20 Mart 1934 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 1
ŞARETLER tılah ânarşisi Güç ara hukuku “ Beynelmilel hu-| Drojt inter national. Bi d Boyun eğdirme gücü — İmperium. sen | Dış işer - Müstemlekeler, Co- ır ede | sütleri üniversite devletler hu-| | Kaç kilovat elektrik. & profesörünün notlarından âliyo- kullanıyoruz . Şüphesiz bu notlar 5 Almanyalı Belediyece hazırlanan yıllıkta e emel mesi çok şayanı dikkat malâmat vardır. İ yine şüphesiz çok değerli bir doçent dan türkçeye çevriliyor. Dex.) Sugün ek z hukuki ordinaryüsü gibi büyük bir nesindeki fsaliyetini (gösteren tle iş birliği yapan genç Türk 4-| kısımdan bazı maddeler alıyoruz: de çok değerlidir. Bu değer öz““| (1931 senesinde (fabrikalarda hiç bir münakaşa kabul (etmem. aş ği yalın bir oktaya, snddcn zatleh;| - Kema kilovat elektrik sarf ve meselesine temas etmek istiyorum. | istihlâk edilmiştir. Tramvaylarda 10131825 kilo- uum sadece bu sahada (o kalacak- ; vat, (o bükümet tenviratmda Bizde beynelmilel hukuk, devletler; 1453362 kilovat, tatbikatı sınaiye uhu, devletler arası hukuku diye) (hükümet) de 1144768 kilovat, erene e mai zle belediye tenviratı şehir eki em, çünkü olabilir ki Prait inter, uMumiyesi dahil 3053447 kilovat, 1 de devlet ve yahut millet keli. | tatbikatı sınaiye (belediye) de i tamamen beynelmilel münasebetle-! 1977812 kilovat,devlerde yani hu de edemez, diyen bir içtihatla| şugi tenviratta 16020202 kilovat rlaşıyoruz. elektrik istihlâk edilmiştir. Elek- Yahut gene denebilir ki devlet, dev-| prik istihlâk (O umumi © yekünu| mede bir puissance sahi-. 20730434 kilovattır ir. Millet bir mâ öre bir ce-! i ş a ekin takat şabuiyetini iade (ii | 951 deki haslet | yökünü göre gene bir puissance'nin ta| 4976720 liradır. £ Hasılalı gayri dinidir. Maamafih böyle kabul edil-| safiye fazlası ise 1997442 liradır. bile bizim (Hukuku hususiyei düvel) | ———mmmammammmamam Telefon paraları için 3 saydığımız mevzu ne devlet, Göl millet olmadığı halde bir puisance, ( hazırlanan mektuplar bu hukukun içinde nasıl yer ala| O Telefon şirketince iadesi karar ? Diyecek zatlara da tesadüf ede-| laşan paraların belediyeye terki i mmm iz #alâhi-İ Hakkında abonelerin muvafaka - Yani ieillet veyahut SEVİS yerine) tiDİ almak üzere hazırlanan mek | <) kelimesinin keflanılıp, kullanj.! toplar kaymakamlıklara ve nahiye | acağını mevzu harici sayıyorum. — | müdürlüklerine dağılmaktadır. * 2m İ 20yeyakın belediye memuru Yer hangi bir ilimde tstılâh, fertlerin mesai saatinden sonra çalışarak Piyetleri ile yörüyen bir sey dekik| telefon abonelerini kaymakamlık- eğ İsra göre tasnif etmektedirler. ulâh bir ilmin anlaşmasını kolay- “İlan ve insanları etrafında topliyani o Muvafakat mektupları her abo “İağdır. Hattâ çok defn bu buğların| nenin dairesine ve evine gönderi- etikleri mefhumlarla siki münaj lecek sonra mektuplar tekrar top- kis de yoktur. Klan adamları, ayn! lanacaktır. havasını teneffüs eden adamlar Recep Bey muhteviyatını — tanırlar. OAdetâ| : i ilie ki, ıstılâhlar ilmin müşterek | J9kilâp enstitüsündeders ver ini hatırlatan işaretlerdir. e Bu) mek üzere şehrimize'gelen oCüm- *iler bir cemiyetin, — bir kütlenin,| huriyet Halk Fırkası Umumi Kâ- ilim kalabalığının kabulü ile tahak-| tibi Recep Bey Ankaraya avdetini Yani müştereken kabul ©-| bayram sonuna bırakmıştır. >, müştereken terkedilir. i Zn ıstılhlarm da rolü | bundan) TANSA hükümetinin nişanı “ir. o Para gibi.. Para nasıl bir) Osmanlı bankası Türkiye şube- © iktisadi anlaşmayı ifade eden) si direktörü M. Reid'e Fransa hü- Dm e da aynı) demeti tarafından | ram d'hon- İ neur nişanımın alier © rütbesi j İmece anlaşma vasıtasıdır, : ih edilmiştir. tekler gr yg adamının xl Move n e tütün güm e ap er i ird li ge iierim 934 senesinden itibaren Ceza- laştıran bir köprü olmaktan çıkar...! yirde tütün gÜMrüğüne kilo başına yangın duvarı olur. Bu düşünce ile| bir frank zâm Yapılmıştır. Bu zam, İk sovama giden “güç ara hukuku, | çi fistlarıhın > yöliülmlülüne er İ sebep olmuştur. Eğer hen vetikih Yarici hukuk set.) : rm rasında yer. alacakan me Şrpağamda yeli ka anlar AE © Fakat yarın bir başkası çıkar, bir! ve ilim ÂâMtesine kabul ettirmektir. satılâh koyarsa, meselâ bu mot. O Ben değerli arkadaşların bu Sşi ünü ? ikinci tabında ıstılâhlar değişmiye | versitye olgun ve kat'i şeklini aldıktan m olursa, iyi mâ olur? sonra taraftarın. | Kararlaştırılmamış, henüz şahsi mü-| Çünkü genç ilim arkadaşlarından |,» halinde bulunan retılhları kabul) beklenen en kuvvetli iş ilim ve ratılâh a- işin çeker yol üniversite tedri-| nartisini kökünden yıkmaktır. ; i Efendi, şu bizim dar. | .. Meselâ Allah bir kulunu se- | ellerimiz işinde çok güzel | vindireceği zaman iptida eşeğini | z ' kaybettirir, sorma du buldurur, de- ye master mi? ii v 3 Elçilerimiz arasında Muhtelit mübadele Bugün elektrik şirketinin 931 se komisyonuna mürâ- caat müddeti bitti Muhtelit mübadele komisyo- nunda Türk murahhas heyeti reisi Şevki Bey dün Ankaradan şehri> mize gelmiş, öğleden sonra ko- misyona giderek meşgul olmuştur. Ayni zamanda Madrit elçiliği" ni de yapmakta olan Şevki Beyin Sofya elçiliğimize tayini ve Sofya elçisi Tevfik Kâmil Beyin de Mad- ride elçi olacağı yolundaki haber- ler tahakkuk etmistir. Tevfik Kâ- mil Bey birkaç güne kadar şehri- mize gelecek, bir ay sonra da Şev- ki Bey Sofya elçiliğiyle birlikte komisyondaki vazifesiyle de meş” gul olacıktır. Malüm olduğu üzere muhtelit mübadele komisyonu, önümüzdeki teşrinievelin on dokuzunda kati surette tatil edilecektir Alâkadar- lara komisyona müracaat için veri- len bir aylık son mühlet dün ak- | şam nihayet bulmuştur. Bundan sonra hiç müracaat kabul edilmi- yecek, eldeki işlerin tasfiyesiyle uğraşılacaktır. Şevki Bey Sofyaya gitmeden e- vel, Türk ve Amerikan vatandaş” larının umumi harp ( dolayrsiyle gördükleri (zararlar Oher iki hükümetten olan metalibatmı tes- bit maksadiyle teşkil edilmiş olan komisyonun (ikinci (o içtimamda Türkiye namına hazır bulunacak- tır. Tüccar tarafından satın alınan tütün Son haftanın tütün piyasasına göre; tücar tarafımdan bir o hafta içinde zütradan satın alınan tü- tüm miktarı şudur: Samsunda 327 bin, Bafrada 25 bin, Çarşam | mesi üzerine, faizcinin, borçluya| bada "27 bin, Aydında (58 bin, Ayvalıkta 150 bin, Trakyada 40 bin, Bursada 70 bin kile. —— Limandaki nakil şirket- lerinin tarifeleri Limandaki nakil şirketleri ta- rifelerinin Ohükümet tarafımdan birleştirileceği ve bu hususta hü- kümetçe ticaret odasından bir pro- Je İstendiği yazılmıştı. Projeyi yapmak üzere şirketle- Tin ve ticaret odasının murahhas- larından mürekep bir (komisyon teşkil edilmiştir. Komisyon dün Sadri Etem ilk toplantısmı yapmıştır. DEHR! Efendi .. Telefon veTramvay Şirket- leri senelerdenberi halktan fazla Jpara almışlar .., ; Nasıl Görüyor? İsalim Ks) Be! Ankarada yeni vazifesine başladı | Devlet Demiryolları (İşletme | umum müdürlüğüne tayin edildi. | ğini yazdığımız C. H. F. İstanbul | idare heyeti âzasından (İbrahim! Kemal Beyin tayini milli iradeye | iktiran © etmiştir. e Mumaileyh Ankarada eski müdür Rifat Bey- den işleri devralarak yeni vazife- | sine başlanmıştır. | Ibrahim Kemal Bey Ankarada vazife göreceği için fırkanm İs- tanbul vilâyet idare heyeti âzasm» dan ayırılmakta, yerine yedek â- zadan sırada bulunan (o Osmanlı bankası resmi işler müdürü Asım | Bey fırka idare heyetine geçmek- tedir. İbrahim Kemal Bey ayni za »! manda idman cemiyteleri ittifakı | İstanbul mıntakası reisi idi. Tas biatiyle bu vazifeden de ayrıl; maktadır. Mıntaka reisliği şimdi- | lik ikinci reis Fethi (o Tahsin Bey tarafndan yapıalcaktır. İbrahim Kemal Bey 1909 se- nesinde harbiye mektebinden çık- mış, iki sene evvel de Sıhhi sebep- lerden dolayı erkânı harp kayma- kamlığından tekaüt edilmişti. m Kanser mütehassısı Altı senedenberi Fransada kan- | ser tedavisi tahsil eden doktor Or- | han Remzi Bey bir kaç güne ka- | dar memleketimize o dönecektir. | Orhan Remzi Bey (Cerrahpaşa | hastahanesinde vazife almıştır. Faizcinin ölümü Feriköyünde faizci Menteş Ka- | savi efendiyi bıçakla öldürmekten | İstanbul ağır ceza (o mahkemesine | verilen Amavut Zihni efendinin muhakemesine, dün (devam ©-| İunmuştur. | Davaya göre, bu vaka, kendi-| sinden faizle para alan Zihni efen- dinin parayı tamamiyle ödeyeme- kefil olan bakkalın dükkânmdaki mallara haciz koydurduğu sırada bir kavga ile başlamış, Zibni © | fendi yahudiye bu işten vazgeçme- si için yalvarmış, “Borcumu ya kında öderim,, demiş, Menteş ©- fendi Tazı olmamış. Biraz sonra| da arnavut, onu hiddete kapılarak ! bıçaklamış. Dünkü muhakemede, iki şahit dinlenilmiş, on sene evel Arnavut- | luktan buraya gelen ve daha nü- fus kütüğüne yazılmıyan Zibni e- fendinin yaşının tayiniyle o kaydı! yapılması, gelmiyen şahitlerin İ çağırılması karariyle, muhakeme başka güne kalmıştır. .. Şimdi bunları geri verecekler. | Onun için hepimiz seviniyoruz .... i 3.—VAKIT 20 MART 14 — || SOHBETLER : Mm 1 İNT: 2 *n? wi —/ "api Niçincevapversin? İçtimaiyat profesörü M. Kessber'in dersleri, gazete sütunlarında “yılan hi- kâyesi,, olmıya başladı. Filvaki, Ismail Hakkı Beyin hücumundan sonra, işe ban de karıştım. Kessber gibi, beynelmilel bir şöhre- tin cahil olabileceğine aklım yatmadı. Aynı gün “Son Posta,, refikimizdeki bir İ arkadaş da, profesörü teçhil etti. Hak- sızlık ettiğini anlamış olacak, ki profe- söre bir muharririni göndermiş ve nok tai nazarını sormuş. Dünkü “Son Pos- ta,, da diyor ki: “Profesör Kessler muharririmizi gâ- yet asabi bir tarzda kabul etti. Kendi- sine beyanatta bulunmaktan imtina ©- derek: — Ben bir âlimim. İstiyen istediği de- dikoduyu yapabilir. Ben cevap vermi- ye bile lüzum görmem, demekle iktifa etti.,, Profesörün bu makul cevabına gene haksız yere öfkelenen arkadaşımız ilâve iyor: “Prolesörün tenkitler karşısında a- sabileşmesi ve hakkında yanlış zehap edinen efkâr: umumiyeyi tenvir etmek istememesi bizi mütehayyir etti. Profesör Kesslere hak vermemek bilmem kabil midir? İlmi bir mevzuu, gündelik havadis mahiyetine indirmek, dedikodu olmasa bile, dedikodumsu bir şey olmaz mı? Filvaki biz, bir gazeteci sıfatiyle pro- fesörden cevap almak isteriz. Nasıl, ki ben de ilk yazımda: “Hele profesör ce- vap versin,, demiştim. Fakat bir âlimi, her hangi bir hücüma (cevap vermiye zorlamak hakkını haiz miyiz?... Profesör cevap versin, cevap ver. melidir, diyoruz. Peki ama, neye ve kime cevap verecek?... Eğer profesör Kessler, miheke vu- rulması lâzım gelen bir profesör olsay- dı, herhalde üniversite sslâhatının başın- da bulunanlar, kendisini buraya getir. mezlerdi. Esasen, profesör cahil olsay- dı, yevmi matbuatla derhal münakaşaya girişirdi. En salâhiyetter kimseler, M. Kessle- rin bütün dünyaca tanınmış bir şahsiyet olduğunu söylüyorlar. o Alman içtime- iyatmın, Fransız içtimaiyatına taban | tabana zıt olduğu da, bir mesele oile bizler gibi uzaktan bile meşgul olanlar için, malümdur. M. Kessler nicin ce- vap versin, istiyoruz?. Eğer bize: Yahu, siz ne diyorsunuz, ben bu işi bizzat Dürkhayimle münakaşa ettim! © dese, biz ne deriz?.. M. Kesslerle, Fransız içtimalyatçı- lerinin münakaşa etmediği ne malüm? Profesörün tasnifleri, Fransız eko- lünün tasniflerine uygun değil, diye, ce- vap istiyoruz. — Niçin cevap versin?.... Eseri var: “Yahu, benden cevap İsti yeceğinize, eserimi okuyunuz!,, dese, biz ne deriz?... Hayır, bana kalırsa, “Son Posta, re- fikimizdeki arkadaş haksızdır. İçtimal- yatın şu veya bu tarzda okunulması ef- kârı umumiyeyi meşgul edecek bir me- sele değildir ve eser sahibi bir adam, sütun polemiğine girmez. Selâmi izzet ——— m Lehlilerin bayramı Dün Lehistanın halâskârı ma- reşal Pilsudekinin isim günü idi. Bu münasebetle dün şehrimizdeki Leh kolonisi o “Dom Polski, Leh klübünde saat 19 ile 20,30 arasım- da toplanarak bu bayramı tesit et- mişlerdir. Dehri Ef. — Bana kalırsa daha we vinmek zamanı gelmedi. Çünkü para lar daha verilmedi. Diğer bir darbı me- selimiz var ki, onuda unutmuyalm: “Çayı görmeden paçaları srvamamaik.,,
