RAS ” yaşında... hâlâ da haya- Unı kazanıyor eri binbir dükkân dolaşarak siya inakla geçinen bu adamın meraklı ünceleri ve başından geçenler erkin — Akraban, kimsen var mı? , — Hayır.. Yalnız bir mektep- te muallimlik eden bir kuzinim lira verir, iin K karardıktan! unda bir adam de me de bakın, he i tMiz: var, Bana ayda on | ondan başka dünyada kimszi? çlar, kendisi. | ağlamış kadar a- z TİB tirıs yürür, Ba, in Mdr açık, gözleri. . vi RI ve beröz pos Irtında e ny ei usu ir. K, Bu adam kalmamıştır. — Evin var mt? turuyorsun? — Ev nerede? Bir apartmanın dördürcü katın- da tek bir odada oturuyorum. — Çıkıp inmek senl yormu - Kirada mt Kiradayım..» bir muşam - I bir doktor âhvelere patise yor demek? 86, bütün u . — Hayır. Zaten bir defa çıkıp bir defa iniyorum, Indiğim va . kıt, yukarda bir şey unutursa, bir daha çıkıp almam. Fakat odam pek iyidir. Öğleye kadar gilneş gelir, biraz kaybolur. ÖĞ- leğen sonra bir başka pencere- İden tekrar gelir. Mayısta pen- ceremi açarım, daha geçenlerde padım. Fazla soğuklar basın. k korkuyo ca, hastalanmaktan rum, — Geceleri çalıştığını görü - yorum. Na vakıt yatıyor; ne ka dar uyuyorsun? — Her geco saat Uç sularında yatarım ve ne zaman kalkabilir o zaman kalkarım. Canı - yiyorum. Ve aki mulevenz? İh, Me Dir Krokisi ty di #!rer çikar, Her Sa, VETdeden seslenir: yı, Ül, Kbbrite Dagi bı, sa 117.. Ona, ha- alnı kere olsun tesa , #dir. Ve ihtimal U tib) si; ra da #ordunuz; Sygi Asin kaç?. Evli © Kaç saat çalışı - *Yarlık naeıı?, 8 sum, ının İstediği şeyi bekâlâ hazmediyorum. İ — Sirin aileniz; hep böyle u. zun ömürlü mü olmuştur? — Eyvet,. Babam doksan beşe kadar gitmişti, Lâkin şurası şa. yanı dikkattir: Biz, ilk çocuk - lar çok yaşıyoruz. Ber babamın lk çocuğuyum. Babam da ba - basının ilk çocuğu imiş. Fakat Macar Hariciye Nazırı Berline gitti ! ” Macaristan, mihver devletleri- nin gayretile hissesini almıştır . Budapeşte, 15 (A.A.) —B. da mihver devletleri tarafından et- Csaky bugün öğleden sonra resmi nik prensibin başarılması lehinde ziyaret için Berline kareket edi-| sarfedilen mühim gayretlerin ne- yor. tcesinden hissesini almıştır. Hitler - Bek ve Çemberlayn “| Hâlen Macaristan tari Mussolini mülâkatlarından sonra | faslı kapanmıştır. Ve şim vukubülması enternasyonal bakım- | cü Rayh'ın hariciye nazır; sıfati dan bu ziyarete hususi biz ekem-|le bir dostu tekrar görcbileceğim miyet atfettirmekte den dolayı bahtiyarim. B. Csaky Berline, Orta Avrupa , Si > > meseleleri ve bilhassa son zaman- Amerika Harbiye Müsteşarının Nutku larda Macar - Alman münasebet- lerini karıştırmış Olan Ukrayna meselesi hakkında Leh, Italyan ve İngiliz noktai nazarlarına tama- bulunarak hareket et- şarı Luis Johnson söyle- diği bir nutukta bütün Amerikalı. lara hitap ederek bunlar: Ruzvelt- in milli müdafaa programını mü- men vâkıf ye m mektedir. Budapeşte, 15 (A.A.) — Hari- ciye nazırı Ceaky saat 13,15 de Berline hareket etmiştir. dafaa etmiye davet etmektedir. ; obnson muterizlerin taruz nok udap A.A.) — Macar) 79 e « ? talarının daima kuvvetçe daha yük LE vr B. Csaky, Berli. | se£ veya müsavi olan devletlerie ariciye naz ii Yı ne hareketinden önce, Macar A* SarPiğyaacak şekillerde adap selimi bir muharririne aşağıdaki | <ttİklerini isbat şeri ie beyanatta bulunmuştur. riâyet edilmesi Macaristan, Alman - dostluğuna ehemmiyet vermekte- dir ki bu hareket yalnız realist bir politika olmakla kalmamakta, ayni zamanda Macar milletinin içinden gelen hissiyata da uygun bulun maktadır. Umumi harpte ve ondan sonraki devrede, Macar milleti ve onun şefi Naib Horty en müşkül anlar- da dahi Almanyanın yanmda bu- merika haklarına ili müdafaanın kuvvetlendi Macar vaziyete dair şimdiye kadar ne redilmemiş olan evraka istinat ct- tirmiştir. Bu evrak meyanında Amerika" nın müdahalesi üzerine “Hinden- burg,, ve “Ludendorf,, tarafından dermeyan (edilen Jar: vesika bulunmaktadır. Bu generaller o zaman A: lunmuğtur. İşte, büyük Alman milletinin, Macaristandaki dostluğa sadık kal mak diye tavsif edilebilecek olan lenin ehemmiyetsiz olduğu kanaa- tini izhar etmişlerdi. Alman de- nanmasının şefi olan Von Holzem bu küvveti bu sayede takdir et mekte olduğuna kani bulunuyo- rum, Macaristan için olan bu tak- diz ve muhabbet Münihte ve on” dorf o zaman Kayzere şöyle söy- lemişti: Bir tek Amerikalının bile kara- ya ayak basmıyacağına dair Ma- . Çemberlayn Vaşington, 15 (A.A.) — Harbi» | (İTALYAN MAHAFİLİ SUKU- İ sait Ümitler beslenmektedir. Muş- 3 — VAKI Londraya döndü İtalyan mahafili sukutu hayale uğradı Paris, 15 (A A.) — Romadan dönmekte olan B. Çemberlay sazt 8,10 da Parise muvasalât e miş ve Garda İngiliz büyük elçisi tarafından karşılanmıştır. B. Çemberlayn Pariste inmiye- ceği için, vâgonu Lyon garından saat .46 da La Chapelle garına gi decek ve orada Paris - Kale ekş- presine bağlanacaktır. zy 16 İKİNCİKANUN 1939 Görüp düşündükçe Balık döğüşleri Dün, bir yerde okudum, Ok, yanus kıyılarında oturan bir ka- bile, balık dövüştürlüirmüş. Deni- ze saçına atılır ve dövüşcü balık lardan ikisi cam bir havuza ko, nurmuş, Bunlar kendilerine ge. lince, hemen biribirlerinin üst, lerine atılarak çarpışır MAŞ, Hangisi kavgadan yılar ka - mii halk onu yakalar, pişirip yerlermiş, Ötekini de kendisi gibi kahramanlar yetişlirsin di. ye denize atarlarmış, Okudum ve düşündüm; Daha eskileri bilmiyoruz; fa, kat dinsiz Romanın mermer ba- samaklı anfilerinde ahali, biri, birini çiğniyerek “gladiyatür,, lerin ölüm vuruşmalarını seyre koşarlardı, Mısırda Firavnlar, Paris, 15 (A.A.) — B. Çember İâayn'in treni saat 9,46 da hareket etmiştir. Bif saat 46 dakikalık te- vakkuf esnasında Başvekil Paris. teki İngiliz Büylk elçisi ile görüş müştür, Londra, 15 (A.A.) — Başvekil bu akşam Romadan buraya dön müştür, Pazar kalabalık bir halk kitlesi kendisi- ni garda selâmlamıştır. olmasına rağmen TUHAYALE UĞRADI Roma, 15 (A.A.) Havas İngiliz tavassutunu ümit eden İ- talyan mahafili, sukutuk ramışlardır. İtalyan mahafilinden edinilen intiba budur. Buna mukabil İn evvelisi güne nazaran bedbindir. Akdeniz müstakbel inkişafı hususunda mü yale uğ- liz mahafili, daha 22 vaziyetinin solininin kullandığı sulh dili, Ingi- liz devlet adamları üzerinde iyi bir tesir bırakmıştır. Bilhassa İtalya ve İngilterenin müşterek sulh siyaseti takip et- iimsahları boğuştururlar, gali. be körpe kurbanlar atarlardı, İspanyada hülâ boğa güreşle. ri modadır, Medeni Avrupada “boks,, en heyecanlı 8por sayı, hyor, Kılıç, kalkan, cirit ise, Mintten başlıyarak bütün Şar. kın sevilen kanlı oyunlarmdan dı. Bu şaka meydanlarında kim, bilir kaç yiğitin göğsü ciritlerle delindi ? Kimbilir ağır kılıçlarla kaç kalkan parçalanarak, kaç kafa uçuruldu! Koç, horoz, manda döyüştür - mekten de zevk alan insanlara sık sik rastlarız, Okyanus kıyı. larında ise, bakım, balık kavgası seyrinden hoşlanıyorlar. Kimbi, (lir dünyada öğrenmediğimiz da- iha neler vâr? Bütün bunlar, insan ruhunun İihe azgın bir şey olduğunu isbat Jetmezmi? Biribirinden uzak 4. ki hayvanı karşılaştırıp kudur- tuyor ve dökülen kanlarla he - yecanlanıyorur, İçimizin bir kaplan tarafı var, ki asırlardanberi vakıt va. mek azimlerini beyan €den resmi rülüyor. KONT CİANO LONDRAYA GİDECEK Londra, 15 (A.A.) — İtalya hariciye nazırı Kont Ciano, “Dai- Iy Mail, in bususi muhabirine yap tığı beyanatta yakında Londraya | kıt kendini gösteriyor. Kendi - ka tarafından yapılacak müdaha” | tebliğin son fıkrası çok mânalı gö- | MİZ dövüşemezsek, başkaları . nin kavgalarma bakarak ateşi. mizi söndürüyoruz, Taşıdığımız kanda mı bir canavarın uğur » suz mirası var? Bilmem, Fakat kadife eldivenler içinde birer kanlı pençe ığımız acı bir gerçektir , Ruhumuzda bu uğursuz mi . taş “İlabarm iriyarı bir adamdı. Ben|dan sonraki tarihlerde keymetli | e stelerine bir asker sıfatiyle söz de, gençken fens değildim ya... | neticelerini vermiş ve Macaristan ©, 6 . al ak sa çi yn alem Geniş oznuzlu, palabıyıklı, kelli a — teli bir adamdım. gelmek ümidinde bulunduğunu |rası taşıdığımız halde, tutup bir söylemiş ve fevkalâde dostane di-|de dünyadan harbi kaldırınak, ye tavsif ettiği Roma mülâkatla-!geniş bir insan kardeşliğinin rndan dolayı memnuniyet beyan | nurdan temelini kurmak istiyo. veriyorum. Johnson miştir kiz Bu sözler Amerikan haklarını sözüne devamla de- bir hikâye anlatayım: Oduncu. bay eğimin esrarını or, ty, a İk taş goğuk bir ak ay “APA gren b Make (lum, Kulu, kendimi ONUL Çantası ve düğmelenmiş asadan ihtiyar, bu esnada (gençlik günlerini temsil etmek Üzere rmaklarile bıyıklarının kena- tarak ve geriye doğru yaslanarak bize bir takım ie hareketler göstermek istedi. Fa. kat bu sırada sandalyesinin ii . kasına fazla tazyik verdiği Vİ düşmek tehlikesi izi Hemen yakaladık. Düzelttik. Hi. kâyesine devam etli: 5 Babam da, ben de Şimdi, çok » İl şamdâr. rından tw masaya kzn et, dan artık miha, . Gökülmekte vil Sigara, kib , ş — Evet, aleni betli adamlardık. pd bir şeyden şikâyetim yak ama, yüzüm biraz buruştu. (E liyle havada bir $€Y kovmak ia, diyormuş gibi geri dir kavis çiz. İ o m sende. İh. bekle- a iile v eydi Ni rüzgârı iş Yanıma y; Uğambadına sin siz bir kiş soğu. W çap SArDtığın; hisset Ni a Piza dikten sonra:) Ada tiyarlağık İşte. Daha ne EZ din mi? Hiç evlenmedin m- ; Kadından delme kaçtım. Bir aralık bir dul >. - drnla bir parçacık ye - ma, doğrusüsnü isterseniz ba - m k çmemişti şımdan gikâh geçme ş şamak İstersen; kadından kaç! . Şimdi bir karın e dönünce», 5” Jasaydı.. Yata i olmağ my - ÖSterdiğim — Hayır... Bu esnada A bulunan AZ Borra Aka, ötlarından A , U öz ibi Erenere bilyan nerek, Bü; im üğüng, tap —Birk, 15 krokisini Xi Mama Ser gençle j diz, YI Zi alâka göz adı, ki, YAS isti o) | di — Ya şimdi? olup da şana, o tak bir şey hasır cığını yapsaydı İY dı? Ne dersin” — gp, Iyi olurd. du ama, he yapalım? Şimdide Sİzaracının uu. İyi olur” Vaktile i iş İşten erlenmedik. > | geçmiştir. Daha ne kadar yaşamak İs- tersin? sö . Ben mi7, Ben biç ölmek i .|temem. atim ye ,| — Hayatı o kadar * iküyetim demek? : — Hayatı kim gevmeğ. evlyorsun S7den, Size r.. YAsİhasi nun biri, sırtında taşıdığı odun- tarım yükünden © kadar yılmış ki, bir yere gelmiş, odunları y&- re atmış ve bağırmış: “Yarab. bi, benim canımı a)1,,... Bu erna- ; da azrall koşarak gelmiş: “Ne dedin?,, diye sormuş,. Oduncu, ölümü görünce: “Hayir, hayır. demiş.. Şu odunları sırtıma ko. yaverir misin? Sizl onun in çağırmışinr Hayattatlı şey o. Hiç kimse ölmek istemez. İsa bi- gerildiği zaman: mi canını alma!, mek İstemem, Almanyanın hiç nazarı İtibare al- mamış olduğunu gösterir. Çünkü o zaman Amerika bafif telâkki edil mekte idi. Hatip Amerikanın hakiki müda” faa vaziyetinin henüz birçok va- tandaşlar için bir sir teşieil ettiği- ni, fakat bütün ecnebi hükümet merkezlerince malüm olduğunu kaydettikten 80 demiştir ki: Bugünkü vazifemiz muhtemel düşmanlarımızın haklarımıza te cavüz etmeden evvel düşündüre- İcek kudrette müdafaa vasıtaları inşa etmektir, Bu sayede düşman- larımızı muhtemel zguna uğ- ramaktansa belici bu fikirlerinden tamamiyle vazgeçerler. le, çarmiha Yarabbi, be dem Ben 89 luk gizaracı ihtiyar, bun - Jarı anlatırken, büyük bir ener, ji, derin bir keylf eseri gösteren haliyle, hepimizin zevkini okşa- eylemiştir. Ayni hususi muhabirin diğer ta raftan yazdığına göre, Mussolini İtalyan - İngiliz anlaşmasının zih- niyetine katiyen riayet etmek fik- rinde olduğuna dair namusu üze- rine söz vermiştir, LORT HALİFAKS CENEVREDE Cenevre, 15 (A.A:) “Halifaks,, dün akşam buraya gel miş ve Bay Butle tarafından kar- şılanmıştır. Lord, bundan sonra B. Bone İle görüşerek mu Romada İngilizlerle İtalya sinda yapılmış olan görüşmeler hakkında malümat verecektir. Lord makla beraber, kafalarımızı dâ bir kuruntuya sevketmekten g€. di kalmıyordu. Herkesin, kendi kendine: “Acaba ben bu Yaşa gelince ne olacağım?,, Yakut: “Bu yaşa gelecek miyim?,, gibi LİKİ sual sorduğuna şüphe | yoktu. Fakat ihtiyar sigaracının | savurduğu »ikmetler arasında en kuyvetlisi, muhakkak ki, ha- yata olan düşkünlüğümüz etra- tında geniş şahsi bir teorü besine dayanarak söyledikleridir. Ha. | yat tatlı Şey. bin gafül buyurmuşlardır, 89 yuk siguracı, mülâkatimı - gra billiğine kanawt getirdikten sonra, kahvenin ilik ve canlı| nuhitini (bırakarak “sigara, kibrit, diye birikidefa daha| seslendikten sonra soğuk kış ge. cesinin merhametsiz rüzgârları na doğru yürüdü. HİKMET MÜNİR Şu halde: “Çaldımsa da miri mal, Demek, (Mesnevi) bizim FARE TENE YALİ ALIN Çaldımsa da miri malı çaldım! Büyük Üstat Ahmet Ağaoğlu dünkü Tanda Şeyh Gali“ mişramı almışvebu canım musrar, delâlet ettiği mâ” nadan pek aykırı bir mânada kullanmıştı. Muhterem üstat, zannetmeyiz ki bu mısram medlâlünü bilmesinler, yahut anlamaktan &ciz bulunsunlar. Biz öyle #a- aıyoruz ki Ağaoğlu üstadımız belki dalgınlık, belki fazla 2i- hin yorgunluğu ile bu güzelim musram hakiki mânasından te- Bu pek meşhur mısraı evvelindeki mısra şudur; “Esrarını mesneviden aldım, i çaldım,, için bize ilham veren bir mirt mah demektir, Bizim bu ufacik izahımızdan sonta umarız ki üstat bu bahiste bir daha tegalül buyurmazlar, ERA İAAAAIAİI ruz. Ne olur, bari kendi kendi , mizi aldatmağa kalkışmasak?,, Hakkı Süha GEZGİN Fransada Ayda 80 tayya- re yapılıyor Paris, 15 (A.A.) — Hava na, zırt “Guy Lacharibre., dün ak. şam matbuat i Fransiz Bava endüstrisinin ten. siki ve askeri makinist ve pilot. ların yetiştirilmesi hakkında dik- kate şayan malümat vermiştir, Bu malümata nazaran seri ba - | İlinde inşaat için lâzım olan mo. dern alât ve edevat fabrikaları. nm tesisine dair mukaveleler, on beş hazirandan on beş eylâl 938 tayyare fabrikalarmın millileşti - Bu yen! alât ve edevatın kıymeti tayyare fabrikaiafınn mikileşti. rilmesinden itibaren kırk milyon dan bir milyar sekiz yüz kırk al- Jtı milyon franga çıkmıştır. Bundan sonra fabrika heyeti Umumiyesinin işletilmesine ve ye ni “prototip,, ler aranmasına baş lanmıştır. 1938 senesi zarfmda harp tayyareleri inşaatı ayda 41 jden 80 e çıkmıştır. Tayyarelerin cinsi yüzde yüz nisbetinde islah jedilmistir. Çünkü şimdi çıkarı . lan bütün tayyareler son sistem. dir, ı Diğer cihetten 1937 de 830 par çadan ibaret olan talim tayyare. erinin adedi 1939 da 1000 e çıka. irılmıştır.