on sekiz yaşlarında Hicaza giderken Mısır'dan beş kuruşa pek eski ve üçte biri eksik Süyüti'nin “El-Cami-ül-Sagir” ini satın almıştım. Yollarda bunu ezberledim. Dönüşte İzmir'e geldiğim zaman yedi bin kadar hadis ezberimde idi. Hadisler- den zulüm aleyhine olanları ayrıca mecmuama kaydedip on- A R n lardan pek müteessir olurdum. Muhammed Hazretin zulüm a- leyhine o derece şiddet gösterişini en büyük ve birinci mucize- si itikat ederdim. Bu hâdiseler beni zulüm aleyhine öyle besledi ki her tüyümü zalime karşı bir kahraman bulurdum. Şöyle ki bir damla vücudümle zalime hücum etmeğe ve mağlüp o- lursam, tarafından katlolunmağa razı olurdum. Bu yolda öl- meği en büyük şehitlik sayardım.” Simav kasabasında başından geçen iki vaka, Ali Suavi' nin ısyancı ruhu üzerinde büyük tesir yapmıştır. Koşulu medresesinde ders okuturken, yörük talebeden Hüseyin âdın- da biri koyunlarını ve keçilerini satarak aşiretle alâkasını kesip bütün bütün medreseye çekilmeğe karar verir. Bu sa- tıştan eline beş bin kuruş kadar bir şey geçer. Dönerken iki yörük önünü keserler. Zavallıyı bıçaklıyarak soyarlar. Düşe kalka medreseye gelir. Ali Suavi Hüseyin'e sabretmesini ve her dernek günü pazara giderek hırsızları rast getirirse zap- tiyeye tutturmasını tenbih eder. Hüseyin, iki üç hafta sonra, hırsızı bulur ve yakalattırır. Hırsız hapse girer. Fakat erte; günü müdür kendisinden altı yüz kuruş rüşvet alıp sahverir. Âli Suavi müdürü sıkıştırır ve bir gün “Kaçmış, bulamıyo- ruz!” cevabını alınca, müdürün rüşvet aldığını yüzüne vurur Simav nâibine de meseleyi açar. Kalkar, Kütahya'ya kadar gider. Kaymakam ve Hâkime de şikâyette bulunur. Müdür azlolunursa da “Hüseyin'in paraları gitti gider.” Ali Suavi, Simav zenginlerinden iken, eşraf kavgaları a- rasında, malı mülkü elinden giden Hafızoğlu adında birinin de hikâyesini duymuştur. Yıllarca Aydın taraflarında gizle- nerek dolaşan, sonı takır evine dönerek, kimseye haber vermeksizin, “Delâil-i Hayrat” okumakla v: kit geçiren bu adamın başından geçenlere yüreği yanmakta- dır, Simav müdürlüğü için, naible birlik olarak, Kütahya Kaymakamına onu tavsiye eder. Hafızoğlu'yu da ilk defa Müdür vekili olduktan sonra dairede görür: “Yüzü güzel, ba- şında yeşil, elinde tesbih, boynunda en'am kesesi asılı?" Ali Suavi bir gün depo bahçesinde gezinirken, Müdür konağı oraya bitişik olduğu için, Hafızoğlu'nun mübarek du- asını alayım, der ve yanına girer: “Bir sofu şeyh ile bir mu- kid genç ne konuşurlar?” tabii din bahsini açmışlar. Şim- li hikâyeyi dinleyiniz: “Bu sırada içeriye bir zaptiye köylü bir karı getirdi. Karı, idam var, dedi. Bizim sofu Hacı Hafız- oğlu, şer'an kayıt ve tescil etmek lâzımdır, diyerek sağ eline bir kalem, sol eline bir kâğıt aldı. Gözlerini süzerek ve, hü- kümet kaidesinden olduğu üzere, yüzü gülmiyerek, söyle, de- di. Karı ki köyünde dahi kimsesiz, evsiz barksız hizmetçi idi. 'Tâ kadın ninesinden kalma, hepsi yirmi kuruş eder etmez. toprak tencere ve keser sapı gibi bir takım eşyasını köylüler den biri zaptetmiş. Bunların geri alınmasını ciğer paralayıcı sözlerle rica etti. Müdür vekili eşyayı birer birer zincirleme yazdıktan, ve köylü çağırılıp inkâr ederse ispat edip edemi: eceğini sorduktan sonra, ispat tarafını tercih etti. Ve herifi çağırmak lâzım gelmediği cevabını verdi. Kadın atlıyarak dı. şarı çıkmı #akat Hacı Hafızoğlu kaşlarını çatıp, göz. lerini belirtip, kalın sesi ile, kayıt parasını ver de öyle git diye haykırdı. Fakir köylü p a lâkırdısını işitince dönüp, a: man Ağa, merhamet et, benden para isteme, dedi. Hacı Ha:- fızoğlu dedi, ki Müdür senin hizhetçin mi? Kaç saattir /en söyledin, işte ben yazdım. —elindeki kâğıdı göstererek- ,er'an resmini ver”, Köylü: “şer'an” sözünü duyunca ne y par, şeriatin kestiği parmak acımaz. Kaç para olduğunu sor du. âkete uğramış, musibet görmüş, tövbe etmiş Hacı Hafızı Şer'an 60 kuruş!” dedi. Karı altmış sözünü duyunca, “— Aman Ağa, padişah başı için, evlâdın başı için, ben köyde hizmetçiyim, aman...” diyerek ağlamağa başladık ta Müdür, gerdanında: “Delail-i-Hayrat asılı olarak, zaptiye ye dönüp: Al bu karıcağızı, Müftüye götür, de ki Hacı Hafızoğlu bu karıcağızın yazdırdığı şeyler zahmeti için altmı: kuruğ resim istiyor. Kitaba baksın, haber versin!”, zaptiye ka: ıyı odadan çıkardı. Devama var, Kızıllar, Japon Hükümetini dâva ediyorlar kararak her tarafa dağıtmıştır. Beynnamede iki bir kahraman değil, menfaatine gösterilmek Namık Kemal'i ne ka- n sonuna kadar götürmüştür. Ali zamanlar, ne kafasına, ne de gönlüne ei I ai Jarında 4 İrlandalı gen * gilmek G birdenbire ortaya ursızlık,, — vakasını an, ev idare- Kalabrada 117 kişi zehirlendi Beşiktaşlılar dün hareket ettiler Washington 16 Beşiktaşın Amerika maçlarından yeni resimler Atom casusluğu mevzuunda Amerikan Gizli Polis Teşkilâtı Başkanı, geniş izahat verdi Atom casuslarından Fuchs, Slack, Gold ve Greenglass'ın müşterek çalıştıkları tesbit edildi AA (United Press) Federal Araştırma Bürosü Başka- 'm Edgar Hoover, dün g New-York eivarında Syracuse'de tev dildiğini bildirmiştir. 'in açıkladıkıma göre atom bombası — hakkındaki — sırları Harry Gola'n vermiştir lâdeltin hastahanesi kimya! lan Harry Gold ise bir takam sırları Sövyet Rusyaya ifşa etmekten sanık- 'Hoover'e göre kimyager — Gölü il münasebette olan bir Sovyet ajanı, 'aynı zamanda, Doktor Klaus Fuch: farafından elde edilen sırları da yet Rusyaya bildirmekle mükelleftir. Kiaus vakasında rol oynıyan bu ay 'nı Sövyet ajanı Siack'ın casusluk fax liyetlerinde de yer almıstir. Siack kimdir? Syracuse'de kimyagerlik yapan Slack 4 yaşındadır. ve 1813 Ha 9A sen: lerinde, Tennessec'deki / kingeport'ta çalışan' Gold'a gizli malümat vermi; Hoover, — Siaek'in — kingeport'taki Holston'da çalışırken, burada — ima 'dilen bir patlayıcı maddenin nümu: Helerini Gold'a verdiğini itiraf ettiği: ni söylemiştir. 'Son derece teksif edilmis bu pa Jayıcı maddenin e şekilde imal di dikine dalr de, Gold'a gayet mühim Malümat — verdikini Siaek kabul et Mmektedir Golü'a gelince elde ettiği bu Kizli malümata ' ve patlayıcı madden Münesini bir Sövyet olan sefi Some 'Semenov aynı zamanda “som., veya har Ror, adlariyle da tanınmak- R tadır. Amerikayı — terkettikten Semenoy atom bombasına ait gizli şırları elde etmek gayesiyle — Gold'a Doktor Klaus 'a ” münasebete geçmesini söylemiştir. Bu sırlar bi İâBare Ruslara verilmiştir. Harıy