e ka: zi ı;' İ | ya İ ı*—'—f-'ıu karışıklık- $i dünya siyaseti- xeboplorimi, h | takxsiminde | ŞŞ .E:nuıı— aldı, Reali. | vi —l._"' politika aynı SĞ bi d€ değikli. Çünkü &ç a devletlerden bi- B 'ı., hükim olma- Bij u, Nitekim Po. N görliği da böylece N '—ı_,_:xv gelen küçük h li ılkhd gru- » Be iktısadi fa- L Bünde sİyasetlerine karargühlardan 'hh:::'“l—n merkez. hi Maliyotleri hizme- devletlerin &- Kötirmekten Iba- a ve Yugoslav. | Tnu kırmak İs- İngilte, yi ) rve mevkilni ; w'mu kudretine | 5| Yordu, Bunların Müstaki | | sarıldı ve âdeta Ursz bırakmayık. Gümrüklerdeki manifatura eşyası çıkarılmaya başlandı Bunların satış fiyatı manifatura idha- lât birliğince Ba- | —Gümrüklerde bekliyen mühim Yahat da kendile- | miktardaki manifatura Politikası yap- | ithaline başlanmıştır. eşyasınm Bu malların itbali biras gecik- mişti, Buna sebep gümrüklerdeki | manifatura eşyasına hangi maka- mnın fiyat koyacağının kati suret- to tesbit edilmemis olmasıydı. Key- fiyet ticarot vekâletinden sorul- muş ve icap eden direktifler gel- miştir, Bulunan şekle göre bu ma- nifatara eşyasınm fiyatları, mani> tesbit edilecek fatara ithalât birliği tarafmdan tesbit edilip fiyat murakabe komis yonuma bildirilecek, komisyonun tasdikini müteakip ithalita baş - lanmıştır. fik parti olarak bir kısım mani. fatura oaynar çıkarılmıştır. Güm - rüklerde bu suretle bekliyen ma- nifatura eşyasınım bir milyon lira tutarında olduğ utahmin edilmek - tedir. Karabükte çivi fab- rikası kurulacak isveçten 76 ton çivi geldi Memleketteki çivi stoku gittikçe artmaktadır. Esasen dahilden ve hariçten her türlü çivi ihiyacı te- min edilmekte idi, Bu cümleden o- larak Karabük demir ve çelik fab. rikaları çivi imalâthanolerine çivi yapmak üzere demir çubuklar ve- recektir. Ayrıca, Karabükte bir da givi fabrikası kurulması kararlağ- tırilmistrr. F taraflan, son günlerde ıdınfeiım Javeçten 76 ton çivi ile 40 ton galvanize tel gelmiştir. Bunlar yakında tevzi edilccek- tir, —— Türk zaviyesinden totkik ve mü- hkı:uıaıııııriyet Türkiyesi bunu tekemmül ettirdi, Bu yoldan saşmadı, bütün müanhedelerimir, bütün — ittitaklarımız, dosthukları- ” çerçevenin içindedir. Kstiklâl Harbi Türkiyenin 1918 galiplerine karşı dünya tarihinde ııpıuııwı.olıı-n":_'_ milli misak Klin de bu çerçeve içinde mllli ve müstakli politikanım — yolundayız. mıızwııwı;ç—";et—hm: Mmak, demek, her şeyi milletin Hiklâline, milletin hürriyetine bağ- l Gıda maddeleri Nakliyat ambarlarında iyi muhafaza edilmiyormuş! Teftişler neticcsinde nakil için teslim edilen gida maddolerinin nakliyat ambarlarında sıhhi şart- lar dairesinde muhafaza edilmedi- ği görülmüştür. Bu hnıııı:' ıı:). kadarlara tobliğat yapımıştır. Ay- kırı hareket odenler cezalandırıda- gaktır, ——— —— Parti Reisimiz Ankaraya gıtt.