Çin'i ı |Mnin göbeğinde yeni | | bir Türk kabilesi (| “ » senedenberiÇinde ikamet edenve : ik Türkçe konuşan “Salarlar,, yurt» nı cennete çevirmiş Türklerdir Karla ALAN çok eski bir mushaf da vardır: lt ip yi Sin diyarının şimali garbi tara-| oSalarlar, şiril şiril akan pınarm | ok az «İk Sördır.. Adı Salar kabilesi -! ilk camileri, taş kesilen deveye ya- | ş yi sene evvel Semerkantten * kın bir yerde yaparlar... Salarlar| Çinin Kanta vilâyetinde çoğaldıkça etrafa yayılarak Sun â, »*ehrine yakın ve Sarı ne hua vadisini hakiki bir cennete çe- inde yaşarlar. Bu saha iran onlara ait gibidir. Müslümandır. Ancak son *de Çince ile meşgul olmağa 9 bu Türkler, atalarının di- » ç ürkçe ile konuşmakta idi- ü Eş İİ aların Türkçesi, garp Türke Kıtlığa uğrıyanlara yardım için 4 konuşan Türkler tarafından dolaşıyordum. Mayısın altıncı cu 'a anlaşılabilir. » Çnide altı asırdan faz- ? a) aman ikamet ettikleri halde | geçtim. Sabah vakti, Sun huva lisani bütün hususiyetlerini | vadisi çok güzel görünüyordu. İİ, Za etmişlerdir. Kadınları) (o Korulararasında minareleri yük, a yük sarıklar sarar ve geniş | selen camiler etrafında yapılmış | “ “İsalvarlar giyerler. Çünkü! asude köyler gözlerimi okşıyordu.. Sar €vvel, Semerkantten çık - | Öğleye doğru K'eh-tzi.kong vadi- , Aman giyilen elbiseler bun | sine vardım. Ben bir müslümanla EEE virirler., Bu havaliyi geçen mayıs ayında ziyaret ederek müşahedelerini ya- zan İngiliz muharriri Findlay An- drev şu malümatı veriyor: A VE YA 174 Ere? LE. 20 mil ötede bulunan köprüden | m 5 AN a martesi günü Sun huva şehrinden İzmirde gürültü, A | li bu tarafa nasıl gel- k, dair şu malümat verili « i rte on dördüncü asırda $ *rilerini ve dindaşlarını izaç N lardı, Onun için Semerkant bunların tahammül edilemis , le geldiklerini görerek to- 4 'ürmeğe karar verdi. Balayı hareketinden evvel, in e onlara iki ciltlik! » Bir beyaz deve, bir ke. | i ak ve bir Maşrapa su vermiş- 4 arlar, beyaz devenin peşin « erek kendilerine bir yurt a lardı, Yeni yurdun topra- Mg rülen toprağa, suyu maşra- Xİ suya benziyecekti . Kur - n hidayet rehberi olacak ii iy "lar bunları alarak hareket l oi ezeli karlarla örtülü dağ- ,, uşlar, kasırgaların estiği o W eçmişler, susuz, korkunç i ar takip etmişler ve bir öl na iyle, iki ciltlik mushafı Ar, pi bir ucundan öbür u- ©venin arkasını bırakma. b 2 Yolculuk ne kadar devam et lar bunu bilmiyorlar, fa ie a Yıllarca seyahat ettik. X hanedanına mensup ilk im p, Çarn Ço EN z Zamanında (1368 Müş, a » Salarlar, şimdiki yurtla- ima ar. Burası Sun bua ola, arbinden beş mil mesa- nlar eh-tze-kng köyüdür. yi * buraya vardıktan son- n Biri. stmişler, beyaz kaynlar. “ am bir deveye benziyor Ah, v8 bu deveye benziyen : Buy, Yanıbaşında bir pınar var İni ii üzerine Salarlar toprak n Say, su kabını açmışlar, pı- er; Ru tadınca onun lam ge X In, eyun lezzetinde, sonra NO * Müayene etmişler, onun ! Sörenpi toprağın tıpkısı olduğun İller Ve artık uzun yolcu- Yere Ayet bulduğunu anlıyarak Ne, onmuşlar. fl şu: Beyaz deve *ya ilettikten sonra bem ! Parçası kesilmiş!. m FİZ idu.. birlikte mukaddes pınara doğru ileriledim. Zaval vakti idi. Taş kesilen deve yerli yerinde duruyor Herkes bu deveye perestiş derecesinde hürmet gösteriyor, / tozlariyle teberrük ediyor., Muvasalatım üzerine meyzinle- rin ezan seslerini dinledim. Her kes koştu, Pınardan aptes aldı, Salarlardan biriyle konuştum. On! ların mazilerine* ait hikâyelerini" kendilerinden dinledim. Nihayet neztlerinde bulunan eski ve iki ciltli mushafr görmek istediğimi söyledim.. Beni mollalarının ya- nına götürdüler. Bir hayli konuş- tükten sonra kabını çevirdi ve ba- me musaade edildi. ğ Büyük bir kafile halinde cami « den uzakça olan bir eve gittik. Molla büyük bir bohça getirdi, Bu bohçayı ağtı, mushafı çıkarıp öp- tükten sonra kabını çevirip ve ba- na: Okul. diye uzattı. Mushaf deri kaplıdır ve mükem mel bir surette mahfuzdur. Yalnız bazı sahifeler kaybolmuştur. Yas zı, çok güzeldir. Bu çok kıymetli mushafın fotoğ ' rafını almak istediğimi söyledim.. kabul ettiler. Ben de mushafın bir kaç fotoğrafını aldım.. Mollanın evinden çıakrak Salar. larm hicreti esnasmda başlarında bulunan zatin kabrini ziyaret ettik ten sonra akşam ezanını dinliyerek hareket ettim. M. Feniks gitti Iskenderiye belediye meclisi azasından M. Feniks Gren Bele- | diyeye giderek şehir işleri bak- kında alâkadar makamlarla te- masta bulunmuştur. Mumaileyh evvelki akşam İskenderiyeye av- det etmiştir. Zonguldakta bir maç 30 ağüslos zafer bayramında mâç yapmak üzere Seyriselâin takımı Zonguldağa çağrılmışlır. Bu teklif Seyrisefain klübünce tetkik edilmektedir. Mösait bir şekil bulunduğu takdirde takım Zonguldağa gid-ceklir. ——— öneme ver ERAY EEEENE UMAR NE8 BANANA NAR SPOR Yarınki müsa- bakalar Yarın şehrimizin muhtelif yer - rinde muhtelif spor hareketleri vardır. Evvelâ Veliefendi koşu ma- ! : t ; i | j hallinde at yarışlarına devam edi- lecektir. Denizde de Cumhuriyet gazetesi tarafından tertip edilen yüzme mukavemet müsabakası ya- tanılan bir Türk ka | etrafında konarak yerleşirler. Ve| pılacaktır. Bu müsabaka Modada başlıyacak, Suadiyede © bitcektir. Bundan başka dün haber verdiği - miz gibi Bostancıda da yağlı gü » reş müsabakalarına devam oluna- cakşlır. n Vefa İzmitte Vefa takımının otuz Ağustos Zafer bayramı günü İzmite gide- rek İzmit Idman Yurdu ile bir maç | yapması kararlaştırılmıştır. bir maç İzmirden gelen haberlere göre mevsim kupası final maçı için Ak sancak sahasında karşılaşan Altay ve Göztepe takımları birer sayı ile berabere kalmışlardır. Fakat maç çok sert ve gürültü - lü olmuş, kasti favller yapılmış, halk biribirleriyle tribünlerde mü- nakaşaya tutuşmuş, hâkem oyunu bitaraflıkla idareye muvaffak ola- mamıştır. Ayaseyahat Büyük bir fişek içinde yapılacak! Aya seyahat ötedenberi ivsan ların düşüncelerini işgalden uzak kalmamıştır. Jul Vernin “ deniz altında se- yahat,, romanı bugün için bir bakikat olduğu gibi “aya seya- hat,, romanı da bir gün hakikat baline inkilâip edecek mi? Amerika bahriye akademisin- de riyaziye profesör muavini M, Conrad buna müspet şekilde ce- vap vermektedir. Bu zatın söy- lediğine göre aya seyahat muaz- zam bir fişenk içersinde yapıla- bilecektir, Amerikalı prpfesör bu cesim fişengin kaça mal olacağı" nı da hesap etmiştir: Tam bir milyar yedi yüz bin frank yani bizim paramızla aşağı yukarı 170 bilyon Türk lirası! Meselâ: beraber gidecek yol- cularla beraber 10ton ağırlığın- ağırlığında olacaktır, Bu ağırlık- la olan bir cismi fezada hare- ket haline getirmek ve Jâzım gelen kuvveti vermek için 6000 ton müvellidülma ve müvellidük humuza, veya okadar alkol ile müvvellidülhumuza lâzımdır. Fi- şek bu maddelerin infilâkı ile elde edilecek kuvvetle hareket edecektir. Seyahalte tesadüf — edilecek müşküller arasında en mühim- lerden biri seyyar yıldızlara te- sadüften sakına bilmektir, Seyahatlerin ilk iki yüz kilo metresi en güç devresi olacaktır. Çünki bu devrede hava tabakası geçilecektir. Kazaya dahil olduk- tan sonra fişenği istenildiği gibi idare etmek, ayın etrafında do- laşarak tetkikler yapmak ve fo- tograflar almak, sonra da Arza dönmek kabil olacaktır, | kavgalı , Eg vE ; : İimses olmamıştır. Fiyat borsada 1,14 kuruştur. Fakat ziraat bankası köylüden 5,5 kuruş ile 5 kuruş arasında buğday satın aldığı için fiyatlar pek çok düşmemektedir. Mamafih yine köy üler piyasa- da mal satmak için İstanbula mütemadiyen mal göndermek- tedirler. Dün de gelen buğday- ların yekünü 45 vagonu bulmak: ta idi, Evvelki günkü stok miktarıda 7961 ton idi. Romanya ve buğday Romanya hükümeti buğday mahsulünü himaye etmiye karar vermiş ku maksatla devlet büt- Iktısat Haberleri Buğday üzerine dün Istanbul ! ticaret ve zahire borsasında fazla | çeşine 750 milyon ley koymuştur. | Bu para ile devlet buğday | satın alacak ve fiyetlerin düşme mesine dikkat edecektir. Verilen haberlere göre Roman- ya hükümeti bu parayı Z'raat Bankasına yatıracak, Banka da köylüden buğdayları pahali ola- rak satın alacaktır. Bu sene Romanyadaki mahsul geçen senelere hisbetlere naza- ran İ milyon ton ziyade olduğu için fiyatların pek çok düşeceği zannolunmakta idi. Romanya bü- kümetinin yeni bimaye sistemi | ile buğday fiyatını küşmiyeceği umuluyor. Macaristanın 933 buğday mah- sulü geçen seneye nazaran çok iyidir. Macarlar bu sene mah- Ssulü iyi fiyatla Almanyaya sat- mıştır. | Amerikada enmüt-! hiş deniz tayyaresi! ! Bu tayyare ile Okyanos-. ları kolaylıkla geçerek | seyyar tebliğ memuru Yusuf hava bomardmanı yapacaktır Nevyork, (Deyli Ekspres) — Amerikanm Atlas veya Büyük Ok- İ yanostan geçerek tayyare bombar- i dımanı yapmasını temin edecek en | son tayyareyi yaptığını ifşa edebi Tiriz.. Bu tayyare hali hazırda son de- rece ketumiyet içinde tecrübe olu nuyor. Yenitayyare 2 Y 2 X rumuzunu taşımaktadır. Deniz tayyareciliği: | nin en son terakkiyatını haiz olan bu tayyare 36 bin isterline mal ol- muşlur. Yeni tayyare saate 150 emil sür- atle hareket eder. Yüksek irtifa» * larda ve en fena havalarda uçar.. ! Mitralyözlerle ve iki ton ağırlığın: ! ida bombalarla mücehhezdir. | Yeni tayyare şu iki sebep için in- şa olunmuştur: 1 — İngilterenin yaptığı son des rece süratli tayyarelere karşı gel- mek. 2 — Canaral Balbonun tayyare bölüğüne rakabet etmek. Amerika bu tayyarelerle Italya tayyarelerinin ziyaertini iadeye im kân bulacaktır. Onun için bu tay | | yarelerdem; büyük: bir filo yücuda ii eri ——9 — VAKIT 24 Ağustos 1935 — uğdayüzerine muamele Fiyatlar borsada 414 kuruştur. Ziraat bankası, düşmesine mani oluyor Tiftik muamelesi Tiftik üzerine birkaç günden | beri fazla muamele olmaktadır. Talepler fazla o makla beraber müşteriler daima iyi mal ara maktadırlar. Mevcut tiftikler 42 kuruş üze- rinden muamele görmüştür. Yumurta fiyatları Yumurta fiatlarında son bafta içinde müthiş tereffü vardır, Bir hafta evvel 16,5 liraye satılan iri boy İ440 adet ynmurla san- dızı dün 21 liraye muamele gör- müşlür. Ayni suretle ufak boy yumurtaların osandığıda geçen hafta 13,5 liradan satılırken dün i 18 Jiraye satılmıştır. Yumurta f atının yükselmesi» en büyük sebep ihracatın artmış olmasıdır. Afyon fiyatları Alyon f.atlarında son günler- de bir »tratsızlık vardır. Fiatlar mötemaliyen değişmektedir. Bir hafta evvel 639 kuruştan mua- mele gören drogist mallar dün 545 kuruştan muamele görmüş- tür. Maamafih ayni mal iki gün evvel 450 kuruşa satılmıştır. rolle Afyon tacirlerinin söylediğine göre uyuşturucu maddeler inhi- sarının piyasadan mal satın al- mağa başlayıncaya kadar fiatla- nn mütemadiyen tahayyül etme: si tabii bir badisedir. Alyon inbisar idaresi piyasa- dan mal toplamağa başlayınca fiatlar birdenbire takarrür ede- cektir. "UN EAEEMEEEEEE RA EAK EREN EAA Bekliyen bir mütekait Eminönü mal müdürlüğü birinci Ziya efendi tekaüde sevkedilmiş, gözlerinin rahatsızlığı buna sebep olmuştur. Halbuki hiç bir isti nalgâhı olmıyan ve altı nüfusu bulunan bu adamcağız Şubaltan beri tekait muamelesini bekle- mekte ve bu bekleyiş esnasında son derece sefil bir halde yaşa- maktadır, Bir tekaüt muamelesi» nin bu kadar gecikmesi sanırız ki muvafıkı nisfet değildir. mik Paris elçimiz geldi Paris büyük elçimiz Suat bey dün İmerethie vapurile şehrimize gelmiştir. Mezuniyet almış olan Suat bey birkaç güne kadar Ankaraya gidecektir. Brüksel maslahatgüzarı Brüksel maslabatgüzarımız Kâ- mil bey dün şerimize gelmiştir. getirilecek ve bunun için 6,000,009 isterlin sarfedilecektir. Bu tayyarelerle Büyük Okaya» nosu da Atlas Okyanosunu da gep» mek çok kolaydır. gi