—,.2 — VAKIT 30 2.nci teşrin 19 33 mame ZN, Hik â y e BEER TAKVİM Geceden gelen ses.. Melihayla Sadık için bu bir hâ- diseydi: O geceyi evlerinde geçir- diler. Yeni evlenmişlerdi. Evlenir evlenmez seyahate çıkmışlar, Av. rupada dolaşmışlardı. Avdetlerin- de, hemen her gece bir dosta, bir ahpaba davet edilmişler, balolara, çaylara, ziyafetlere gitmişler, sine el uzattı. Meliha mâni oldu: ma, tiyatro, bar onları bir gece ev lerinde kalmıya fırsat vermemişti. On sekiz aydanberi geceleri sokak ta geçmişti, Nihayet o gece evde oturmıya karar verdiler, Buna on beş gün evvelden ka - rar vermişlerdi. Geceyi kaloriforin başında geçirecekler, baş başa ye- mek yiyeceklerdi.. Sonra pijamalarını giyecekler, rahat rahat yediklerini hazmede » ceklerdi.. Geniş koltuklarda siga ra tüttüreceklerdi.. « Yemek mükemmeldi... İçki | içmediler, Aylardanberi içtikleri kâfiydi... Sonra koltuklara gömül- düler, İkisinin de ayağında terlik, üstünde pijama vardı. — Yazık ki iskambil bilmiyo » ruz, oynardık. — Radyo çalsak, ne dersin?. Radyoyu açtılar, dünyayı birer defa dolaştılar, Bükreşte nefis caz vardı. Alışmış kudurmuştan beter dir. Hemen iskemleleri, koltukla- rı çektiler. Dansa başladılar. — Ne güzel dansediyorsun. — Şimdi mi farkına vardın?. — Ne yapayım, seninle sık sık dansedemiyorum ki., Bir tangodan sonra bir vals oy- nadılar ve birdenbire durdular.. Caz kesildi ve berrak, şakrak bir ses duyuldu: Bülbül ötüyordu. Bu da ne demekti?.. O kadar tuhaflarına gitti ki, gülüştüler, Bülbül sustu, rumba tekrar baş İzmirde | 29 okkalık bir balık tutuldu İzmirde Karataş koyunda bir kayık içinde balık avlamakta olan üç balıkçı, büyük bir balığın do - laştığını görmüşler ve bu balığın susathından yükseğe çıkan yüzge- cinden şimdiye kadar İzmir körfe zinde görülmiyen balıklardan ol - duğunu anlamakta geçikmemişler dir. Üç balıkçı, kayığı bu balı - ğın üzerine doğru sürmüşler ve is- takoz avlamağa mahsus mızrağı balığa saplamışlardır. Balık bir müddet denizin sathında ilerilere kaçmak istemiş ve derinlere dal - mış ise de nihayet (o mücadelede mağlüp olmuştur. lıkçılar körfezde pek ender rü bu Turna balığını çıkarıp İikhaneye O götürmüşler ve sat: mışlardır. Tutulan balık 20 okka gelmiştir. Göz Hekimi Süleyman Şükrü (Babıâli) Ankara cad- desi No.60 Tel: 22566 İzzetoğlu ladı. Karı koca tekrar dansettiler.. Ve bir aralık müzik kesildi. Bül « bül duyuldu.. Melihayla Sadık, el ele durdular, Göz göze bakıştı - lar.. Caz tekrar duyulunca danset - mediler. Sadık radyo programına | — Bırak. — Bülbül sesi nereden geliyor diye bakacaktım. — Bakma... Dinle; Tekrar bülbül duyuldu. — Hayır, bu sesin geldiği yeri bilmek istemiyorum, bileceğim de ne olacak?. Brrak da muhayyilem işlesin.. Ay ışığında bir orman. Pırıltılı bir çağlıyan tasavvur ede- yim. — Şair oluyorsun. — Alay etme.. Bak, sen de'de- ğ'ştin.. Gözlerin başka türlü bakı- yor. — Karicığım gözlerin yaşardı. — Evet, çocukken, azar işitti - ğim zaman da gözlerim böyle ya- şarırdı. — Azar işitir miydin?. — Evet, şimdi de azar işittim. — Bülbülden mi?, — Evet.. Bu ses beni intizama davet ediyor.. Anlamıyor musun? Bir gece evde kaldık. Ne yapıyor- | duk: Dansediyorduk. Evimizi ba- ra çevirdik. Bu ses bize ihtar etti: “Ömrünüz böyle mi geçecek? Hayatın, hilkatin o güzelliklerini görmiyecek misiniz?, Hissetmiye- cek misiniz?.. Kırlar ormanlar, | sssiz sahiller vardır. Siz hep bu hay ve huy içinde mi yaşıyacaksı- | MAZ es İ — Aşk.. — Evet aşk.. Bunu unutuyoruz. | Unutuyorsun.. Bu es, bülbülün se si bize bunu ihtar ediyor.. Dinle.. ISTANBUL BELEDİYESİ Pu akşamı im 7. Batarken N Yazan: Ger. menn. Türkçeye çeviren : Seniha Bedri. 5 perde VAKIT Gindelik. Siyam Gazete Telefon Numaraları: Yazı işleri telefonu: Şehir Tiyatrosu Temsilleri Güneş bardt Hawpr. “İM UMUMA latantul Akarı Cuddeu. VAKFI yaran idare talan Folgrat. adresi, Tstanou! Poyta kutusu No 46 Abone hedeileri ürkiye “© Ecnehi Tw Kr 1100 809 —— Ü Nereler, Hear Yünların Min mhifeterinde «ant ml 30 Kuruyan maşlar Mi sahitmde 430 Kuruya Madu çıkar Hüyük. bala, devamı dün veretere eli Uyrı tenzliki yardır rami Malların Dir anar VO Muraştar on delmai 100 kurutur Uç aytık ân verenlerin bir defam mecca nendir Düet satir gecen Minların Hazia “atirları beş kuruştan hesap etili İ e Cuma Kâevel 13 Şaban 7S 041 Perşembe 30 T.sanı 12 Şaban Gün doğuşu Gün 1 atişi Sabah namaz Öğle sama İsindi 1 100 641 6,50 ii his 16“ ısı sal ai Yatı namaz sak Yılın geçen wünler Yalın kalan IŞLANBUL—; 18 — 1830 gramofon, 18,39 — 19 Türkçe plak, 19 — 20 orkestra ve Türkçe tangolar, 20 — 11,30 Kemal Niyai ve arkadaşları. 31,30 — 33 zrumefom. 22 den itikaren ağabs, borsa, saat, ANKARA: — 12,00 gramelon. 18 — 18,45 alaturka saz. | 18,45 — 19,15 Edip Bey tarafından viyolen» sel, 10,15 — 20 alaturka saz, 20 ajans. VİYANA: SİMİ m — 1d,l0 — 15 Könser. 16,86 operet uvertür- 18,15 komser saati, 19,55 Verdinin “Ay- da,, operası. $3,25 Paul Vaytınan orkesiran, BUDAPEŞTE SSM — 14,80 fen santi, 20,50 Terex Közegi fran- leri, #zca, ispanyolen ve İtaiyanen şurkular söy- Vüyor. 21,45 keman, BÜKREŞ, Sim — 14,15 hafif saüsiki, 1715 çocuk anati, 18 muhtelif besteler. 20,49 oporular, VARŞOYA: Miim - 16,40 konser. 1740 kadın saati. 17,55 şar- kılar, 18,50 genelik saati, 71 akşam konseri, BELGRAD: 48mm — 12 pink. 20 palak. 21 konser, 22,20 orkest- ra. 23 dans havaları, PARİS; Szm — M mizah ve musiki, 18 sohbet, könser, 31,15 Elisa Kapoline tarafından #04 konseri, ROMA: Mm — #1 plak, sohbet. 22,40 sohbet. 28.80 yıl dorinr şarkı söylüyorlar, 74,30 son haberler. Hizalarında yıldız işareti olanlar üzer. | etinde 20 İl ci teşrin muamele olanlar dır.) Rakamlar kapanış fiyatların gösterir Nukut (Satış) 665, -| e Viyana > * Meri * Berlin * Varşova * Budaptıte 40, * Rüzreş * Belgrat s)* Yokohama » Atm * Mecidiye * Londta * Neryork » Paris * Miâmo * Brüksel * Atina | * Cemevre | # Sota | # Amsterdam 4 Londra * Nevyork » Paris » Alilâra * Rrükse Atim Viyana » Madrii * Berlin Vanors Budapeşte Rükres Belgrat Yokohama Moskowa © 1206 ng - ağı 51,907 g# Cenevre 2.410 Sofya 640028 . Amstırdam LİG Praz 15,95 — ESHAM İN Veskns 2r.00)4 Çimento as asp) Ünvon ey *w 8 “ark Des 1.59 « Balya p 1 vark e. ec Telefoa istikrazlar tahviller mk « 1933 da ix. Sevs Elektrik istikrazida, S0,“ Tramvay vr Dem YAN, #304) 345071 v4 ORA 5) « İş Bankas * Anadolu Reji Sir. Hayriye Teamvay U, iyor Bi du) . Asadvlaı A Mümessil Gümrükler 108 M&A Bağdat sev | KONGRELER | Kony» lisesinden yetişenler bir- liğinden: Bugün saat 14 te Halkevi salo- nunda yıllık kongre yapılacaktır. Eski ve yeni bütün azanın, kon yayı seven ve lisede okuyanların eleri rica olunur. || det ederız. Yarın şafakla muhak - İl dan çıkıp gitti. İ Ima bir şüphe getireceğini düşü -| İl Fakat kendi ordumuzun, silâh ar- j | göründü. KEÇECİ HATIR heyecanını seni Gğiişim O zaman jeneralin birdenbire aklına geldı, ben de ilâve ettim. | Hemen etrafa adamlar koşturdu - lar. Çok geçmeden iş de meydana çikti. — Gelirken sağımda ve solum- i daki atlıların sürtmesiyle halka - lar düşmüş.. İşte onun üzerine ta « kip ettığımız yola koşan adamlar | yolda çantayı bulmuşlar. Alıp getirdiler. | Çantanın çadırdan içeri gırdı- ğını görünce ben de; Hacı da ge- niş bir nefes aldık. Çünkü bu çanta şu dakikada hayatımız!a tamamen müsavi va-| ziyette bulunuyordu. | Çantalar olmasaydı, hayatımız elden gidecekti. Hemen çantadan tahriratı çı « kardım. Karakol kumandanma ait olanı jenerale takdim ettim. Rus jenerali bizim kumanda - ! den geçirdi. Ve nihayet dedi ki: | — Efendim, bunlar pek güzel.. Fakat buraya vürudunuzu şimdi Grandük hazretlerine telgrafla ar- zedeceğim. Kumandan sizi içeriye göndermek için emir almadıkça burada alrkoymıya mecburum. — Bu halde jeneral hazretleri, bize izin verirsiniz, ordumuza av kak gene geliriz. — Kabil değil... Kabil değil... İ Bu husus dahi prens hazretlerinin emrine bağlıdır. Dedi. Bonjur ilâvesiyle çadır. | Belki biraz daha ısrar ederek i geri dönmek imkânı vardı. Fakat i bir taraftan beyhude olacağı, di - ğer taraftan da bizim kumanda - nımızın ertesi günkü umum taar - ruzu hakkında Rus jeneralının ak- nerek bundan vazgeçtim. Binaenaleyh başımızı eğmek «| ten başka yapılacak bir şey kal -| madı. Diyebılirım ki, o dakika ömrü- mün en müthiş bir heyecanı kal- | bimde uyandı. Orada olsun, başka | yerde olsun.. tehlike tehlikedir.. kadaşlarımızın, kardeşlerimizin, i kendi toplarımızın kurşun ve ta - | neleriyle ölmek.. Doğrusu, bona pek ağır, pek güç bir ölüm olarak | Bir saniye aklımdan geçen bu! i müthiş düşünce, Hacıyla bana gas! yet ağır bir gece geçirtti. ... Jeneral yanımızdan ayrıldığı dakikadan itibaren gene rus zabit leri bızt ziyarete başladı. Gelip gidenlerin, bizimle konuşmak isti- yenlerin syısı yoktu. Geceleyin ise bütün zabitan bizim bulunduğu « muz çadıra toplanmıştı. | İ birkaç saat sonra bir kat dab# nin mektubunu iyiden iyiye göz « İbacınm uyuduğunu gördüm. j miş.. Mütemadiyen semaver kaynı - yor; çay fincanlarını diğer bir çay! fincanı takip ediyor, her çay fin- canı boşaldıkça yeni bir (o hikâye başlıyor, velhasıl dakikalar geçip gidiyordu. umman Aptülhamidin Yaveri www ZADE t Fuat Paşanıl ALARI KA A0 KS TEA KV DR YAS ALAZ yun O dakikada ömrümün en müthiş duydum. Fakat Hacı için iş biç de yy değıldı. , Lil fransızcaya vâkıf değil” di, rusça da anlamıyordü Bi naleyh vakti mütemadiyen mekle geçiyordu. Ve duasi temadiyen: resi — Kumandan paşanın asd? gün için kararlaştırdığı taar iyii vazgeçmesini, cenabı hakta” ediyordu. ö Gece geç vakte kadar deva ” den çay sahbetinden sonra zebil ler birer, ikişer dağılmiya b lar. Nihayet geç vakit hiç kalmadı. Gecenin yarısından sonr aralık çadırın haricine idi , » Gözlerim, o gün terkettiği debdebeli, o muazzam ordugül mızın, o İâtif vatan pal gi güneşte parlıyan süngüleriM yin ettığı tarafa kaydı. Şimdi tabın hazin, hazin aydınla yerlerde çadırların garip, gar “” killeri görünüyor, nöbetçileri? zaktan uzağa devriye kolları tapları gece kuşlarının kof sedalarına karışıyor.. Ni Kâinatın bu köşesinde - kimbilir kaç binlerce kahr di cesetleri serilmiş olacak?.. j iki taraf orduları muvakkat © sessizlik içindeydiler, el Çadıra gırdığım zaman yer ; yet endişelerınm galebe gali) : çadırda bizden başka kims€ yi tu. Ben de kendi hisseme w y hakkını gereği gibi kazandı! ge hükmederek kokusu güzel bir met ot üzerine serildim. il Ancak bir saat kadar ui tum ki, birdenbire ayağıma noz gibi bir mahlükun sarıld hissettim, At ve köpekten maada hiç NU hayvan sevmediğim için o #' Hel şaratlan pek çok tikşinirim. ; bu haşarata elimi bile süre! gi Okların üzerinden fırladı? ye deli gibi 结ırlardan diyari ğa tım.. Meğer.. Meğer o kor! şi şey çağanoz değil.. Bir e” i Hes hacıyı da uyandırdım, Bir yi tan hacı, bir taraftan ben . dertleşmeğe başlarken çad” (8 pısından hafif hafif ayd” girmeğe başladı. uf Fakat gençlik,. Böyle ko" e ken gene uyumayalım mı? Bilmem ne kadar geçti : tatlı bir rüya görüyorum. FM rı uykuda olduğumu da j Artık kimde uyku kalır. yorum, Bu sefer kollarım»? de gene bizim çağanozun £9, başladığını hiseetmiyeyim © ili men.. Fırladım.. Bu seferki ği noz meğer bizim hacının şir gi leri imiş, Ortalık iyiden iyiye mış İmiş., Uzaktan kulağı”? sesi gibi bir şey gelmiş.. O b beni uyandırmış imiş.. m Biçare h--ıya çok darıldı” yi” 4 men otların üz“ mağa başladım.