ım'I Vilâyet parti reisi Reşat üre oğlu parti igleri etrafında genel merkezle temas cmek Üüzere dün akşam Ankaraya gitmiştir. Fiyat murakabe bürosu, limanlar omum müdürlüğünden antrepolar- da mevcut bütün ithalât mallarının miktarını ve ne miktarının hangi antrepoda ı sormüş - tar, Limanlar umum büronun istediği malümatı yakm- da hazırlıyarak verecektir. —— Altın Fiyatı Altm fiyatları dün de biraz da- ha düşmüstür. Dün, bir altının fi yatı 27,75 kuruş idi. Bu fiyat ev- velki gün 28 ilra idi, | cak müfredat programı Mürakabe bürosuna [ 65 memur daha | alınacak | — Fiyat mürakabe bürosuna ye. | niden 65 memur alınacaktır. Bu [ memurlar için gehrimizde bir de | kurs açılacaktır. Kursta okuna. | alâka- * darlara bildirilmiştir. Alınacak — memurlardan — lise mezunlarına 140, yüksek tahsil mezanlarına da 170 lira ücret verilecektir. Bir şoför Büyük bir faciayı soğukkanlılıkla önledi Evvelki gün, akşam üzeri Şişha- ne yokuşunda büyük bir facla ön. Tenmiştir. Hâdise gudur: Şoför Mehmet Cevadın idarcain. deki 315 mumaralı Bdirnekapiı — Cihangir otobüsü, Şişhane yokuşun- | dan inerken birdenbire forenleri tutmaz hale gelmiş ve otobüs zan- gir zangır yoküş aşağı alabildiğine inmeğe başlamıştır. Şoför vukubu- lacak facianm dehşetini biranda kavramış ve soğukkanlılığını kay- betmedön süratle ve pek yorinde bir kararla otobüsü, —hrzmt daha fazla artırmağa vakit kalmadan, önünde gidön tramvaym arkasma bindirmiştir. Bu sayede tramvayla beraber otobüs de durmuş, iki a. raba da hasara uğramışsa da bü. yük bir facdanm önü alınmış ve ka- Za insanca zayiat olmadan savuş - turulmuştur. Zabita vo sayrüsefer tahkikata başlanuş, otobüsün fronlerinin ne- den birdenbire bozulduğu tetkik e- dilmiştir. Tahkikata devam olun. maktadır. —0 —— — — | Askere gidenlerin | Üvey evlâtlarına — | yardım edilmiyecek Askere giden ailelerin çocukla- rmma yardım yapılırken talimatna- me bükümlerine göre öz çocukla- ra yardım yapılması kararlaştırı!- matştı. Öz çocuğu olmryan askerle- rin üvey çocuklarma yardım yapıl- mıyacaktır, Yalnız evlâtlık olarak almmış vo nüfusça da tesçil edil. Talş olanlar bu mahrumiyoetten ha. viç tutulacaklardır. Bir ihtikâr maznunu tevkif edildi Sultanhamamında, Cami cadde - sinde tuhafiyecilik yapan Yuvan Sakaş, dükkünma gelen bazr müş- terilere fahiş fiyatla yün ipliği satmış, cürmü meghut halinde ya. kalanarak asliye ikinci ceza mah- kemesine vörilmiştir. Yuvan dün yapılan muhakeme- sinde suçumu tevil ötmük istomiş ise de mahkemo köndisinin tevki- fine ve duruşmanım da — şahitlerin Gelbi için başka bir güne bırakıl- masına karar verilmiştir. Görüp düşündükçe: Giritten yük- selen ses Dünkü gazetelerde Giritteki Yunan kraliyle, Yunan hüküme- tinin bir tebliği çıktı. Başta Çolakoğlu olmak üzere altı Yunan Generalinin tardedil. diklerini