8 Aralık 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 3

İze Sorsunlar an- Na fatıverelim Sia in Trianon Salmyi harbin mağlübu Ma- | muahedesiyle | in Yüzde 74 dünden, nüfu - Yüzde 64 ünden mahrum 061, vi danberi sükünetle ve sabır» | iü ulularını hoşmut ede- | yaptığı tahribat kısmen tesbit edil- ha ermek istiyen Macar | miştir. de son günlerde bir kaynaş | | ğine göre Samsun * Saşladı. Nutuklar söyleni k ale Yor, deler yazılıyı uy & va kitay iz or. SRİE Bazetelerinden birinin baş iri bir kitap yazmış, tabii tüy Tİ Tiâahon muahedesinin kö ri İduğun ispat ıçın hazırlanmış » i Vahap söylemiye lüzum var mı? r, | Macaristanın uğradı- zlikları anlattıktan başka ü kakış tlarma göndermiş! upta şunları soruyor: Yelmilej a nlasa €debi sulh mesi için dei & İleri ei NE, enler ta it tmiyen. M Mi müaehdesiyle yi Haksız Triat R #ükünetle tadi İh, Din namazlıkla- yolunda gi adaletle etmek m ha geldiğini den sulhu hiç muştur. Fırtına ile birlikte Kara- acaristana neden ! deniz sahiline müthiş kar yağmış- ızlık ya von muahe - li için İngil- ça, Pera edecek midir. Etmiye md le?, azğrk böyle bir kitap! gemilerden haber ! garip değildir. Fakat. Ma | söylemektedirler. Min Kurtuluşu: ne) İmilel adaletten, e sulhü nee hareketten bekliyen | mahkemesinde dün 15 davaya ba- eğil tehdit etme- | giye diplomatlara: “| yelkenli, 4 motör, 14 küçük gemi! “muştur. “İrin yekünu 13 Türk, bir Karadenizde Mu allimler | arasında Dün yapılan kongrede konuşulanlar Son fırtınanın yaptığı zararlar Son fırtınanın o Karadenizde | Şimdiye kadar öğrenildi- limanında 11 nelik kongresini dün cemiyetin Sul | karaya oturmuş ve harap olmuş «| N < k kez ” z Samsun açıklarında ise muh: | tanahmetteki merkezinde yapımış telif ikselelere mensup 23 Omotör ve kücük gemi batmış ve 45 kişi de | boğulmuştur. - Hopa limanında da Sovyet ban- dıralr 200 tonluk Makri ismindeki yelken gemisi karaya düşmüş, mü- rettebatından 3 kişi kurtulmuş ve “İ diğer üçü dalgalar arasında kaybol Geminin yüklük olduğu ( 1200 teneke gaz ile 2500 teneke! ! benzin denize dökülmüştür. tur. tır. Bundan evelik toplantıda ekse- riyet olmadığı için dün, birliğin 700 azasından ancak 30 kişi bu - lunmasına rağmen toplantı yapıl: mıştır. re heyeti reisi Menemenli Etem Be- yin kısa bir hitabesiyle başlamış - 3 i > miş ve kongre reisliğine Erenköy Ereğli Hapsginaze bermii lisesi müdürü Mahir Bey, kâtipliğe frtmada sığınan gag Arif, Mansur Beyler seçilmişler « İngiliz, | di ır. leme pek ea Eski idare heyetinin bir senelik faaliyet raporu okunmuştur. Bu ra- porda muallimlerin birlik ile alâ - kadar olmadıkları (o söylenmekte idi. Rapordan sonra azadan birçok- ları söz almışlardır. : Bilhassa ilk mektep muallimlerinden Arif Bey | muallimlerin birliğe gelmemesinin | ' sebebini yasanın eksikliğnide bul i muş ve tadilini istemiştir. Buna idare heyeti reisi Etem B. cevap vermiştir. Bundan O sonra 800 muallimin iştirak ettiği emanet kooperatifinde bir tek'rmuallim mu , hiş itır. Dün gelen vapurlardan çıkan İsli fırtınanın yaplığı tahri » battan uzun uzadıya bahsetmekte ve Amasra, Sinop civarlarında limanlara iltica için çalışan bazı alınamadığını i Türk - Yunan mahke- mesinde davalar Türk — Yunan muhtelit hakem kılmıştır. Bunların beşi red, onu > Biza yasi vercek misi | talik edilmiştir. Reddedilen dava» | rahhasla kooperatif idaresine gir » N * #tmiyecek misiniz, diye sora - | larda hükümetimizden ER lerin, Diyetlerinden aşak akıbetten ; İS edebiliriz. vi ### iğ adalet, in değil ama her zaman Mançuri em 8 henüz mürekkebi kuru - hatırlanacak bir şey değil! hü tehdit etmemek, milli bir 2537000 ! memiş bulunması tenkit edilmiştir. Muahedeleri değiştirmek isti - Türk lirası tazminat isteniyordu. İ Nihayet idare heyeti raporu kabul Türk — Fransız mahkemesi ise | edilerek bütçe müzakeresine g& (15 kânuevelden itibaren bir şubata | çilmiştir. £ Bütçenin de tasdikin- " kadar senebaşı tatili yapacaktır. (| den sonra yeni idare heyetine E - tem, Şevket, Tarık, Ali Rıza, Üç aylıklar Rştn/rCun-Baylür « ayrılkışlak, Eytam, eramil ve veğirieilie heyet reisliğine de hukuk fakültesi mal müdürlüklerince . kânümev profesörlerinden Menemenli Etem | vel, kânunusani, şubat üç aylıkla- Bey söçilmiştir. rınm tevziatına başlanmıştır. İ Istanbul muallimler birliği s6-' Toplantı muallimler birliği ida» | tır. Etem Bey bu hitabesinde bir| senelik faaliyetten kısaca bahset «' 3 - VARIT 8 irc lârun 1933 Halyan ve Almanlarlâ ticaret itilâfiarı ltalyanlarla aramızdaki ticaret İ muahedesi müddetinin hitama er- İdiği malümdur, Ankaradan veri * len malümata göre Bu defa İtal - yanlar yeni bir mukavele akti için | müracaat etmişlerdir. | Yesil anlaşmalar | | Yeni mukavelenin (Fransa ve İ Almanya gibi klering esasına is - tinat etmesi muhtemeldir. Müzakereye memur heyetin ba şında hariciye Vekâleti umumi kâ- İ tibi Numan Rifat Bey bulunmak- tadır. Heyet yakında Romaya gidecektir. Almanlarla mukavele imzalanıyor Almanlarla İktısat Vekâleti a rasında (klering) e tabi eşya Jiste- sinin tevsii için yapılan müzake - rat bitmiştir. Alman murahhasla - rı Almanyadan talimat istemişler- | dir. Mukavele bugünlerde imza edilecektir. Bu liste, Almanyadan klering esası dahilinde ve kontenjan ha - rici memleketimize girece mallara | İ aittir. İktisat Vekâleti © bu listeyi neşredecektir. Ceviz kütüğü ihracı yâsak mı edilecek? Ceviz kütüğü ihracatı yüzün » den memlekete oldukça mühim pa- ra girmektedir. Ancak ceviz kü- tüğü çıkarırken köylülerin : bütün ağaçları tahrip ettikleri nazarı dik kati celbettiğinden İspanyada, İtal yada olduğu gibi memleketimizde de ceviz kütükleri ihracının meni düşünülmektedir, -———— - 60 kuruşa hem yemek hem varyete SOHBETLER iyi etmişiz! Doğan Nadi Bey, Cümhuriyet j gazetesinde, Balkan seyahati inti- balarını yezmakta devam ediyor. Dün de Belgratta tanıştığı Vreme gazetesi muharriri M. Tokinin şi- kâyetlerinden bahsediyordu. M. Tokin, Cümhuriyet bayramı mızda bulunmak üzere bir düzüne ? arkadaşıyle İstanbula gelmiş, bura dan Ankaraya gitmiş; fakat ne bu- rada, ne de Ankarada, kendilerini karşılıyan olmamış. M. Tokin buna " üzülmüş ve hatta sade üzülmek- /le de kalmamış, kızmış. Ve bunun er ne yapmış biliyor musw nuz?. Bunu gene Doğan Nadi Beyin naklettiği Belgrat sefaretimizin sa lâhiyettar ağzından dinliyelim: ir gazetecilere bakılmıya va» bulunamadı. Hem sizi temin &-. derim ki giderken hepsi neşeliydi. İler, memnundular; ve hepsi seya atlerine sevine sevine başladılar. Fakat dönüşleri haylr hazin oldu. O kadar ki bu hal meselâ size dert yanan gazeteciyi Vremede yalnız bu sebepten dolayı hiç de lehimize olmıyan yazılar yazmıya sevketti. Yazık... Evet çok yazık... Fakat biz, Bel | grat sefaretimizin salâhiyettar bir ağzından çıkan manada yazık de- imiyoruz. Yazık diyoruz, çünkü M, Tokine acıyoruz: Doğan Nadi Bey arkadaşımız, bütün Balkan merkezlerindeki ve Avrupadaki matbuat cemiyeti bi « nalarından bahsederek, bizde de döşeli dayalı bir matbuat cemiye- ti binası olmasını temenni ediyor. Bu temennide müşterekiz. Fakat Belgrat gazetecisinin (şikâyetini haklı bulmasını ve onu sütununda / aksettirmesini hiç de haklı bulma- İ dık. M. Tokinin çok hakkı olurdu, eğer Cümburiyet bayramında ken- disini ve arkadaşlarını davet edip yüzlerine bakmasaydık.. Doğan Na di beye hak verirdik, eğer M. To- kin böyle bir vaziyet karşısında i bile karakter zaafı göstermiyerek intibalarını dürüst yazaydı ve Na- | — Anlaşılan çok gürültü içinde i Maliki, J | Mia de etmek i için hiçbir zaman | bal i olmamıştır. ce cüzdanlarını hip *rinde sulh gibi harp te milli iman rettir. Eğer milli refahın | Eytam, emlâk bankası da evvel- i | ra tevziat yapacaktır. bankaya teslim Firka kongreleri Tepebaşındaki Gardenbarın be- | di bey, kendilerine gösterilen lâ « ilediy: kooperatifi tarafından işle- | kaydiyi başka yerlerden duyup ak ederek müracaat pusulası alanla - C.H.F. ocak kongreleri her| tileceği yazılmıştı. Şehir tiyatrosu tarafta devam etmektedir. Bir haf | şan'atkârları aralarında bir istih - ta zarfında bütün ocak kongreleri | sal kooperatifi yaparak barın ida- | bitecektir. Dün gece Samatya na- resinin kendilerine bırakılmasını baya harpse, harbe girdi - LA m Biz uslu, uslu oturuyoruz. caat ederek kazanılacak ne var - n büyük devletleri ge| dır? verdiğiniz cezayı affedin | hiçbir millet haklarını el! duğu zaman uzaklaşan diplomasi | paşa mahallelerinin ihtiyaçları gö- e | evet dedikleri her seyi yapmazlar.. Bu iki mahlâktan birine müra- | | hiyesi dahilinde Kocamustafapaşa semt ocağı kongresi Yapılmıştır. Bu İk mere Cambaziye, Ali Nakiye, Yengeç gibi yaklaştı zanneolun | | Arabacı Bayazıt, Koca Mustafa - değildir. Milli dava, milli | ile Trianon muahedesini düzelt « | rüşülmüş, intihap Yapılmıştır. yi Mal İm Ni “7 Deh EE A bar *ekiz, Amerikâda alı sa -| denlerinde amele için... mini Ni . duktan sonradır ki ci- | mek istiyenler kafalarını bize çevir | ve cihan dostluğu ko -| lela. da amele; i mektep muallimlerinden Arif Fey Trianonun kardeşi Sevrin nasıl | Zi, 'fa, azalıklara adliyeden Sırtı ve / Burhan Beyler seçilmişlerdir. relim! : Sadri Etem DEHRİ Efendi Nasıl | .... Halbuki Zonguldak ma-| .... Çalışma saatinin başı ho- Semt ocağı reisliğine 28 inci ilk | kâtipliğe posta memurların - lar, her şeye hayır derler, ortadan kalktığını onlara anlatıve- | dan Recep, mubasipliğe Musta - hayır dediklerini yaparlar. | her seye evet derler,' istemişlerdir. e Artistler barı işlet- mek için bir de sermayedar bul - muşlardır. Belediye artistlerin müracaatını kabul etmiştir. Gardenbar noel gecesi, kabil ol mazsa yıl başında açılacaktır. Bar da yemek için 60 kuruş alınacak - tır. Yemeksiz içki verilmiyecektir. Barda bale heyeti ve Şehir ti - yatrosu artistleriyle diğer san'at - kârlar numaralar yapacaklardır . sess. Sonu güneş (batması imiş...” Lyme, ne | settirseydi. Cümhuriyet bayramımızda bir- kaç Balkan gazetecisi memleketi » mizi ve yapılacak şenlikleri gör » mek istemişler, kalkıp gelmişler, Hoş gelmişler, safa gelmişler.. Ken dilerini koğmuşlar mı?. Fena mu- amele mi yapmışlar ?. Müşkülât mı çıkarılmış?. Hayır. Karşılanma- mışlar, şereflerine ziyafet çekil « memiş.. Ve M. Tokin yalnız bu 6€- | bepten dolayı hiç de lehimizde ol- i mıyan yazılar yazmış. Yazık, teessüf ederim. Hem te Selâmi izzet (öten sayıfayı çeviriniz) | Deki Efendi — Bam kalırmı bunada / şükretmeli, çünkt yer altmdu maden köşe rü çeken katırlar gibi ocağın — içine hiç dışarı cikmamak da w i A, “ m