ş Aşkı ölçen makine aaliyete geçince. « Haydi bakalı sevdiğini bu vi lerde bir mühendisin ye. a Su ilemi ki keşfettiği yazılmıştı. De Nehi,. i bu âlet bir insanı râ kâ| Yatın; m âşıkâ | v Simdiye 1 ardedecektir. m beni v Gi, ğiniçok e a Meselâ şoförle- | l nlelığını ölçen, bazı ki, lerde iş İçen, ig hilary, Zım olan fazla ve kes çi VEYA itfaş Yin, birisinin polis Ye memurluğuna ya- den a m tesbit eden aş ada sirada bahsedil - ı arın nasıl kullanıldığı- | l derecelerinin şayanı ka» adığını bilemiyorum. ti — “iyorum ki şayet âşi - Kayn atı kaydeden âlet kul - Li kadını, sulanacak olursa bu â-| bir inkılâp vücuda Ü simdiye kadar o kadınla iki kr aba ve alâka bla issiyatını göster- ii ai ça kabiliyetine, li - İtina lâgate, ikna kudreti» ! ia büy. diyordu. Biribirini se -| ya birerkek tanışırlar, | Yalnız ii » anlaşırlardı. Bir gün Ari zaman erkek ona N pik Bu yalnızlık için bir ro - ani aranırdı. Bir meh » am veya denize na - konunda, ve yahut a Sezintisi esnasında his- Kan ve tatlı sözler, kar N hunu şıyacak © âşikâne| lüğyer teklinde insanın dilinden F aşlayıverirdi. ve ün böyle bir vazıyete a ik sevdiği kıza âşıka dap)", Sev bütün mevcudiyetinle makine karşısında isbat et! ,, cam borulardan, çelikten, pors» lenden mürekkep bir âletin önün - de şaşkın bir halde bekliyecektir. Sonra, ,,aşk makinesi mütehassı - <İsr,, âletin önündeki bir dolabın ka- 4 pağını açarak onu içeriye tıkacak ve: «“.— Elektrik zilinin çaldığını tmez odadaki hanıma ilânı şk ederken nelersöylediysen onla rı yüksek sesle tekrar edeceksin!,,, diyecektir. Aşık erkek, bütün O saadetini, hayalinde kurduğu şen yuvasının temelini gizliyen o esrarengiz dola bın içine girerek heyecandan kal - i bi çarptığı halde: “.- Ya makine yanlış kayde İderse, ya hayatımı lâyikiyle ifade edemezsem!,, diye birkaç dakika ecel terleri dökecektir. Fakat, odada hasıl olan gürül- tüler, çevrilen bir'elektrik düğ- mesiyle harekete ve faaliyete ge » çen aşk makinesinin tarakaları â - şık adamın derhal aklını başına ge tirecektir. Bu esnada dolap içinde | çalmağa başlıyan zili işidince he- men diz çökerek sevdiği kıza hitap ediyormuş gibi: “.— Seni seviyorum, senin için ölüyorum, sensiz yaşamak...,, dis ye bağırmak isterken “Aşk maki- nesi mütehasshısı,, nın: “... Kâfi, kâfi!,, demesi ve dola bın kapısını açması üzerine hemen dışarıya fırlıyarak aşkımın. derece- | sini gösteren ölçüye doğru koşa»! caktır. Bu aralık mütehassıs ma - | kinenin kaydettiği hükmü tebliğ | edecektir: «Tam iki yüz volt!,, Bunun üzerine maşukası: “— Ah beni iki yüz volt seven 'da İngilterenin Brezilya sefirini diği kız, şimdiye ka - âsıkım!,, diye erkeğin boynuna sa- tamı a hap olunurdu. Belki rev ak öe b, anlatmağakalkışacak | tay ğu gibi kızarıp bozararak | Tılacak ve kadın olduğu için bilâ- aykiri ilânı aşkımı kabul hare belki şu sözleri de ilâve ede- 4 ley, leriyle, hareketleriy. cektir: vecey psacağı yerde o erke-| “—Emin ol ki eğer vüz doksan Yo bi | dokuz volt sevdiğin anlaşılsaydı ! üğilememi ben © aldetilmağa | senin olmazdım!,, kaç İddiz İlademki behi sev - Eğer bir gün gelir de hakikaten Yi Seni #yorsun, — © halde| bu “Aşk makinesi, tatbik edilecek RE Ora aşk makinasma gide- | ün Ra a hislerini ölçtüre- Le i akikaten beni sevdi - « oaşında anlaşılırsa o My, Eni > artık elveda demek bize pek güç gelecektir. Fakat yeni nesiller ne- lere alışmıyorlar ki buna da alış « olursa kalptefi doğan ilânı aşklara | O Dü Brezily NYA HABERLERİ a ormanlarında kaybolan: meşhur bir kâşifin macerası Ingiliz miralayının, kabile şeyhlerinden birisinin kızile evlenen oğlu ile vahşiler arasına yerleştiği anlaşılıyor ingiliz kâşifi seyahate başlarken, zevcesi ve yerli kadın tiplerinden birisi İngilterenin meşhur kâşiflerin- den Miralay Fawcett (1925) se- nesindenberi Brezilya ormanların- da kaybolmuş ve o zamandanberi | artık onun bir kazaya uğrıyarak öldüğüne kanaat edinilmişti. Halbuki son günlerde Fawceti- in henüz hayatta olduğuna dair! malümat gelmiştir. Bu malümatı verenlerin başm- ! buluyoruz. Bu malümatın gelme- si üzerine Miralay Fawcet'ı ara- yıp bulmak için yeniden taharri- yat başlamıştır. Londra gazetelerinin verdiği malümatlan anlaşıldığına © göre Miralay, Fawcett'e refakat. .eden oğlu Jon, Btözilya ormanları için de rasgeldiği kabile şeyhlerin- den birinin kızıde evlenmiş ve ken disile babası bunların (arasında yerleşmiş bulunuyor. Son zamanlarda bu havaliden geçen bir misyöner aynı kabile - ye mensup bir kadın görmüş ve bu iki kâşif hakkında malümat al- mıştır, Misyönerin verdiği malümat - Fran PARİS — On tayyareden mü- rekkep İngiliz tayyare filosu, Fran sadan Mısıra hareket etmişlerdi. Tayyarelerin pilotları Mısırlıydr.. ( masınlar! Yalnız merak (ettiğim bir nokta var: Acaba kadınlar bu “Aşk makinesi, nin önünde dahi hislerini gizlemeğe ve onu, dolayı- © evlenmeğe razı olu i İn eşik e bu tekli fi kabul etme - vini ilen “aa a bulunduğu mües- v iğ siyle erkeği gene aldatmağa (Omu- için o, ek, e gün belki aşk | vaffak olabilecekler mi? Ni Taya giden ziyaretçiler Dedikoducu ya bel rca bekledikten son nceki nce makine odasına gis) da ha kız kendini ZAYİ Nüfus tezkeremle birisi yirmi diğeri 30 liralık iki kıta senedimi | Tayyarelerden biri, müfrezenin ! kısmıküllişini kaybetmiş ve aşağı Sen nehri üzerine gelmiştir. o Bu İ İ aralık motör bozulmuştur. Amerikan Pbiladelphie, 22 — Bir ıslah- i yor, Ve orada da bir çok define - tan, kâşif ile oğlunun nerede bu - lunduğu tayin edilmiş bulunuyor. Brezilya dünyanın en tuhaf memleketlerinden biridir, Bu mem leketin içinde omilâttan 50.000 sene evveline ait şehirler bulun - duğu gibi beyaz renkli, mavi göz lü yerliler de bulunduğu naklo - lunmaktadır. Hattâ istiva hattı üzerindeki kabilelerin halâ, O - dine ibadet ettikleri rivayet olun - maktadır. Bu Odin Norolarm eski ilâhıydr. Miralay Fawcet Amazon neh- rinin kenarını, dünyanın mede- niyet beşiği sayıyor ve onun için o havaliyi keşfe ehemmiyet veri - 9 — VAKIT 23 Z.rci ler keşfedeceğini tahmin ediyor - du, Bu defineler belki bir masaldı. Fakat o havalide henüz keşfolun - madrk bir milyon murabbar mil - den fazla arazi bulunuyordu. Bun ları keşfetmek te büyük bir işti. Bunun üzerine Miralay Faw - celt 1925 te Cenubi Amerikaya hareket etti ve yanıma bir telsiz ci- hazı aldı, nsız topraklarında feci bir tayyare kazası Plot, Eu ormanı kenarlarında, yere inecek münasip bir saha ara- mış, fakat sis, tayyarenin inebr leceği yeri görüp tayin etmesıne mani olmuştur. o Tayyare, topra- ğa yaklaşırken, kuvvetli cereyan alan bir elektrik teline çarpıp ateş almış, yere düşmüş, tekrar 81ç- ramış ve nihayet bir çobanın yanı hapisanesinde Bu dakikada mitralyözlerin ve sİ-! yangın büyümek istidadını göste- lâhların gürültülerile mahkümla- v teşrin 133 © Onun en son verdiği malümat kendisinin tehlikeli bir vazıyette olduğunu gösteriyordu. / Küâşif sonra birdenbire sustu, | İki senelik süküttan sonra Mi - ralayın Diamantino'da görüldü - ğüne dair malümat alındı. i Fakat sonra gene ortalığı süküt kapladı. o Bunun üzerine 1928 de iki kişi kendisini aramağa çıktı - lar. o Fakat bunlar Miralayın ba- 21 eşyasını bulup geldiler ve onun mutlaka ölmüş olacağını söyledi - ler. a Fakat bu haberleri (o müteakıp Miralayın yaşadığına dair malü - ij i i a ğ j delme ik eb mat geldi ve bu havadisin ardı a » rası kesilmedi, i Miralay kâh ölüyor, kâh diri - liyordu. e. Nihayet en son haberler bir dip- lomasi vesikası olarak geldi. Vesikayı okuyanlar, malümat vermiyor ona dair verilecek malümatın ortalıkta heyecan uyan dıracağını, ve takıbatı teşevvüşe uğrıyacağını söylüyorlar. Fakat Fewcett'in biraderi onun yaşadığına kanidir, Sonra cesi de aynı kanaattedir. ve TEV e mi başına © saplanmışlır. o Tayyare saplandığı yerde altı metre derin- liğinde bir çukur kazmış ve biçare çobanın elbiseleri tutuşunca adam cağız çıldıracak kadar korkmuş- tur. İki tayyareci yanarak kömür haline gelmişlerdir. isyan çıktı eden erkeğ., sevdigini | zayi ettim, yenilerini alacağımdan | hanede mahkümlar etrafa ateş), haykırışları işidilmektedir. riyor. o Yüzlerce polis alelâcele Veya Kg 9d bakalı z eskilerinin hükmü yoktur. (9383) ! verdikten sonra isyan etmişlerdir. o İtfaiyenin gayretine rağmen sevkedilmişlerdir. si ü Mevcuği MN “ie Futih Husambey mahallesinde | —.... bak ia a ği iğ Map, Diş in SAğ sevdi ”İlmamniyazi sokağında 9 numa v di “i pi & x ÜN e ara eda Kama A Adi kömürle işliyen otomobiller ğ OLİN 1. ali iii helen kirk ye Yeringe, “htapta Söylediğin | — İst, Beşinci icra memurluğun- ği İ zarar değildi. Onların i dan; ROMA — M. Mussolini, adi! OM. Ferrazuti, adi kömürden cr İ belerinde devama ve karbüran it z ik Val Mahçuz ve furuhtu mukarrer | kömürün hasıl ettiği gazla işliyen | kan gazla ve ancak 21 liretlik bir halâtından kurtulmak, yahut bu bir motörle mücehhez küçük bir otomobil ile Roma — Budapeşte yolunda elde ettiği (o neticelerden dolayı professeur (o Ferrazuti'ye memnuniyetini bildirmiştir. masrafla 1.350 kilometrelik bir ithalât miktarını yol almak mümkün olduğunu “- İtalyan ziraat mahsulleri tortula » bat etmek istemiştir. ixmdan istifade çarelerini aramağa M. Mussolini, profesörü tecrü - | teşvik etmiştir. azaltmak için © a lâm, âşık, : Seşit çeşit £ elek- | eşyayı beytiye 28 — 11 — 933 ta- dd bira, 9yle tenvir edilmiş ec» rihine müsadif salı günü saat 10- le PEY az gömlekli cid. | dan itibaren Taksimde 54 numa- makinesi müte- | ralı hane derununda bilmüzayede ve belki| satılacağı ilân olunur. (9388) a SİM