| ü Ç K FKU #— VAKIT 3 MAYIS- 1936 —— Tarihten bir yaprak : Allah ve meczup Amerikada Allahlık iddia eden biri çıkmış ve birçok kimseleri kendisine taptırmaya muvaifak ol muş. İncanlık, dünya kurulalıbe- ri buna benzer birçok hâdiselere şahit olmuştur. Tarihin bu hâkli. seleri tetkik edilirse şöyle bir ne. ticeye varilıe: Din, daima muvaffakiyet için bir silâh olarak kullanılmıştır. Bu- na hinlerce misal bulmak müm. kün. Kilise en büyük darbeyi Fran sa ihtilâlinde yemişti. 1793 yılm- da rahiplerin evlenmelerine mani olan peskoposların nefyedileceği, haklarında nefy kararı verilip de emre itaat etmiyenlerin idam ce- zası görecekleri ilân edildi. Bu sırada ruhani merasimler ris peskoposu Gobel, ruhani vazi. fesini alenen bırakmış, Notrdam kilisesinde Meryemin tahtına be- yaz fistan, mavi manto, kırmızı takyesi ile genç bir kız oturuyor- du. Papalsların maskara şeklirde kuklaları yapılryordu. Birçok pa. paslar, karılariyle meclise gelerek marifetlerini gösteriyorlardı. Ak- ini cesaret edenler Alf- Bütün bunlar, yalnız muvaffak olmak için yapılryordu,. Enelhak diyen Mansur da, yo- lunda kanla yürüyen Simavlı da hep muvalfak olmak için uğraş. mışlardı. Peygamberler bu yüz. den sayısız insan kanı akıtmışlar- dı, Sen Bertelmi aynı ideale ulaş. mak istiyenlerin marifeti idi. Fakat bugünkü Amerika Allahı onlara benzemiyor. Ona inananlar birer koyun sürüsü gibi takip ede gekler inanmıyanlar saklece; Mecrzup.. Diye dudak büküp geçecekler. N. A, İdman Bayramı İçin Toplantı 13.Mayıs idman şenlikleri pro- gramyı hazırlamak - üzere bugün saat 17 de vilüyette vali muavii Hüda! Karatabanın başkanlığı al- tında bir toplantı yapılacaktır. 'Toplantıda umumi şellik ve spor bürolarının spor eğlenceleri programı tesbit edil. ktir. Top- lantıya maarif mü halkevi başkanları, kara kaymakamları iş- virak edecektir. n Gi Yeni Gelen Seyyahlar Alman bandıralr Mit Voke va- puriyle limanımıza 300 seyyah gel miştir. Seyyahlar şehrin görüle. cek yerlerini gezdikten sonra dün akşam Akdenize hareket etmişler- dir. geçti ? yor.. ten, Karamazof Delikanlı bunu söyledikten sonra tek Tar oturdu. Gruşitika, ayağa fırlayarak: “Yarab- bi şükür!,, diye haykırdı. Sonra hâkim. lere dönerek; — Onu iyi tanırım, Sözlerine inanı. nız. Alay olsun diye, inat olsun için ağ- azına geleni söyler, Fakat ciddi bu me- selede ondan yalan bzklemeyiniz. Ne bahasına olursa olsun dosdoğru konu. bir sesle: ederim Agrafena, dedi, ylediğim daki- Katerin İvanoy. madan çalınmış — olluğunu anlattı. Bu Birarel e değildir. ından tezi yok, götürüş verirsin. Dedim. Müddolumumi, ısrarla soruyordu? — Bu çalınan para, hangi para idi? Halkı şaşırtan neticeden ziya. de maçm safahatı olmuştur. Dempsey, şimdiye kadar hırçın, asabi ve ilk anlarda işini bitir . meyi seven, dayanılmaz şiddette yumrukları mitralyöz gibi işli - yen bir boksör diye biliniyordu. Halbuki bugünkü maçı tamamiy. le bunuu aksi şekilde cereyan et. mişti, Tuney'in daima mütebes. i 3 .| sim ve bati jestleri karşısında Seenedilmiş, baçlar Kırtimeştı. Pa Cek âdeta uyuşmuş kalmıştı. 28 yaşında ve 84 kilo olan Tuney Dempseyden üç yaş ve düört kilo noksandı. Vücut ve adale ölçü. lerine gelince, Dempseyden pek farklı değildi. Lükin boksu, Cek'e nazaran biraz zayıf görülürdü. Dempsey yıkicı, Tüney yorucu bir sisteme sahiptiler. 'Tuney nasıl dövüştü?, Beklen. diği gibi Dempseyin parlamasını ilk devrelerde soğukkanlılıkla sa vuşturup sonlarda mı taarruza yon, müsabakaya büyük bir hız. la başladı. Ve bununla anlaşıldı |ki dehşetli darbelere sade taham |mül etmekle kalmıyor, detle mukabele etmesini de bili. Birinci devrenin büyük bir fark la lehinde bitmesi de bunu isbat eder. Gong ravundun nihayetini ilân ederken Dempsey'in yüzü, Tuney'in yumruklarından kan içinde kalmıştı. Hemen hemen halkm tamamı, favorileri olan Tuney'i hiç dur. madan alkışlıyorlardı. İkinci ra. vundun sonlarına doğru Demp . sey, kiymetini gösteren bir şekil- de parladı, Hasmımmna öyle şiddet. te saldırmıştı ki Tuney neye uğ. i | radığını farkedemedi. Müthiş sağ larından birini tam çenesine in . dirmiş, sol aperkütü de kalbine oturtmuştu. Göng devrenin hita, mını bildirdiği zaman Tuney ip- lere yuvarlanmış bir halde idi. İşte bu sırada Tuney meşhur te. bessümünü bırakmaya met kalmıştı. Neşesini kaybetmiş, ar.| tık gülmüyordu. Lâkin hiç bir surette izah edilemez bir sebep. üçüncü Travunttan sonra Dempsey, Dempseylikten tama . mile çıktı, Yıkıcı hücumları şöy- le dursun, müdafaayı bile güç - lükle tutturabiliyordu. Tabil Tu. ney tebessümüne tekrar kavuş . muştu. Yazan: Dostoyevski "e HARPUTLU ŞERİFİN AMERİKA HATIRALAR | tirmiş odamda istirahat ediyor . tişeceğini vaadeden Estel maçın dum. Tam öğle vakti idi. Birden, olduğu saatte hâlâ meydanlarda tatlr uykumun arasında, oda pen yoktu. Nitekim ertesi günü gelip ceresinin hafifce kaldırıldığını ve beni bulmuştur. Sonra maçın de. iki gahsın bana hücuma hazırlan. vamınca bir türlü dinmek bilmi. dıklarını farkettim. Derhal ye . yen yağmura ne diyelim ?..., rimden fırlayıp meçhul mutaar- rızlarımım Üzerine doğru yürü - olga maçı bu şerait dahilinde bi. düm. Biri pencereden tekrar gel. tirmesine imkân yoktu. Şerifin diği gibi atlayarak kaçabildi. Di. söylediğine göre Dempsey o gün ğeri çaresiz kaldığını gürünce insan kudretinin fevkinde bir da- karnımm aşağısına doğru olanca /yanıklık göstermiş ve hücuma kuvvetile bir tekme indirmez mi? geçmemesine rağmen pek güzel Derhul fazla bir sarsıntı hisset - kapanmış ve müdafaasımda mu . medim, Lâkin bir iki saat sonra vaffak olmuştur. müthiş sancılar içerisinde kıv - randım durdum. İşte bu hâdise ceri Dempseye abandone etmesi. ni teklif etmişler fakat Demp - çirmeme sebep olmuştur. bir.. sey bunu kabul etmemiştir. Son Sonra müsabaka gününden beş ÜS devrede koca Cek'in her iki gün evvel bilmem o tekmenin te. gözü de tamamile kapanmıştır. sirile yahut başka bir sebepten Tüney'in direkt yumrukları o de. feci bir dizanteriye yakalandım, Tecede şiddetli ve yerini bulmuş. Neler çektiğimi ve maça kırk çe- tü. Evvelâ sağ gözüne dehşetli şit ilâçlar alarak çıktım. Üçün - bir darbe yemiş fakat aşıl sol gö. cüsü, karımın stüdyoda bir cina. Zi kapak cihetinde patlayarak yote kurban gittiği hakkındaki Mütemadi bir kana bulanmıştır. uydurma havadislerin ne kadar Şerif te tasdik ediyordu ki Demp olsa asabımı bozması.. Bunda bi. Seyin yüzü ertesi günü bile ta . raz da haklı idim. Zira, maça ye- Pinmıyacak derecede şeklini kay Son ravuntta Dempsey kolunu bile kıpırdatamadan yalnız da . yak yedi. Sağlı sollu direktler, za- vallı Cek'in suratında motör gi. bi işliyordu. Maç bitti. Halk — Dünya böyledir işte. Düşenin dostu olmaz! — Mütemadiyen sev gİli Tuney'ini çılgımca alkışlıyor. U - du, ediyorlardı. Katiyen!., Yeni şampi - anlatmıştır: yni şid. ur diyeler. Kardeşler ; Çeviren: Hakkı Süba Gezgiv ©M ( . Bir ay evvelki mi, yoksa dün akşamki mi? Gruşinika : — Dün akşamki! Cevabını verdi. Sorgu burada bitmişti, Nikola, teha. lükü andıran heyecanlı — bir acele ile genç kadına: — Artık serbestsiniz Madam. İstedi- ğiniz zaman şehre dönebilirsiniz... Eğer azaba, hayvan hazırlatmak hususunda yardım lâzımsa, memnuniyetle yaparız. Dedi. Genç kadın: — Teşeklkür ederim. dedi: ben, ihti- yar Maksimovla - bir Yalsız eğer sizce bir m: mitri hakkın 'a v me't Üzere burzda kal Gruşisika, bun'arı sö k itri sakin gösünüvor, bu ce- vanlardan kuvvet almışa benzivordu. Faxat bu hali çok sürmedi. G: bir Bitkialik her tarafını ansızın şardı. Göz leri kapanıyordu, Şahitlerin dinlenme- si de bitmişti. Fezlekenin kaleme alın. Filâdelfiyadaki bu müsabaka . da acaba Dempsey kendisinden daha küdretli bir şampiyona mı mağlüp oluyordu”.. Bu suale bü. yük bir ekseriyet, hayır!.. ceva- binı vermiştir. Dempsey bu maç- ta, şampiyon dempseyin gölgesi bile olamamıştır. Bütün bunlara sebep ne idi?.. Kimi, Cek'in üç se. nedenberi mühim bir maç yapma mış olmasmı, kimi, evlenmesini, kimi menaceri Kerns'le olan u. zun davalarımı, ileri sürerek bu sebeplerin, cihan şampiyonunu bugünkü zâfa düşürdüğünü iddia Halbuki Dempsey bizzat Şeri. fe mağlübiyet sebeplerini göyle — Bir gün, Atlantik Sitideki evimde günlük idmanlarımı bi - | VAKIT SPOR MÜSABAKASI | “Futbol, Güreş, Yüzme ve Atletizm Amatörleri Arasında SPOR Yıldızını seçiyoruz BIRİNCIYE Bir Bisiklet Resimli Hafta abonı yunbağı; 4 kişiye birer çift ipekli çorap; 10 kişiye birer ıdetı' Tayyare piyango bileti, onbeş okuyucumuza birer şişe bü- yükkolonya; 15 okuyucumuza birer şişe küçük kolonyao 25 ki. şiye birer tuvalet sabunu; ayrıca 150 kişiye muhtelif cins& he. |arran boks ne yazık ki memleke- timizde pek o kadar hayat bulma mıştır. Mütareke senelerinde Be. yoğlu ve sonraları bir çok vilâ . | yotlerimizde gençliği enterese e. MA Mt MA A den bu sporun kısa süren fakat sabakaya ıştirâk Koponu RKADAŞLIĞIM Z9 -->A EZİ | | ABONE TARİFESİ & a A fS”. | Memleket Memleket A F içinde — dışında A İ — İ) Aytık 9 155 K — 4 -. B aylık 260 438 » YAZAN: BZ y 6 aylık 475 820 , £ yıllık 900 1600 T LA ğ Muvakkar Ekrem Talü Tarifeden Balkan — Birliği masına başlandı. Mitya kalkarak hal: ile örtülmüş bir büyük dengin üstüne uzandı ve başını korkomaz uyudu. Rü. yasında yaşadığı hâdiselerle hiç müna- sebeti olmıyan tuhaf bir rüya görmüştü. Rüyasında alayla bir stepten geçi- yordu. Bir köylü, onu arabasiyle ça. tmurlu bir ovada götürüyordu. Hava so Buktu. İlkteşrin ayın'da idiler. Kuşbaşı kar yağıyor ve toprağa değer değmez eriyordu. Arabaser hayvanları şiddetle kamçılıyordu. Bu köylü, elli yaşlarında kadar görünen kızıl sakallı ve külren- gi kötü kaftanlı bir adamdı. Yolda bir köye vazdılar. Harap, sefil izbelerdöen ibaret bir köye... Kulübe- lerin yarısı yanmıştı. Çatılar, kömürleş miş direkler üstünde güçkhalle devril- melen durabiliyordu. Köyün eçiğinde kemiklerine kadar erimiş perişan kı. İrklı bir kadın kalabalığına rastla N Yüzleri toprak rengini La? Yirmi yaşında olduğu halde kı bi görünzü, uzun boylu iri kemi zava'lı, kucağında &; tağıyor. Yavtu aç, acanım memeleri ku- rumuş,.. İkiside ağlıyorlar, Yavru çıp« Bz kellerim, soğukten morarmış elleri- n yor. Dörtnalla geçerlerken, Mitya: — Nişin ağlıyor bu çecuk? Diye sordu. Delikanlı, bunu köylü şivesiyle sormuştu. Kendine — gelince, benim fizikman bir sarsıntı ge . A öy vv Futbolcu Gazi -—58s l betmiş bir manzarada idi. Te münekkidi böyle konuştuğuna sevindi ve tekrar- ladı: — Ama niçin ağlıyor bu minik?.. Hem neden böyle çıplak bunlar?.. Ne diye sarıp sarmalamıyorlar? — Çocuk donuyor.. Elbiseleri buz tuttuğu için atmışlar. Isıtmaz çünkü buz tutan zıbınlar.. Mitya şaşkın bir halde; — Nasıl olur bu? Dedi, — Nasıl olacak... Bunlar yoksul za. vallılar... İzbeleri de yanmış.. Yiyecek ekmekleri bile yok. Dimitri, rüyalara mahsut bir tuhaf- hıkla hâlâ anlamıyor, birteviye köylü a- rabacıya: — Yok, canım, yok canım, diyordu; hiç öyle şey olur mu?.. Söyle bana sen, neden bu kalabalık buraya toplanmış? Niçin bu kedar sefil ve perişandırlar? Neye kap'tara kesilmişler?.. Niçin bir. börle: kucaklaşıp türkü söylemiyor- lâr. Hels nazıl çocuğu aç brrakıyorlar? eçi bu sorduklarının mânasız ol- duğunu kındi de biliyor; fakat sormak tan da kendini alam yordu, Yavaş ya. vaş içini derin bir mahzunluk kapladı. Ağlamak üzere bulunduğunu düydü. Aç çocuğu doyurmak, memeleri kuru. muş anteyi teselli etmek, bütün dün- yanın & i temin edecek bir şey yapmak istiyordu, Ruhunda bu İstek, Karamazoflara mahsuş o müthiş şahla- | Cidden Dempseyin yerinde kim | Altıncı vavunttan sonra mena. Tuney, maçtan evvel boksta bu kadar üstün bir kıymette bi - linmiyordu. Şurası su götürmez bir hakikattir ki Tuney şampi . yonluğu bihakkin elde etmiştir. Ka ( | Aslen İrlandalı ve kibar bir aile. B ) ye mensuptür. Dempsey anadan doğma bir kabiliyete sahip gözü. kürken Tuney de sonradan boksu -.