AMERiİKADA. Yazan: Iskender F. Sertelli göyle bir makta gecikmedi. göründüğü Halbuki, Harrv. Yusufu yer- “-ııd"__ olmadığını den kalkamıyacak sanıyor ve üzerine atılmağa — hazırlanıyor- Yusufu du. Yusuf, hasmının boynuna öy- le bir sarılış sarıldı ki.. Harry bindenbire sendeledi, üzarine bir dağ çökmüş gibi sarsıldı. Yusuf hasınını biraz ezmek istiyordu. Güreşin ilk on beş dakikasında Yusuf — hasmına birçok fırsatlar vererek cesare- sezmişti. Harry bir iki kere ensesinden çekip yere vurmak istemişse de, Yusufun sabit bir kavak ağacı gibi, olduğu yerde dimdik u — görünce, Yusuf hakkmdaki — kansatleri büsbütün değişmişti. Birçok güreşlerde daima tuş- la galip gelen Amerikalı pehli- vean acaba bu güreşte ne yapmı- caktı? Harry, meydana çıkmadan, kendi menejerine: — Onu mutlaka, sırtımı yere getirmek suretiyle yenmeliyim.. Demişti. O bu maksat ve bu geye ile dövüşüyordu. Yusuf,» meydana — çıkarken, terciimanıma sadece şunu söyle malsti: “— Güreşten sonra, yemeği Bogosun dükkânında yiyelim, olmaz mı?,, Yusuf, o gece güreşeceği - ÇİN, ikindi kahvaltısından — bat- ka birsey yememişti. Karnı fe- na halde acıkmıştı. Güreşten sSonra Bogosa gitmeyi düşünen Yusufu, sirk direktörü o gece yalnız bırakır mıydi? Güreşten sonra kimbilir ne relere gideceklerdi! ... Mihracenin Jocasında ufak bir hareket oldu. Bir iki kişi Birip çıktı. Mesele biraz sonra anlaşıldı: Büyük mikyasta bah- 5& tutuşan Amerikalı zenginler- den iki kişi mihracenin locasina Bgiderek: ç p — Müşterek bahsimize- sizin de iştirakinizi rica ediyoruz. Demişlerdi. Lâhor mehracesi sormuştu: — Kimin kazanacağımı tah- min ediyorsunuz? — Tahmin değil.. fakat kuv- vetle umuyoruz: Harry galip gelecektir. — Galip gelmezse?. — On bin dolar kaybedece- ğiz. — Çok az. Ve gülerek ilkve etti: — Ben ancak Yusufun galip geleceğini umuyorum. Ve bu- nun için — aksi sabit olursa — elli bin dolar kaybetmeğe hazı. rım. Amerikalılar, elli bin dolara kavuşacaklarından ve Harrynin galip gel :ceğinden o kadar emin görünüyorlardı ki... — Bahsi hemen kabul ediyo- rüz. Diyerek, ayak üstünde, icap eden şahitler huzurunda “bahis karneleri,, imzalanmıştı. Bu, o gecenin en büyük bah- Bi müştereklerinden oiriydi. A- merikalılar birkaç kişi... Fakat, karşılarında elli bin doları ala- cak veya ödeyecek bir tek adam vardı: Lahor mihracesi. Amerikalılar, âdetleri iktizası olarak, sirkte hazır — bulunan noteri de gahit göstermişler ve isi ona havale etmişlerdi. Sirkte bundan başka, daha küçük mikyasta — olmak üzere birçok bahislere girişiliyor, bir çgok paralar dönüyordu. / Hanigi tarafm galip, hangisi- nin mağlüp olacağı belli deği- di. Bunu kestirmek de mümklün olmuyordu. Zira, ortada, düz- yanın en meşhur ve en kuvvetli iki pehlivanı çarpışıyordu. Gazetecilerden birinin dediği gibi: “— Nevyork müthiş bir sar- sıntı geçiriyor!., Ve herkes heyecandan boğu- Tacakmış, tıkanacakmış gibi, ol- duğu yerde titriyordu, « Bir aralık Yusufun birdenbi- Te yere düsmesi, seyirciler ta- rafından feaa tefsir edildi: “e Bu, ilk aarsıntıdır. Yusuf g:ışmhi)uhı ilk sinyalini ver- ayoı—ı.;:w Teş lŞtİ. Yüksek bahislere tutuşan A- merikalı zenginler: — Şimdi neredeyse — Lâhor nehracesinin ell e İ T elti bin dolarını a- Di; Yusuf — birdenbi Ye ğ üire — silkindi.. Harry saşaladı. tini, atılgünlığını ve tahammü- lünü denemat istemişti. Valker, bu vaziyet hâdis o- Tuncaya kadar — bütün ümit- leri kırılmış bir halde — güreşi seyrediyor ve arkadaşına : çıkmadı. — Harrynin çevikliği arştsmda bir değirmen taşı ka- dar ağır davranıyor. Diyordu. Valkerin görüşüne ve düşlünü- şüine birçok kimseler iştirak e- diyor, sirk direktörünüböyle gör- mekte ve böyle düşünmekte hak- H buluyordu. Yusufun meneteri Mister To- mas bile ümitsizliğe düşmüştü: —— Ben bu adamın kuvvetini ölçtüm.. ÖOyunlarımı — denedim.. Neden hareketsiz. dayraniyor? eden atelyemde bana saldırdır ğ1 gibi çevik davranmıyoar? Diyerek kızıyordu. Gazetecilerden biri: — Sokakta arslan parçala- mak, yemekte koskoca bir. ku- zuyu yemek marifet değil.. Harryi yenmek lâzım, Diye söylenmeğe başlamıştı. Bu sözü söyliyen gazeteciyo, seyircilerden biri: — Sade yenmek — değil, biraz da oyun bilmek, maharet göz- termek lâzım değil mi? Diye cevap veriyordu. Sirkin içinde bulunan binler. €e seyircinin, sanki bir gırtlak. tan nefes alryormuş gibi, sesi çıkmıyor.. herkes — heyecanla, sükünetle bu müthiş — güreşi sevrediyordu. (Devamı var) * Yolcuları az, yahut —sapa ie- tasyonlarda tren âmirlerinden bir çoğu hayvan besler. İzmir banliyöleri: birinin son du- rak yeri olan Seydiköy âmiri Hasan Hüseyin de bunlardan bi- riydi. İzmir ekspresinde gidip ge- lenler bu küçük istasyonu tam- maz. Çünkü Aydın demiryolu Gaziemirden bir kavis yaparak ayrılır; ve sol tarafta bir tü- tün tarlasmı yavaş yavaş geç- tikten sonra eski Rum evlerinin içinden köye girer; bir zeytin yağı fahrikasının yanıbaşında durur. Yani istasyon, mevkii itibariyle köyün cenup kapısın- dadır. Fakat köye açılan beş on metrelik — yegân. asfalt yola rağmen bu tarafa hiç kimsenin uğradığı yoktur. İşte bu sebepten, istasyon â- miri de kuştan, köpekten vaz- geçip beklr olduğu ve istasyon- da yalnız bulunduğu — için müây mun besliyordu. *“Kapiten,, bu küçük maymu- nun İami idi. Ama, niçin Mus- tafa, Nuri değil de Kapiten?7.. Bu ayrı bir meseledir. Şunu da unutmayınız. ki bizde bütün hayvanların isimleri böyledir. Yani ecnebidir: Müjik, Ceki, Bobi gibi.. Hasan Hüseyine köyden bir gokları takılır: — Ulan, Hasan Hüseyin der- ler; maymun da beslenir mi ki ulan?, — Neye beslenmesin ki be hemgerim?.. Kötü bir evlât ye. tiştirmektense bir Insan taklidi büyütmek yeğdir! — Hay Hasan Hlüseyin hayt. Dediğine de bak bir defa.. Şu *“gsenin,, ki kaçmayıp- da sana bir çocuk yapsaydı böyle dimez din ya Hasan Hüseyin... Hasan Hüseyin: — “Derdim!,, diye mrar eder; — köylüler * mezdin,, diye ayak direr; hülü- | ga boş günler böylece geçer gi- Bu kalkış, güreşlerde esine | derdi. rastlanmıyan milthiş bir kalkıs- | Fakat köyde Hasan Hüseyi- $e Yusuf ayağa kalkar kalis | nin maymununa herkes alıştığı TMmas hasmınım boynuna sarıl- | halde köyün imamr bir türlü 12.1.941 Pazar 9.00: Program — ve memleket saat ayarı, 003: Ajana haberleri, 0.18: Mü zik: Marşlar (Pl.) -9.45/10.00 Bv kaz dızi — Yemek Hatesi, 12.30 progğram ve memleket aat ayarı, 1288: — Mü- zik: Saz eserleri, 12.60 Ajans haber- deri, 1306: Müzik: Müşterek şarkılar. 13.26/M4.80 Müzik: Radyo — malon or- kestrası, (Viyolonlat Necip Aşkın & garesinda), 1R.00: Program ve menı keket saat ayarı, 18.08: Müzik: Rad- yo CaZ örkestrası, (İbrahim Özgür |- daresinde). 18.50: Müzik: — Fasıl he yeti, 19.80 Memleket aat ayarı ve Ağans haberleri, 10.45: Müzik: Şarkı- lar, 20.15: Müzik: Tino Rossi plâkları, 2030 Konuşma, 20,45 Müzik: — Şarlı ve türküler, ZL15: Kanuşma, — 21,30: Temsil, 22.90: Memleket aaat ayarı Ajans haberleri ve Ajans spor servisi, 22.50: Müzik: Dans müziği — (PL.) 23.25/2330: Yarınki program ve kar pazış, 13.1.941 Pazartesi $.00: Program — ve memleket sast Ayarı, B08: Ağans habetleri, 8.18: Mü zik: Hafif program (Pi.) 645/9,00: Ev kadını — Konuşma, 1230; Pror gram ve memleket saat ayur, 12.33: Müzik; Şarkılar, 12.50: Ajana haber leri, 18.06: Wbik: Şacki ve türküler, 13.20/1400: Müzik: Kârışık program (PL) 1800: Program — ve memleket saât ayarı, 18.03: Müzik: Radyo baz erkestrası, (İbrakim Özgür idaresin- de), 1840: Müzik: Radyo ince saz keyeti, 10.15: Müzik: Piyanist virtü- ozlar (PL) 19.30: Memleket sant a yarı ve Ajans haberleri, 1945: Müzik Kadın'ardan fasıl — şarkıları, — 2016: Raüyo gazetesi, 2045: Müzik: — Şan Bolo - Azize Duru (Soprano), 21.00: Müzik: Dinleyici istekleri, 21.80: Ko nüşma, 2148: Müzik: 14.1.941 Salı $.00: Program —ve memleket sant ayarı, $,08: Müzik: Hafif program (PLy 848/400 Bv kadını — Yemek Histesi, 12.80: Progrüm ve moemleket skat ayarı, 12.88: Müzik: Türkçe plüklar, 12.50: Ağjama haberleri, 1305 İ günleri İzmire inenler olur. Bunlar da üç dört bakkal, bir nalbant, her men dönmek üÜzere inen bir iki köylüdür. Bunun haricinde is- tasyonda ancak posta memur - ları gözükür; banliyö asıl Ga ziemirden, Piyade nılıymm a-. bitleri ve tayyarecilerle dolar. Bunu maksadım ral istasyon önünü süpürmek, kışsa şömine için odup kesmok... Bütün bun- lar hep cumartesi toplanırlardı. Bunur haricinde Hasan Hüseyi.) köylüleri kahveden kaldırarak istasyona getirir; yahut kahve- de ise mübahaseye girişirdi: — gmlm Kapiten yok mu?.. —-E. — Artık yemekte — çatal kul. tanıyor.. — Ama yaptın ha Hasan Hü- seyin. Maymun da nasıl çatal kullanabilir be*.. Yahut: — Benim Kapiten yok mu? Dün akşam tam bir yirmi dor kuzluğu yuvarladı. İclerinden biri bir gün şöyle dedi: — Benin Kapiten bilet kese. biliyor mu Hasan Hüseyin; ona bak sen? Kahvede bir gülüşme oldu: - — Hah hah ha.. ha bakalım Hasan Hüseyin; oevap ver ha... İstasyon âmiri: — Tabü, dedi; Seydiköyden İzmire kadar bal gibi keser... İmam itiraz etti: — Haydi canım, dedi; o ka - dar da saf değiliz bae.. bilet kesermiş... ü Fakat istasyon âmiri »srar Müzik: Türkçe programının devamı, 1320/1400: Müzik: Karışık program (PL) 1800: Program ve memleket saat ayarı, 1803: Müzik: Cazband (PL) 18.00: Kaztışma (Çirtçinin sea- tH), 1SAS: Müzik; Çiftçinin santi, 19.00: Müzik: Şan resitali, — Bart ton Max Klein, 1480: Memleket aaat aytrı, ve Ajans habirleri, 1948: Mü- zik; Fazıl heyeti, 2015: Radyo gamei ri, (PL) 21.00: Müzik: tesi, 2045: Müzik; — Kilme heyeti —* Klâsik program, 22.80: — Konuşma: Hukuk ilmini yayma kurumu adına Avukat Nejat Say — “Vesayet nedir? Numl devüm eder ve kalkari, 2148: Müzik: Radyo Salon örkestrası, 22.30 Memleket saat ayarı, Ajans haberle- ti 22.48: Müzik: Radyo salon örkes trusı programının devamı, 23.00: Mü- tik; Cazband (PL) 23.26/2130: Ya- renki program ve kapanış, 15.1.941 Çarşamba 8: Program ve memleket saat ayarı, $.03:/ Ajans haberleri, KIR; Müzik he- ff program (Pl.) 845/9,00 Bv kadını: Yemek llstesi, 1230: Program ve memleket aast Ayarı, 12.85; Müzik: Şurkılar, 12.50: Ajans baberleri, 13.05 Müzik: Halk türküleri, — 13.20/14.00 Müzik: Radyo salon orkestrası, (V- yolanist Necip Aşkm idaresinde), 18.00: Program ve memleket saat a- yarı, 18/03: Müzik; Dans müziği (Pi.) 1R20: Konuşma (D politika hâdişe- deri), 1545: Çocuk anati, 19.15: Mü- zik: Çocuklar için, 19.30: Memleket #nat ayart ve Ağjama haberleri, 19.45: Müzik; Geçit konseri, 20.18: - Radyo güzetesi, 2045: Müzik: Fasıt beyeti, Z1.10; Konuşma, 21398: Müzik: Beste ve semaller, 2146: Müzik: Riynmeti- eumahür bandosu, (Şef: İhsan Künçer) 22.80: Memleket #aat ayarı, Ajana haberleri; zirsat, esham — 'Tahvilat, Kâambiyo — Nukut borsası, (Fiyat), 2245: Müzik: Dana müziği (PlL, 23.28/2430: Yarınki program ve ka- panış. 16.1.941 Perşembe £.00: Program — ve memleket saat Ağans haberleri, 818 Müzik: Hafif program (Pi.) 6.45/9,00 Bv kadmı — Kanuşma, 1230: Pro- Müzik: Fasıl heyeti, 12.50: Ajana Ha berleri, 13,05; Müzik: — Pasil beyoti programının — devamı, — 13.20/1400: Müzik: Karışık program (PL), 1800 de hakikaten — biletleri i Üstelik parayı almadan da bi- let vermedi. Bütün Seydiköylülerin par. makları ağızlarında kalmıştı: — Hişt Musa, ulan haberin var m?. âmirinin ııııyınxuı;ıual yok mu?, iten mi?. *E Ha. İzmire bilet kesiyor — Hişt, Aliçal! Görme; Ka- piten bilet kesince imam bir ol- du ki... — Hadi işine ulan.. un da bilet keser mi? Yoypa z Kesti işte, İmam mat ol. Şu kadar var ki imam — oyu nu hazmedememişti. Bir may- mun bilet kesip para b g Hem de ismi- Kapiten! düpedüz güvur cinsi?.. Ertesi günü istasyon âmiri» nin höd zötüne tahatmmlil ede- miyen birkaç köylüyü topladı; Hasan Hüzseyine bir numara yabmaya karar verdi. Bu oyun göyle tertip edildi: İstasyaon —âmiri — cumartesi günleri saat 1,10 postası ile 4 postasr arasında köyde gezinti- ye çıkar; yahut kahvede çene çalardı. Ancak 3,50 de döner; oön dakikalık bir zamanda bilet kesmeğe başlardı. Halbuki 4 postasmı yapacak tren makas- tan geçip lokomotif değiştire- ceği için 340 da gelir; yirmi dakika istasyonda — durur;- dü- ğk çalar; istim musyene eder- Yani İmam köylüleri başına topla- dıktan sonra bir tren düdüğü taklidi yaptı; ve kişenin önün- de mevki aldı. Kapiten içer. devdi; kendi kendine temizleni. yor; ve bitleniyordu. Tren dü- düsğüne birdenbire kulaklarını kabarttı; bir ganiye istasyon Âmirinin kapryr açıp açmaya- cağına* dikkat etti. Kimseler yok. Halbuki Kapiten tren dü- düğü İle, yahtit kişe kapağfınm açılmasiyle birdenbire fırlar; istasyon âmirinin yanıbaşında yer alırdı. İmamla köylüler pencereyi Program ve memleket saat uyarı, 18.08: Müzük: Radyo caz — orkestrası (İbrahim Özgür idaresinde), 1840: Müzik; Türkçe karışık program, 10.18 Müzik: Musiki kalyedoskopu, — (PL) 19.30: Memleket ssat ayarı, va Ajana haberleri, 19.45: Müzik: Radyo 'nce 83 heyeti, 2018: Radyo — guzelasi, BO4AS: Müzik: Piyano ile caz parçala Dinleyici w tekleri, Z.30: Konuşma (Sılihat saa &), ZLAS: Müzik: Radyo — orkestrası (Şef: H. Ferid Alnar), 2280) Memle ket samt ayarı, Ajana haberleri, Zira" at — Esham — Tahvilât, Kambiyo — Nuküt borsasi (Fiyat), 2245: Müzik Cazband (Pi.) 23.20/21.80: program ve kapacış. .17.1.941 Cuma £00; Program ve memleket — sant ayarı, 6,03; Ajana kaberleri, B18 Nü zik: Halif program (Pi.) — 8.60/0.00 Ev kadını — Yemek Listesi, 12.30: Program ve memlekst ssat ayarı, 12.38: Müzik: şarkılar, 12.30: Ajanı haberleri, 13.05: Müzik: Şarkılar pro- gramının devamı, 18.20/14.00 Müzik : Karışık ptrogram (P.) 18.00: Prog ram ve memjekot aat ayarı, 1803 Müzik: Radyo (Sving., kuarteti, «L Özgür ve Ataş Bözeklerir, 18.80: Mü Zik: Faml heyeli, 1000: Müsik Pey vev ve Saz semmileri, 19,15: — Afüzik, Yeni şarkılar, 26.80: Memleket Baat ayarı, ve ağana haberleri, 1040: Mü- Zik: Saçilmiş şarkılar, 20.18:> Radyo gazetesi, 20,45: 'Temali, 21.90: Kanuşy ma (İktsat Santi), 21458: — Müzik- Radyo salon örkestrası, — (Viyolonlat Necip Aşkın idaresinde), 22.30: Mem- Heket sant ayazı, Ajana haberleri; rmat, Esham — Tahvilât, Kambiyo Nukut borasar (Piyat), 22.45: Müzik: Radyo salon orkastrası - programımın devamı, 23.00: Müzik: Dana müziği (PL) 23.25/2340: Yazınki — program ve kapanış. 18.1.941 Cumartesi 800: Program ve memloket —anat ayarı, 808: Ajamk haberleri, &.18; Müzik: Hafif program (PI.) 846/9.00 Bv kadını — Yemek Hatesi, 13.30: Program ve memleket aat uyarı, 1838: Müzik: 'Türkçe plâklar, 13.50: Ağana haberteri, 14.08: Müzik; Türk: çe plâklar programınm devamı, 14.20 Müzik: — Riyaseticumhur — bandosu, (Şel: İhsan*Künçer), 1500: — Müzük? Binemi Örg'ü (PLy 15.80: Müzik, vurmaya başlamışlardı. İmam başını kişenin üstünden uzattı: Kapitene bakıyordu. Kapiten hemen fırladı; kişe kapağını açtı; derhal masanın Üzerine... bilet alacaklardan ikisi Ğ:h- rını verdiler. Kapiten tar rih zımbasına basıyor; hem de birdenbire işini bırakarak soba borusunun Üzerindee kuyruğunu sallıyor; numara yapıyordu. İs- tasyonun önü bir bayram yeri haline gelmişti: — No dersin, diyorlardı; is - tasyon memuruna imam da bir Oyun etti ki!. Ş — E, Hasan Hüseyin pılıyı pirtiyr toplasın artık... Kapiten pekâlâ yapıyor işleri... İstasvon âmiri işte tam bu sıralarda gözüktü; ve ne ollu ise tabif Kapitene oldu. Ciitün bir soba borusu — Üstünde bağlı kaldı. Yemek — verilmedi. Sekiz seat içinde bu meeburi rejimden âdeta eridi, zayıfladı. Geçen hafta çarşamba günü ise gu oldu: İmam on iki postasma yetiş - moek için acele açele geldi. Hava soğuktu. Kapiten — kuyruğunu kısmış dolaşıyor; daha doğru- sBu istasyonun küçük asfalt vor lana bakan tarafında - birisini bekliyordu. Hocayt görür gör mez duvarın dibine çekilmesi i- le istasyonun yap Tbahçesinden hHoaw bir oldu. istasyonda evvelâ tine baktı: SA — Daha erken, dedi. Yarım Sant var. İstasyomun dâört kişilik bekles me odasına girdi. İçerisi boştu. Rüzgir Sarıklısırt Cuma oyasma doğru vuvarlanı- yor: Seydiköy kırılacak ve par* çalanacak bir cam gibi sertle- ıl_vordu. İmam kapıyı çekti: ve padı. Bu sıralarda Kapiten istas yonun öü taralından dolaşmış sabahları ara sıra bir — salepci- Hin durduğu külçük — baskülün yanmdan boklame odasımna doğ- ru gelmisti. Tanmı kapı hizasın. da birdenbire bacını deha kısar rak kapının her vakit üzerinde Ankâara — Devlet — kondervatuvarından naklen neğriyat. — Riyaseticumbur fi- Jarmonik orkestrasınım könseri, 1800 Program ve mamleket sant — üyârı 18.08; Müzik: Radyo caz orkettrası ifbrakim Özgür idsresinde), 18.40: Müzik: Türk müziğizin folldor örnek- leri, 15 Konuşma (Günün mesele- leri), 10.15: Müzik; Zeybek ve oyun havaları, 19.40: Memleket es8t ayarı, ve Ajana haberteri, 1946: Müzik: Pa: ai heyeti, 2015: Radyo gazeteti, Z204A5: Müzük: Şarkr ve türküler, 2115 Konuşma (Bibliografya), 21.80: Mü: zik; Radyo aalon orkestrası — (Viyor donlst Necip Aşlın idaresinde), 22.30 Memleket axat ayarı, Ağana haberle ri, Ziraat, Haham — "TTahvilât, Kam biyo — Nukut borsası (Fiyat). 2250 Konuşma (İngilizce — Yalnız kısa * | Dalga postasile), 22.80 Carband (PL) (84at 28, 10 n kadar yalnız uzun — dülga postasdle). 23.26/2330 Yarınki program ve kapanış. | Mürakabe Komisyonu Beyoğlunda bir magaza hakkında karar verdi “Tztanbul fiyat murakabe komlayor nu şehrimizde hangi mağazaların lükW vasfını taşıyabilecağini — tetkike Dağa lamıştır. Bundan bir müddet evvel fiyat mum rtne kâr haddi tayin ederek perakan. deciler için yüzde 12,5 kür kabul edeü. ken bazı Mmağazaların Jüke (1) oldün gu kanaatine vararak bunlar için bir misli fazla kâr etmeğe cevaz vermişe t O zaman bir çok itiraz ve mümna. kaşalara gebeb olan bu mesele kapülla mış zannolunurkean fiyat — murakabe koralsyonu seamiz sadasız tetkiklerine devam etmiş ve bazı mağazaları düm ha lüka olarak kabule başlamıştır. Öğrendiğimize göre komlayan Beya Ker mağazasının da Kiks — olduğunu Kabul etmiştir. Bu karara yaknız mens taka Ücaret müdürü ve şimdi ticaret vekâleti teşkilâtlandırma umum müs dürü olan Avni Sakman giddetle itla raz etmiş, fakat komisyon, Beykerin lüks ölmasına binaen kârına güzde yüz fâve süretile satış yapabileceğine karar vermiştir. Komlayon diğer bazt mağazaların vaziyetini de tetkik ede oektir. Yazan: Kenan Hulüsi duran anahtara doğru uzandi; bir defa çevirdi; o kadar, İ Saat 12 ye 55 var. İstasyon Amiri kişoden başını uzattı. Dk garda kimseler yok. 'Tren kalk- mak üzere.. Seydiköy postası bugün de bomboş, Yalnız sağ urınıhekluundııııılg; 12 ye 58 kaldı. — Hey.. tak tak tak. Hasan : B — Yuf, dedi, içerde biri var- Aledlâcele çıkarak bir defa abanmak istedi, t — Benim yahu, diyordu; Ha- san Hüseyin; benim... Trenin hareketine bir dakika var. Anahtar aşağı, anahtar yu- karı; yok!.. — Tak tak tak.. bu ne kepar zelik be, Hasan Hüseyin.. hey.. “kn:km bir telsiz habe- asyon döluvermişti. birinci bakkal; İŞBİZ ler; bir köylü kadın, fabrikasınm bekçisi, hülâsa Sey diköy sanki birdenbire oraday- dı. Tren birdenbire hareket dü- şıümğ:ınü çaklı: — Çuh, çuh, — Yuf olsun be; hoca nasıl da treni kaçırdı . — Ama muziplik ha.. — Yok canım. Hoca dan içeri girmiş olacak, , Bu sırada, hm ym- daki ağaçtan: Etti, yere birşey düştü: — Anahtar, anahtar... Bütün gözler birdenbire ağı ca çevrilmişti: — Kapiten!.. — Kapitenin bir numarası hoca: — Olur hayvan doğil be; o lur hayvan değil be; vay fesad mabhlük... Hasan Hi sevin; yahul Öteki tren ne vas diyordü;. —