18 Ocak 1933 Tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7

18 Ocak 1933 tarihli Vakit Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

il Pİ i İ i nl — ray ay el Sâyifa 6 Üç perdelik Siyasi ermeni faclası 1913 senesinde toplanan büyük ermeni kongresinin müzakerelerini neşrediyoruz yi gla Ben ve Zavaryan yalnız kalıyo- gözü ile görmüş, ve ayni fikir ve ruz. İkimiz de Beyoğluna çıkmak ! kanaata varmış bir kimsedir. Bu- mecburiyetindeyiz. Mektep merdi- veninden indik. oAvluya vardık. Zavaryana dedim ki: Arkadasım Murat istişare odasında beni bekliyecekti. Bir dakika müsaade Haber vereyim, $ birlikte çıkarız.,, aşağı ediniz. üçümüz Zavaryan bekledi. cere; Ben pen - ret ettim. Arkadaşım dışarıya çık: birlikte oOGalata arkasındaki ti ve hepimiz kilisesi E çarşısını geçerek Beyoğluna yolda yürür yanla Murat önde, arkasında ya iler kan dık. Zavar - ben yavaş onların Beyoğlu - ha a ;ş radan biraz ikten sonra benim önümde giden bu iki bir endilerini dinli zat arasında şu tarzda başladı. Ben de k yorum: Zavaryan maksat hep birdir. Fakat Samuc- İin imzasına sizin fırkanız bilâiti- raz itaat edecek midir? Murat — Elbette. Zekâsma iti- madımız olmasaydı altmış altı şu- berizin ittifa!: kendisini fırka namına birinci murahhas tayin et- mezdik. Hatta fırkaların dağılma sına bile karar imza ettirmiş olsa derhal biz “Hınçak, nı dağıtmağa karar vermi G mükâlsme lp fırkası- izdir. Maa- 3 değilim, Zavaryan — lesef ben ayni v Bilmem muvâffak c yim ?Zira'sizde'rus iç bir iş. (lider) leri yoktur. Halbuki bizde benden | kalacağı ziyade komite içinde hâkim olan. | Zartaryan'ın (Taşnak onlardır. Ve bilirsin ki bunlar ko -' lay kolay ihtililden vazgeçmez ler. Sonra aç kalırlar. Ne yapmalı, bir türlü t Murat — nız takdirde Taşnak n edemiyorum. klaştım ve Murat'a işa « | nu eski dahiliye nazırı Talât pa- şayla polis müdürü Bedri beyler rdr. Bu hakikat sonradan polis müdüriyeti kısmı siyasi mü- dürü olan Reşat beyin de tahtı tas dikmdadır.) Zavaryan — Yakın gel, Samu 1, söylediklerimizi dinledin mi? Ben — Z dir? anlamışla Evet, hocam, dinledim. yan — Senin fikrin ne - Ben — Her ikinizle de hem ef- kâr değilim. | Muratm dediği gibi sadakate emi- | de olsa mağlüp olacaksınız, aziz| o l na doğru yer Yokuşun da -| hocam Zavaryan. Ben kumandan: sizinle bir fikirde olanlarla bera-! ber ayrılarak başka bir fırka teş- ine bir kâğıt imza edip verirler. kil edemez misiniz? O vakit bü -| fırkasından | diğim mecliste onlar gizli nim. Fakat Taşnak (komitesinin kumandanı ben değilim. Her ne lsrmı senden daha iyi tanırım. Zavaryan — Sen de ama adam:- sm ha. Resmen karar imza altına almdıktan sonra nasıl ihanet eder- ler? Ben — Bunun misali mazide Murat anladık ki| çoktur. Benden başka bir şey sor- mayınız. Yalnız muvaffak olabil - mek için Muradm dediği gibi ay- rümız. Bu canavarlar saf haricin- aile. yapacağınız | yardım bu olacaktır. Geriye kalan işi bana bırakınız. Hayat pahası: | Bana na bu milleti selâmete çıkarırım. Bunu yapınız. Ondan sonra rahat | yatınız. Zavaryan — Alâ. O olmadığı takdirde, rile ile gönderi lacak? Ben