| kavramış, zekâsile iş gören, sa. natmın ehli bir tip hali vardır, Doksuna Amerikandan ziyade İngiliz stili hâkim olmuştur. Ma- | “amüfih; (ç serke evvelki Dimmse. ye nazaran 'Buney daha hadil ka, lır, Amerikanın en tanınmış boks 'Tbebrr Wignall bir makalsinde 1923 Dempseyini Coe Luiz'den yüksek göstermektedir. Bu çok mühim maçın hasılatı ta. METTMETSKLI I LA mam 1.895.733 dolar tutmuştur. |" ' |Bunun 850.000 ni Dempsey 200 Ikinciye; — Şık ve kıymetli bir saat; üçüncüye: — bir çift) binini Tuney almışlardır. Kalanı iskarpin; dördüncüye: — Bir şapka; beşinciye: — Bir ltıncıdan onuncuya kadar: Birer bo-) rak pay edilmiştir. Dünya üzerinde futbol kadar, |belki ondan da fazla rağbet gö- ret, seyerci toplayan, alâka uyan senelik| | masraf ve organizatör hakkt ola. için ayda otuz kuruş — düşülür. Posta birliğine girmeyen yerlere ayda yetmiş beşer küruş zam. medilir. Abone kaydımı bildiren mek. tup ve telgraf ücretini, abone parasının posta veya banka ile yollanıa ücrelimi idare kendi ü- zerine alır. Türkiyenin her posla merkezinde VAKIT'a abone yazılır. Adres değiştirme Ücreti 25 kuruştur. İLÂN ÜCRETLERİ Ticaret ilânlarının santim - satırı sondan ilibaren ilân say- falarında 40; iç sayfalarda 50 kuruş; dördüncü saylada 1; ikinci ve üçüncüde 2; birincide 4; başlık yanı kesmece 5 lira- dır. Büyük, çok devamlı, - klişeli, renkli ilân verenlere ayrı ı tadirmeler yapılır. Resmi ilânla- rın santim * satırı İ0 kuruştur. TİCARİ MAHİYETTE OLMIYAN KÜÇÜK İLÂNLAR Bir defa 30, iki defası 50, üc defası 65, dört defası 75 ve on defası 100 kuruştur. Üç aylık ilân verenlerin bir defası beda- vadır. Dört &atırı geçen ilânların fazla satırları beş kuruşlan — he- sap edilir. Hizmet kuponu gelirenlere küçük ilân tarifesi yüzde 25 indirilir. Vakıt bem doğrudan doğru- ya kendi idare yerinde, hem An- kara enddesinde — Vakıl Yurdu altında KEMALEDDİN İREN İlân Bürosu eliyle ilân kabul| eder. (Büronun telefonu: 20335) SEERMUL LK TE MA lemdar sinema iKİ FİLM Büyük Caz Son Gangsterler gerefli bir mazisini yaşadıkta! sonra gönül arzu eder ki yeni ye ni ve elddi hareketlere meydal verilsin. Dünya ve olimpiyat şampiyoz lukları kazanmış köca Almanya da boksu ilk yapan ve bütün Al man yıldızlarına hocalık edip Av rupada büyük bir göhret yapa! Gaatasaraylı Sabri Mahirden ba! ka Büyük Kemal, Hamza Osman Zeynel, Mazlüm, Küçük Kemal (Devamı var) nışla, o engel tanımaz coşkunlukla kö. pürüp taşryordu. Bu sırada yanmda bir ses duydu Gruşinika ona: — Seninleyim, sendeyim artık hiç a$ rılmıyacağız! Diyordu. Kalbi bir saz teli gibi inle di. Uzak bir ışığa doğru ruhunun kar natladığını sezdi. Bu yeni ışık onu ça ğ tıyordu. Mitya gözlerini açınca: — Ne?.. Neredeyim ben?. Dedi. Yattığı dengin üstünde doğru! du. Baygınlıktan yeni çıkan bir halde idi, Yüzünde, gözlerinde gördüğü Tu- yanım parıltısı vardı. Tatlı tatlı gülüm” siyordu. Önünde Nikola duruyordu. Uyandı- ğenr görünce: — İfadenizin zaptı okunacak, dinle: yip imzalayınz. Dedi, O, hâkimi dinlemiyor, bir sxat belki daha fazla uyuduğunu düşünüyordu: Hele başının altında, bir yastık bulunu" şuna da şaşıyordu. Çünkü yattığı vaki" bu yastık yoktu. Mitya, bu itinadan gözleri yaşaracâk kadar içlenmişt. Bu hareketi dünyan'? en umulmaz bir iyiliği sayıyordu. İŞ'? bu duygularla; İ (Devamı var)