340 132, 040 —Ti —CEACAKZ2o<— — Küçük Bir Babil kulesininiçindeyiz Yeni Nesil Bambaşka Bir Dil, Bam- | başka Tabirler Kullanıyor Kırkdördüncü Mektepten İmadettin Akgök Bana Karacahi!i Olduğum Meseleler Hakkında Malümat Verdi Yeni nesil, yepyeni bir dil kul lanıyor. Biz bunu yadırgadık, ga- Tip bulduk. Karşıdan karşıya bir az alay ettik. Gazete sütunlarını bunlara kapadık. fakat mektep kitabı ve ders yolile bu yeni ta- birler yeni nesil içinde tamamile yer etmiştir. Onlar da eski hesap, hendese vesair bizim bildiğimiz ağdalı tâbirleri hiç bilmiyorlar, Yeni tabirlerin ilk mektep ço- cuklarının zihninde ne dereceya kadar yer ettiğine merak ettim. Kırk dördüncü ilk mektebi seçe- rek orada talebeden birile mülâ- kat etmiye karar verdim. Daha kapıdan girer ez gördüm ki çocuklar mektep, mu- allim bilmiyorlar, akuldan, öğ- | retmenden bahsediyorlar. Müdür ricamı iyi karşıladı, Be- nimle görüşmek üzere beşinci - niftan 466 numaralı İmadettin Akgök'ü . İmade siyah — göğüslüklü, beyaz yakalı, uyanık, zeki bakış- h bir erkek çocuk... Ona ben de kendimi tanıttım. hiç sıkılgan de- | ğgild. Hemen yanıma oturdu. Bak, İmadettin, dedim. Şimdi sana bazı şeyler soracağım, Ben onların kara cahiliyim. Sen bana öğreteceksin. Bu sözüm Ohna tuhaf geldi. Biraz da hoşuna gitti. Tatlı bir: | «Pekir ile beklemiye başladı. Getirdiği matematik — kitabını | karıştırıyorduk. Geometrik say- falarında müselles bahsi üzerin- de durdum: — Bu nedir? dedim, | Üçgen. | — Yani nasil bir müselles? — Eşkenar üçgen. — Yanındaki? | — İkizkenar üçgen. — Öteki? — Kenarları eşit olmiyan üç- gen... Halbuki biz bunlara müs: İe—ı Si mütesaviyüssakey, mütesavi- yül'adla, — muhtelifüledin. — falan | diyotdu. Bu karışık isimleri ez- berler dururduk da yine ne olduklarını anlamazdık, Şekilleri kavrardık, amma bir-türlü hangi isim hangisinindir. bunu öğrene- medik. | İmadettin bana müsellesi tarif | ettli | — Üçgen. üç doğru ile çitlen- , kemesinde devam edildi noktaya da iş denir. Böyle birşey de çembere deget olur. Burada da dairedeki tavisden, t;e'!ıdrn. mümasdan bahsediyor- İmadettin bir nisif kutra yart çap. Mihvere eksen, — menşura priama mahruta koni, ehrama piramit, kat'ı nakısa elipa, tesvi- ye ruhuna kabarcıklı düzeç, va- kidi kıyasiye sadece Birim diyor. iyi yatay, şakulü dü- şey, amudu dikey... Kemilşariyi ondalık kesir biliyor. Zarbı çar- pay, taksimi böyle, tarhı çıkarma, cem'i toplama. ©. Büyük Millet Meclisini Ka- Mmütay, mebüsü saylav, paşayı general, — hudüdü sınır, mühare- beyi savaş, sulhu barış, istiklâli erginlik diye öğreniyor. * — Gazetede okuduğun şeyle- ri iyi anlıyor musun, İmadettin? Bir suç isnat edil: isyanile kendini müdalaa etti: — Ebette anlıyorum! — Atıma “iç bilmediğin arap. ça kelimelere rastlamaz mısın? — Tabit bu ölüyor. Lügatim Ona bakarım, öğretmene sorarım. Hem benim iki ablam var, biri Üniversitede, diğeri ot- ta mektepte... Arapça oldu mu büyük ablam, öztürkçe oldu mu küçük ablam söyler. Biraz durdu, Kendinc im lş insanların var. Eyüplü Halidin Muhakemesine Dün B:z landı Kendisine Misir prensi, Eğe kaptanı ve polis umumf müfet- tişi süsü vererek yine birçok kim- seleri dolandıran meşhur. kadın | avcın Eyüplü Halidin muhake- | mesine dün birinci a; ( Yalancı Prens — | | 75 Yaşındaki İhtiyar, Polls, dün müddelumumlliğe Etü- rükçülük yaptığı iddla edilen ve sil zurnA Sarhoş bir halde yakalanan İGöriceli Remzi isminde bir bektaşi İbubası verei, Remzi baba 75 yaşındadır. Görice- zit Yunanlılar tarafından işgali ha- berini duyar düymaz sur haricine çık maş ve bu haberi tes'it için de yük- sek gradolu raki içmiştir. Polla hâ- ceza mah- Halit kendisini Beşiktaşlı An- jele Mısır prensi ve terzi Sergise de polis umumi müfettişi olarak dim etmiş ve dolandırmı bunların ikisi de çahit ola rak dinlendiler. Evvelâ Sergis| bildiklerini söyledi ve reisin 8ÖS | kimin masasına bir de torba koymuş | tetdiği yere oturdu. Mu. -keme | tu, Tçinden bir Kenstlihavas, bir. Yi devam ediyordu. Sergiz birden: dename, bir de muşambaya muska bire ayağa kalktı ve elini kaldı- / Zibi şarılmış yazma bir kitap - çıktı. rarak bağırdı: Bu kitapta birçok bektaşi nefesleri, | — Bay reis söz isterim. Halit | »eş trxralar, beni mahkemenizde bile tehdit (ayni zamanda hattat olan ediyor. Şehadet parmağile ta- banın kendi elile yazdığı gileyor- banca teliğini çeker gibi işatet (du. Hakim Münif iddianameyi oku: ederek beni öldüreceğini söylü- duktan sonra uzun s#akalir kalehder yot. Kuzu gibi suçsüz. olduğunu | tavırlı babayı süzdükten sonra söyliyen adam burada bile beni| — Yine mi geldin Remzi baba.-| korkutuyor. Rica ederim, vaziye- |Sen yaşından musun ? ti tetkik ediniz. Dedi. Reis mahkemede bulunan po-| Remzi baba sağ elinin parmakla lisi Sergisin yanına oturttu. Vazi 'rını açarak bağrına bastı Ve huf yeti kontrol edecekti. Halit bapı- |der gibi eğilerek ününe baktı. Sonra ni başka t yi jele gelmişti. O da şöyle şehade Pakazi Şettir Kkitaplar ne? — Bir gün Beyoğlu postaha-| — Bay hâkim ben Görleeli bir Ar- fesine gidiyordum, Bu adam ar« navudum. Ara sira rakı kullandığım |kama takıldı. Bir gölge gibi beni / otur. Geçen sene Tsta takip etti ve en sonra şu teklifi zaman canım eğlenmek istedi. Türki ye rakılarının barut gibi sert ve yük| " İsek dereceli — oldu bilmezdim Şişeyi ölçü tutayım, dedim. Beni sar hoş etti ve kuzürunuza çıkardı. Bu- gün öyle gelmiyorum. Göriceyi Yuk nanlılar aldı. Orada ç kardeşim var. JaT kaçarken göstermişler.. Acaba onları da kı ler mi diye içime bir kerku — düştü. “Tosssürümden fazla kaçırmıştm. Af- tedersiniz. Kitaplara gelince ben Bek İtaşıyım. Göricede bir. tekkede şey- him, bu kitaplar matbu şeyler. 08 irdan ab dim. Harkes alabilir. Evet Bay h- gideceğim. Yaşı HAHA dincim alacak kadar niyor neye sarhoş oldunT.. Bu | rum. Valideniz, —dayınız Ben validenizle görüşmek iste- rim. Ben Misirli bir zenginim, Beraber evinize geleceğim Ben onu evimize götürdüm. Annemle konuştu. Bu sırada ken- disinin prens olduğunu, bankar V150 bin Tirmsı bulunduğunu İlattıktan sonra benimle evlenmek istediğini söyledi. Bu süretle an- nemi kandırdı. Ö gece & benim odamda kalı İbana dedi Bugün bankadan on bin |i- Ku ağım. (0 liralık pul . |kim ben Güricey Bana on lira veriniz. Hemşi HEp GRiRün le gidelim. Size de birkaç bin lira göndereyim. | Hemgşiremle beraber çıktılar. Öğle oldu, kardeşimin gelmediğini nce merak ettik. (Onu arı ocuğa: | —— Sen burada bekle, ben şim- di gelirim, demiş ve savuştmuştur. Dolandınrıldığımızı anladık. Eve| döndüğümüz zaman 20 altın li- sokağa * tapta bir mecmusi eşardır. Buraya |hi ADLİYE KORİDORLARINDA Remzi Baba.. Tarafından İşgali Üzerine Yüksek Gradolu Rakı İçmiş! Xelâmı kibar ile kibar kelâmi ve ne- fi nükteleri topladım. bula geldifim kış hediyesi ha: vilâyet v kaza kongrelerinir yer yer birçok — vahşet toplantılarını yapmıya başladıklarını i- | bildirmektedir. zerti topları mize karşı sarsılmaz bağlılık ve duy- | Talebe Yurdları |(Bu Müesseseler Tetkik ve Kontrola Göricenin Yunanlılar| Tâbi Tutulmalıdır Lise tahsilini bitirip de Üniver- siteye kayıt ve kabul olunmak için gelen talebenin bir yurda dir. İstanbulda bilhi Üniver. ğ site talebesi için gu yurtlar var- Hâkim dosyayı tetkik etti. Remsi | 4.r. Üniversiteliler yurdu, Yük- babanın gayri mevkuf muhakemesine | çek tahsil talebe yurdu, Halkevi karar verdi. yurdu, Dicle talebe yurdu, Ege talebe yurdu, Ege kız talebe yür- du, İstanbul kiz talebe - yurdü, İToros talebe yurdu, Cümhuriyet |Halk Fırkasının kız talebe yurdu, Kadirga talebe yurdu. Bu yurtlardan kısmı âzamı hu: İsust teşekküllerin elindedir ve bunların Üniversite idaresile bir irtibatları da yoktur. Bizce, Üni: İversite idaresi talebelerin hariç- mtları ile de yakından dir ve meselâ, bu âk yardım muka- an, talebenin da- ha muntazam ve daha rahat bir şekilde yaşaması sebeplerinin te- min edilmesi istenmelidir. Bu mesele hakkında Üniversi- e ordinaryüs profesörlerinden biri bir muharririmize şunları söy- lemiştir: — Üniversite talebesi için yurt meselesi çok mühimdir. Hükü- met, bir plân dahilinde har sene |bir bina yaptırarak talebenin ha- İyatını bir intizama — sokmalıdır. Fransada bu şekilde hareket edil- miştir. WEge Mıntakasında Tütün |Rakoltesi 34 Milyon Kilo İzmir (Vatan) — Ege mınta- kasında tütünlerin satışa hazır bir vaziyette olduğu — anlaşılmıştır. Yalnız İzmir vilâyetinde 13 mil yon 654,000 kilo olmak üzere bütün Ege mıntakasında — tütün İrekoltesi bu sene 34 milyon kilo- |dur. Rekoltenin umumi vaziyeti İgeçen seneninkinden çok üstün- dür. Her sene 24 milyon liralik tütün alan Amerika piyasalarının bu sene ne kadar tütün alscağı belli değildir. İngilizler bu sene |daha fazla tütün alacaklar ve |Fransızların geçen sene giriştik- Teri uzün müddetli mübayaa ta- ahhütlerini de yerine getirecek: lerdir. Adanada Otobüs Servisleri Sorüyorlar ? Birkaç okuyucumuz diyorlar ki:) | Işıkların sündürülmesi Üüzerine || almıştır. Adanada Askerlerimize Yardım — İçin Bir Suare Verildi Adana — (Hususl) — Adana kulübü huduttaki — askerlerimize amak için bü- yük bir suare tertip etmiştir. Vilâyet Parti Kongreleri Ankara; 1 ULA) Aldığımız Agraflar Cümhuriyet Halk Partisi Bu meyanda Gazlantep vilâyet ve İsparta merkez kazası Te İznik Xak züst Köngrelerinin içtima ederek mu hillerini alâkadar eden mevzular ©- 6 faydal birçök temenniler ia. ve yina bu başta har ve kararlar simıı arı müÜnasebetiy K üzere büyükler W Şef İnönü 6I lerdir. yerleşmek meselesi çok mühim- | i(sıyası 'İlCMAL AMT LAN IA Fransa kaı'şısnlda Almanya Ne Düşünüyor Yazan: Vahdet GULTEKIN Scn zamanlarda ı-rvz eden siyasi ı.aduıl"r Almanyanın bilhassa bir ı:*u'” da mütereddit ve kararsız iunu gösteren emarelere linmektedir ki bu da Fransa Mt selesidir. Herr Hitlerin Fransız devli reisi Mareşal Petain'le yaptık bir ay kadar evvelki mülâkatl) beraber, Almanya ile Frebtl arasında henüz halledilemir? ve halledilmek istenen mertlt lerin bulunduğu. daha doW? bu temaslarda, Fransa ile Ö7 manya arasında bazı mnc_:w re bir şekil verilmek isteni anlaşılıyordu. Fransa ile Almanya arati bir gekil verilmesi Mi bes mesele, Fransız müstefi” lekeleridir. ki, bi denberi Almany sında fikir ayrı lunmaktadır ve hattâ, ver devleti arasında yeti üzerine, harbe girerek: | muahedesinde kendisine, p#7 Olacak Franoz topraklamlii | pay koparmak isteyen talkı | bu meselede Almanyanın | müllü hareketi ile karşılaştı Ç üdeta, Mihver arkadaşına Bbir Hbirar duymuya başla, talyan matbuatında Fransız | Tet sicali ve Buzünkü hükütü adamları aleyhinde sistei | gürette tenkitler görülmekte ğ İtalya, bilhassa, Fran: iişmiş bir şey olmadığı kantt tini besliyor Eârüıımıklell'".' Almanya ise, Fransayı, # | 1öp olmuş ve Alman hâkimift” | altına düşmüş bir memı(ığ ziyade, Alman siyasetine olmuş bir devlet olarak göfü” |mek arzusundadır. ve buntf Ka Franik Te yepıla di NM * olan sulh anlaşmasını daimüâ eiktirmektedir. Fühakika, #i bir nokta varsa © da ındıl; Fransa ile Almanya bugüü eik tareke halinde nan iki ©, muharip devletten ibarettif İj aralarında henüz sulh anlatf" imzalanmamıştır. 5 Almanyanın Fransa ile :'J, müahedesi yapı hususuf acele etmeyişi, bilâkis bunu met” miş bir düzey patçasıdır! ir noktaya işaret elmek istiyor: yaya alınan gerdanlığımın da ça- LA LA GN Bu cümleden birşey anlıyama- dım, sordüm: — Bu söylediğinden bir mânt çıkaramıyorum. Yani ne demek istedin).. Gülerekt dü: — Yalnız. dedi, . bir mezin fu- | SSt ettik. Bin lirast — dol * |Hafize gelmemi,; ça kelimeleri öğrensem bile onları| onun çağrılması pek iyi anlıyamıyorum. Halbuki| rafını andıtan bir açıklıkla » arap: ndırilan Mühakeme | Hındığını öğrendim. Polise müra- gahit — Üçgen böyle değil midir? îı.,ı..ıkçı kelimelerle ne dım!dı-:Mui'ada Pasif Korunma diyip yüzüme baktı. Neden sotra yine ofun tetdü- mesile anlaşıldı ki müselles, üç hattı müstakimin birbirini kate- | derek meydana getirdiği bir satıh irçası imiş!. B n birkaç numara daha | — Bunlar ne? — Dar açı, dik âçı, geniş açı. — Zaviyei hadde, zaviyel k: me, zaviyei münferice mi demek) — Evet öyle galiba... — Ya şunlar? — Doğru çizgi, eğri çizgi, ki- rık çizgi. —— Hattı müstakim, hattı mün- | hani, hattı münkesir olacak de- | ğil mi— — Bilmem, belki... Cebinden — kalem çıkararak küçük not defterine bir müteva- | ziyülmüstatilât çizdi. İzah edereki — Bakınız, dedi, cisimlerde ülç boyut vardır. Uzunluk, geniş- lik, yükseklik... Fakat biz boyuta, buut derdik. Diğerlerini tül, arz, irtifa bilirdik. Bir de daire çizdi: — Bu da gemberdir. Şu bir parçası pay, bu möoktadan — bu TAEKVİM 2 BİRİNCİKANUN 1040 PAZARTERİ WEL: 1040 - AY: IS - ĞÜN BST 1356 — 2 inelteşrin: 10 1369 — ZİLKADE © $ VASATI EZAKI Bini, ne olduğunu adamakıllı öğ- reniyonum... | İmadettin, bütün mülâkatı, bir gazeteci kabul eden diplomat ve- karlle vermişti. Kendisine teşak. kürler ettim ve ayrıldım. Mektepten çıkarken şunü dü. şündüm: Küçücük bir Babil kul Si yaratmışız. Bu işin içinden na- Muğla, rübesi yapılmı tehlike işareti herkes sığınaklara vazifedar olanlar 'NERİMAN HİKMET Hasta teyzesinin yanından ayrılıp son trenlo geleceğini Magdanın giderken temin etmiş olduğu günün xabahinda Ali Mühsin Boy, hemen hiç kimseye haber vermeksizin, veda kartları bırakmak vasifesini Parislen birer — MHkai mektubile ödemek kararı içinde Berlin tremine bindi, Ko- penhagdan ayrıldı. Berlinde ancak iki üç gün kalacak ve oradan Parise giderek, Londraya gitmek üzere — Paristen göeçeceğini gazetelerin haber verdikderi Türkiye Harleiye Vekilini orada bokliyecek, yeniden hariciye hizmatine gir- mek gayesile yapmıya hazırlandığı teşebbüslere örmda baş- yışacaktı. Tik teması Ankarada, hatlâ İstanbulda yapmayı tami- yor, ötel odasıtdâ yalnız kalınca faraza veki ayakları- vn kapanacak Bil6 olsa Pariste odilmiş ricaların iloride çak başka bir şekli ve mizansen içinde anlatılabileceğini he- sap ediyordu. Pariste vekilin Ankarada gok daha mülü. yim hislerle mütehassis olması mümkündü ve tefmah bir Tet karşısında kalinsa biler 4 Harlölye — Vekili — benim Pariste bulunduğumu öğrenince haber yollayıp görüşmek istedi. Fakat Ben vüki ısrarı kabül etmedim. Toeşrikl me- Kkabil olmuyacağı kanaatlade iken ne diye bir hlamet » farzında bir hikâye tertip etmek ve het Mdırmuk daha çok kelay olmaz miydif. Buhdan başka, belki de Al/ Mulhsin Bey mamlekatine, ka- yısnmn yanına Mazdayı tamamılle unutmüş ölarak gitmek, Parkste bir iki macera geçirip ellilik gönlünde kalan uşk külllerini tamatnen savurmak İstiyordu. Ve işte sebepleri anlatılan bu seyahat, yani AN Muhsin Heyin Kopenhagdan ağrılıp ve İi gün yerine bir takıtı — sebeplerle — Berlinde başarmışlardır. | bir halta kalıp otdan sonfa Parke gelişi, Enha Hanımın mektubunu epey geç okumasına sebep teşkll ottl Moktup ise memnuniyetini ve karısının sekâsna Karşı dalma beslemiş olduğu takdir hislerinin daha kuvvetlen- mosini mucip oldu. Balse ramattamalı ve hiç bir şeye ya- ramat anasile böraber yani hemen hamso yapyalaız git- tiği İstanbulda zamanımı boş göçirmemiş, işte kizma fev- ! Yazan: Tecrübesi Yapıldı 1 (AA.) — Dün ge- ce burada bir pasif korunma tec- ve saat 20,10 da verilir ve siperlere | verilmez tica eylemiştir. Tecrübe bir saat irmmüş ve bu müddet zarfında kendilerine İahikârlar idaresi Cibali kutu fabriknsr işçi kızları, kahraman aekerlerimiz düşen vazifeleri muvaflakıyetle / için ördükleri 2t74çitt çorabı Eminbnü Kızday merkezine teslim etmişlerdir. Yukariki resim, yürtsevet kızlarımızı faaliyet halinde — göstermektedir. Kozmopeolitler Nahid Sırrı 30 ———? kalkda zeagia bir koca bulmuştu. (Suzanı güzel ve câti- beli bulmamakta karmile fikren müttefik bulunan — Ali Muhsin Boy ba feykalâde kıxmeti ancak Balse — Hanımın gekâ ve mahâreti Sayesinde tomin ettiğinde şüphe etmi- yordu.) İstaabulda yaşıyan Pronses annenin Pronsliği tas- rih edilmiyon oğlu tazifinden bu Müseyyen Hanımetendi- min Prtosesliğinin sadece yalan olması İhtimalini — gerçi hosap bti Fakat, serveti hakkında kat'i teminat olduk- tan solra, ofradı esasen pek çok olan bir hanedana men- Sebiyetin lüdin mahiyetinde kalmasi pek tz mühim — bir mokta teşkil etmerdi. Her şerefin ve her Ünvanın paradan geldiği, paradan alındığı bir devirde yaşanmıyor. müydü ? Veklile temas hiçbir müsbet netica vermese bile İstan- bula dönmek bususunda karısına ve herkese karşı mükem- mel bir fırdati yakalıyabilmiş — olmaktan — bahtiyar, — AlI Mühsit Bey tolgrafı okur okumaz yazı mastamın başına eçti Ve karısına hitaben şu tolgrafı yazdı: «Batı temarlar için Purise geldim. Kontinuntal otelinde- yim. Ön gün sotra Tatanbila gelebilirimi. — Nişan — gününü tesbitle talgraflayın. Mektup postada.r xvı Enite Hanım Prensesin konağına gitmek üzere apartı- MaaM dalresinden çıkmış, merdiven sahaalığına varmıştı. Orada müvozzile karşılaştı ve kendisini tanıyan memur: — Bir telgrafınız var! Diye ona küçük / kâğıdı. uzattı. Damga, telgrafın Paristen geldiğini haber veriyordu. Va G anda Ali Muhsin Beyin Pariste olması ihtimali hiç hatı- TIna gelmiyen Knise Hanım, telgrafın dayını yati Dindam Adana (Hususi) ki şehir otobüs servisleri tilmiştir. Ayni zamanda daha zarif otobüs getirtilmiştir. Sıhhiye Vekili Ankaraya Döndü Sıhhiye Vi Dr. Hulüsi Alataş, dün sabahki ekspresle İstanbula gelmiş ve akşam le tekrar Ani mmüştür. Sıvasta İlk Kar Sivas, 1 (A-A.) —— Mevsimin ilk karı bu gece sabaha karşi Miş ve ince bir tabaka halinde caddeleri kaplamıştır. Bianşın en küçük biraderi Mösyö Lacrolx'dan — geldiğine hükmetti. Bu, allesinin bütün efrsdile bozuyup otur. seno