6 Mart 1939 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

6 Mart 1939 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

143 3 — VAKIT ! Görüp düşündükçe 6 MART | Günlerin Peşinden: a İ“ Fuat Köprülü jübilesi yi Me mendaği *| Fuat Köprülünün yirmi beşin . | | yıldönümünü kutladı. Fakat Son Haberler 'Kürtdağındaki Müridler Suriye hükümetine isyan ettiler Hangisine inanalım ? gardiyanı, Yet a, İngiliz e edecekler “Oskar Vayld,, in onlrada aç kalmış, mişini z peynirlipide ardım Yazan: Osman Cemal kelelerinde | orun, ç Ora” daha te a ile satılacak İ gençliğ Funt Köprülünün ilim hayatı BIN | mazdaki kıymeti rken | beş yıl Li Peki “İÇ Janda Üniversite talebesine ji i iren ders vermiş, aynı zamanda bir. plar | çök kiymetli neşriyatta bulun - mus olmasında değildir. Muh terem terilece profesörün memleket i için örnek olarak gös - meziyeti k asıl büyük İdaha pek genç bir yaşta iken i * İlim hayatında ihtisasın lüzumu nu takdir etmiş, bu takdirini bi metodik çalışma ile kendi k Birine mek denilen 8 bir çeşi a ol- mah mamiyle Halbuk ekle olsun Ke Sahile | İF dünya mü. el ek yi) Zevede kulak,| | | buğday kokusu hattâ ında hiç yok! Ekmek bembeyaz İve pamuk si esmerimtırak, bi kokulu ve| az tıkız ikinci ekmeğe form ü aranırken R dare eder ı zahireciliğim değirmenciliğim, çeşnici başılığım olmadığı kinci ekmek ya Böor çıkar, İdare eğer,“kur 4J4 ikin kırsa ondan daha nki? i ekmek olur sar Mazır sıra de enfes pey fırmlar pa-| vardı. Bu tereyaği ara nurtajı ve bol tere otlu | Refik Ahmet Sevengil Zam eplatmak üzere hazırlanırken tesadüfen bana Zu elini tuttum; pembe, ince, uzun parmak- * Zötürdüm. töyi;, 79, İdedi, veda konseri bu kadar değil, size ip Yeceği, Selay 23 Sala i önerek piyanonun üstüne kapandı; hem m Ünü iğ söylemeğe başladı; Je bir nilüfer yaprağı gibi göz kırparlar. “VEİSİNİ az ğlarken ta , "tünde ; ke, * bİr gümüş yaprak gibi k mısın? » berrak, hafif titrek, fakat fevkalâde sevimli, Ve, — > doğ, *oslarmın altında ensesini meydanda bıraka , İnen yakası bir omuzuna toplanmış, ötekisi eğe, çk biralemiş gibi idi. Arkasından yüzümü erek ve nefesim bu.güzel çıplak omuza doğru ÜN 2 Ay suların üstünde bir nilüfer Y: aman, mehtapta, karanlıkta, gece yarısı, #8 if »düz, her zaman seni hatırlayacağım! isli Ğ de doğrul on, yrlarak ayağa kalktı, ben de »3a Sağad arkasında, duvarda gömülü zile dokundu” a daha ve sonra bana dönerek? ie içmek istiyorum... a biz © BVAP ve meyva getiriniz! nda fiilen tatbika olmuş bulunmasındad Fuat Köprülü bir Türkçü ve| edebiyatçı olmakla beraber 41 -| mi faaliyetini ve tetkiklerini nız Türk edebiyatınm mu - yen devri üzerinde teksif et. el miştir. Ve bu musyyen devir ü. ta İ sarmıştır. Kendi ihtisası | İşine giren meseleler üzerinde — İ lince: a iyi deği! | pörü gibi telâkki e! l zerinde hakiki bir ihtisas ka -| rö- rmayı kestiler im.” miş Yetmişlik edebiyat aç adama yardım öne ge - Iİ çişleri 1. Çünkü “Os kar Vayld zindanda iken bu gardiyan ona İyi bakmış. Mah. 10 | buslara yasak edilen şeyleri a « rmiş ve bir gün yine böy lik ede akalana- k vazife İşte şimdi, Londrayı heyecan, bi bazin bir Şu d inden kovulm ıran açın, çmişi var nyanetu. haftır!... Kırk 5 larda bir z6kâ ne evvel salon- içeği gibi açılan her gün bir “Ledi,, nin sofras | ; gırılan, hayranlıkla din * İma ç lenilen “Vayld,, , bir gün ansı « | sar atorozu uğ | Acıbirm sonra hapse atıld akat hakkın e hükümet lemek ke asımdan Hayranları, birden yüz çevirdiler, Dostları ondan ayrıldı söz söyler, o daire haricine ge” Londrada Bir Yangın Bombası Keşfedildi — Bu benim işim değildir.,, | | | Demekten çe in Fuat Köpr Onun faziletli bir lesini sadece ilim nâ | adamının yirini beş sene biri. ilm ocağında hizmet etmiş ol . arşı hassasiyet tezm - tmek doğru Üniversitesi masına k idir, Istanbal bu törenle daha ziyade Fuat Köprülünün ilimde ihtisas me - | #iyotine manevi bir mükâfat vermiştir, Jübilenin kıymeti de 'r bu noktadadır. HASAN KUM işte tırımcılığım |—— peynir di n i pideleri ye-| | İki Arap idama mah- | küm edildi İ Kudüs S(A A) —Ha divanı bugün iki arak talarla : ge, ber vere -| kâm etmiştir. bi yahnt margari urlarsa Şit yim, onları yaptıkları gibi ger kendlleri tıkınırlar. i ne üç arap ba gi müeb arp | aüşmü, h | manzara, bana, bu kati i Dünyada hiçbir ahlâksızl czası bu kadar feci olmamış, / Abdülhalik Renda | Çankırıda Halkın |” Oskar Dileklerini Dinliyor İetmis, pek r S(AAJ) — MI i hâkimle alay rdil kul. sarhoşluğun « “De Profun Vayld, ağrur lanmıştı, Gurür anzındanda ayıldı atkârm yerden bir kitaptır göğe bi likten son Çilesini çe ki nereye gitse, aynı cuk | ra, anladı .,, İzind z Gide,, almaktadır. “Andre İ pervasız bir am bile, İkonuşurken, sokağa arkasını İ görüşerek on döndürmek zorunda kalmıştı kendi lemiş, kında konuşmuştur. | “Doryan Grey,, in başına koy- Ağu iki sayfada, kendi estetik teren Oskar Vayl ardiys dr, bu teması ımı soran bir söylemişt t kendisi mwelekette ii daha feci günler y n mevcut bu- | #Çütılireeda; “bütüm K ) Varisin bir tavana | olduğu gibi ıda aç, hu inan & mdi Londrada onun karşı çmişin bir ke, Acaba 5 gardiyanın şefkat, bu fareti midir? gösterilen cı ge Belki harpten sonraki nesil « ler, eski edebiyat tarihçilerinin (Lütfen sayfayi çevir Osman Cemal KAYGILI | çevirmiştir beliğ —. e İL A BAL A a İlerliyerek otelin bar kısma doğru yürüdük; Amserikanba- rin önündeki yüksek iskemlelere tırmandık, — Yar gidiyoruz. Dedi. — Bu güzel gecenin o müthiş sabahını hiç hatırlamak #ıte- miyorum. Diye cevap verdim. — Niçin, canım?... Öyle söylemeyiniz, siz shbabım olarak bizi daima ziyaret edersiniz; ben de, #nnem de bundan memnun oluruz. — Peki amma bu tanımadığı karşılayacağını biliyor musunuz, bakalım? Bir çocuk gibi sevinçle ellerini çırptı: — Allahım, sahi, o artık kocam oluyor, değil mi? “Mesu- dum, mesudum!..., diye bağırmak istiyorum... Bu kız bu gece beni çıldırtacak... Ben neden bahsediyorum, erkek ahbabı kocanızın nasıl o nasil veriyor! Ne olsa artık fazla bir şey ümit etmeme imkân yok, bari hid- detim içimde kalmasın, dedim, açıkça çatımığa başladın: — Kuzum, siz ne anlaşılmaz şeysiniz.... Hem nişanlınızı de- hem de daha birlnç gün evvel lice sevdiğinizi söylüyorsunuz, i rı otel köşelerinde tek tanıdığınız yabancı bir erkekle gece ya k başmıza oturup tehlikeli mevzuları konuşmaktan çekinmiyorsu- Hem öyle bir erkek ki, işte açık söylüyorum, ilk fırsatta gibi avucunun içine alıp kabuğunuzu itina ile soym- Yoksa bu, modern ve cesa- mız bir hususiyeti mi?.. Al sin, diye nuz sizi bir müz rak bir hamlede yutmağa hazırdır... retli