2 — VARTF 20 ŞUBAT 1941 f Radyo Gazetesi Türk-Bulgar doşt- luğuuna akisleri 'Türk » Bulgar dostluk beyannamasi Jünya malbuatıni ve saulyolarını alâ. naAdar eden — başlıca rmeseic olmakta levam etmektedir. Alihvar- devletleri tşından da — bir mopaganda vesileri çıkarmışlardır. Almanlar bu dostlük beyaanamusi. Ün gerki Avrüpadaki — İngiliz siyasi MÜfUZU için bir darbe tegkil etmiş ol- Juğusu söylemekledirler. — Hâdisçleri Berlin göziyle gören ve Berlin ağzı e — konuşan Roma da Türk - Bulgar dost. Dak beyannamesini ayni çekilde gör. mekte ve gösltermekledir. | Japonya da mihver ortaklarıma u- yarak DU anlaşmayıi İzgilterenin müğe übiyeti şeklinde göslermek istemek- tedir. İngiltere — matbuatı 40 knlaşmayı u geküde kabul etmemekte, müzake, yelerden İngiltermsiz malümattar e- düldiğini ve Türkiyenin bütün anlaşe olduğunu yazmaktadır. Umurmiyetle dünya her memleketin BÜ ©u amaşmayı yi kargılamış — olduğu EÇ Röylenir. Bühasaa ba — anlaşmanın Bulkanlardaki uksit —bu memleketler Balkının sulha olan bağlılığını bir ke- Te daha teyit etmiştir. KN Malkanlarda vaziyet gevgemiş Ucan gelen baberler Uzak Şarktaki gerzin. Hgin birdenbire yeniden artmış oldu Bunu göstermektedir. İngilizler Singapura ve Malczya yarım adasına külliyetli miklarda aa. kor çıkarmışlardır. İngilterenin Uzak Şurkts olddi tedbirler almakta olduğu Ö gelen — haberlerden — anlaşılmaktadır. Dün İngiliz radyosu Singapur boğazı DK Givarına mayn döküldüğünü haber İN vermişti. Singapur boğası Uzak Şar — ka giden en büyük ticazet geçididir. Ve bu göçit ile en ziyade alâkadar a. lan Juponyadır. Bu vaziyetle Japonya D abluka altına alınmış demektir. Haile Selâsiyenin — kuvvetleri — Kahire, 19 (A.A.) -— Orta Şark İngiliz hvvotlzrlw umumi > karargâhının iği: Habeşistanda Haheş vatanper verlerinin Cojjam bölgesindeki vaziyetleri memnuniyeti muci, bir şekilde mütemadiyen hl'r. şaf etmektedir. « Enjabara zaptedilmiş ve bü- yük miktarda esir alınmıştır. İ- talyanların Picoolo Abbâi kara, kolu da işgal edilmiştir. İtalyan Somalisinde Juba nch Ki hattı boyunca cereyan eden haretât İlerlemektedir. « -Diğer cephelerde vıdyı:. de. yeketi de şehir tehdit teşkil .tmektodir. Ş Diğer — taraftan impara -r — Haile Selâsiyenin — vatanperver £ lerden mürekkep ordusu Habe, P yeni bir muvaflakıyet Tana gölünün 60 kilometi kadar cenubu garbisinde bulu - etmişlerdir. şehir mavi Nilin yukarı kıs bulurmaktadır. * manlarına sadık kaldığımı taarih etmiş - Umumi sulh teşebbüsü Japon hükümeti namına söz söyle meğe salâlilyetlil Baran Koko demiş. tir kit "— Japonyanın emeli sulhun auha- tazasından ibarettir. Japonya yalnız şarki Asyada değil, dünyanın her tae rafında sulh için mutavassıt olarak barekete âmadedir.., Bu sözler İngiltarede bayretle kar gılanmıştır. Bu haberler harbin aeti ©eni için bir tavnasut teklifi olduğuna göre Çin harbini aihayetlendiremiyen Japonyanın diğer mubartplare nasti mutavassıtlık rölünü — yapacağı aörur dabilir, İngiltere bu teklifi pek eiddi kabul etmiyor. Bu teklifin Amterikadaki tesirine gelince, Amerikan hariciye müsteşar Vels demiştir ki: Biz sözlere değil ha. roketlere bakarız, Vişi hükümeti üzerindeki tazyik Vişi hükümetinin yeniden uteş altı ba alındığı Parix radyo ve gazetele. rinden anlaşılmaktadır. Flandenin çe Kilmesiyle