İŞARETLER Japonya dünya pazarlarında Şehir Şeffild. Bu şehir asırlık şöh *li bir çelik merkezidir. Babalarımızın *bindeki çakılarım üstünde o bu şehrin) myası vardır. Fakat bugün Şeffild'de! Dön çakıları İngiliz çelik fabrikalarına! MİK tutuyor. İsviçse saat mernleketidir. İsviçre şe: kirlerinin sokaklarında saatler okka ok- a devrediliyor. “Bir Japon satıcısı İsviç» ** sokaklarında kabak ve yahut patates- len daha ucuz makine malı satıyor. Holündada poblinden hazır erkek göm- İiği bizim paramızla 75 kuruştur. Hal baki bu gömlek daha dikilmeden Holân- İa da 75 kuruştan çok pahalıdır. Y Dü İstanbul müddeiamumisi Ke- nan Bey, dün belediye dairesine gelerek Vali ve Belediye reisi Mu- hittin, Belediye reisi muavini Hâ- mit Beylerle görüşmüştür. Daire- | de, Harita şubesi müdürü ve ba- iz mühendislerin iştirakiyle bir i toplantı yapılmıştır. Almanya Japon basmalariyle örtünü- Yer. Almanya eskidenberi ucuz mal çis| edi. Halbuki Japon malt Alman ma-| İhdan yüzde elli daha ucuza satılıyor.! Miinde Japon basması almak hava ar tan, güneş seryetmekten daha ucuz.! Çekoslovakya cam memleketidir. Pra-| Zin billür takımları dünyayı şeffaflaştır yacak haldedir. | Birgün dünyanın öbür ucundan bir tarı derili ve çelik gözlü satıcı peyda 0- uya. Diyor ki: “.- Biz bu malları güneşin doğduğu Yerden dağ demedik, taş demedik sırt. İrdık; getirdik. Büyük Okyanuslar aştık, büyük kıtalar geçtik. Güneşin doğduğu) Yerle, sizin aranızdaki © tul dairelerini Parmaklarınızla sayamazsnız © kadar “oktur, « Size malımızı sizin kendi mali İtizdan daha ucuz vereceğim... | Fransa tarı adamın sırtındaki torba çıkacak nesneden yecüç, mecuç ve Yahut şeytandan korkar gibi korkuyor.) Ümrüklerin kapılarmı siki sıkıya kapı- Yör. Fakat buna rağmen bu seri e Kaya gibi deliklerden siziyor. Bu 8e-| İpek... van iransaya cu. Saklı va gönderilmiştir. Avusturalya adaları bu sarı derili ada-| tânıyor. Büyük Okyanus kıyılarında! od ki Sick elmacık kemikli adamın eseri . "AN Sanki bu sarı adam bütün adalara| Ve sahillere “Japon malı,, damgasını im) #alıyor, İ İ Amerikalı her gün kapısını sik, sık) par, mikroptan kaçar gibi edam- dan kaçar. Fakat Nevyork sokakinmi» *ğlendiren adam kısa boylu sarı a dır. O Amerikanm batı ve doğu sok rında kan çocukları Alman oyuncağı | ile oy. dr. Şimdi sarışının oyuncağını be #enmiyorlar. Pa Oyuncak salıyor." Eskiden Arreri-! imtiyaşları AYAĞI bir işçi zümresine sahi im maddelerin maliyet fiatı gü-İyini a derilininkini seviyorlar, ili Çinim dış ticaretinin dörtte birini elinde tuttağunu söylemek istemem. Çin aşağı karı bir Japon düklekm: halini aldı. . Bunlar neyi anlatır? Bunlar şunu anlatır; “— Avrupanm senelerdenberi sayık- adığı sarı tehlike Avrupaya gelmişti Hem karadon, bem“ denizden, havadan geçerek. ! eki Efendi — Sara bir bilmece Ma * Bakalım bulabilecek misin. son Sarı de-İtirler. adamın Çinde 45 fabrika kurduğunu, |nesin d pa maz. hem samimiyetine Toplantıda, İstanbul adliyesi için yapılacak Adliye sarayının şehrin neresinde yapılması daha muvafık olacağı araştırılmış, seh- rinplânı ve bazı arsaların vaziye- Memlekette üç nalbânt mektebi açılacak Ziraat Vekâleti hayvan nesli- nin ıslahı için * hariçten damızlık getirilmekle beraber o memleket dahilinde de nalbantlığın ıslâhma karar vermiştir. Bunun için şimdilik memleke- i fin üç yerinde nalbant mektepleri açılacaktır. Bu mekteplerden biri- si İstanbulda olacaktir. kire eri Terbiye prensipleri Maarif Vekâleti ıslahat müşa- viri profesör Malche dün Üniver- te konferans salonunda . teribye prenispleri mevzulu ikinci konfe- ransını vermiştir. Profesör, 21 ya- sına kadar çocukları üç kısma #- İyırmasır TETBİYE olmalari lâ- zım geldiğini anlatmıştır. — İse dükkünin vitrininde rim Mekteplerde fakir talebe- lere verilen gıda Hilâliahmer İstanbul