genç kızlığın bizim anlayamadı lah müstakbel kocanıza genis, sonsuz bir tahammül er yim; çünkü yarınki hayatınızın kıskançlık kavgaları içinde geç- mesini arzu eli — Ooh, nelerden bahsediyorsunuz?.. kadar sadık kelaca ize karşı aslâ hürmettizlik etmek istemi mi yorum, Kocama her zaman için, hayatımın son gm! — Affedersiniz, yorum; fakat galiba bir zamandanberi sadakat bizim anladığımız Taânadan çıkmış ve yeni bir mefhum almış olacak... © Bu gete o kadar neşeliyim ki, sizin bu kaba sözlerinizi bi- le affedeceğim.. Benim hareketimde anlamadığımız şey nedir? — Bizzat ben, kendim. mahiyeti... Garson önümüze bir şar bardak berakıp çe- kilmişti, Nesrin boşalan kadehlerimizi bitbr kere daha doldur- duktan sonra bir tanesini bana doğru uzattı; sonra ucu pembe manikürlü elleriyle uzanıp kravatımı düzelterek? —Siz en ıstıraplı zamanımda benim yoluma çıktınız, dedi, onun yaşında, onun tipinde, bana onu düşündüren, onu yaşatan bir erkek... Onun ve herkesin (bana likayt olduğu günlerde onun yerine geçmiş gibi beni heyecanlandırıp avuta siz daima içimde onunla birlikte ve ikiz bir hayal olarak yaşıya- caksmız! - Bu sefer hiddetimden gülümsiyerek — Becayişe razıyım, dedim, keşki ben madde olsaydım di bir erkek olarak o hayal olsaydı... a, yi Gittiler, Onları Mudanyaya götürecek olan otomobil havuz- lu baoyonun yanmadan süzülüp aşağrki asfalta kıvrılmken tek ba şıma, ellerim paltomun cebinde, yakalarım kalkık, Çekirge yolu- na doğru serseri adamlarla ilerliyorum. Rüzgâr boyun atkımı alıp götürecek gibi uçuruyor. Sevdiği erkek aşağı yukarı benim pimde imiş, bana benziyormuş... İktısatta ceki tâbiriyle bir il me kanunu vardır; ihtiyaçları aynen karşılamak mümkün olmaz- sa yine o vazifeyi biraz eksiğiyle olsun görebilecek başka madde aranılır, Bu karun aşkta da câri demek... Ruhiyatta da hedefini birden bulup kavuşarıyen itek bazan yer değiştirmiş, kılık değiştirmiş bir halde, âdeta muvakkat bir zaman için ilk hedefin yaşımda imiş, benim ti- yerime geçmiş sayılan başka hedeflerle oya Kedi yayrusmun bir yün yumağı ile çevire oynaması gibi bu hirçm, hasta, tinirleri b kız da benimle kendisini bir müddet meşgul eden bir küçük mad- küçük bir topla evire vak yarı deli de gibi oynadı ha... Birkaç gün sonra İstanbuldan bir telgraf aldım. Tokatliyat- da yapılacak olan düğüne davet ediliyorum. Bu kadar çabuk de- mek... Nişan, nikâh, düğün, bepsi bir rada oluyor, Gideyir gitmiyeyim mi? Davetnameyi okurken içim burkuldu. arzu ettiği adamın önümden, genç kizi kolları talihli bir kumandan edasiyle geçip gittiğini galiba bana biraz güç gelecek! Kendimi bu harbin mağlübu bir asker gibi hissediyorum; fütur içmdez skanıyorum, Öyle bir ge- lip ki kendisi hiç bir emek sarfetmediği halde muvaffakiyet ka- iştir! Nesrinin humma ile arasına alarak, mek ga im, galibi k patlarını açarak ona doğru uçar gibi koşup git Nesrin bu adamı çıldırasıya teviyor, halbuki işte kiz kendi- si de biliyor ki nişanlısınm ona karşr hiç bir hissi yoktur ve © #a- dece hem güzel, hem zengin bir genç kız kendisine verilmek is- tenilince bu fırsatı lütfen reddletmiyen(!) bir adam vaziyetinde- r. Böyle bir izdivacın iki sene sonra nasıl bir neticeye varacağı meydanda... Acaba yine bana ihtiyaç olacak mı? SON

Bu sayıdan diğer sayfalar: