Pi ağuç da görmüyordum. © j — s—XAKIT 21 ŞUBAT 1934 Esrar... Sabah namazı Mamma Yazan : Selâmi İzzet || opema. a Oraya tesadüfen girdim. Su-! Dört beş basamak merdiven || Akism sömazi suzluktan, yorgunluktan ölüyor- | çıktık. Ari e dum. | Kadın bir kapı açtı. Penceresiz || Yılın geçes şünleri Yılmkalan » Sabahtanberi, durup dinlenme- | bir odacıkta bir yatak gösterdi. den yürümüştüm. Uzaklarda, u- | Sonra, ayaklarının ucuna basma- fuk, ben yaklaştıkça uzaklaşıyor- | dan, sanki tehlike olan artık ken- “— du. Görünürde hiçbir köy yoktu. | disiymiş gibi kaçtı, çıktı, kapıyı Kuş uçmuyor, kervan geçmiyor- | kapadr, kilitledi. du. Gölgesinde nefeslenecek bir | Tamaml,.. Şimdi de hapsedil- miştim. Yatıp uyuyacak mıydım?.. Ye- re uzandım. Tahta aralıklarından aşağısı görünüyordu. Gözlemeye başladım: Aşağıdakiler konuşuyorlardı. Birden kulağıma bir kadın sesi Bugünkü Radyo İSTANBUL — 19 Plâk neşriyatı 19,30 ajans, çocuklara masal, Mesut Cemil B. tarafından, 21 Eftalya Sadi hanım gru- pu tarafından o Türkmusiki | neşriyatı (Eftalya, H. kemani Sadi B. tanburi Re- fik B. kılarnet Şeref Bey), 21,30 ajans, borsa © haberleri ve muhtelif © neşriyat, 22,30 orkestra. ANKARA — 1230 Gramofon 18 orkestra, keman konseri (Ekrem © Zeki Bey) tarafından, 18,45 dans musikisi, 20 Girdiğim kulübe, kara toprak: tan yapılmıştı. İki katlıydı. Altta- ki tek odada, bir yığm sinek kamp kurmuştu. Karşıma bir kadın çıktı. Siyah saçları büklüm büklüm, ayakları ve bacakları çıplaktı. Su istedim ve en karanlık köseye oturdum. Gözlerim ışıktan kamaşmıştı, ka- yanlık ariyordum. ajans VARŞOVA 1415 m, — 16,50 tagam- Idi, lâmbanin pırıldıyan ışığın» İnili konser, 17,10 çocuk programı, 17,40 a müsahabe, 1755 hafif | musiki, 18.50 Erkekli : i zirai müsahabe, 19 tarihi tabii konferans, er onu tehdit ediyordu. ğü miesillai ir özler > “ve 119,20 sikisi, 20 muhtelif ğ Kız haykırıyordu. Bir şeyler söy» (2102 hafif musiki 22 müsahabe, | 22/20 lüyordu. muşikili temsil, Sonets de Crimee, 23,15 Derin bir sessizlik oldu. Sonra (konferans Esperanto dili ile, 23,30 plâk| yalvarmalar oldu.. Tehditler baş- İile salon musikisi, 23,48 dans ynusikisi, ladı. İnilti duyuldu. müsahabe, dans musikisi. BUDAPEŞTE 550 m, -- 18 Berend s#- Kapıya koştum, sarstım, yum- İon takımı, 1930 konferans, 19,50 Be- rukladım.. İrend Salon takımı, 19,30 konferans, 19,50 Gürültümü duymuş olacaklar... |Mr. Karolyi tarafmdan piyano konseri, Yürekler k i 21 Berlinden nakil, 22,05 haberler, 23,15 2 er koparan acı bir feryat ilin VE PE 23,30 Bura İikği, —“İsigah taltimı, 24,30 Britanya © otelinden Ben de bağırdım. Işık söndü; | yaklen dans musikisi. her yer kapkaranlık oldu. VİYANA 507 m. — 18,15 o Viyana ..# musikisi, (yeni bestelerden), 19, Badem iğ ve hastalıkları, 19,30 müsahabe, 20 Avus- «Sabahleyin kadın odama £el- |turyadaki Alman halk dansları, © 2050) di, elinde tabancam vardı. saat ayarı v.s. 21,05 radyo dostları heye- — Masanın altında bulduk, de- di. Kolunu yakaladım: Kadın, önüme bir testi koydu. Kana kana içtim, Sevinçten, ka- dının ellerini öpecektim. Halim- den anladı ve kuyudan çekilmiş a > yudum su için, on kuruş iste- Susuzluğumu giderdikten son- . ra yiyecek istedim. Karnımıda “doyurdum, sonra başımı masaya “dayadım, uyuya kaldım. Elimin biri cüzdanımm, öteki tabancamın üstündeydi. | Kadın, omuzumu sarstığı za- | man saat kaçtı?. Gece olmuştu. Bir Tâmba ışığı ile aydınlanan oda duman içinde idi. Bir takım adamlar, sigara içi- ti tarafından senfonik konser, 23,10 son haberler, 23,30 Esperantoca ecnebi haber- leri, 23,45 akşam konseri, plâk ile. BÜKREŞ 1875 m. — 13 Borsa, plâk,| yorlardı. — Neden yalan MOplayednli 14 haberler, plâk, 18 radyo orkestrası, MA Kız ne oldu?. 19 haberler, Heri radyo im is - üniversite ra. — Haydi artık git! dedi. — Hangi kız1.” Burada bem: | ekyerane, 21 Bele Barlak arafimdan Ben başımı salladım, o tekrar | den baska kadın yoktur. , piyano konseri, 21/30 konferans, 21,45 etti: — Yao adamların tehdit et İMel Alis Nikolsesku tarafından şarkılar, İ tikleri kız?.. Yalvaran, haykıran (kız? | Kadın biraz daha bana sokül du. Ellerini alnıma koydu. O za man, çok güzel bir kadın olduğu" | nu gördüm: — Siz hâlâ bastasınız, harare- tiniz var, dedi.. Alnımız ateş gibi Bir bez ıslattı, alnıma koydu: İ — Güneşte çok yürümüşsünüz.. Alışık da değilsiniz. İnanır gibi oldum. Hakikati öğrenmek istiyordum. 22,45 haberler, 23 Cina (o restoranından naklen konser. BRESLAU 316 m, — 18 Hafif musi- ki, yeni — şiirler, 19 kültürel neşriyat, 19,20 Solo harpa konseri, 19,45 müzaha- be, 20 Bach, Mozart ve Becthovenin €- serlerinden terekküp eden konser, 21,10 'aylık dünya haberleri, spor vw. 4, 22,30 Koro konseri, haberler, 23,05 — Burada kalamazsın. Ve netice tahakkuk etti, Beni karga tulumba edip dışarı attılar. Elimi cebime soktum: Tabancam yolştu. Pek şaşmadım. Öteki ce- bimde tabancam duruyordu. Beni soymamışlar, sade tabancamı al- mışlardı. Ama biraz sonra soya- caklardı da. Tekrar kulübeye girdim: — Tabancamı veriniz! dedim. Kadın gözlerimin içine baktı. Gülüyor muydu, yoksa gözlerinde | Bu kara toprak duvarlı odada Nevyork — 135, —| o Maddi - © İrebanın eşığı mı oynuyordu?. dört beş gün kaldım. Esrar beni —— 138. 00) seni vi X — Senin kimse kılına dokuna- | buraya bağlamıştı... Hoş. Yalnız | bune <Urul Milyem v6 maz. esrar değil., pers seyöigi ir be > Benimle alay ediyordu. Dedim | & Fakat yalnız esrar kendini fa- (| Çı *MCİ Yokokamı a kiz y şetmedi. Amsterdam in eğimi — Gitmiyeceğim!. e kkk ME Bir elimle iskemleyi, öbür e- | İlimle testiyi tutuyordum. Bunlar, mühiya birer silâh değildi. Fakat azimli, iradeli bir elde hayli işe Stokholm Viyana Madıı Berlin Londra Nevyorü Patis Gündelik, Siyasi Gazete İstanbul Ankara enddesi, (VAKET) yurdu yarardi... Duglas Ferbanksı taklit TELEFON NUMARALARI; vi Darp “yeğ m canımı o kurtarmıya Yazı işleri telefona: bici Badepesir 41194 İdare telefonu Bükreş AN Telgraf adresi: İstanbul — (VAKAE Belge N e Bahida bana bir oda verdi- Posta kutum Na, 48 ; Yokohama L : pi « Uyuyacağım, marşın Moskova 111680) bah gelecekle — ei Ee sonra beni e: de- - Çimento as. 1750 İİ! Ünyon Dey. —m Şark Der -m —w ji ba SAMAN Bir suyaon -00) * Mal kuruş verdiğime göre, bir odaya Apr dark, m can. 00 bir servet verecektim. —;00) Feten —v9 ra tahviller Arka arka yürümek izzeti nef- | — si e Türk Bo: 1 - sime dokundu. Arkamı çevirip | © mel ağ m gitmeye korkuyordum. Ma» Şi yol —m Ergani —. > unutup unutmadı- | Deva dn) kam wo sey y li, Gümrükler —0)) . Anadolu! 47155 ğer anlamak ist'vormuşum gibi, (098 Mu A - 00) Asadeleli 5 Bağdat z gözüm arkamdan yürüdüm. ayırmadan —00 gn | muşlardır. i virde bu değerli İl kalbinde memleket Iki cenaze yap (Baş tarafı 1 inci sayıfamızda) Merasimde Büyük Millet mecli- si âzaları, Vali ve Belediye reisi, kolordu kimandanı, C, H. Fırkası idare heyeti reisi ve âzaları ile bü- tün teşkilât müessisleri ve şehri- mizde bulunan Konyalılar bulun- Büyük Millet o Meclisi namına Beyazıt meb'usu Halit Bey, Cüm- huriyet Halk Fırkası kâtibi umu- miliği ve vilâyet merkez; namına iki, Cevdet Kerim Bey, (Halkevi namma reisi Ali Riza Bey, Konya- rlar namına meb'us Refik Bey ve Konya lisesi mezunları namına da gençler tarafından çelenkler ko - nulmuştur. Refik ve Fuat beylerle Konya gençlerinden bir talebe tarafından heyecanlı hitabeler irat edilmiş ve ayni vapurla dönülmüştür. Refik Beyin hitabesi Konya mebu'su Refik Bey mer- humun mezarı başında irticalen söylediği hitabede ezcümle şöyle demiştir: “Efendiler; Kâzım Hüsnü Bey yaşdaşları gibi muztarip bir neslin çocuğudur. Konyada idadi mekte- bini bitirdiği sıralarda O milletin hayat ve hürriyetini boğan isttip- dat kâbusu olanca hıziyle milleti, memleketi uçuruma sürükliyordu. Bu felâketi atmak, millete hür- riyet ve istiklâl havasını teneffüs ettirmek için çırpınan vatanseven- lerin içinde Kâzım Hüsnünün de rolü vardı. O felâket bir gün - güya durmuş, i meşrutiyet ilân edilmişti. Bu de- kardeş serbest | mesaiye atılıyor. Hayatınm bu şu- besinde ticaret âleminde de kendi- sine geniş bir muhiti emniyet ha zırlıyor, namuslu, Oo gayretli bir Türk olarak çalışıyor ve yetişiyor. | Nihayet bir gün vatanm seması | gene kararıyor. İşte ben bu ka-| ranlık gecede onu daha yakından | tanıyan bir arkadaşıyım. Memle- ketin geçirdiği muztarip arlarda beraber çalıştım. Onu yılmaz | ruhunu yakınına emniyet telkin © | den metânetini, hele zafer ve in- kılâbin büyük şeflerine kar$ı 'sar- sılmaz candan bağlılığın . zevkle gördüm. Onun çelik kalbi milletine olan hudutsuz sevgisi herkese onu sev- direh güzide vas:flarından olmuş” tur. o Çok defa şunları söylerken onun memleket aşkına hayranı 0- İl lurdum. Refik, bize yaşlı diyenler ne kadar aldan'yorlar. Biz daha 10 “İl