Merkezi reisi Ali Paşa fakir talebelerin na- ıl doyurulduklarnı görmek üzere bazı ilkmektepleri ziyaret etmişti. Ali Paşa, fakir talebelere bu hu- susta çok İYİ yardım edildiği ceden memnun olduğunu işmiştir. Pazâr günü de bazı mektepleri gezecektir. smear, 8 dream Gerard ise etammasaena sıl yaparlar? “— Japon İabrikacıları, işçiliği oduğu yerde pek aşağıdır. Çüm şarkta hayat şartları pek iptidaidir. Bunları sayıp dökmekten bir şey çık Japon sanayii | kapta, hasırda; barada KE larda, Kanadada şurada arıyor. disine imtiyazlı. mıntakalar yor. Bunları gördükten sonra emper- list gayeler iakip etmiyerek bir Asya illetler birliği kurmak istiyen Japon inanmak istiyenlerin | hâ * mevcudu olup olmıyacakların; düş sss “Bacak kadar boyu var türlü tür- İlü huyu var, nedir 0? eni bir adliyı İ suçlu görülen dört kişinin ifadeleri me e sarayı yapılacak n belediye dairesinde mütehassısların iştirâkile bir | toplaniı yapılarak bazı arsaların vaziyeti gözden geçirildi İt gözden geçirilmiştir. masinin biraz geçikeceği söylenil- Dünkü toplantıda, yanan Adli» mektedir. 7 ye sarayının yeri de mevzuu babs- | Adliye için yeni bina yapilm- | olmuştur. Ancak, kati bir karir | “299 Kadar, mahkemeler ve diğer verilememiştir. Adliye ve beledi- ela ey kal eli ye, yer tayini yolunda tetkikata | *” a yerleştiği kısımda çalışacak» devam edecektir. tar. Her halde postahsnenin tama- miyle adliyeye verilmesinden vaz- geçildiği anlaşılıyor. Adliyeye ye- yapılmak üzere | ni bina yapılmca, posta idaresinin ayrılan 250,000 lira &sas tutula- | Beyoğlu posta binasına toşman rak yapılmasına girişileceği, do- | kısımları, tekrar İstanbul postaha- | layısiyle temyiz için bina yapıl-! nesindeki yerlerine geleceklerdir. TELEFON |“ Karadenizden İspanyaya Şirketinin geri deniz seferleri vereceği paralar İstanbul Adliye sarayının, tem- İ yiz mahkemesi Yelkenci zade vapur kumpan- yası Bulgar vapur idaresi ile birle- şerek Karadenizden İspanyaya se- ferler yapmak için tahsis edilmiştir. Seferlere 15 Marttan itibaren başlanacaktır. — Sefirlerimiz arasında Söylenildiğine göre - sefirlerimiz a- rasında bazı değişiklikler olacaktır. Bu arada Vaşington sefiri Muhtar Be- yin münhal meb'usluklardan namzet gösterileceği, Vaşington sefir- iğine Roma sefiri Vâsıf Beyin, Roma sefirliğine Londra sefiri Münir Beyin, Londra sefirliğine de eski Paris sefiri Fethi Beyin tayinleri kuvvetli bir ih- timal dahilinde görülüyor. kre Atış poligonları Barut ve mevaddı infilâkıye in- hisarları dört . vapür —— ayırlı bir işe kullanılmalı Telefon şirketinin tarifesinde yüzde derecesinde — tenzilât yapacağını © çıkartmakla meşguldür. ında mahsup müunmelesi abonelere ayrı layrı tebliğ edilecektir. Aldığımız malümata göre İstanbul) elefon şirketinin olli bin abonesi vardır, nevi 500 mükâleme üzerinden her meâ2 lira vermekte idi. Tenzilâttani onra aboneler 27 lira verecektir. Yüzde 20 tenzilât 932 senesi temmur! ndan bazierore aaldeluraun ğına oboncye mahsuben iade edilecek pa- a sekiz liradır. Telefon şirketinin (bu uretle abonelere iade edeceği para dört üz bin lirayı geçecektir. Fakat bu ge- i verilecek paraların mühim — bir İasmıl müteaddit telefonları olan şirketlere,! ali müesseselere inde edilecektir. Hal. i bu müesseseler verdikleri © parayı af olarak bütçelerine esasen geçir! iş ve kullanmışlardır. Bu itibarla inde- İsi lâzım gelen paranın abonelere verilmi- erek hayırlı bir işe tahsisi yolunda kuv- vetli bir cereyan hasıl olmuştur. 