mıya gitmiş Fakat evdeki kııhı'ı EVım £ ıariv hlr vake cereyan oluniz, bı.r golür, İf bir evde yalniz bulunan birzl çvli Ve birisi nlganlı iki genç kızo zor- la gocavü zetmek jistemiştir. Buçlu Mehmet edında bir şoför dür. Möbhmet bir mülddet evve) ka- N karısı üç kavga ederek ayrıilmış ve gece Mubtelif yerlerde içe- Tek bir bayli sarhoç olduktan sonra, oturan ve ııwk böyüe tanıdığı Hüseyin adında birisinin evine gitmiştir. HBüzeyin bu sırada kabveye çık- Mt pulunduğundan, misafiri, evde H Bolunan Hüseyinin biri evli, dikeri Dlğaplı İi kız içeri elmiş, sobebi Zİyerotini sormuşlardır. Nebmet, yüvl:mmw kudı;_ İf &! karısiyle barış! Söyl Şüiş ve ağlamıştır. İki kardeş ÖMlehmede bu rlcasını yerine get'r. Himek üzere ancak İ simdi vakit geç olduğundan bunu Örtesi güne tehir ötmesini söyle- mişlerdir. . Bu mevzu üzerindeki — konuşma Btraşında Mehmet, bir aralık evde Yazan: M. CEMİL PEKYAHŞI vasaıl çek fiyaliarı Sönteşrin ayı içinde gözönüne alınacak olan vasat? cek fiyatla- rı belli olmuğtur. Sterling (322, 25) kurüs, Dolar (13077,25) ku- tüş. İsvicbe ftanoı (30000) ku. ruş, Pezela (1289,75) kuruş, İs- vec Küronü (3080.5) kuruştur; Agw.nı ayı içinde muamele vesaij Ti yatları da şöyledir: Registermark (2009420), Da- nimarka kııroıııı (24 4593), No , Arnavut jantin “ihracat için” B666), Rial “ihracat icin” (T. 3970) Fuble (“ibrasat icin” (24. 6589 , &kkmu ünqıwıı (5.1808), Masor lres: “ihracat için” (5.3558). Kıbrıs lxnım n racat İCin” (5,2200). in ll. rası “ihracat için” (5 (0.591D, Surive lirası “Liyon ü- zerinden” (0,6043), Altın Ster- lin “Merkez Bankası altın alış rayici üzerinden” (10 2389). Al. tın Sterlin “Londrada altın rayi- ei Üzerinden” (10 2830), Altın Rayizmerk “Merkez Bankası al, tın alış rayici Üzerinder?" 0 5092 Altın Pengö “Merkez Bankası altın salış rüvici — üzerinden" (0,2832) liradır. Ihracatta Rayşmark 5050 li- ra. ithalâtta Rayşmark 50,75 ll radır, çms ğ Evlenmeksizin karı koca hayatı sürenlerin durumu Birçok vatandaşların — muafi. yet ve ceza müeyyedeleri varken evlenme akdini yaptırmayıp bir- birleriyle birlegerek karı koca gibi yaşadıkları anlaşılmış ve adliye vekilliği bunun önüne ge- çilmesi için ne vapılması gerek. tiğini cumhuriyet müddeiumum? leriyle valilerden saormuştu. Da hiliye vekilliği de yaptığı bir ta- mimle bu gibi evlenmelerin sıkı takip edilerek — yakslanahların cezalandırı!masını — valiliklerden istemiştir, ( Bir terzi emniyeti suliis- timalden mahküm öldu Mehmet admda birisi, Bedri adında bir terziye bazı verlerini tamir etmesi için bir taktm elbise vermiş, fakat Bedri bunu birisi- ne satmiştır. Yakalanarak asliye sekizinci ceza mahkemesine verilen terzi. dün emniyeti sulistima! suçun. dan 4 ay müddetle hapste mah- küm edilmiştir. e. Sahte bono davası Nihad Özkoyuncu ve arkadaşla. rının sahte gayri mübadil bono- su imal ve sürmek suçundan ikin hluşl iğine İspir cumhuriyet müddelumumi muavini İbrahim Safvet tayin edilmiştir. —ai vazifeye İstanbul Türkoloji müdür muavinliğine getirilmizş olan Adnan Ötüken vekâlet et. mok üsere tayin edilmiştir. Yeitsğided Kayseride ilk kar Kayseri, 11t (A A.) dün mevgimin ilk karı Erciyaş ve etrafma yağmıştır, Tarabyada bir ev çöktü Dün de Trabyada bir ev çök- mesi hâdisesi olmuş, Dümbelek ASA ee ya ai ir bina yi murların tesiriyle birdenbire çök gv.&wolne talıliye edilmiş bulunduğundan insanca zayilat olmamıştır. Emanet eşyaları satmış! Harbiye caddesinde sobacılık yapan Avadis, döktor Horhoro- nun kendisine emanet olarak brraktığı 370 lirajık eşyayı sat. maş Ve parasımı da harcamıştir. Avadisin dün ikinci ağır ceza- da görülen muhakemesi — bitiril- miş, sucu sabit görülerek 2 ay hapis, 50 lira para cezasına mah küm edilmiştir —. oduncular Odun fiyatlarını sebepslz yere yük- #elterek binlerce halkın lüzumsuz ye re yüksek fiyatla odun almalarına VAKIT itüRe Daladye, Blum ve mlen İkranet suçuy- la tevkif edildiler Vişi, 17 (AA) Mazeşal Peten, dün akşam neşret, miş olduğu beyannamede Fransayı imhizama sürükleyenler hakkında ve. rilmesi kendisine karakılan kararı bi. dirmişlir, MArtyat Pelenin Kararına güre: Tiştadye, Blum, Gamlen kanuna esa. Goo tosbit odümiş en ağır ceza olan | mürbbet katebendlğe matküm edil. mişlerdir. Ba üç şahıs Portalet kalesine bev. kedilecaklerdir. Güy Ja Chambre, Jasaaot Boürasal da mevkuf kalacaktardır. Mareşal Poten harp canasında mu, avini bulunduğu son bayvekii - Pazl Reyno ve dukiliye nazırr Mandel de Mmücbboden bir kaleda hapsedilecek « terdir. Mareşal Peten, bu bükümlerin kati olduğunu ve hiçbir veçhiile değiştirile. miyeceğini bildirmiştir. Mareşal Pe ten bu münasebetie neşrettiği beyan, namesini şu cümlelerle bitirilmişti: *“Bu karar, Fransanın en bubranlı Size kati olarak şunları söylüyo . Tum: İhanete uğradınızsa emin olu « nuz ki bundan sonra aldatılınıyacak, amuz.” Londra, 17 (ALA.) hinde serdedilen ihtimaller — gunlar , Dalsdyenin haşvelkti olduğu eanada Fransa, kâfi derecede hazırlanmamış olduğu balde harbe girmiştir. Sefer Lerük, sanayi hazırlık ve budutların mildafaa haline Sonulması işteri aalâ, hiyettar otoriterler tarafından yüpile mamıştır, Yüksek kumanda heyetinde tegkilât bozukluğu görtümüştür. Bir kadının c.ay paketini çalan mahküm oldu Tahmis caddesinde bir caycı- dan 44 gram çay alan Fatma adında bir kadının elindeki ti çalarak kaçan Ahmet ıdındı sabıkalı bir hırsız. yakalanmış, dün adliyeye verilerek blrl-»cl Bulh ceza mahkemesi tarafından dört ay 15 gün müddetle hapse mahküm ve hemen tevkif olun- muştur, ; .