Hal ie imparatord w an başka bir şey değildir Köhne saltanatı yıkarken hilâfeti de ilga etmek en isabetli işlerden biriydi . Yazan : Ömer Rıza Bü izgi nushadan devam ten sonra © muazzam bir » ilen her islâm hükümda - Big, . iği takdirde, halife unva - Karay Parator mukabili olarak Yustada Almanyanın mu - kemal tiliz oma imparatorları, İn. | : arının imparatorlar, İ - | Herz da Yarımadasının imparator - eği Aynı şekilde hareket etmiş- " Saha sonraları Rusya, A- » Fransa, Meksika, Bre - “a şe na hükümdarları da yda, Sağmği unvanını al Ayış anbul sarayı ile Hindistanın İt İbi arasında cereyan e - Yasi bir muharebe bunu pek | Yay, mel bir surette teşhir edi - Ba xl İsak, muharebede Osmanlı pa -! Moana Kayseri Rum,, Hindistan LN toru “Kayseri Hint,, unya - Üç makta ve bu suretle ikisi bire, ,unvanlarla aynı derecede! Mparator, birer halife olduk | Ayı, elatıyorlardı. tarihi ve an'anevi hilâfet, dağa gnnile bir imparatorluk ol- Yaş Ve İde, ona ruhani birmahi - ten ilk vesika Rusya ile Os- | toy, devleti arasmda 1774 te ak| Bı sulh muahedesi idi. ii üz,,, Muahedeyle padişah, Kırım ii deki siyasi hakimiyetinden dl tay * #tmekle böraber, dini sul-! taç, İstanbuldaki şeyhülislâm ir rm tayin olunacak müftü Ün ka e Ri e A NR e ik lar tarafından kullanılma- e“ eder. : hn, İm yukarı bir buçuk asır son | Mar 1912 de Türkiye ile İtal - | | İyi asında akdo'unan Uşi muahe İk aynı mahiyette bir mad - , Tag abimce Osmanlı devleti i ği Bingazi vilâyetleri üze - , Töğaş İ siyasi hakimiyetlernden fe ng #tmekle beraber, buradaki kay Memurları tayin etmek hak - | Muhafaza etmektedir. akar, Osmanlı saltanatını ru- ağ fet olarak tanıyan bü mu hi, in hükmü hemen hemen Mı Yaşamamıştır. Rusların Ray Kırımı ilhak ötmelerile Os : Big Padişahının oradaki ruhani in düğü gibi, Lozan mua - Üdy n 22 ıncı maddesi de pa - | My Trablus Garptaki ruha- | Miyg fetini öldürmüştür. Çünkü | t, , *İ ruhani bir teşekkül değil| da, Diçbir vakit ruhani bir man- ik İmamıştı. | Mgleti €n fazla ruhani mana - k eya ederek onu bu mahiyet kil de ğa çalışan, nüfuzunu bu kuvvetlendirmeyi istihdaf lş, Padişah, ikinci Abdülhamit- Abd ülhamit tahta oturduğu za- İ bir kimse yoktu. i tabiiyetine geçen, düşman ekseri- i ettikten sonra, Efganistandan şi - Abdülhamide yardım eden di - na rağmen ruhani hilâfet namın - | 9 | Dün Fenerde Cümh m Feneri — VAKIT 31 B. teşrin 1933-— uriyetin yıl dönümü nde 29 Mek- tebin, Rumların bayramı Binlerce talebenin ve halkın bir ağızdan i marş söylemesi, ğer şeraitin en mühimmi, kendi |da bir müessesesinin ipkasında | Fenerindeki Cümburiyet meyda - devrinde, Osmanlı başka mühim bir islâm devleti bu lunmamasıydı. Hindistam Türk im | paratorluğu yıkı'ıp gitmişti. Çü| havzasmın müslümanlarını ilhak eylemişti, Pamir ile Hazar arasın- daki islâm emaretleri Rusya çar - ları tarafından istilâ - edilmişti. Büyük, küçük islâm devletleri bi - yer birer ortadan kalkıyordu. Hal- buki Abdülhamit, bütün şatafatlı ve göz kamaştırıcı unvanlarile İs- tanbulda hükümrandı. Ortada on- dan başka hilâfet iddia edecek Hindistan, Rusya ve Çindeki müslümanlar, saltanatlarını ve is - tik'âllerini kaybettikten baska Hin dular, Ruslar ve Çinliler arasında birer-akalliyet halinde yaşamakta idiler. Müslüman hükümdarlarını kaybederek yabancı hükümdarlar yetlerin hücumlarına maruz kalan bu müslümanlar, Abdülhamidin hi lâfet iddiasına karşı gelemezlerdi. Bilâkis bu iddiadan teselli bulur - lardı, Abdülhamidin bu iddia ve ha - reketine asrın ibtiraları: vapurla- rı, demiryolları, telgrafları, ve mat buatı yardım etti. Ruslar Mavera- yı Kafkas ve Maverayı Hazarda kendi siyasi gayeleri ve maksat - ları için birçok demiryollar inşa mali İrana kadar uzanan sahalar- daki müslümanlar Batuma gele - | rek İstanbul tarikile Hicaza git- meye başladılar ve İstanbulda hi - İâfet alâyişleriyle karşılaştılar. Hint denizinde İngiliz vapur kumpanyaları müslümanları, Hin distandan Mekkeye © taşıyordu. Mekke ise Osman'ı padişahının hükmü altında idi. Oralarda hilâ - fet nömayişleri pek parlak ve göz alrer bir şekilde yapılıyordu. Abdülhamit bu şersitten istifa- de ederek hilâfet nüfuzunu kuv - vetlendirmeğe çalıştı ve Hicaz de- miryolunun inşasile hilâfet propa- gandalarma kuvvet verdi. Bütün bu şerait Abdülhamidin Türkiye dahilindeki ceberutunu ilerletiyor- | du. | Abdülhamdin bu siyaseti, Türk inkılâbını, Türk milletinin mutla - kıyetten ve mutlakıyetin lâzımı gayrı mufarıkı o'an gerilikleri | ber türlüsünden halâsinı seneler - | ce geciktirdi. İ 1908 inkılâbı bile Abdülhami- din bu muzır siyasetine kat'i bir darbe indirmedi; ve onun 16 sene | daha yaşsamasma müsaade etti, Abdülhamidin bu siyaseti genç ürk ahrarı padişahlığın| Türkleri de aldatmıştı. Umumi mı yolacak meşrutiyet esas- : ibarını yükseltmek, kum ü- * kurulan bir binadan fark- : il Osmanlı saltanatını kur “Çin, hilâfete sığındı ve #ski halifelerin varisi gös- : 1876 dan (1908) e kadar ç €t hareketini boğdu. Müdafaa ediyorlardı. Abdül Meşrutiyetten kurtulmak ve | Müslüman tebaası nazarın- | harp koptuğu zaman, cihadı mu- kaddes ilânı, bu siyasete aldanı - $m en aşikâr nümunesi idi. Vah - dettinin kuvayı Milliyeyi, kuvayı bağiye ilân etmesi gene bu siyase- te aldanışın başka bir cilvesiydi. © — Abdülhamidi, kendine mukte - ida sayan Vahdettin otokrat bir bü ikümdar olabilmek için, Abdülha- midin siyasetini canlandırmak isti yordu. 1922 de saltanatın ilgası- i mevhum bir şeydi. i Hilâfeti | içinde imparatorluk gibi birbirine de hakikat bunun aksinedir. Çünkü saltanatın ilgası ile hi - lâfet de kendiliğinden ilga olun - lanmamakta serbestti. | devleti, Yunan, Kansu, ve Tarım | muştu. Saltanatın ilgasından sonra İ du. on beş ay kadar yaşıyan hilâfet, Tehlike bu mevhum şeyi, bu içi boş gömleği yerinde bırakmak, saltanatm, bir | fırsattan istifade ederek bu boş ! gömleğin içine girmesine müsaade etmekti. Onun için Türkiye Büyük Mil let Meclisi 1924 senesinin bir mart günü hilâfeti tamamiyle ilga et - devletinden | bile bu siyasetin izi görülebılırse | nina ön binden fazla halk dolmuş- İ İ tu. Bu kalabalığın en az iki bin ki» | İşisini Fener civarındakı O yirmi İ mektebin talebesi teşkil ediyor - Halk fırkası nahiyesinin cadde- | ye yaptırdığı çok zarif camlı ta -| kın altından geçmek kabil değildi. İ Öyle ki buradan geçip (o meydana girmek istiyenler yol bulamadık - | ları için etraftaki gazinoların kah- çelerinden dolaşıyorlardı . | kadar orada kütlesinin İ Şaat on buçuğa İ kaynaşan büyük halk / etrafı saran oğultusu on buçukta Dün sabah saat dokuzda Haliç | umumi tezahürat kalidis Beyler de iştrak etmişler « di. Müsamere de o gece evinde has ta yatan mektep müdürü eski mül- kiye müfettişlerinden Zaharyadis Beyin bu büyük bayramın kutlu - lamasma bizzat iştirak edemedi » ği için, müteessir olduğuna ve ya» tağında buna kalben iştirak ettiği- ne dair bir tezkeresi okundu. Şonra Mırmır oğlu Bey çok gü- zel, çok düzgün bir Türkçe ile bay ramımızı kutlulıyan bir hitabede bulundu, Arkasmdan mektep talebeleri cümhuriyete ve Gaziye dait man- zumeler okudular. Daha sonra son mekle: Türk inkılâbını, Türk kur | Bidekire dido; Veten bir kus | sınıf talebesinden Şokrat Mistilu - tuluşunu geciktiren, Türk milleti - manda üzerine yirmi mektep ta -| pos Efendi cümhuriyetin iyilikleri- nin yükselmesine mâni olan en; Yöbüsi birin hazır ol vasiyeii Ak 155) Gazinin büyüklüğüne dair bir büyük maniayı kaldırdı. Martın dördüncü günü, son halife Abdül- mecit efendi Türkiyeden uzaklaş- İ tırıldı ve iki gün sonra bütün sal - tanat ve hilâfet hanedanı, umumi | harbin yıktığı hanedanlara iltikak etti, Bu suretle Türkiyede hakimi - İ yet, asıl sahibine, Türk milletine geçti. Türk milletinin muasırlaş - masına karşı gelen sun'i ve uydur- ma kuvvetlerin hepsi yıkıldı. Türk milleti kendi mukadderatına sahip ve hâkim olarak kurtuluş ve yük - seliş yolunu tuttu, Türkiyede imparatorluk yıkıl - dıktan sonra onun tev'emi olan hi- lâfetin yaşamasına imkân yoktu. yaşatmak, Cümhuriyet zıt iki sistemi içiçe yaşatmak olur du. Hilâfetin ilgası, Cümhuriyetçi Türkiyenin tam asri ve medeni bir devlet olarak ilerlemesini te - min etti, Son on sene içinde hiçbir 1s- İlâm memleketınm hilâfeti benim - sememesi, ortada hiçbir o islâm memleketinin bir imparatorluk vü cuda getirmemesinden ileri gel - mektedir. Bu devletlerin her biri de, bu- güne dar, kuru alayişe, muzır pro pagandaya âlet olmak istemediği- ni göstermiştir. İmparatorluk dev- ri iflâs ettiğinden hilâfetin de bır ! daha dirilmesine imkân kalmamış tır!, SON VİP dell İSTER gil Kitap; gazete ve İİ a 2 Kıtap evi ve Kırtasiyecilik anda gazete meğmua ve kitap Her nevi kırtasıye eğYasi İİ ATAY Ni Her türlü: Fotoğraf ear arar 2 ve amatör işleri Aİ ee ie Kütahya çinileri dı. | Şonra gene bütün bu talebe hep bir ağızdan ve fırkanın küçük bandosu ile birlikte onuncu yıl marşını okumaya başladı. o Marş okunurken manzaranın heybeti gö rülecek şeydi. Marş bittikten son - ra fırka mutemedi doktor Ertuğ -| rul Hulâsi Bey bir nutuk söyledi. Hulüsi Beyin nutkundan sonra | Gelenbevi orta mektep muallimle- ! rinden Lütfi Orhan Bey Gazimi - bir aynını yüksek sesle halk kütle- sine okudu ve dakikalarca alkış - landı .. Bundan sonra Fener rum lisesi muallimlerinden İlya Çolis Bey bir İ nutuk söyliyerek alkışlandı. Çolis | Beyden sonra sırasiyle museviler - | den avukat Refik Habip, Fener! i Yılmaz spor klübünden Baki ve | j Fenerdeki Maraşlı ilk mektep mü- dürü Kostantin Efendiler de birer nutuk söylediler. | o Merasime bütün o civarm ta - İ nınmış simaları iştirak etmişlerdi. Merasim başlamadan evel patrik- hanenin teşrifatçısı meydana gel- di, patrik efendi namına cümhu - riyetin onuncu yılmı (o kutluladı. Nutuklar ve kutlulama merasimi | bittikten sonra Fener Yılmazspor klübünün cazbandı oçalmağa ve halk meydanda eğlenmeğe başla” dı. Bu münasebetle odün Fener Yılmazspor klübü ( ile Unkapanı spor klübü heyetleri Gaziye şükran ve tazimat telgrafı i çekildi. | Dün gece de gene (Fener fırka | nahiye merkezinde o civardaki İ frrka mensuplariyle spor klüpleri i şerefine bir bayram ziyafeti veril - di. | i Dün irasimden sonra Rum lisesinde Fener meydanmdaki me- halkın bir kısmı Sultanselimdeki rum lisesine çıktı. | Orada da bir mektep müsameresi verildi. Bu müsamereye nahiye müdürü, nahiye mutemedi beyler- İle birlikte patrik vekili Lâvdiski- İyas Efendi, mektebin heyeti mües- sise velisi Mırmır oğlu Bey, Ma - dam Mırmır oğlu, patrikhane cis İ mani âzasından doktor (Ferman| oğlu ve madamlarr, metrepolitler- | don Mıristopulos Efendi, eski â - yan âzasından ve Fener kız lisesi müdürü Vagilyeri ve doktor Pas-' zin dün irat buyurdukları nutkun | ; tarafından | - konferans verdi. İ En sonunda da mektebin ede « biyat muallimi Osman Cemal Bey Türk inkılâbınm hızı ve emsalsiz | liği hakkında bir hitabe yaparak merasime nihayet verildi, Yüzler- ce balka mektebin salonunda sine- ma gösterdiler. Bayram dolayısiyle Fenerdeki fakir çocuklara fırka heyeti tara « fından yüz takım elbise ve ayak » kabı dağılmıştır . M. M. V. Satın alma Komisyo- nundan: Kapalı zarfla münakasaya ko- nulan 11,000 — 12,000 kilo Va- zeline teklif edilen fiat pahalı gö- rüldüğünden pazarlığa konmuş - tur. İhalesi 7 — 1l — 933 salı günü saat 11 dedir. Taliplerin pazarlığa iştirak için tayin edilen gün ve saatte Ankarada M, M. V, satım alma komisyonuna müraca - atları. (3369) (5917) *A M. M. V. Satın alma komis- yonundan: Askeri kimyahane ihtiyacı için 221 kalem alât ve edevat kapalı zarfla omünakasaya konulmuştur. İhalesi 18—11 933 cumartesi günü saat 15 tedir. o Taliplerin şartname, liste ve kataloklarını görmek üzere her gün ve münakasa- ya istirak icinde ogün ve vaktinden evvel teklif ve te- minat mektuplariyle Anka - rada M, M. V. Satım alma ko « misyonuna müracaatları, (3363) (5861) - # * —* Beyoğlu'nda 4g Anadolu Hanı içinde ANADOL BIRAHAHESi sahipleri muhterem müşlerile- rine büyük bayramımızı can- | dan kutlulamakla kesbi şeref | | eyler. . (0254,