'kika dört yüz bin liranın meselâ İstanbu-! birine idaresi için İstanbulda ve Ankarada bi- rer poligon vücude © getirecektir. İdare Ankarada yapılacak olan poligon tesisatının inşasını 15 bin liraya ihale etmiştir. Bu poligon üç aya kadar bitirilmiş olacaktır. —e— Bir Müsamere Tepebaşı “Kaza d'İtalya,, sa- lonlarında buğün saat on beş bu- çukta danslı bir müsamere vardır. Müsamerede OM. Goldenberg heyeti, M. Prof. Odenhaymer, M. Prof. - Yakobi taraflarından kon- ser verilecek, Hendel, Bah, Meh- delson Bertoldi, Şiravş, * Şuman, Maks Bruh gibi büyük bestekârla- rın mubtelif besteleri oçalınacak- tır. neler de bu yolda teşebbüsata | geçil- için gazetemize müracaat etmiş bu- unmaktadırlar. T ramvayda bırakılan bomba meselesi Tramvaya bomba bırakma hâ- disesi tahkikatına birinci istintak hâkimliğince dün devam olunmuş, l Ayrıca Amatörler tarafından Has bahçe,, isimli iki - perdelik memlekette atış sporlarmı inkişaf ettirmek! 2 — VAKIT, .. 2 MART 194 — SOHBETLER sarusasmanasa erse sasasasmasa Ayıbı bilenler Şişli — Sirkeci © tramvayinda, çanta ile bomba bırakanlar Sultanahmet birinci sulh ceza mahkemesi hakimi tarafından sorguya çekildiler ve tevkif edildiler, İ Tevkif edilenlerin resimlerini, gaze- telerde Maznunlar, objektifin lerine tutuyorlar. termekten utanıy etmekle, yüzler nı müdrik değiller amma, ayıplarını bili- İ görmüşsünüzdür. karşısında, şapkalarını yüz- Halka yüzlerini gös- tar. östermiş oldukları» İsimlerini teşhir yorlar. Ben, karşısında, gibi şapka tutan bu adamlara dım, hem de kıldım. | Adi bir dolandırıcı, bir haydut, ayıbını bilmez. cürümlerini şecaat arzeden kıpti gibi, anlatır. Resmini göğtünü gererek aldırır, er- kendini seyretmek için gaze- teleri alır. Bunlar seciyesiz bile değil lerdir. Bunlar fikirsiz, beyinsiz, ruh- suz bir takım mahlüklardır. Ayıbı bilme- dikleri, ayıbın değerini (o takdir edeme- İdikleri için cemiyete muzirdirler. Benlik- fotoğrafın kapıyor hem acı- kendi — hesabıma, utanarak yüzlerini adi işlediği bir hırsız, çok defa; cürmün Pek çoğu, tesi günü, lerine sahip olmadıklarından onlara acın- maz. | | Fakat ayıbı bilenlerin, ni takdir edenlerin, endişesiyle yüzlerini cürüm işlemelerine ne demeli?... İşte, beşer zaafmın verdiği hırs ile, intikam almak O saikasiyle, kanunun “Cürüm,, diye tavsif ettiği bir hareketi işliyen ve utanan maznunlara acıdım. Ve sonra kızdım. Kızaran yüzlerini halka göstermemek için yüzüne © şapka İtütan, yani ayıbın me olduğunu bilen finsanlar, neden ayıp işlerler?.. Ömürleri müddetince, ayıbın ne de 'mek olduğunu bilmiyen, beyinsiz, fikir- siz, ruhsuz mâhlüklara, şecaat arzeder ken harsızlığını anlatan kıptilere, beşe- İriyete muzir diyoruz. Ya bile bile suç işleyenlere ne diyelim?... Kanun nazarında, bibben malül /değilseler, ötekilerle berikilerin arasm- da hiç bir fark yoktur. Kanun, onların İhepsini, içtimai bünyeye muzir addeder, Fakat ruhiyat kanunları, bu iki nevis den hangisini daha şiddetle itham eder?. Ben, ayıbı biliyor da, gene ayıp ya- panlara aciyorum. Fakat, hayatta acr nacak mevkie düşmek de bir ayıptır. A- yıbı bilerek işliyenler, iki kat ayıp işle miş olmuyorlar mı? Selâmi izzet Inkılâp enstitüsü KL eksiği Maarif vekili yarın şehrimize geliyor Maarif Vekili Hikmet Beyin | şehrimize yarın geleceği tahak- ' kuk etmektedir. Vekil Pazar gü- nü saat beş buçukta İnkılâp Ens- titüsünün açılmasını yapacaktır. İnkılâ Enstitüsüne bütün fakülte- lerin son sınıf talebeleri ile Harp akademisi, Ticaret mektebi ve mühendis mektebi son sınıf tale- beleri de devam edecektir. Mar- itin dördüncü ve beşinci günleri | Maarif Vekili Hikmet Bey, seki- | zinde ve onunda Mahmut Esat Bey, on bir ve on ikisinde de Yu- suf Kemal Bey, on beşinde Recep Bey onyedi ve on sekizinde de | Hikmet Bey ders vereceklerdi İ : l ayıbın değeri- kaçmak kapsyanların, bir ayıptan — Pathcan. Dehri Efendi — Hayır, bilemedin. — O halde sen söyle de öğrenelim. Dehri Efendi — Avusturya başvekili Dolfüs! — Neden? Debri Efendi —Çünkü Dolfüs iptda faşizm düşmanı idi. Şimdi kendi; Avusturyalı bip hâşist £rkası teşkil etti, V Hiderle bire leşecek yerde Massoltni irteşti |