(arısıle b rş-! Yabancı dövizlerin | Tanu umum müdür- Franıada | lüğünde nakilier Ankara, 17 (Vakıt) — Tapu AT N ÇATT Bir okuyucumuz öğrenmek istiyor, diyor ki: “Radyomuzda şöyle bir terkib tekrarlanır: iw Cemlt 1darestndeki konser,) (Mesud Cemil idaresinde) mi demek doğrudur? (Mesud Cemil'in ida. resinde) demek mi? 15151941 Harp ' ingilte İngilterede Ayrupa y“' Mühim bir Nicif içtimai — muvaffef öişiklik TARE o!ama(ı 1 | İ En zeng enginlerle amele bır tirende seyahat edıyıır Berü, YT (AA) — Bayler Netbhrihten ıuneıl muha .« Yazakâr İngilteredeki içtimal inküâ, tan safhalarına mütenllik olarak Lon> dra muhabtrinin göndermiş — olduğu telgrafı yazdıklan aonra şöyle demek, tedir: *“İngiterenin bugünkü vaziyetini göcününe getirenler, İngiülterenin he Hihazırda derin bir içtimal ihtilâl daha Goğrüsu hiçbir şeyi tahrip etmeks! , zin vukua gelen bir inkılâp geçirmek te olduğuna şahit olurlar. mın. 17 ıA-Bv’ 'ıd A Mdrreri y ” Fransadaki w ! bukuı-ıhul 'i edileceği Wb ıeutuınııdırl( e aydınlatmaktadIr. pa hunınd.ınhll—'v lere de cevap Vrf"'t, gök faydalı olacaktir. taşıyan trenlerde yalnız üçüncü mevki vel b sözlerinde bakikatin hisseni var , | ve malzemeden dir sa düsmana tcslim "J'ı_ k— d d üdüm d eee ( u saretle yeniden Ü yi | vermemeği temin e8 — | Evlenme saxde diyordu. _ı',d | Devlet Şüraer retmlerinden Bay Saf. ".'""h'.: | kuvvetinin yüsde | Yet Tuncay'ın kızı Bayan Vedla ile Z Ankara DÜ FPaküiltasi ilmi yandımdısı A Ü İhçen — Bozkurdun — nikâhları dün muş simalar hazır bulunarak yeni yur N vayı kutlamıştir. : ( Gametemiz ” tki tarata bahtiyartır | Daima halkın " gi Ne dememeli ? Mesi nıılâııııı hâtifi bir emir tesiri yııprımh İıılkona doğru ilerledi, elini kapmın tokma” î E çıkıp dı serin Hava ile sarılımca sakşamdanberi kalabalıktan, sıcak havadan, Siçkiden, kumar heyecan ve ihtirasından yo Tulmuş dıınıbııdıki ağırlık birden hafifler | ı:ebyüboheıınıılıvepe&mubır zevkle nefis bir şal gibi açılıp uzanıyordu. binaların üstünden yarı karanlık | Bn&ıçı ve gecenin içinde yer yer göz kırpı- duran ışıklarla karsı sahil farkedili- Geniş balkon apartımanın - genişliği tzanıyor ve yan tarafta bahçeye kıvrılıyordu. Ahmet Dündar etrafını bakışlarla süzüyor ve balkonda hiç bir şey görmüyordu. Bir kaç adım atın- ca yan tarafa doğru kıvrılan krsımdan birbi- ıinekmışınbirikihnı&m.h'rqıkuıivc bir kumaş hışırtısı işitir gibi oldu, heyecan içinde © tarafa doğru yürüdü, köşeyi döner dönmez Semrâ Hanımefendiyi misafirlerden şu zevzek, züppe, tatsız nüktelerile her za: man ortalığı kahkahadan kırıp zanneden ve —şaşılacak şey!