bildiriyor. Tebliğde daha acı şeyler de var. İçinde vatana hiyanet, ka. nuDa itaatsizlik, düşmana — yar. dım gibi sözler de geçiyor. Yeryüzünde her kuvvet, bir merhaleye kadar hâkim, ondan sonra da mahkümdür, Bir daha kuvvetli, bileğimizi büker, silâ- himızı kırar, yaralı gövdemize basarak hudutlarımızı asar. Bunq diyecek yoktur. — Yalnız knsarı.j çe iki varlık diye tanı. nır, Biri, işte şu yukarda söyle. diğim madde insandır, ki bir da. ha kuvyetli gövdenin ağır cökü- şü önünde bükülüp yerlere seri. lir. İç adam, ruh insan ise, hiç bir silâhla yaralanamaz. Hiç bir kuvvet, ona zincir vuramaz. İç adamı, ruh insanı ancak kendi gönül tefeslihünü — bozar. Böyle bir tefcasilhe uğramamış varlıklarım buzün düştükleri yer. den, yarm daha dinc ve daha sağlam kalkmaları, bütün tarih. lerin gahit olduğu bir a'm vaz- sıdır. Bütün mese'e, mağlüpların bu vasıflarını — kaybetmemelerinde düğümlenir. Yunanlılar, altı ay süren mu. harebede, İtalyanlara karet, ramança çarpıştılar. Bu yedi — VARIT 7 MAYIS 1941 milyonluk bir kütle ile 50 milyon luk bir yığının - boğuşması idi. İki taraf da kendi toprağım- da dövüşmüyordu. Arnavutluk, bir müdafaa yeri değil, bir taar. ruzun sıçrama tahtası idi. İtal, ya, daha geniş bir Akdeniz hâ. <imiyeti için bu küçük fethi yapmıştı. Fakat sert, yalçın bir. müda- faa, bü(ürâ hesapları altilet etti. Küçük kütle, büyük ü gibi çarplı. Kuııiyeü’:ğma gi tin müthis farkını bir kere daha gördük. Ama, ortaya bir başka hasım atılmca, iş, büyü tan dolma silâhlarla yenildiler. Alman, tabiyesi, Alman ku- mandası, Alman harp makinesi. Şüphesiz, ayrı ayrı birer kıymet. tir. Fakat “Termopil” de, “Olim. pos” da “Korent” de bir muka- vemet küvveti idi. İlk günlerde, Alman hrama şasıyor, yürüyüş kollarının mola verdikleri yerler arasındaki Be. işliğe akıl erdiremiyorduk. “Girit” ten gelen — tobliğ bu Bırrın arkahtarlarını da beraber getirmiş oldu. Şimdi öğreniyo. ruz, ki Epir ordusu, sol cenah kıtaları vilcutlarından evvel, ruh larımı hedef tutan bir. hücuma uğramışlar. Halbuki titremez yü, rekler ve yılmaz ruhlarla oralar. da bir Termopil mucizesi de da. ha yaratılabilirdi. Ne yamık, ki oralarda “fitne” bir kere daha muzaffer oldu. mert silâhlar bir kere daha a#ladı. Hakkı Süha GEZGİN ——— GÜNDEN GÜNE S_aheser mi, Birer eser mi? ENİ edebiyat meseleleri. nin £ tekrar — canlandığı Bu, ne demektir ? Birkaç delikan. İmın daha, sermayesini ortaya koyması ve birkaç orta yaşlı veya geçkin kâlantorun, bu sermayeyi küçüksemesi, alaya alması demektir. Filhakika yeni bir şiir neşre. dilmesi, matbuat âleminin bü. yüklü küçüklü bütün kalem tu- larları için, feyizli bir. mevzu kaynağı teşkil eder... Atılır, tutulur; karşılığı verilemiye. cek cerbezeli ifadelerle bir ta. kım tenkitler yapılır. Beriki taraf ise, büsbütün heyecanlanır, Ne diyeceğini sa. şırır; tutar birkaç şiir daha yazar; piyasa allak bullak olur. Şu hâdiselere ciddi bir göz atılacak olursa, anlaşılır ki, tu- Bu iniltiye bir başka hıçkırık cevap verdi. Marki de artık wsti- rabına edememiş, Markizin tabutu mezara konur- ken oraya, hemen tabutun üze. rine yıkılmış, hıçkırmıya başla. m'l.ııhm sonra merasim ıulııyct buldu, son dualar okundu ve mezar k bir daha gwm ışıklarını gol'm"k 'îndl“”k olan e nn üzerine kapandı. ; Markiyi de kaldırdılar, ıwlla_ rına girdiler ve ddeta Mı. *wyı rek mahzenden, bu ı;ııtuk a N raltı l WRapIJZn çıkarken Mırl:;uu. tık biraz yürümiye, bşşkı;:kı e Birdenbire Kristin ile ö “â rünce derhal genç kizın kekeliyerek: Dedi. Artık bü takdim etti. A :'.'"k"ği,, biribirinden A)'fl#'n' üç & rıma imkân kalmamıştı. aaa aa n için yalvt. rıyoardu: ordu. Beni yal- düy — Ne olür, 3&]““' > dar betbaht, o kadar ZavalIYlI ki... Ah :ü"i':i";fıf;i biliyor. Kristin hepsi tacak sunuz. Size söyliyecek, anla) hiç bir şey yok- rasında yalnızca yallılığımı anlıy.ıf;. iz benim Kak vaziyette î"ĞZ herkes yavaş ;“'ğ Ka KESi.'Jakla Kristini bir Ö- Kanlı Yazan: Gaston Löru üm havası içinde buluman şato. ?:ntut:u ve nihayet kırık, harap bir sesle: VN Gideceğim, dedi. - Gidece. fim, hem de uzaklara, çok uzak- lara gideceğim. Nereye mi? Ah, onu ben de hiç bilmiyorum. Fa. kat muhakkak ki artık burada bir dakika bile duramam. Çünkü burada o kadar çok hatıralar, m. T iğle kanayarlerlen bir büyük kapı açılıyor, diğer - bir kapı kalkıyor ve Kristinin çok iyi tanıdığı zayıf bir gölge orta. ya çıkıyor. Bu Saip handır.. “ Doktoru görür görmez Marki de yerinden kalkıyar. ——— — Doktor bir kelime bile söyle. miyor. Marki ellerini sıkıyor : — Allaha ısmarladık.. diyor.. Allaha 1smarladık. Bir dakika bile buralarda duramam — artık.. Derhal gidiyorum.. Ah ben onu ne kadar çok severdim.. ——— Ve gidiyor. ou.&yo:r!ç binip doktorla berabergi a Kristinle Jak şatonun önünde kalımca biran hiç bir Esrar ve maceralarla dolu zabıta romanı Bebek Çeviren: M. ACAR — Kimbilir, dedi, belki de bu adam karısını hakikaten sevi . yordu. — Seviyor muydu?.. Seviyor muydu? Sen bunu nasıl söylü . yorsun Jak.. — Doğru, hata ettim.. — diye Jak aksine gitmedi. Çünkü bil. hassa böyle zamanlarda nişanlı- sını kızdırmayı, onun sözlerinin aksini iddia etmeyi asla sevmer. di. Yerinden kalktı ve sesine aza. mi şefkati toplryarak: — Haydi, yavrucuğum, dedi. Artık biz de bu memleketten u. zaklaşabilirir. değil mi? Çünkü burada yapacak hiç bir işimiz kalmadı.. Gider ve onu unutmıya ederiz. mîn;n jetediğin yere git.. Ben burada kalryorum. —- Sen kalıyor musun? Fakat neden yavrum ? pancurlar arasından ğ — Evet. Sangor ile Sing Sing. Bak, onlar gitmediler.. Onlar git. meden ben nasıl gidebilirim. Kristin bu sözleri âdeta titre- yerek söylemişti. Jak yalvandı: — Kristin, ne olur, bana her şeyi anlat... Hiç bir şey anlamı. yorum., Dedi.. Fakat genç kız bu sözle. Te omuz silktive ondan sonra, sanki Jak yokmuş gibi hareket etmiye başladı. Bunun üzerine Kristin bulun. dukları salondan çıktı, — başka, geniş bir odaya geçti. Jak da ni- şanlısını takip etti. Fakat hiç | bir şey sormuyor, bir şey söyle. | miyordu. Bu şekilde şatonun za. | min katındaki odaların büyük bir kısmmı beraber dolaştılar.. ' Şato sanki terkedilmiş gibi bom boş görünüyordu. Bütün hizmet. - kârlar bu gibi merasimlerden sonra âdet olduğu üzere kendi köşelerine sinmişler, dua etmek- le meşguldüler... , Jakla Kristin asırlarım esrarı. nt taşıyan büyük ve eski sistem | döşenmiş odaları geçtiler. Bu o. daların hepsi fevkalâde — suretta | döşenmiş, Takat belki pancurları | ayfardanberi açılınadığı için küf kokusuna boğulmustu. Kristin muttasıl — ilerliyordu. | tulan yol yanlıştır. —Şiiri zan şairler, bu ı—mrkriî.i —â kikaten yeni", “bütün manasi. le şiir” ve “birer şaheser” gibi göstermekte hata ediyorlar... Tenkit edenler ise, bu tserlende aynı meziyetleri arastırdıkları için yanlış yoldadırlar. Zi Halbuki, bu, bir edebi harı- kettir, ccreyandır. janrdır... Zamanla tekâmül edebilir. Ya. hut sönüp daha kuvvetlisi çı. kabilir. İşin henüz ğ ken, niçin nihaf hükümler ve- rerek biribirimizi dedirfin edi. yoruz bilmem ki!? BİKMET MÜNİR !Yirmi yıl evvelki Vakı 7 Maym 981 Yirmi yıl önceki Hiedirellez Dün Hidireller olmak münaasi 16 İstanbulum mesire yerleri yarI kadar görülmemiş bir kalahalı d ae T Z. yenler dün saatlerce beklemişlerdir. Teglence yerlerine giden halkın sayı. #t Vasati olarak 200 bini göçmiştir. 7.5.1941 803 Ajans 1030 Ajamı hnberteri Baberteri 818 Haft 1943 Ziraat program takvimi BAS Bv kadmı — 19.50 Fünıl heyeti 1229 Müzik 2015 Radya kafif şarkı garetesi ve türküler 2043 Muhtetit 1250 Ajans varlı ve haberleri türküler 1808 Şarkı ve 2110 Konuşma türküler 1125 Beki İstan. 1320 Radyo bul — türkü salon ve kantoları örkestrası 2147 Riyasetlewm YRO3 Kencerte dur bandası 1880 Deş politika 2280 Ajans HAdiseleri haberlari 184T Çöcük santi 1245 Cazband | Lise bitirme imtihanları Lize bittrme imtihanları bugün tetkik ediyordu.. Nihayet nişan- Nihayet dar bir sofaya geldiler. | tamamlanacaktır. Bitirme imtihan İtsıma : — Bak!.. dedi. Jak başını uzattı. Kristin de. vam etti: tiğim için muhakkak tanıman — Sangor ile Sing Sing değil mi? Genç kız buradan #deta koşarca. sma geçti ve artık mermer ba- samakları, korkulukları yenmiş olan geniş merdivenlerden yuka. İrsının küçük safadan bu hdırgr?üegıddğh ü bir türlü anlıyamamıştı. (Devamı var) larında muvaffak olan talebeler Pün edilerek, ayın dokuzundan iti. baren olgunluk imtihanlarına almua- caklardır. VAKIT'A ABONE OLUNUZ