evvel Parie aTiyatro sahmelerinde böyük bir yıldız plmak üzerce koşımuş bir biçare Idi ki, bazan dernie çatma kum- anyaların ea ehenimiyelsiz rollerinde kullanılmak - üzere vilâyotlerde veya dünyadın dört bucağında turnelere çıkar, bazan Pariste yarı aç sürünür, ve yılda iki kere de, gayet- 10 mct bir mektupla perişan halini anlatıp keadilerinden yardım isterdi. Bu sefer bir yenilik yaparak mektüp yerime telgrafı kullanmış oluyordu. Buna dGüşünerek Kâğıdı açan Enise Hanım ilk önce imzayı gördü, ve sonra, merdivea bağında ferüp, telgrafın Üç satırını ağır ağır okudu. Bun- dan sonra da, dönüp merdivenleri indi, sokağa çıktı, Teşti- kiyaye imca caddeye sapacak yerde yükarıya tramvay desinden Şişlinin nihüyetine, süvari karakölü cihetine doğ- ru Derledi. Ağır ağır böyle yürürken içine dolmuş ve onu Müzeyyon Hanımın evine gidecek yerde ba yola olan hise #in sadece kevlaç olduğunu birdenbire farketti —ve kendi nefsinden âdeta utandı. Genç kazlık rüyalarına hakikat ha- Tni vermiş olaa bu adami demek ki, hâlâ seviyor ve Ürle. miş bulunuyordu. Ayni zamanda, onun da bu gelmiyo şitap edişine bakarak, aynı şekilde Ali Muhsinin de kendisini özlediğine ve karşısına çıkan ilk fırsattan istifadeyo şitap etmiş olduğuna hükmetti. Hop ağır ağır ilerliyordu, noredo iso gözleri yaşaracaktı. Büvari karakolunun — nihayetinde bulunduğu meydana vardı ve oradan ileriye doğru giden Iki yoldan Zineirlikuyu ve Maslak istikametinde giden yola, Cevatla bu yolda küta bir müddet evvel yapılmış araba seyranı hatırına gelmeksizin saptı. Demek ki, Ali Muhsim nişan için Tatanbula gelecekti ve şimdi Pariste bulunuyor- düt Fakat Kniso Hiuarm birden silkinip kendine geldi ve mer bir tebossüm güzel dudüklarını büzdü. Parise acaba (Arkâsı var) faati icabı düşündüğü bir ::& hdi çpelerin ileride alacağı muh""; “gekilleri düşünerek büyük İj Fransız devletini. bi telâkki etmekte acele davı mak süphesiz Almanya içiğ yarlı ol ga haberin #4 kasından Fransa ile Almüfi, ında bazı mühim meselij, rin konuşulacağı düşünüle JAPONYA VE AMERİKİ Almanyanın Avrupadaki 7 ni nizam» teranesini Usak SÖ, taki Mihver devleti JaportYâ İ bugünlerde kullanmıya barladı Japon işgalini kabul eden bükümeti ile yaptığı son #f yi ma Üzerine, Çinin Aıı_-;, «yeni nizama> dahil oldi ilân ediyor. Halbuki, Amnı mıya Çinin tamamile 'pl mın Mihverine girmiş bir d€ ' olmadığını kabul ettirecek y kild. 'ap Vverdi: M"bf sevelt dün bulunduğu bir Bi natta Amerikanın - Çong Riğ hükümetini tanımakta dtiy sttiğini ve ona 100 milyeP e larlık bir kredi açtığını bi eati Çocuk Esirgeme K” rumunun Hayırl! Bir Müessesesi Çocuk Esirgeme Kurumt 'l' yoğlu kolunun açtığı şecukığ düklir tanınmış çocuk ’_;u larından Fuat Tanerin yardıf I her hafta cuma ve sahı güfiç #at 10,30 dan 12,30 a kadar b kir ve kimsesiz çocukların Pijy ye şlarını da / ÖzÜÜl olarak vermiye başlamıştır. K u kiymetli teşebbüsünden kebrik ederiz,