— bir çok lrr dmlar tarafından da iyi kabul edilen şajr bozuntusunun kolları arasmda gördü. Kadın başmı erkeğin omuzuna bırakmış, ya- vi baygın, uyuyor gibi duruyordu; erkek du- daklarmı kadının yüzünde, ensesinde, sac- ları arasında gezdiriyordu. “Ahmet Dündar gözleri yerinden çıkıp — fırlıyacak derecede büyümüş ve kendisini kaybetmiş bir halde bir adrm daha atmağa küdret bulamadan ob duğu yerde mıhlanmış gibi, bir hâile sanatkâ- m edaşiyle dimdik durdu, bir seyler söyle. mek istedi, çeneleri titriyerek birbirine vur: du ve ağzımdan hiç bir kelime cıkmadı: si- nirleri işleme intizam ve âhengini kaybet- miş, dimağından gelen emirleri din'»miyor ve şu dakikada bu çapkmı — gırtlağından tu- tup yere şlmık. şu kadının yüzüne tükür- ! -; :n;un tamamile m:: îm'm ;â;t“,;;':y::in:; Amil olan 8 odun tâdiri ile belediyenin (Masud Cemij tdaresi) terkibinde Mesuâ Cemli idarenin adı yerine ge (ı—'ı—ıımmm. safhasına yelmiş ve tetkik yapmak ve oduağ fiyatlarını wnmm&nmıurımmnımah—ıy-—n— İN ten gonra çıkarken idam ölimsen, | dün, avukatları vasıt. tasiyle m—ü tasbit etmek Üzere mahalline yolladığı || vücuda getirir. Vükıa bizim Mesod Cemilin radyo idaresine olan nisbeti bu | Bi bilse bu fşıkane hıdbad-ı is- | dafaalarını yapmışlardır. Mmürakibi Süreyye hakkındaki tahki- || telimedeki nisbetten daha kuvvetildir ve dalma'da öyle olması Arsu _uı- | tiftade edemez) der miydi? Muhakeme karar - bildirilmek | Wat. fiyat mürakabe komisyonu tara- Fakat Sipiker'iz sözündeki (dare) isabında ırrı ayrı şefler ollna verilen aa Daamee a Tar behsinda | üzere baska bir güne birakil- | fından bitirlerek döeyulare ertüdeter || üare olduğuna göre orada — (Mtemid Ceti misal olarak irad eder miydi? maştır, mumtliğo verilmiştir. Cemll tdaresinde) dermameli, 'Tefrika numarası: 95 çi . | p Yazan : “Ahmet Dündar balkona çıkı ni &» Edebi n M R A ü >EFİK AHME' ©e büfenin bulunduğu odaya kaptamdan ba- roman L SEVENGİL mek ve hiç değilse kinini boşaltıp rahat ede- rek buradan öylece ayrılmak istediği halde ne elini kaldırmağa, ne bir söz söylemeğe, ne de başka bir harekette bulunmağa muktedir olabiliyordu. Semrâ Hanımefendi ve şair Ahmet Dündarın ya ayak seslerini, yahut da Iıi&lıt.hıyıunvııdlym çnek_n_nm birbirine vuran zangır zangır titremesini işit- mnohdlıtkııynlş doimlınuqlnr ona bakıyorlardı. Kadın hâlâ bir rüyanın hazzı ıçındc&lımıodmüyw"hkbnwyolmı mış gibi tatlı tatlır gülümseyordu. Erkek, piş- kin ve cüretkâr: — İçki hanımefendiyi biraz fazlaca ra- hatsız etti de biraz hava almak isteriler; gel Ğiönmeıyıımnu.manpr siz de lütfen ba- na yardım edersiniz.. Dedi; sonra Semrâ Hanımefendiye hi: tap etti: — Başınızım dönmesi epey — hafiflemiş olacak, emreder misiniz, içeriye gecelim mi?. Semrâ Hanrmefendi cevap verdi: — Rica ederim, misafirler Tahatsızlarr dığımrem farkma varmasınlar: - şimdi borkes alâkadar olmağa kalkacak, aym olur, benim yüzümden herkesin istirahati Sozulmamalı , işi idareatindey demeli, Mesud 9 *t dır ve durüp dürürken bir hâdise PJ.I dir! M Bu son cümle galiba M bir ihtar gibiydi; fakat bu ihuıl Ahmet Ğ% Hi l SÜ hnıhıdıhiüııçimld olmıiıı:âm—e&r ımwııl"" hhh—hhıınev;ıhı)ıoh'y’ Sonra bilhassa Ahmet Dündar?