Uir müddet için Fransız bükümeti daralmiş daralmış nihayet birkaç kişiye inhisar etmiştir. Şirodi Minreşi) Peten vardır. Dartan başva. kil muavinliğini, dahiltya, hariciye ve balriye nazırlıklarını nefzlade comet miştir. Sonra —bir de burbiye nazırı General Hutzingar vardır. Kski nazır. lar hücuma hedef oldukları saman bu şahaiyetler masun kalmışlurdı. Şimdi yeniden — Vişiye hücum — başlamıştır. Bu hücumların bodef! nedir. Amiral Darlanın yeniden Parise gittiği haber veriliyor. Dartan, Laval ve Almanya ile işberliği yapmak teşabbüsünde bu Yunacaktır. Laval denince masele do nanmaya dayanıyor. Amiral Darlanın donanmayı teslimi kabul etmiyoceği kabul olunur. İtalyan donanması ne olacak? Diğer taraftan Alman deniz kuv vetileri kumandanı Amiral HRidar ile Italyan deniz kuvvetleri kumandanla. rı aârasında bir görüşme yapılmıştır Bu görüşmelerin İtalyan dananması mim Alman kumandas tallına verilme vi esasina matuf olduğu tahmin odi lir, Filhakika İtalyan deniz kuvvetla. ri de hava kuvvetleri göçici bir faali Garelerine geçtiği takdirde ve Fraanız donanmasını da alırlarsa — Akdenizde İngilirz deniz hâkimiyetini kırascakları At söylüyorlar. “Tabü buna kendiler? inanıyorlar. Yuanan - İtalyan harbi Altı gün evvel başlamış olan Yu- Ban ileri hareketi bütün — cephelerde ve bilhassa merkez kıstmımda inkişaf lar kaydetmiştir. Klisuranın şimaal batısında Marisa Ve Arizda mevkilerini zaptederek Te. Pedeleni 15 kiometre geride bırak mışlardır. Tepedelendeki İtalyan kuve vetleri geri çekiledilmek için Yunan ların ileri kuvvetlerine mukabil taar. ruzlar yapmaktadırlar.. Bu taarruzlar g000 gündüz Muttasıl devam etmek tedir, Fakat İtalyanlar — ba mukabi! taarruzlarında muvaffek olumamışlur ve d Orka asker kaybetmişzlerdir. Çarpışma çok şiddetli ve kanlı ol. du, Biribirlerini parçalarcasına bo Buştular, Binlerce insan kanı aktı. Neticede Giyasettin, bütün kuvvet lerinin canlarını kurtarmak için bi- ver tarafa kaçtıklarını gördü. Evet, berkes kaçıyordu ve kaç mıştı. Tarihin kaydettiğine göre bir fert kalmamıştı, , ©O saman, Giyasettin kendisini feci bir âkıbetin «eklemekte oldu- ğunu hisasetti. * Nereye gidecekti. Ankaraya,, dediler.. Ankaraya, babaaının canı kadar sevdiği Melikesini boğdurduğu An- kara kalesine.. Çare yoktu, Moğollar w—ıx tuğu vakit, Anadolu ovalarından, dağlarmdan akryorlardı. Sivasın bütün surlarını yıktılar, larsa, bütün mallarını Mogol or « dusuna teslim etsinler.. Merhamot yoktu, Sırlanma para etmiyordu. Emre itaat etmemenin misgllerini görmüşlerdi. Sivaslılar canlarını kurtardılar, Kayseri gaflet etti. Yıllarca gevk vo eğlenceden başka bir şey gör- miyen Kayseri, kırların" üç gün mü dafaa etti. Üçüncü gün, Kayseri sokaklarında tellâl bağırmadı. Sa- dece kılıç şakırtılart duyuldü. Bütün erkeklerinin başları ke- sildi. , Kadım ve çocuk öldürülmüyorsa esir ediliyordu. Moğollar, buradan Erzincana Aaktılar. Burası da Kayserinin âkı. betine uğradı. | E————————— —— — Kösedağda iki taraf karşılaştı. gp —amaammu B NO2 O Yazan: NİYAZİ AHMET : NASI sever — Başı dünkü sayımızda « İÇKİ YÜZÜNDEN KAYBETTİKLERİMİZ AlI Şükrü Bey (devamin) — Bu bir mülyon lira gözünüzü — korkulmasın Hapisbanede bulunan adamların çoğu içki yüzünden buraya girmiştir. Run sarm mecudünü, alalet ve akame. oe mağiküm olan müstahsil — kalla- rin adedini düşünecek — oluraanız bu yüzden umumi servetin uğradığı Za- rarı takdir buyurursunuz. Hapla olan dazıa kaymeli istihaaliyesini, ya ölen adamların — kıymeti içtimaiyesini bir düşününüz! Zannederim, bu (enalık. tarın önüne geçilmek dölayısiyle hi «ümetin edeceği kâr, bir müyon lira yı fazlasiyle tazmıln edecek blr geydir İçki yözünden memleketin hayatı iç timaiyesini düşününüz, içki yüzünden akamete mahküm odunların istihaal kuvvatindan cemiyetin mahrum kal. masını düşününüz, bir milyon Hlranın buna karşı ne kıymeti olabilir? İçki yüzündan hapla olan kimsalerin çalış. malearı itibariyle — vereoekleri kazanç vergilerini düşünün: — Bunlar bile o menhuş bir milyon llrayı telâfi ede- bilir., Gönra bu iüyadın sevkiyle ve her akşam içmek dolayısiyle dimağ- daki kadreti ve kuvveti kaybelmek yüzünden Htihsalâtı maddiyedeki nok. sanı da hazineye ve servetal umuml- yeye ilâve ediniz. Sasler — Ya yıkılan evler... Ali Şükrü Bey (Devamla) — Bün- dan başka, bilhasaa birim momleketi, miz için, nüfusu umumiyaye indirilen darbeyi düşününüz: Bu yüzden birçok dalâk yapılıyor, hanlmanlar yıkılıyor. Bir arkadaşımız geçenlerde — kız öy> natmak meselesinin önüne geçmek lse tiyordu; içkinin önüne geçsin. Cina yetleri azaltmak istiyorsanız — evvelâ içkinin önüne geçiniz, GİZLİCE İÇENLER ÜÇ KİŞİ İKEN.. Trabzonun Büyük Liman — nahiye, sinden çıktığım zaman orada, zanne derim Xxi, azaml üç kişi içiyordu; bune iar da aleal değil. Bugün, sizi temin ederim, ki yedi yaşından ilibaren içi- yörlert Her futdrle öşindünün üi bir meybasedir. Bizim Trabson ima! et. *| mayi bilmez. Oruya bevkederlerse alır, bunlar bunu bulamazlar ve eli bir dereceye kadar kurtarırız. Efendiler, meselâ Konyada bir köy d müstahailâtını alıp şehre getiriyor. satıyor, parasiyle bir binlik rakı alıp gidiyor, Köylü yumurtasmı, — yağını sattığı vakit günlerce arayıp bulami. yacağına, gizli yerde bin türlü kor ku altında yarım okka bulacağına ka. Bt alsa, İmkânı yok, rakı almadan kö- yüne gider. Refik Bey (Konya) — Yalnın Kotte ys değii... Alı Şükrü Bey (devamla) — Yalnız Birinci Meclis l ve nelerle uğraştı? İçki yasağı tek Konya Mebd'usu Refik (Şimdi Bursada validir) Konya değil; evvelce kendi memleker timden bahsettim. BU BİR ANLAK MESELESİ MİDİR? Arkadaşlardan biri diyor ve zan. zelerim, Nazır Beyalandi de — iştirâk ediyor: Bu bir ahlâk mesclesidir. Bunun için fazla söylemiyeceğim: Ahlâk ve irfan itibariyle ahlâke itâ- No demeli? demeli?) sütununun mevguları &- rasma almak İstiyor, Niçin? Zahir, (açıyor) açmamış Şil, biziz; fakat Nurettin Artamın da kendi yazdığı gazeteyi — yük. sek sesle — pkumak üzere önüne agçtığmı radyonun sözcüsü pek ya> kmdan gürmektedir. Biz keltmeleri mutlaka hakiki, mahdut, muayyen manalarilo kul. Tanmuvız. Mecezf yollar onlara ye- ni vazifeler gördürmeye, hakiki manada müştereklikler hasil ol- mava baslar, Sonra birim radvo nun televirzyon'a bir haxrirk yap- makta olduğunu da söyliyemez mi- viz? Bir gün eazetelerin gerçek. ten nerldrömt de görenadiz. Bununla beraber dösünüvoruz: Galiba bu gkinmenmuzu — tatmin etmelr ve tahif — ifalamiri kavbat memek için bazı günlerde de (Simdi Nurettin Artem radvo Pa getesini nevvor) damemeli, (Sima' Nurettin Artamdan Tnüvo sazete #ni dinliverekeiniz) demeli, SELÇUĞLAR SASZAYINDAN Ankara Kalesin2 Büyük Tarihi Harp, Sevda ve İntikam romar Bettuu © kadar Üzmüuğüu, K, bü. tün günlerini derin bir yels içinde geçiriyor, kimse ile konuşmak 5- temiyordu. Bu kederli zamanların- da kendisini tesell! eden sevgili ':ımmın'ıı idi, Bu güzel Kafkas — Ne üzülüyorsun Giyasettin, diyordu. Çok şükür sıhhatin yerin. dedir, Bir gün hepsi yorine gele- eek, Seni bu felâketlere sürükle- yenlerin cezasını verdin.. Bundan sonra mümlek “ düsündüğünü gö renler etrafını alacaklar, Giyasettin sevgili — karısımı ok- guyor: — Yok Tamar, diyor, öyle de- l Çok fena işlar yaptım. Bunun cerasını daha çekmedim, Binlerce izsan benim yüzlünden öldü. Bin. Terce aâile yoksül kaldı. Onların ahi var Tw ar., — Öyle düşünme.. Simdi yüz binlerce insan sana dua ediyor. — Öyle mi santyoraun.. — Elbatta. Giyasetlin, Tamarın iyi kalplili- ğine, kendisine bağlılığma karsı sonsaz bir za — duvuvordu. Bir hü- kümdar karısı olduğu halde ona bu müunmeleyi — yanamıyordu, Ta- mar bazan iztrrap içinde, çok de- fa korku iİle kıvrantyordu. Öyle :ıkeı kendisinden şikâyet etmiyaor- u. — Tamar, seni istediğim ribi mastıt sdümedim, İstiyordum ki bir Giyasettinin gözyaşları Üstüste gelen folâketler Giya- armın olsun ve onü yerine gölire- *mükâfatı bu —İ yim, bilsan bu beni ne kâcar se- vindirecek, hay.tımın en büyük lacak Tamar,, Tamar, koc'sından sonra, belki do kocası kadar oğlu — Alâeddin Keykubadı seviyordu. — Oğlumu memrzun etmen, ba- na yapacağın €en büyük iyiliktir Giyasettin, Giyasottin, bu sözün manssmı hemen anlamışıı, Tamar demek istiyordu, ki biz gözlerimizi kana. dığımız vakit, bırakacağın tahta oğlumu veliaht brrak.. Halbuk! Gi- yasettinin Rum ve Türk kartlarm. dan iki oğlu daha vardr ve hak on- larındı. Babasmı hatırladı, mücadele 1o göçen sönelerin tatir, aer hatıra. larmı bir daha yaşadı, acı tecrü- balerin dertinden sonra: — Hayır Tamar.. Bunu yapa « mam,, Bu bir haksızlık olur, de- mesi lâzımdı. Fakat demodi. Ba. bası Keykubat da diyememişti. Tamarı kucakladı: — Bundan biç merak etme, de di, O ön büyük makama sahip o- Tactak, benim ve senin namtnt yas şatacaktır. Tamar oğlunu çağırdı. Onu ku- cakladı. Uzun vzun Ööptü. Sonra: — Haydi git, babanın ellerini öp.. dodi. Giyasettinin kalbi müthis bir sar Sıntı ile çarpıyordu. Düşmemek için güçlükle kendini — zaptediyordu. Bütün vilcudu titriyorda., ! t Hİ el Ş ğ 2 "T Hiyi z İLE H ğ j İ İ ? v $ : İ İ ! : ğ İ â—; | z z İ H .. İ ; İ j t | il İ İ İ | ? HŞ ) ! : î İ İİ AA p B şı İ | Vehbi £fendi (Konya) — Kifayel tan evvel büşka bir meseleyi batırıst tı; dedi kiz — Efesdim, Maliye Vokilinin rüsu mun tezyidine da$e bir kaç maddetik bir Jâyihal kanuniyesi var. (Rüsumur tezyidinin bu kanunim tanilüku var Ekisi bir müzakere edilmek lâzımdır.) diye bir meselei müste'hire çıkardı. Şimdi bu meseleyi halledelim. Ali Şükrü Bey telâş ile attldı. Hü ikümetin layihasını evvelse müzakere. ye kazar vermek teklifi suya düşür. mek oşbilirdi: Meselal milatehirö'nin — buradı mevki yoktur, dedi; rüsumun teğyi dıne Zzaten lüzüum yoktur. Kanan bu şekiide Kabul edilirse o vaktt mesole' müste'ineye ait sir şay kalmaz, Pakat soysallı üyeti değildi; ortada müzakereyi kAfI göütenler bir ekseri Elini öptürdü, Sonra: — Keykubat, dedi. seni yerime velinht tayin edeceğim, Bon Bldük- ten sönrü tahta Ben geçetceksin Sekçuk tahtı senin olacak ve bu mülkü sen idare odeceksin., Hariş kikkümdar titriyordu. — Haydi, şimdi dairelerinize gid'n.. dedi. Tamar minnet ve şülkranla ko casınm yüzüne baktı: Giyserttin: — Zavallı kadın, şu anda neler hisse'tifimi bir bilsen,, diye dü- şündü, Yalnız başına kalmen kap'yı ka- padı ve koca hükümdar bir çocuk Bibi hickıra hiçkıra ağlamağa baş lattı. Dakikalarca ağladı, Bir ta. rTaftan gene düsünüyor, — vaptığı isleri birer birer hatırlryordu. Me- like Adiliyeyi boğdurduğu aklına geldi : — BEvet dedi. Bir gün Alâcddi- ni de benim kardeşime yaptığ m Bgibi tahtında nindirecekler ve evet ve Tamarı da kim bil'r hanzi ka. leye atacaklar,. Bir gün de bir şey den haberi yökken bir sörseri onu bofum frlatacak,, Kendini tutamadı. Deli gibi ka pıyı aety, Sesinin bütün kuvvetile: — Tamar.. Tamar,. Diye bağırdı. Tamar odava girdiği vakit kork. ta. Girasettin. tanmmıyacak hale gelmleti. — Ne var., Ne oluyor.. — Bir şey yok Tamar.. gel,. be- Bim yanmmda kal, Bir yere gitme, benden nvrılma.. — Faekat ne var Giyasettin.. 8'zi bu hale getiren sebap ne?, Niçin,. — Bir şey gorma Tamar,. Hiç bir sey sarma,. Yalnız burada kal, benim vanımdan ayrtıma. (Devam var) | aâdısa er arasık Dil kontroiGü Türkçamize 4 kelimelerin hangilerilt relim? Hangilerini KPi odelim ? Bu meaele — &€ zetelerde münakaşâ luyor. Son günlerde Nİ di ile Hayri Muhittin Vg yazılarından ilhami 8187 Safa, güzel bir fıkra | ticode verdiği hüküm Z "Gidip gelme,, — YEĞĞİ rötur,, , “gecikme, Vi gibi kelimeleri - Fakat “ yerine “şeytan şenifi' 5 cek şekilde acaipliklef mryalım. Bunları oidÜT dilimize alatım. — Yatni çin bir. köntrol li kontrol ne maarif ne de di! kurumü kontrol Türk sanatk&i” — kidir: Ona güvenin!ze , Bize kalırsa bu KC | sanatkârınn tabil DİT ğ | Fakat meseleyi yine Türk sanatkârına ait 5 hak bir tarafta yine Ü beraber umumi ol: limenin dilimize alın? olduğu hakkında ic8V'i | ka bir fikir £ bir “fetva verici, angiklopedik bir büyük labilir. Hiç şüphe yok ki kâletince neşri — takâ büyük ansiklonedi V ve neşredilirse bu süle gelecektir. lanması İçin on bet. beklemek icap eden bü evvel ansiklonedi — BETİL linden geçen bir. bÜR nceri mümlrün AdeAil Ameritvan 15 gün sonra bir © kişiye baliğ Vaşington, 19 (4. biye nezareti — taral 4 men bildirildiğine FÜĞ H müdafaa ,9* u ne bildirmiştir. Bu -i ma her yeri tayin edilmis © Budapeşte, 19 ( car ajansı bildiriyor” Sol'm naibi Horty, 'ya ataşemilite! yi Adayın yerine iul"ll" 81 Otto Hatyr tavin Ü yet kokusu veriyordu. me'| dahiP'yi almış: — Müzakere uzulü h yeceğiin; mızamname © yacağun! dıyordu. Okudu. 56 mcı maddü Ü 4 hitam verilmesinin al€) yenler olursa M söZ veriyordu. Hulüat Efendi ım:'“, gi renin kifayeti aleyhinde yoktur söytemeye! diyü 4 nalde müsükerenin dair söz söylüyebilirminize n ona teslim ettirereli — O halde hakta (f dediği balde bir türlü 6Ö* — lamadı. İngilterede bof! manlardan V? zarfındâ 1502 s:vil Ö” Lonrdra, 19 (A-A gl kânun ayı ö bhavz hücumları e$f ge sivi! ölmüş, 2012 8 / g nede kalmalarını ! zelilde yaralanmıstT gi lümatı veren dahtli ©Ülş zareti gunu ilâve Ölenler 720 erkek. Tp ve 18 yaşmdan . ibarettir. Yaralatf erkek, 682 kadın — Vö dan küçük 159 $ kalan 26 kişi benili © memiştir.