yaşımda inkılâp neslinin sebavet İl anını yaşayan bahtiyarlarmdanız. Derdi... Hulâsa çi lim bu aziz ölünün aşkı, millet sevgisi, büyük şeflere olan can- dan bağlılığı büyük bir inan ha- linde yaşıyordu. Merhumun ailesinin teşekkürü Merhum Kâzım Hüsnü Beyin zevcesi Fazilet ve kızı Bakoy Ha- nımlar kendilerine taziyede bulu- nan zevata teşekkürlerinin bildi- rilmesini, gönderdikleri bir mep- tupla gazetemizden rica etmişler- | dir. Şevket Cavit Beyin cenaze merasimi Japon Deniz Akademisinde merasimi yin cenazesi dün merasimle gö- mülmüştür. Sabahleyin saat 11 de birinci fırka kumandanı Galip, deniz ku- mandanı “ paşalarla bahriye ve kolordu erkânı, bahriye askerleri, Üniversite talebesi ve bahriye bandosu Sirkeci gümrüğüne gel mişti. Şevket Beyin cenazesi, cenaze otomobiline konmuştu. Cenaze a- layınin en önünde muzika gidiyor du. Deniz ve hava kumandanları» nın, bütün harp gemilerimizin çe- lenklerini taşıyan otomobiller mu- zikayı takip ediyordu. Cenaze o- tomobilinin arkasından Galip Pa- şanm, (oMerkez kumandanınm, Bahriye erkânınm, bahriye zabit- lerinin otomobilleri gidiyordu. Ü- niversite talebesi, Şevket Beyin kız kardeşi ve annesi merasime iş- tirak ediyordu. Cenaze, Ankara caddesinden geçirilerek Sultanahmet ( yoliyle Ayasofyaya götürülmüş, burada tabut otomobilden çıkarılmış, mu- salla taşına konmuştur. Orada merhumun smıf arka- daşı Yüzbaşı Zeki, Deniz Harp Akademisi kumandanı ve harp fi- loları kumandanı Şükrü Beyler birer nutuk söylemişlerdir. Namazdan sonra cenaze Alem- dar yoliyle Sirkeci ve köprüden geçirilerek Tophane rıhtımına ge- tirilmiş, oradan bir romörkörle Kandilliye nakledilmiş ve M. M. Vekâleti tarafından hazırlanmış olan lâhte defnedilmiştir. Merhum . Sevkel-Zey, mülga Bâlfiye nezareti Kalemi mahewe' müdürü Cavit Beyin oğludur. 1320 dedoğmuş, 1333 te Bahriye mekte- bine girmiş, 1338 de birincilikle mektebi bitirmiştir. 1928 de ecne- bi donanmasına staja gönderile- cek zabitan için açılan imtihanda birinci olmuştur. 1929 daki seyir kursunu da birincilikle bitirmiş, 1930 da deniz akademisine birin- cilikle girmiştir. 1930 da Japonyaya tahsile gönderilmiş, altı ay zarfında Ja- pon lisanını öğrenmiş, muhtelif kurslarda gene birinci olmuş, Ja- pon Barhiye akademi dühul imti- hanında da birinci olmuştu. A Anadolü' Ajansının bir tashihi Ankara, 20 (A.A.) — Ünivrsi- te rektörü Neşet Ömer Bey tara- rından dün verilen beyanatında sabık maliye vekili Abdülhalik | Beyefendiye ait kısmınm (Amelis vat tamamiyle muvaffakıyetle ne- ticelenmiştir.) fıkrasındaki * (Tas mamen) kelimesi bir istinsah ha- tası olarak( hemen) şeklinde inti- şar ettiği görülmüş olduğundan maalitizar tashih olunur. ISTANBUL BELEDİYESİ Şehir Tıyatros Akşam Saat 20 de | KURTLAR Piyes 3 perde Yazan : Cevdet Kudret al Üniformalı Zabitaca :e. ei ” 22 şubat perşembe günü ak: şamı İstanbul Efendisi operetine © başlanacaktır. i ve öleli Ta alip 4 ral