Göl na Bürosu memurlarının sarrettiği gayretler neticesinde Semenov'un ha- Kiki hüviyeti meydana çıkmıştır. Semenov'u “Sam, »- aydı ve Federal Araş. Garabet dünyası ! Bir kadın, bir tay doğurmuş Bombay 16 ALA. (Afp) — Bir ka- dınin bir tay - doğurduğuna dair şa- yinlar dolaşması üzerine 10 bin kisi, bardaklardan — boşanırcasına — yakan yağmura aldırış etmeyerek Bombayın ezinde “Kamatipura / Street, de iyona girmeye çalışmışlardır. Oldukça mühim polis kuvvetleri, top- Jdanan mütecessisler grupunu — dağıt miş ve yarısı at, yarısı keçiye benze- Binlerce kadın Ve erkek bütün gece arakolu muhasara etmişlerdir. Va: tsiz doğan “çocuk, 20 santimetre ınkine benzeyen bir kafaya malik- Polis “çocuğunu,, “banyo dairesinde bırakan kadını aramak için bütün araştırmalar yapmıştır. Fakat bu fayın bir insandan doğduğunu göste- recek hiçbir delil mevcut — değildir. Bakanlıkı, Formoza, Amerikan müdafaa sistemi içine alınabilir Mac Arthur, Bradley, Johnson ve Foster Dulles, bu mevzuu münakaşa edecek Washington 16 AA (Afb) — İyi haber alan çevrelerden - bildirildiğinea göre Formoza adasının — Amerikan müdafaa sistemi içine alın: ir. Bu mesele Tok. Mac Arthur ile Japon ması şartlarını — inceleye: cek olan müşterek Genelkurmaylar Başkanı, General Omar Bradley, Sar vünma Bakanı — Louis— Johnson ve Acheson'un müşaviri Foster Dülles a. Tasında görüşülecektir. Daha bir ay evvel Formoza'yı mü- dafan fikrine muhalif olan Dişişleri 'neral Mac Arihur tara- fından ileri sürülen delillerin makıi olduğunu kısmen kabul etmiştir. Ma- Mafih, bu yolda bir karar ancak Tok yo'daki müzakerelerden sonra “alma. Saktır. Askeri şahsiyetlerin — kanaatlerine Kgöre, 'hem gimdi Japonya üzerindeki Kontrolün bir kısmımı terkedip hemen Formozayı Çin komünistlerinin elin: birakmak İmkânsızdır. Adayı, Bir. $ Mmilletler Teşkilâtı — çerçevesi 4 rejimi altına koymak süretiyle bir uzlaşmaya var. manın mümkün olduğu sanılmaktadır. Sanıldığına göre, hal tarzı ne oluraa olsun Formozayı Çan-Kay-Şek'in ida: Tesi altında bırakmak müskül olacak- fır. Zaten büyük ölçüde yapılan yar- dımlara bağlı olarak iktizadi dürüm. da kaydedilen düzelme lle — birlikte Formozada küvvetlendikini müt saslar belirtmektedirler. Bittabi. gim. diki proje, ada komünist — kuvvetleri tarafından ele geçirildiği takdirde terkedilecektir. Fakat, hâkim kanan, te göre, bu harekâtı neticelendirme için ancak 6 haftalık bir zaman kal: Mıştır. Bu mevsimde başlayacak b funlar bu çaptaki harekâta mâni ola. bilir. Wahingtondaki kanaate göre, 1947 temmuzundan beri müzakere edilen Ve Avustralya ile İngiliz milletler caml- amı tarafından da taasvip olunan Ja Pon barış andlasması tasarımı Am kan Başkendindeki Uzak-doğu Komis: yonu tarafından — incelenecektir. Bu andlaşma hükümlerine göre A hlar Japon adasındaki deniz ve üslerini muhafaza edeceklerdir. Az Jasmanın ya Washington veya Peari Harbour'da imzalanacağı sanılmakta. dir. Öte yandan, Filipinlerin müdafaa meselesinin de Tokyo — konferansın: 'da mühim bir yer İşgal edeceği kana. ati vardır. Rusların yeni sulh taarruzu ngton 16 ALA. (United Press) Yüksek siyast şan- hminlerine göre — Sovye 'nda Uzakdoğuda ve dasına” girişecektir. 'etlerin kansatlerine göre bu sulh propagandası, Japon. barış Aandlaşmasını ” sağlayacak bir. konfe- Tini alacaktır. “Amerikan istihbarat - kaynaklarına göre Japon barış konferansına işti 'ak etmeleri için ilgili bütün devlet. lere İki üç aya kadar Sovyet Rusya 'e Komünist Çin tarafından daveti: yeler gönderilecektir 'Bu Konferans Komünist Çin Hükü- metinin merkezi olan Pekin'de top: Tanacaktır. Ümumi kanaate göre Ruslar böyle bir harekete teşebbüs etmek üzere Ko- Münist Çin Hükümetinin — Birleşmiş Milletlere kabulünü beklemektedirler. Washingtondaki iyi haber alan çev reler, Komünist - Çin - Hükümetinin Birleşmiş Mi gelecek eyiği a: Gedirler: 'Sovyet Rusya ve Komünist Çin Hü- kümeti tarafından yapılacak olan bu teklifte Japon — sulh ” konferansının Üzakdoğu " komisvonundaki — mevcut üsüllere göre toplanılması istenecek- Üzakdoku komisyonundaki meveut üsüllere “göre dört büyük devletin, Çin, Rusya, İngiltere ve Amerikanın Yeto hakkı vardır. Beşiktaş kalecisi Feyzi 9 hazir: bayılmıştı. Feyziye yardıma k Beşiktağ macı & 1 kazamı 'de vardır. Kümil ihtiyat (MEMLEKET HABERLERİ ) Mayıs ayı kaçakçılık bilânçosu Ankara, 16 (A.A-) — Günttük Mu: hafaza Genel Komutanlığından kıyı karasuları ve sınır. bölgelerinde Jahlı kaçakcılarla çarpışarak, 10 layı da çarpışmasız olmak Üzere Bu olaylarda, 203 kaçakcı yaka lanmış, suç Aleti olarak taşıdıkları 29 merkep ele geçirilmiştir Bu kaçak olaylarının ve silâhlı çar p fıstığı, 140 baş kesim hi İngiliz tepkili uça; Atinaya gil Basın - Yayın ve İller Bankası İmar ve Kalkınma Bankası temsilcileri, Ankarada temaslarc başladılar Ankara, 16 (A.A.) — Milletlerara. & İmar ve Kalkınma — Bankasına mensup Theodöre Auffela, — Willlam Nicheles, Reger Homdeling. — Robert Rommy ve Emily Olsun'dan K kil beş kişilik grup bu s: Aan: kara ekspresiyle şehrimize gelmiş ve mleketimizde €konomi — sahasında incelemelerde bulunacak olan Millet. lerarası İmar ve Kalkınma Bankası: 'nin 10 kişilik heyetine dahil olan A- erikalı bankacılar Ankaradaki te- Umum Müdürlükleri K Basın - Yayın ve Tu. nel Müdürü Ahmet — Şükrü Esmerin yerine İçişleri. Bakanlığı Alyot'un, İller Bankası ” Genel Mü- ürlüğüne Etibank Genel — Müdürü Ferit Nazmi Gürmenin getirilecekle- Ti ileri sürülüyorsa da yetkili —ma. Cumhurbaşkanının kabulleri kanı Celâl Bayar bugün Çankayada Sivas milletvekillerini, Erzurum Mil- M. T. A. Umum Müdürü istifa etti Ankara 16 (Husüst / muhabirimi den — M T. A Genel Müdürü İn: San Ruhi Berent'in iztifa ederek va zifesinden ayrıldığı haber verilmekte. dir. Bu makama umum — müdürlük yüksek — mühendislerinden — Mazlum Özetin getirileceği. söylenmektedir. Manisa Orta Ticaret Okulunun açtığı ticaret sergisi Manisa, 16 (ALA.) — Orta Ticaret Okulu bugün büyük bir ticaret ser- İhtimamla hazırlanan bu serginin açılış töreni, başta Vali olmak üzere kalabalık bir davetli kütlesi huzurun. da yapılmış ve seyireller tarafından çok büyük alâka gör tür Büyükanne Cohn, Manşı geçecekmiş Nem-York, 16 (AP) — Brookiya'l aa toplantınında bu yaz Mapa desk MUSABAKA KUPONU ı 1950 de çekilece büyük “kuramıza/ iştirak için ae şakıdaki. kı getirerek bir k 4Yeni İstanbil'un 'KUPONU

Bu sayıdan diğer sayfalar: