Poll"ka : Memleketbe İstatistik umam müdürlüğü vi. Hyotlerin 929—038 seneleri nru- «mdaki hosabı katilerine istinat e- bina ve arazi vergisi, ve mlü- kellefiyeti vergileridir. Yü Hususi — idarelerin — kendilerine daha müsmir, daba iktısadi mem- balar temin etmeleri arzuya lâyık- tır, Bu arzuyu ancak zamanm İle- ri tekmik şartları tahakkuk ettire- cektir. Ancak bu on senelik rakamların | bizo ifade gözle görülür, ©lle tutulur bir takım haktkatler vardır. Bu hakikatler momleketin ASIİ İç variyetini gösteren hususi idarelerin kaydettikleri İnkişaflar. dadır, Ön senelik — varidat şu ra- kamlarla ifade edilmektedir: Tahsilât (mülyon Hira) 41 Seneler 19209 1930 1981 1932 1988 88 30 209 530 1984 sı 30 35 41 45 Ba rakamlarm 936 senesino ka- dar gösterdiği düşüklüğü izah için Gözlerimizi harkee çıunııuıl-ı ve dünyanın 929 dan sonra £! diği müthiş krizi hatırlamak luıı- dir, Bü kriz sevelerinde Türkiye- nin bulranlardan hariç kalacağını fahmin müşküldü. Nitekim dünya buhranı Türkiyede normal seyrini takip etmitşir. Yine dikkat edile- vek olursa bu buhran — senelerinde Türkiyenin Iktısadi kalkmması he- Sabma yapılan hareketler Türki- yenin bu buhran karşısında aldığı | Mahsulleri Ofisince, tedbirlerin ne kadar müsbet oldu- Bunu gösterir, Dünyayı saran buh- ran karşıında hususi idareler va- Yidatında görülen noksanlıklar ta- hi telâkki edilmelidir. Amerika- dan başlıyarak, Avrupayı ve niha- yet bütüm dünyayı nüfuzu altına alan buhraam dikkat edilecek 0 lursa, bizde husale getirdiği akisle- rin münhanisi çok büyük — farklar kaydetmemektedir. Bunu daha iyi anlamış olmak için buhran senele- FinÜR Avrapa ve Amerikada dün- yanık diğer mmtakalarında husu- le gelen buhrandan — mütevellit münhanlleri — tetkik etmek İktiza eder, Cumhuriyet Türkiyesinin bah- Yanla birlikte almaya başladığı | milli iktesadiyatı koruyucu ve ku Tücü tedbirler - buhranın giddetini İthalâ0 İşleri ve para mikyası devlet tarafımdan — müdahaleli bir sekilde mütalca edilmemiş olsay- *i buhran senelerinde Türk vilâ- Yetlerinin varidatı daha çok düşe vekti, Rir paltoluk — kumasın — bir sürü koyunla mübadele — edilebilir. bir hale zeldiği zamanlarda cumhuri: Yet hükümetinin gösterdiği Isabet Yaridat farklarmı azami had ola- Tak 12 milyon llra kadar noksan- İrkla kapanmasma sebep olmuştur. Devletin büyük buhran karşısında Kkayt kaldığmı ve lberal sekille- ve göre iktisadi faaliyete müdaha le etmediğini tasavvur ediniz. Va Tidat bütceleri ne müthiş inhiraflar kaydedecekti, Cumhuriyet —hükümetinin — bul- ranla birlikte Iktisadi meselelere müdahale zaruretini hissetmiş ol- Masının faydalarmı biz yine aynı senclerin yol mükellefiyetleri ista- Tistiğini tetkik ederken görüyorur. 1938 senesinde yol vergisi keleflerinden ©, 3387 sl bu mü- kellefiyeti — bedenen — yapıyordu. 1584 senesinde bu miktar 9, 32.86, 1985 senesinde ©ç 29.89. 1986 se- nesinde O 25,66. 1037 senesinde Şehir Haberleri Et satışında ihtikâra mani olmak için iktısat müdürlüğü bir liste tanzım Şehrin et ihtiyacını — tetkik emek ve kasapların ihtikârma ü ak üzere belediye ik * tısat müdürlüğü.bir satış liste- Bİ tanzim etmeğe karar vermiş- tir. Satış listesini tesbit — etmek Üzere mezbahadan bazı hayvan larm canlı fiyatları istenmiş- ediypr tir, Belediye mezbahaya hayvanların canlı — fiyatlarımı tetkik ederek bi kasaplar da bu hayvanlarım etlerinin kaç kuruşa salılacağını kararlaştı - rarak İisteye yazacaktır. Liste, pazartesi günü — hazırlanacak- tır. hare | Sömestr tatilinde yapılacak ğezılâf Bu yıl memleket da- hiline inhisar edecek Maarif Vekilliği üniversite nin sömestr tatilini 20 günlük bir müddet olarak kabul etmiş- tir, Tatil bir şubattan 20) şuba- ta kadar devam edecektir. Şimdiye kâdar üniversite tilinde üniversite talebelöri, y banet veyahut da komşu mem- Buğday, arpaya dair Beyanname müd- deti uzatıldı Buğday, arpa vesair gıda mad. | delerinin beyannameye âbi tutul. duğu, — beyannamelerle bildirilen husust ellerdeki malların Toprak beyanname verme mühletinin hitammdan son- ra'20 gün içinde « almacağı malümdur. Hükümet, bu mühleti 15 gün daha temdit etmistir, e— Almanya ile ticaretimiz.. — Kânunusaninin üçüne kadar iki milyon kuru incir satılacak Almanya ile vartlar 7 milyon li. ralık yeni ticaret anlaşması bü kümlori dahilinde Almanya 2 mil- yon kilo kuru incir alacaktır. Bu mallar, kânusaninin Üüçüne ka- dar Almanlara testlim edilecektir. Diğer taraftan Almanya ile ev- velce yapılan 21,5 milyon liralık anlasma hükümleri dahilinde Al- manyadan ithalâtta bulunacak «i pariş sahiplerinin, mıntakâ tlearet | müdürlüğüne müracaat ederek ne kadar mal ithal etmek istedikleri- ni bildirecek ve müsaade - istiye- eeklerdir. — Anlıyorum, dedi iş görülmez... Bizi oturtmak mtı—ı'mı-dı_.ne tim, Aynı zamanda, odanm içer- sinde dolaşan gözlerim hafıza * ma bir çok şeyler nakşetmisti Burası gehiş, yazıhane gibi bir yerdi İçeriye girdiğimiz kapı hâlâü açık duruyordu. '—' kapının gerisinde beyaz süveteri gözüme çarp- mıastı. Bundan anlaşılıyordu ki, herhangi bir hüdise zuhur e- derse, hemen yardıma gelmeğe hazır bulunuyordu. Odanın diğer ucunda bir ka- pt daha vandı. Fakat bü kapı Parasız için iskemle dikkat etmiş- ”f 22.00, 1088 senesinde ©0 17.68 | kapalıydı. Ve pencerelerden bi- Mmiktarma düşmüştür. Bunun ma- nası büyüktür, Çünkü vatandaşla- rm mühim bir kısmı bedenen ya- pacakları İşleri para vermek sure- tile ifa ediyorlar, Demek ki va tandasların hayalında hissolunur derecede para sarfedebilmek imkâü- ı hasıl olmuştar, Vatandaşın para — sarfedebilmek İmkânmı seneden — seneye munta- zam bir seyir halinde ifa etmesi memlekette hasıl olan bir bırkişa- fm en bariz alâmetidir. SADRİ ERTEM dar ancı Memur imtihanı Ölçü ve ayarlar müdürlüğü için almacak, memurların * imtihanları Yaprlmıstır. Kazananlar, )üurd.ı Besbelli, arkasında belli olacaktır, ri, kalım bir perde ile örtülüy - dü. Bu sırada, tamamen insi olarak kapalı kapıya bir daha baktım. Stanley, yazı masasım - daki adama bakıyordu ve bu sebeple benim gördüğüm seyi görmedi. Bu kapalı kapı, gayet yavas olarak ve sossizce, öbür taraf- ta birisi tarafından açılmaktay d, Fakat bü açılış pek - fazla sürmedi. Kapı, bir parmak ka- cak aralanmıştı. Ben, bu açılış hâdisesini he - yecanla seyrediyor, az sonra birisinin içeri gireceğini sanı- yordum. Fakat kapı, öylece — kaldı. düran & dam,yoradan, jçerde konuşulan- leketlere seyahatler tertip ede- rok sömestir tatillerini iyi bir surette geçirmek üzere tesebr büslerde bulunuyorlardı. Bugünkü vaziyet dolayısiyle Maarif Vekilliği sömestr tatil- yabancı — memleetlere acak gezileri uygun gör- alâkadarlara — tebliğ vaziyet karşısında sö mestr tatilinde seyahat etmek ve bu soyahatten gerek tetkik suretiyle ve gerekse srhhi ba - kımdan — faydalanmak isteyen iniversite — talebeleriyle profe- Sör ve öğretmenleri memleket dahilinde bu gezilerini yapma tiyle istifade edebilecekler - Bu hususta talebe ve profe- sörlere lüztm gelen kolaylıklar gösterilecektir. Üniversite prolesör ve — tale- beleri sömestr tatili için gezi programları hazırlamaktadır. — Yahu! Öğle olduğu hatâs hâlü yatakla va yatıyor — Ne yapayım? H sa pasar günleri Hstümü şum eskilmemiş oluyorum. ba- | mürl: | bir zayiat olmamıştır. Üniversite, orta okullarda sömeslrl tatili başladı İlk okullarda salı günü ı tatile başlanacak Vekâletinin — karariyle | en İise ve orta ok ine başlamışlardı unun ikinci günü | sabalıma kadar devam edecektir. | verilen | k okullarda okuül i hükümlerine ge nun Salr akşammdan © si sabah adar tatil l.ı-ıhr Bu okullar için ay vapılmasına lüzum gö: Üniversite yılbaşı tatilini orta okullar gibi yapacaktır. —— Avrupa hattında nakliye fiyatleri Vekâletin yeni hır; 'tedbirile ucuzluyor. Münakalât Vekâleti, şimdiye i kadar Anadolu demiryollarmda | tatbik edilen marşandiz tarife- itiba- | lerinin, 1 kânunusanidon ren Avrupa hattında da tatbi- kini kararlaştırmıştır. Bu hu- sustaki hazırlıklar tamamlan- miştir. Bü yoni tarife, yalnız emtiz- ya ait olacaktır. Bidayette ka- bul edilen — Anadolu demiryol- larmdaki ucuz emtia. — tarifesi ile yeni tarife arasında 9 uncu işletme müdürlüğü — daimi bir mukayese yapacaktır. Bunlardan hangisi — mürsille- rin lehinde ise o, tatbik edile- cektir. Hazırlanan mukayeseli tari- felerden iki cins malm nakliye fiyatlarını hıldırıyoruı Maden kömürü, eski tenzilât li tarife İle 1 Xilometre üzerin- den ton başma 2 kuruş 60 san- time nakledilirken, yılbaşından itibaren tatbik edilecek yeni ucuz tarife iİle bir ton üzerin - den kilometre haşına 1 kuruşa Laşinacaklır. Keza - eskiden- zahireler ton başına 1 kilometre — üzerinden 693,5 kurusşa nakledilirken ye- ni tarife mucibince 5T1 kuruşa nakledilecektir. Bu — zahireler arpa, çavdar, yulaf, purçak, as pir ve sayı fasulyeleridir. —— Altın fiyatı Dün de, hafta sonu olmasmıma rağman altm fiyatları 22,70 lira idi. Altm fiyatlarındaki — düşüklü- ür önümüzdeki hafta içinde de sövlenmektedir. GAZ MASKELİ HAYDUT Çok heyecanlı bir zabıta romanı — İngilizceder. Çeviren : ları dinlemeğe karar vermişti O dakikada beni — üzen şey Stanleyin biütün hu gizli hâdi selerden haberi olmayışı idi Hele benim, kendisine haber ve- rememekliğim, da! Acaba Duranti, ötel mıydı? Eğer öteki odada idiy - zim sesimizi duyarak kim anlayıp göziyle görmeğe mi çalışıyordu? Ben kendi kendime bu sualle ri soruyordum. Ceyabinı ver- mek imkânı — olmadığını bildi- gim halde sormaktan kendimi alamıyordum. Her ne — hal ise, o esnada mümkün olan — şeyi yapmağa calışıyordum. Yani, bir taraf * fan icerideki konuşmaya alâka gösteriyor, diğer taraftan da kabıyı seyrediyordum. Yazi masasiınm ardındaki a- dam, şimdi bize, kalp paraları en kolay usüllerini anlatmakla mesguldü. ö Biz, bu paralardan ne kadar sürebilirsek, O kadar para ba: sabilirmiş. İşe ilk başladığımız — sırada, kârımız 6 kadar gçok — olmiya- caktı. Fakat muvaffakıyetimir arttığı nisbette kür — vüadedili- yordu..O-.kadar ki, aümdüğü- H. MÜNİR we müz yüz sterlin üzerinde yirmi beş sterlin bizim hesabımıza kaydedilecekti, Adam diyordu ki: — Paraları sürmek için, işi* nize gelen ve :Ml“ tatbiki kabil olan her h usulü takip et- mekte »rbeqsımı. Fakat ben- ce, küçük köy dükkânlarında ufak tefek alış veriş etmeniz daha muvafıktır. Bizim bank- notlardan bir tane sürer, geri" ye Ufaklık alırsınız. At yarız- larmda müşterek — bahislere İş- tirak etmek suretiyle de bizim işimize yarayabilirsiniz... Yazı masasmdaki adam, Bu gibi iddialar esnasında paratiım kalp veya hakiki olduğunu mua yene eden bulunmadığı kanaa- tini besliyordu Adam, bütün bu saçmaları savurduktan — sonra bırdnıbırr sordu: — Eyyy? Siz ne diyorsunuz bakalım Stanley derhal cevap verdi: — Mükemmel, dedi. Tam bi- zim aradığımız bir kazanc! Ben de onun fikrine iştirak ettim: — Hazırız, dedim. — Alâ,, Öyleyse hemen işe başlayabiliriz-Daha fazla pa- 8— VARIT (ğörüp düşündükçe: 'In mezarında Aki RKASINDA, Mar, çarpan yürek, yi gövdesiyle fânidir. Ve dünyanın lara, hııııık dam derler, 29 RİRİNCİRKÂNUN 19â. lükten şu kadar sene sonra da kaynayan da. len heyecan bıryakan adanı, ancak her tarafında bu türlü bakliyar. da bunu istemedi. Hem iâf olsun, gösteriş gerçekten istemedi. üşEdm, uuı. b(rı nereden bilecektir?,, derken, masta, kaleminden ulx” sundan kalbim Osvunla biz, ik kemale bi din arkasından ı nüğm dahâ Çök derinleşti. ,ıkvı»ı , kendi koktu. söyledikçe, yordu, Fakel e seslenen “bir kalem ereni. İnsan Akif, ondan da büyük bir veli idi. Dini keyecanların en derin yor, muza dağılıyordu. onun eserlerinde dalgalanıyor, onun » gülgülelis nun bağrından köpü. eslerinden — semaları- Milil heyecanlarımız, gururu, elemi, sevinci türlü türlü anatike kep onun şirrlerinde dinamil zibi toplanıyor. Çanakkole, silâk ve süngünün destam idi. Onu his ve fikre mal eden Akif 0: Küâbenin danlıyo, yanmış derisi al “Secde,, şürinde "Tekvin,, u, güneşli kızğın bir çöld la 0 samadani aşkla geçer, Sü. leç kalbdi Akif saniyelerinin heybetli uğultur ere, yeri arşa çıkaran velveleli med ve çeziri bise o, duyurdu. Din,, i, mütekamtil neşveli vi yapan odur. Kahramani maden, yaldı kaline o koydur yapma, zdan kurlararak bir iç üniforması, bir gönül şenliği bir "Yunus,, vecdi ile bir ruk âle. izme, takma her türlü sw. Şehidi, gaziyi gağlet perdelerinden sıynılmış ı.nz.ıııı o göl Bül li n bunlara karşılık olarak, bu vatandan is diği de nika. ü gıı:lr'ımfı birleştiren engin bir tokluk içinde yı sadı. Derdini söylemeden, bir kere inlemeden öldü. Kale di arasına büyük âlemler ve koca Türklük girmi bunlardan aldı vt bütün kudretini sadece bunl. Dün mezarının başında toplanonlar, i; onun bu !oy., larımı idrök eden gençlerdir. Yarın toprağının üstünde vükselecek olan mermer de, onu değil, nihayet yine utançtan kurtararaktır. avutacak, dahö ı'n İrusu GÜNDEN GÜNE Dahilde Turizme ehemmiyvet vermeiı L()lx ANTADA karşımdaki ma. sada oturuyorlardı. Biri er. kek, ikisi genç kır olmak üzere üç kişi idiler. Genç kızlardan bi. risi, masanın köv—ıııc çekinerek ilişmiş, fakat sohbetlere teklifsiz. ce iştirâk ediyordu. Diğer genç kız, genç erkeğin karşısma oturmuştu. Bu ikisi besbelli, karı koca, yahut nişan. Bydılar. Bir aralık köşede oturan genç kızın; beyaz dişlerini göstererek —Ah ne nlurdu bir gün daha kalsaydık da, şu Bu)uk Posta- haneyi de görseydim, — dediğin işittim, Kara yağız bir delikanlı olan erkek, biraz da bilgiç bir tavır takınarak: — Amma da yaptın ha? dedi. Büyük Postahanenin görülecek nesi var? Her hangi bir Postaha. nenin büyüğü Herkes gelir, mektubunu oraya atar, telgrafını verir, Sonra, mektuplar. orada toplarır ve tevzi edilir. Köşede oturan genç kız, dah.ı fazla bir şey söyliyemedi. - mek, daha çok görmek arzusu- nun, bir açlık derecesinde hisse. raya ihtiyaemiz oldukça, yine buraya gelecek değilsiniz. Anlı- yor musunuz Buraya gelmiye - ceksiniz. Gider; Levisi görür sünüz, O sizi getirir. Anlama - dığmız bir nokta kaklı mı — Hayır, dedik. Adam masasının bir gözünü açarak, iki deste banknot çı- kardı. : — Alm bakalım, dedi. İşte süreceğiniz paralar bunlardır! Her birimize birer deste ver- di. Biz, desteleri cebe indirdik Adam bundan sonra ayağa kalktı: — İşte bu kadar, dedi. Ben, hâdisenin burada - bite- eeğini sanıyordum. Nitekim © zan ve ümitle, geriye dönmüş- tük. Çıkacağımız kapıya henüz yaklaşmıştık ki, arka taraftan bir kapının hızla — kapandığını ve ikinci bir adamm bir geyler söylediğini işittik. | Bu ikinci adamın kim oldu - | Ru sesinden anlaşılryordu. İçe- | riye Durant! gelmişti. | Biz kapınım eşiğine varmış- 1 tık, Sesini işittiğimiz adam, gim- di az evvek görüştüğümüz he- rifle konuşuyor, ona sert — sert bir şeyler söylüyordu. Ml'niııcmr—rl nasıl - iİndiğimi hatırlayamıyorum. Şüpheyi cel- bedecek kadar koşımdım Fa - kat boşuna vakit kaybetmiyor - dum. Kalbim, fena halde çarpr yordu. Çünkü, — tehlikeyle ara- mızda kıl kadar mosafe kalmış- ken yakayı kurtarmıstık. (Devami var) dilmesinden olacak; başını önüne € ve ı.mıl dü. daklarını şepırdatarak yemeğine devam etti. Bu genç kızın İstanbula — ilk defa olarak getirilen bir tağralı yavru olduğu anlaşılıyordu. O esnada eski bir'da' I)d)ı.ll 'lung k.ııu bulmııı.mş nice şehirliler olduğunu düşündüm.. Turizmin evvelâ, ana vatanı görmekle başladığı, — başlamas iâzım geldiği malümdur. Hele bazan, memleket dışına çıkmak mkânları, en ıı:ng:ürıimizc da. hi; kapandığı zamanlar, memle. ketin içinde gezip tozmak, vata- v bucağını görmek iki katlı bir vecibe olur. O sebeple, her büyük şehrin Âti indk urizm büroları,, ar. ık faaliyete bu;mzlı yahut ilerisi çin tatbiki mü “programlar hazırlamalı değil midir? Şehirlerle şehirler arasında, şe. hirli ile taşralı meyanında ucuz, yi teşkilâtlarmış dahili seyahat hareketleri başlamalıdır. O ka. dar ki, ana vatanım her hangi bir tabil hususiyeti, bir şehirliy hayrete düşürmemeli ve şehirler- de tesadüf edilen sun'i şaheserler, uzak bir bölgede yaşayan vatan evlâdına bir acaib görünmemeli. dir. *Çok gezen çok bilir., derler Hiç şüphesiz ki seyahat "yart ir- fan,, dır. HİKMET MÜNİR 30.12.940 8.08 Ajana RIB Hafif program x.1> Konuşnn 1238 Fasıl heyeli 12.50 Ajana | 1805 Fasil heytf 1820 Karışık 29.12.940 K.08 Ajans BIR Marşlar SKAS Yemek Lüsteni 1283 Baz eserlöri 12.50 Ağans T05 Türküler 18.25 Orkestira 1808 Caz 1X.50 Fazıl heyeti 19.80 Ajans 1945 Nüğtün Türküleri 2000 Oyun havaları BLIZ Sinema sesl | 20.80 Konuşma 245 Şarkıar 2113 Konuşma 2L30 Şehrazad Dintey Beley zL00 İetekleri şı.30 Konuşma 2*.80 Ajana abone olunuz