© Sovyetler Birl Büyük Kongrede Bay Molotof Hükü- metin Yıllık leraat Raporunu Okudu Dış Siyasayı İzah Etti Moskova 29 (A.A ) — Bay Kalenin. Sovyetler birliği bü- yük kongresini açarken Kubi- şef ile Kirofun inle ta- mun Sovyetler birliğine karşı bir silâh olarak kullanmak is- tenildiğini batırlatmalıyım. O zamandanberi uluslar kurumu- ki faydayı tanımamazlık yapa- mazda, öbür taraftan Sovyet- ler birliği karşıbılı muzaheret hakkında bir doğu anlaşması akdi için Fransa tarafından ılan teklifi hararetle mü- içindir ki isimleri geçen memleketlerin engenliklerine ve muhalefet- lerine rağmen Sovyet *hükü- Bay - Molotof meti mesele hakkındaki hattı hareketi değişmez addetmekte sünü rüm. kn bazı tarı larında Sovyetler birliğile he- müz normal münasebetler tesis etmemiş ülkeler vardır. Ulus- lar arası işlerindeki rolleri ne kadar küçük olusa olsun bu memleketler her le sükütle geçmemek lâmımdır. Holanda Portekiz ve İsveç Sovyetler bir müdafaası prensipleirme göre hareket ettiklerini. bildirmiş- lerdir. Geçen devre zarfında Fran sı hakkında olan ve Fransa ile Sovyetler birliği tarafından hu- yakın:bir' gerçekte: ehemmiye- tini kaybedecek mahiyette de- ğildir. Bu yaklaşma alâkadar tarafların çizilen yolu takibde devamlarına hağlı olacaktır, Lehistan »le münasebetleri- mizi inkişaf ettirmek arzumuzu açıkça tezahür ettirdik. Bunun- 0.09 iğinde © Yeni As iktidar a mevkiine geçmesindenberi Sov- avlama hakkına dair olan ihti- lâfları meselelerinin hallinde olduğu gibi Sahalindeki Japon imtiyazları hakkındaki ihtilâfta da muhafaza ettik. Keza Sovyet kükümeti her- kesin bildiği gibi Çin doğu şi- mendiferinin © Japonyaya ve Mancukoya satılması teklifini de barış siyasasından mülhem olarak yapmış ve öbür taraf ancak kabulü imkân olmıyan ilk tekliflerinden © vazgeçtiği halde keni bütün fedakâr- hıklarda bulunmuştur. Şimdi bu işe dair olan görüşmeler bir neticeye erişmek yoluna girmiş gibidir. Sovyet - Japon o münasebet- lerinin salahına ve uzak dogu- bilmekliğimiz için hiç bir se- bep yoktur. Japonyanın” harpçı ve mü- tecaviz unsurları silahlarını bı- rakmıyorlar. - Uzun zamandan- beri Japonyada açıktan açığa Sovyetler birliğine karşı harp- ır > -s90- Pırıl Pırıl Yanan Ve Gümüş Şamdanların Loş Işığında Odalık Kızlar, Geniş Sedirlerin Içine Hep Çifter Yazan: NIZAMETTİN NAZIF Pa 7 ei Çifter Yatmışlardı Ağzından hayretle karışık bir: — Anaaal Ve kadın. bütk bir halde Gaferin sk sk inip kalkan göğ- landı... Yediği herzenin daha yeni farkına varan Cafer, bu haltın içinden nasıl çıkacağını düşü- nürken kadının göğsüne yasla- nıvermesi, yüreğine bir az s0- uk su serpti. Ve beyhuş uzandığı bu şa- hane sedirden yavaş yavaş doğ- ruldu. ha işe bakın ki, ka Evet, kadın bırakmak niye- tinde değildi amma, Cafer de kalkmak niyetinde hiç te de- gildi... Kulağına, aradığı sevgilisinin sesine benzer ince bir ses ça- ınmıştı. Yan odalardan birin- den. Artık durur mu Cafer? Dünya yıkılsa, kâinat altüst olsa gene durmazdı Cafer ar- tık. Evet durmazdı.. Hem de du- Nihayet en son odaya da daldı. Diğer odaların hepsine bir mi karşılaşmıştı... Sizi fazla bırakmak am ale lemesi hakkında hiç bir ema- organlar zerinde mühim mu- fuzları olan bazı Japon muhafili u şimendüferi topraklarımızı, en son terket- miş olduklarını da unutmıyo- rüz. Bütün bunlar bu mesele- menfaatına uygundur. Türkiye ile olan münasebet- lerimizde israrla durmalıyım. Bu münasebetler dostluk mü- ten bahsedilmekte ve bu nevi nasebetlriin ny inkişafı Onun için dinleyin anlata- yım: Bakın bu çılgın adam ne gördü? Pırıl pırıl yanan bu gümüş şamdanların loş ışığında oda- lık kızlar, geniş geniş sedirlerin ine, hep çifter çifter yatnış- lardı.. Birbirlerini ısırıyorlar, gülü- şüyorlardı. ın içine ezginlik ye çok hoş bir ılık veren bir gayri ta- bülikle fıkırdaşıyorlardı.. İşte aziz okuyucularım, bizim Caferi, layıveren hal, şahane manzara bu idi. Bir dakika, beş dakika, beş dakika, on dakika bu manza- rayı hayran hayran seyretti bi- zimkil,.. Harunureşid misafirlerine dünyanın en mânalı vücut ha- reketlerini, en ihtiraslı rakıs- larını gösteriyordu. Cafer, Ta- ran ve halife gene cıvalı havu- zun içinde serilen şiltelerde oturmuşlardı. Teodos gene ter- izmir Yün İki milyon iki yüz bin lira Dİ ORYENTAL KARPET Periel başında yalnız ökonomik ve kültürsel münasebetlerin inkişafı devresi olmakla kalmamış aynı zaman- cümanlık yapıyor, saray erkâni işitmiyor gibiydiler. Renkli ışık” larla alev alev yanıyordu, cıvali havuz... Salon kâh. bir şefak zıyasiyl aydınlanıyor, kâh bir gurubun kırmızı, sarı, mor şualarını toj lıyor, içinde kâh mehtaplı | gece gibi tatlı bir mavilij bürünüyordu.. Ortada Zeyneb gakaediyordğ ler gibi ışıl meleri Arabistan yemişleri gili sert yumşak © ve sicak, karn! bir bahadırın kalkanı kadaf maşa olamazdı gözler için. — Sonu var, Türk Anonim Şirketi A Mensucat sermaye ile teşekkül etmiş ve MANUFAÇÖRER LİMİTET eski OOrozdibak ittisalindeki sergide teşhir edilmekte ve satış fabrika derünunda yapıl S8 H2 (43) dr. İşte Türk - Sovyet dostl hind bir sempati “ile karsılamakta: