Şair Ve Orta tedrisat için hazırianan gramer kitabı Bu yıl tecrübe mahiyetinde tedris ve neticesi Vekâlete bildirilecek da doğurduğu termüri hayatın ak- sölümelleri anlatılır. Bu, hoşumu a giden bür tablo, bizi tehyiç eden bir türkü, bir konser, kendisinden hayranlıkla bahsettiğimiz bir şlir, Rürel diye hüküm — vendiğimiz bir heylelin İasanı g yaptığı — telkinin Hadesinden başka birşey değikdir. Banat eserinde bizatihi — bir tol- kin kadreti vardır. Çok defa aynı eserden Ayrı, ayrı telkinler alan . iar biribirleriyle mücadele ederler, Rir sanat eseri hakkında güzel dt ye hüküm veren bir gahsın kar- gemda aynı şey hakkmda çirkin diyen de bulumabilir, Fakat ne gü »0 diyon İnsan, ne de çirkin di - yen adam eserin mahiyeti hak. kmda hirşey söylemiş — değildirler. Onlar kendi ruhlarının nescine gö. Fo eserden mütesssir almuşlar ve daha eski zamanlarda aldıkları tol kinlerin tesiri altıda — hareket et. mişlerdir. Ötelle Pagonun telkinleri altın. dadır. Bu tesirledir ki Derdamona yt öldürmüştür. Otellomun yerinde Venedik ve Arah cemiyetinin ka- dm hakkındaki telikkisini taşımı. yan bir İnsan bulunsaydı. meselâ serbest izdivaç fikrine taraftar ter Tükkilerin vücuda getirdiği bir ha- leti ruhiyeye sahip olsaydı Otelle hayatmm müthiş drammı oyna. marzdı, Her eser karşısında — inxan bir Otellodan başka birsşey değil dir; yani daha — önceden —rahunu döldüran — telkinlerin aksülülemini yapmaktan başka bir vazife gör - merz, Güzel denilen şey eğer ben. de hasıl olan aksülâmel ise faal rol sanatkârın değil, —telkine tâbi olan insanmdır. O hakle sanat eser rini sanatkâr değil, telkine tabi o- lan adamım psikolojisine göre mü. talea etmek lâzımdir . Sanata nazaran telkine tübi o lan İnsan, sanatla alâkası olmryan Birçok hislerin — tesiri altındadır. O günkü fizyolojik şartlar, ruhi bünyesi, aldığı terbiye, sosyetenin ona o gün İlham ettiği sevgiler, nefretler, modalar hepsi bu telki. nin aksülâmel göstermesinde mü essir olar, Meselâ eşerin sahibi hakkında beslediğimiz hisler, onun güzel veya çirkin olması, menfaatimize aygun bir. adam olup — olmaması, ve siyasi kanaatlerin eser hakkır da hüküm vermemize mücesir o. hurlar. Telkin altırda kalan — insa, v sanatla, sanat olmuyan şeyi ayırması psikolojik faaliyet bakr mından mümkün değildir. İnsanın telkine tâbi olduğu anda ruhunda harajlar vücuda getirerek kendisi. ni her şeyden teerit etmesine im. Kân yoktu Eğer telkine tabi olan Insan bütün toessüri hayatını tel kin yapanın arzusuna — yüzde yüz tatihak ettirmeğe muvaffak olura ba zaman da muvaffakıyot sanat e- serinin değil, telkin yapan adamın telkin metodlarımı — iyi bilmesinde toplanır. Denebilir ki bir külleye müşterek — sanat — gtercotıypeleri verilir, yanl insanlarda — müşterek bir bilgi dünyası vücuda — getirilir. Buna göre muhtelif şahslar Üze- rindeki tesirlerin yekünu sanat © serinin — mahiyeti hakkında derti toplu bir fikir elde edilmesi- ne sebep olur, - Bü yol tellikeli. dr. Çünkü insanı derhal sanat sahasından başka — xahalara götürür. Şöhret sahibi, yanı telki: ni ustaca yapanlar sanat kıymeti yerine kendilerini empoze ederler. Halbuki sanat kıymeti - şöhretten tamamen başka bir şeydir. Şöhre- H sanatm müsavisi saymak sanatı anlamamak demektir, Sanatla süh. ret bir araya gelebilir, fakat ayrı ayrı şeylerdir, sebepleri de başka haşkadır. İkinci şekil, sanat meslek hüdüdü . içinde görüşe göre estelik telâkkilerine göro mütalcasıdır. Burnda artık telkin hiç olmazsa ikinci plâma geç Müştür, Sabit yir kıymet olarak biz. : sanat eseri tetkik — edilmekte. eserinin bir feksefi blr Bu zaman da sanatı bu görüşle vetetik davasını anlayışa güre hü kümler verilecektir. Birinci — wul, tamamca sübjektif, ikinci usul bi- Fincİye nazaran daha — objektiftir. Sanat eserine bu zaviyeden — bak. mayı pressip olarak — kabal ettik> fen So0ra asıl meseleye girebilirir. n “— Rüyavi bir Alemin şiiri ola- kilir mi? Zevkimle bıma cevap ve. remam, çünktü zeykimi bir başkar »ma empoze elmeğe hakkım yok- tur, Lehinde de bulunsam, — aley. hinde de SOM sanat namma değil, ben ancak kendi namıma (Devamı 4 ündüde) Maarif- Vekilliği - tarafından Ortatedrisat müecsseseleri için hazırlattırdan gramer kitabınm. bu ders yılı başından itibaren tatbik mevkline konduğunu ev- velce yazımı Yeni gramer | kitabı okul menleri arasm- da bir anket ve taslak halinde dir. Öğretmenler grameri bu yıl Türkçe derslerinde talebeye oku- i tacaklardır. E edecekleri ne | tice ve bu gramer taslağı hak- kındaki fikirlerini Maarif Ve- | | kâletine ders yılı sonuna kadar bildirmiş olacaklardır. Alâkadarların g#öylediklerine ; taslak gramer, gramer todrisatın tam ve kusursuz şe- lde yapılabilmesi için — isten |len şekilde tertip edilememiz- | tir. İmlâ meselesi taslak — gra- merde halledilememiştir | Hal bugünkü — vaziyette ! Yeni bulmağa Vüüyet saneden seneye — miktarlı Artan ilk tahatil çağındaki çocuklar mektepsiz kalmamalarını temin — İçli yeni yapılacak İlkmekteplerin — istim. Jâk edilmiş ve edilmekte olan aramla, Ft Üzerinde inşaat inikânları araştıre maktadır. Bu arsalar Koskada, Aksa- rayda Yusufpaşada, VeCa yangın ye- rinde, Küçükpazarda, — Feriköyünde, Namık Kemal sergisi kapandı | 5000 ziyaretçi gezdi Büyük vatanperver gair Na mık Kemâl'in doğumunun — 100 üncü yıldönümü —münasebetile İnkılâp eserleri müze ve kütüp- hanesinde açık Namık' Kemâl sergisi dün kapanmıştır. — Sol yi açık bulunduğu müddet zar- fında 5000 kişi gezmiştir. Tee- hir edilen eserlerin bir kısmı sa- | hiplerine iade edilmiş bir kısmı da müzeye konmuştur. Maarif vekilliği ayni zama:- da büyük şalrin hayatı ve eser- leri hakında bir eser vücude ge tirmektedir. Ayrıca ölümünün 100 inci yıl dönümü münasebetile yapılan toplantılar, şair hakkında yazı- lan yazıları muhtevi bir brogür de tanzim edilecektir. VAKITa abone olunuz <2i — Ancak, düştükten sonra tek- rar kalkıp, Pari& masasına ye- tişebilecek mi idim. Bu da ayrı | bir meseleydi. Buna muvaffak olabileceğim- de şüpheli idim. Fakat bir kere tecrübe etmek lâzamdı Her halde, öylece durup kal- maktansa, bir şeyler yapmak Vâzımdı. Buna karar verdikten sonra, kendimi ileriyo doğru attım ve bittabi, derhal yüz üstü yuvar- landım. Kafamı mümkün oldu- ğu kadar muhafazaya çalışmış- tım, Bununla beraber, yere çarp- tım ve bereket versin, kendim- den k derecede - giddetli bir darbe yemiş değildim. Stanley: — Ne oluyoruz? Diye hay kırdı. — Korkma, dedim. Benim! Şimdi * yerdeyim. Yazıhaneye yaklaşmağa çalışıyorum. Çünkü herede olduğumu tahmin edebi- Tiyorum Stanley, benim bu teşebbüsü- sümü takdirle karşılamıştı: — Bravo!. Dedi. Şu işin için den bakalım sıyrılabilecekmiyiz. Şimdi de hayret etmek sırası bana geldi. Ben ise, bugüne kadar hâlâ unutamadığım bir güçlük içeri- sinde bocalayordum. Ayakları- mt döğşemeye dayayarak, vücu- düml ileriye doğru atmağa ça- hışmaktaydım. Bittabi, iskemle Türkçe dersler : gösterdiği se en fazla » gramerde im n tam manü- Bile toabit olmasıdır Emlâ öğretim şeklinin bulundu ğu karışık vaziye ak gra- mer kitabmın tesbit edeceği for- mül iresinde giderilecek tir. Gramer tası ida — istilah- ın müuhteviyatı - tedir nın İisanrmıza yerle çeleri bulunduğ bir kısmı- miş Türk- plar Maa- tarafından — tetkik edilerek grâmer kitabında — ica- beden tadilât yapılacak ve y ders yıl başına talebeler gramer kitabı yazılacaktır. ni için İlk mekteplek açılacak Vilâyet inşaat imkânları çalışıyor Ayaapaşada, Harbiyede, — Nişantaşın. da cadde üzerinde, Beşiktaşta, Rüme elikavağında ve Yalova kaza morke- zindedir. Bugünkü mülkeme tedartki zorlük. arı içinde mektep inşaalının bir U müşkül olduğu aşikâr bulunmakta H Buna rağmen — vilüyet — mevcut müşkülâtı yenerek bazı yerlerde meka, tep inşaatı için — çalışmaktadır. Bu takdirde önümürdeki ders yılına kum dar değilse daha mütekâsif semtlerde ükmektepler inşası olabilecektir. Aksi takdirde sene ilkmekteplerde vaziyet kişik olacaktır nüfustu kabil gelecek çok a , Bir hayırseverin yıldönümü münasebetile Yoksullara yardım edilecek apı Sükaraperver — cemiyetinin | ve Sinop doktor | | yüdünümünü önü: nüne rastla adır Bu Topkapı hilindeki hazin yıldönümü münasebetile | cemiyeti mu yap şeker ve bulgur, ikişer kilo fa fukaraperver 700 Rileye hiner Kilo, sabur Bulye ve patates, müuhtelif giyecek ep | #darek nziz müsmatsin Hatıra edecektir. Cengiz motöriü nasıl battı? T0 gros Lotilâto hacmindeki giz motörü, bu ayın 7 sinde da batmıştır Marm: ilan tahkikat neticesinde nin su alarak battığı anla- gılmıştır. Motör kaptanı, — ken dilerini bekliyen âkibeti görür görmez etraftan imdat istemi se de gemi batmaktan kurtula- mamıştır. Tayfalar ve kaptan | kurtarılmıştır. Cengi mot üöde bulunan 120 ton çimen! Sarhoşluğun cezası Şehzadebaşında oturan şoför Nu. ri, arife günü akşamı sarhoş o- | mur, kahvelerden birisine girmiş, | < bir masanın Üzerine çıktp hora tep meğe ve türlü rezalet yapmağı başlamıştır. j Bunun üzerine yakalanan — Nuri, | dün adliyeye verilmiş ve - birinci | sulh ceza mahkemesi tarafından 5 Hra para cezasına ve bir lira mah- keme masraft ödemeğe mahküm olmuştur. Şoför Nuri mahkemede demiş - tir ki *— Ne yaptığımdan — hiç habe- rim yok. Sahahleyin karakolda gö- zümü açtım ve yaptıklarımı anlat. tiklart saman — hayretimden zıpla- C. H. P. Balıkesir Vilâyet kongresi vilâyet için çok Jaydalı ve mühim kararlar ittihaz ederek senelik toplanıısını bitirmiştir. Yukarda Beh. kesir Valisi ve Parti Müf: arada 'çe r olarak büün deleğelerin bir GAZ MASKELİ HAYDUT Çok heyecanlı bir zabıta romanı ——ngilizceden Çeviren: H. MÜNİR ae de benimle beraber — geliyordu. Bu hal ile, her defasında, belki ancak, bir parmak ileriye gide- biliyordum. Ellerim kollarım bağlı olduğu halde, âdeta sümüklü böcek gibi bütün vücudümü kısıp gevşete- rek ilerliyebiliyordum. Buna rağmen gayretime de- vam etim. Uzun uzun uğraştım Katettiğim' mesafenin ne kadar olduğunu hesap etmeden müte- madiyen sürükleniyordum. Dışarıdaki saat onikiyi — vur'" du. Ben hâlâ uğraşıyordum. Fa- kat nihayet vücudümün sert bir geye tomas ettiğini hissettim. Anladığıma göre bu, yazı masa- st idi, Bunu anladıktan sonra, şüp- hesiz, derhal ayağa kalkmak lâ- zimgeliyordu. Fakat hey'at... O hareket, benim için bir imkân- sızlıktı. Bununla beraber, yine cesare- timi kırmadım. Masanın baca- ğma omuzumla dayanarak, bir- biri ardımca bir iki defa ittim Maksadım, bu hareketlerim- le, masanmın muvazenesini boza- rak devirmekti. Merâmm elinden bir sey kur- tulmaz. Çok geçmeden buna da muvaffak oldum. Masa devrildi. Bittabi üzerin- deki telefon da beraber — devril- mişti Bu sırada, y kordonunun tim. Kordonu dişlerimin arasına sıkıştırdım. Dilimle muayene et- tim. Bvet! Telefon kordonu idi. , telefonun hisset- Şimdi, bu kordonu dişlerimin urasında çekerek, telefon maki- nesini yanıma getirmek lâxzımdı. Bu, iş beni dehşetli yaruyor- u. Fakat sonuna kadar uğraş- mecburdum. Başımı kımıldatabildiğim için her defasında telefon telini diş- lerim arasına alıyor, sol tarafı- ma doğru çekiyor, sonra tekrar kavrayarak yeniden — çekiyor- dum öylelikle, telefonu — yanıma Talihin bu esnada bize yardım ettiği nokta şu oldu. Telefon ye- re düştüğü zaman pek tabif ola- rak konuşmağa mahsus olan kıs mı, yerinden oynamış, bir tara- fa fırlamıştı. Ve benim ağızıma $— VARIT Görüp düşündükçe: Boşlu AYRAMDA, sanki ıssız bir. adı mez bit ç an akan renkli insan $ ne gidermedi. Hayatı len seyredenler için, goliba tzle 12 İRİNCİKANUN 1941 t e uçmaz, kervdan », kolabalığı, sokak. içimin bu öksüz yalı ereden, biricik gönül köşe. 'en başka şija yok. ğer, bu orada sevdiğiniz bir dos! ziyareti, bir vaka yüzgürt- kşarsa, ne mullu! arın boşluğunu arttıran daha başka şeylerle de karşılaşırs kân ol Selâmlaşır, gö he sö: z. Ama, eğer Ruhumuzun birleşmesine nim gibi iseniz, we ufka bakmanıza im. erin en büyük esleri ek- er, güler yüz gösterir ve içimizin susayışı dinmer. ay zler 4 Duman ve sis altında yuvasımı kaybetmiş bir martı perişan. iyle çırpımırs acı sisleri de, içinizdedir. İHele bu bayram, yalmalığı günlere rastla di bir zamanda bütün gazetelerden mahrum kaldık, alışmadığımız tertipleri ile bize eski itiyatlarım Ansızın kulakları tıkanmış, veremi yor. lara dön 'e sanki € ruz, Başımızın içimi *“Radyo,, asld gazetenin yerini tutmuyacak. Bi der, ki insan, onu beş duygusiyle nız bir kulak gıdası seler, peçeli, duvaklı, sisli şeyler: kabuklarım soydukça, aydınlıklaşırlar. ak kaldıkça, eksikliği dolm ysınız. Daha doğrusu, bu göç kuşlarının yuvaları da, deha acı duydum. En keyecanlı , Harbin parladığı, yeni ihtimal ufuklarının belir- “Kızılay,, zın beklediklerini kapanmış zovallı. bir uğultu kaplayor. Zihnimiz. eyan kesilmiş gibi bir karanlık dalgalamıyor a haberler var. . Radyo, yak cak. Hddi. dir. İnandığımız zekâlar, onların Üstlerindeki duman sıyrılır. birlikte tatmak ist Ana çizğileriyle birlikte ince katlorı, gizli yerleri de ortaya çıkar. Dört gündür, rukumu kaplayan derin boşluk, acı ve içli yek mazlık, galiba biraz da bundan ötürüdür. — — Caommt sıkıldıkça, kendi kendimi çocukluğumun bayramlarına atmak islerim, Fakat eskimiş gönlümde, o güzel kafıza çiçeğimi bese leyip açtıracak nüsg yok. Vaktiyle beni deli divene eden şeyleri an- dıkça, dudak büküyorum. Boşluk, yalmızlık fena şey ne düşünmekle dalmıyor bu uçurum!. Tacihten : ! Ne kitapla, HAKKI SUHA GEZGİN Gurur ve intikam Bı'ıyı'ık muharebeler kazan- mış ve her kese kendi- gini sevdirmiş olan Aristid, A- tinadan nefyediliyordu — ve bir çok kimseler onun aleyhinde rey veriyorlarıdı. Vatanmdan kovul- duğu halde vatanmın selâmeti için dua eden Aristid bir köylü- ye sordu: —Niçin Aristid aleyhinde rey veriyorsun? Ondan bir fenalrk mı gördün?.. Köylü gayet safiyetle gu ceva- bi verdi: — Hayır, bana hiç m—d.r:ı:- lık yapmadı. Fakat her ika âdnyArlıtid Jâfını — işitmekten biktım.. Bu fıkra insanı göyle düşün- mektep menedemiyor : Ya zalimlerin lâfmı işitmek şöyle dursun yaptıklarını gören, yaşayan beşeriyetin reyi ne ©- | lacak?. | ... Aster Yunan kadimin meşhur | okçularındandı. Bir gün Make- donya hükümdarına müracaat ederek şöyle dedi: En seri kuşlar bile okum- | dan kaçamaz. Ordunda vazife | almak istiyorum. | Mağrur hükümdar,* gülümse- | yerek cevap verdi: | geçen kordan da, o kımma bağlı | 1 kordondü. anıma kadar gelen kısım | da, konuşmağa yarayacak olan , kıstmdı L Kordonu çekerek sonuna ka- dar getirdiğim zaman bunu an- ladım. Ayni zamanda telefonun | açtimış bulunduğu da hatırıma gelmişti. Dudaktarımı, mümkün olduğu kadar telefomun ağızına yaklaş- tırarak: — Alo! Diye haykırdım. Hiç bör cevap yoktu. Daha kuvvetle yeniden hay- | kırdım. K Alo! Alol. Yine cevap yoktu. Stanley sordu: | — Kanuşmak kabil olmayor | mu? Stanley'in bu sualine de ben | sevap vermedim. Çünkül içerime şüphe düşmüş- | ti Az gonra, telefonun kordomu- nu geriye doğru çokmeğe başla dım. Bu defa gayet hafif gelen kordon, gayet hazin bir hakikat olarak bana göstendi ki, telefon teli kesilmişti.. P'erynlırım; bir cevap alama yışımım sebebi de bu idi. İnilder gibi: | — Stanley, dedim, halimiz | şimdi berbat... Telefonu kesmiş- ler. Önün için cevap alamayo- ruz, j Stanley'in sesine de, ikorku | karıamıstı: | (Devamı var) — Sığırcıklarla muharebe e- deceğim zaman seni istihdam ederim. Bu istihza Aster'i çok üzmüş- tü. “Filip'in sağ gözüne” ibare- si yazılı bir oku hükümdarın pençeresine atarak onu kör _rnv Filip'te okçuya, “Filip, şehri Lab dığı vakıt Aster'i asacaktır” resi yazılı bir mektup göndeni' ve şehri zaptederek meşhur ok: çuyu idam etti. Gurur hükümdarın — gözüne intikam hissi de Aster'in haya tma malolmuştu. Bugün, ber iki hasleti nefsinde muhafazs edenler var. Fıkranın mahiyet aynen tekerrür etmese bile ya hayat veya gözlerini kaybede- eeklerine şüphe yoktur, N. Haber l11 yaşında “Dün “HABER,, refikimlz an birimn ct intişar yılmı idrâk etmiştir. Mem Takat için dalma hayırlı ve müfil ek müuş, neşriyalında devam ve muvula fakiyetler temeani ederiz Ulus yirmi yaşın Hükümet merkezimizde çıkmakla olan “Ulua, — refikimiz — tatişarının yirminci — yıldönümünü kutlamaktar dır, Dolayısile Ankarada tertip edilen bir toplantada Büyük Millet — Mecital reisi, Başvekii ve diğer vekiller de bu- lunmuştur. Arkadaşımıza muvaffakk. yetlerinde devam temenni ederiz. Yirmi yıl evvelki Vakıt 12.1.921 Çatalca havalisinde eşkıya Rakırköy ve Çatalca mımlakaların" son zamanlarda bazı çetelerin tü rediği haber alınmıştır. Bunların ya: kalanması için Çatalca buriyle müştereken takıbatta — bulum mak üzere Mülâzim Hikmet Efendi: nin kumandasındır. bir müfreze gön” derilmiştir. Ayayorgi — kariyesinde Karşılaşan çete ile milademe — vüki olmuş, dokuz eşkiya yakayı ele ver miştir. Diğerlerinin de — yakalanması | için takibata devam olunmaktadır. Pazar azartes 12 1.Kân.|13 11.Kân, Zilhicce: 44 Kasrm: 66 Zülhlocez 15 ,İı-m.'l Vakitler Vemati Kizuni üneşin »D's & 82 25 Öğle ıisar 1 Hkindi SAT DAĞ Akşam IR0L 1200 Yatsı 1087 187 İrmsak 439 1230 Vasati Hunıl at 18zt 1548 1809 1938