küm leri halde ne o- ver Müşkül vaziyett: dünyada fırkasının resmi organı Azdamar gazetesi başmuharriri ve heyeti mümessile azası), gâvni'nin (Haçadur e Malumyan) Muvaffak olamadığı- | dalaverelerine aldanmam. Söyle « kalır. Seni kandırmak için ittifakla eli- Taşnak tarihi böyle tün millet tarafından bir beyanna- | doludur. İptida makastlarmı za - me çıkarırız. Ve deriz ki Tasnaklar ermeni değildir.,, dan sonra tekrar kongre toplanır, mesele de halledilmiş olur. Zavaryan — Bakalım. Çalışa- cağım. Yalnız Samuel daha genç- tir. Farzedelim ki muvaffak ol - | dum. Bizleri selâmete çıkarabi ceğine emin misin? Murat, iyi dü- şün. Halimiz tehlikelidir. Murat — Hayatımla seni temin &derim ki ben arkadaşımı tanırım. Vereceği kararı bin kere tahlil et çe bir hüküm vermez yanıl- “mak ibtimoli asla yoktur. Sen de tan , Ve zannederim hakkım l Uyar. k Zavaryan — Öyle. Zaten Sa - Hmcelle ben şahsiyet sayılmız.| Wideal) birdir. Biz yapamadık, O- İna teslim edelim. Bu defa netice hayır olur inşallah. Bu iki zat ermenilerin en nam» | dar şahsiyetlerindendir. Birisi Za-| varyan: Muş, Bitlis (o havelisinde uzun seneler faaliyette bulunmuş- | tur. Ve ihtilâlciliğin tehlikesini fi- Ni tecrübesiyle anlamıştır ve na -| iştiraki ile cenazes dim olmustur. Or lah etmek lüzum ve Parmış bir zattır. Ötekisi Murat: Zeçen Samsun isyanını idare et - Biş, Zavaryan gibi o da tehlikeyi | | medi. Ya bu son tecrübede dahi! | hali neye varacaktır? sonra bütün | ristanma kaldırıldı. Türkiye ahalisini hep birlikte ıs - | derecedeydi ki “Eski | hiren mümessillerile yapmıya ka» On - rar vermiş gibi görünürler. Halbu ki iş istedikleri gibi olmayınca on- lar imza filân dinlemezler. İhanet muhakkaktır, Azizim hoca. Mazi- de bizde de öyleydi. Sobohgulyan | gününden çok tecrübemiz vardır. Ayrıldıktan sonradır ki işler inti- zama girdi. Anlryorsunuz mi? Zavaryan (Bu alicenap ve ta -| rihi şahsiyet benim sözlerim bit « tikten sonra Murat'a dönerek bü - tün samimiyetile) — Eyvah, Mu - rat, bu sözler çok doğrudur. Yal - niz bizim nedametimiz fayda ver- bir semere alamazsak bu milletin İkimiz de ölsek de bu faciayı görmesek da- ha iyi olur. (Hakikat halde bu a - dam istikbalini bir peygamber g bi doğru keşfediyordu. Çünkü bir | kaç kapısında teslimi ruh gün sonra İstanbul ermenilerini i Pangaltı kab: Kalabalık o tramvay ve sair kanaatine | vesaiti nakliye on yedi saat işliye- medi. Kendisi gitti ve ermeni mil- İletinin başmda oynanan tarihi drama arzusu veçhile şahit olma- Bizim taraftan olan | gibi salâhiyeti kâ- | — Öna şimdiden bir hü -| doktor Paşayanm ve A -| hiyanetlerle | değil | taşnakların iş evi! &diyordu. | umumunun ( ve Türk ve ecnebi birçok zevatm ; yemin. | MAKAS SANEM ETE Alâka uyandıran bir konferans Adana hosusi rauhabirimizden Şehrimiz, son aylar zarfında irfan ve san'at hareketlerini gör- | inde bir | meğe başladı, Erkek lises İ sıra konferanslar, muallimler bir- | liğinde devam eden mesleki has - bıhaller memleketin mühtaç oldu- Bu boşluğu doldurmağa kâfi ge - liyor. | Bu hafta muallimler birliğinde lise felsefe muallimi Hamdi Hak- verdi Bey, “Rüya ya görüyoruz?,, de çok alâkalı bir konferans ver - di. Şehrimizin hemen ilk ve orta tedrisat muallimlerinin hepsi iş - tirak etmişlerdi. nedir, niçin rü- mevzuu üzerin - Hamdi Hakverdi Bey, nın tarihçesinden, rüya - muhtelif ru - hiyat âlimlerinin bu husustaki ka- | | naatlerinden bahsetti. Konferans; rüyanın nasıl te - | sekkül ettiğini, harici bazı tesir - | | lerin uyku esnasmda göreceği - miz rüyalara ne dereceye kadar tah - teşşuur arasındaki münasebetle - müessir olduğunu, şuur ve rin mahiyetini ve tahteşşuurumuz- | da gizli bazı hatıra ve duyguların nasıl ilmi | rüyayı doğurduğunu bir surette izah ediyordu. Hamdi Hakverdi Bey, rüya ta- | birnamelerinden de bahsetti. Bir | buçuk saat devam eden konfe - rans, büyük bir dikkat ve alâka | ile dinlenildi. şimdiye ka Salonü terkedenler dar gördükleri rın mahiyetini biraz daha iyi kav- | radıklarını idrak ederek uzaklaş- tılar, Ve görecekleri rüyaların da i sebepler dahilinde vücut retle mümkün olabileceğini öğ - rendiler. Rüya gibi ehemmiyetli ve alâ- kalı bir mevzuu muvaffakiyetle İ canlandıran ve sıkmadan izah e - den lisemizin bu kıymettar mual- İ limini bir çok kimseler tebrik et- İ tiler. ». İ dı. Fakat ayni şeref can kardeşi Murat'a nasip olmadı. rem zat, Türklerle ermenileri hiç ayırt etmeksizin hepsini seven ve müsavi tutan bu bulunmaz adam | Paşa - | | arkadaşlarından Doktor mek zamanında hususi bir zehirlenmişti. Öyle bir günde ki, | ertesi akşam konğre mühim ka -| İ rarlara imza koyacaktı.) İ Murat — Hakkın var. Yalnız inşallah muvaffakiyet hâsıl o - lur. Ve bizler dahi mes'ut oluruz. İ Rica ederim, ayrılmak cihetins çalışınız. Bu bizim için kâfidir. Zavaryan — Çalışacağım. Müküleme burada bitiyov. Ve İ ondan sonra başka şeyler üzerine konuşarak Galatasaraya (o varıyo- ruz. İkisi de Beyoğlunda oturuyor- lar. Ben Şişliye gideceğim. Bu kıy» | metli arkadaşlarımın ellerinden ö- perek kendilerinden ılıyorum. S. Tumacan ( Birinci perde burada biti- yor. ikinci ve Üçüncü perde» leri yakında neşredilecektir.) FALA KL LEE BE YAAA Adanada Balıkesirde | çalışmaları netices | sek bir şuur merkezi halinde bitti, | | ihtiyaçları tesbit ettiler. bulabileceğini ve tabirinin ne su- | | Tevfik Fikret Beyin Bu Zavaryan denilen muhte - | yanın Ayaspaşadaki hanesinde ye | ilâçla | Fırka kongresi ve Halkevi Bulıkesir hususi muhabirimizden: Balıkesir, yazım rehavetli gün- ini düşündüren bir faaliyet sil- içinde güzel güneşli kış günleri geçiriyor. En büyük birinin merk rilâyetlerimizden ezi olan bu şehir, di- ilâyet merkezlerimize nis - betle küçük ve az nüfuslu olma - sına rağmen canlıdır. Ve bu can- faal bir iktisat ve tasar- Iktısat ve tasarruf haftasında ve bu haftayı ruf cemiyeti heyeti var. heyetin i olarak milli uf fikirleri etra - fmda iyi işlenmiş faaliyetlere şa- hit olduk. Bu arada Cümhuriyet Halk “ırkası vilâyet teşkilâtı kongre - semtlerden baş - takip eden günlerde bu iktisat ve tas mahalle ve k nihayet bütün vilâyet hal- kimızın alâkasını topluyan yük - Cc ME; Cümhuriyet vilâyet kongresi mü- vilâyet kongresinde nasebetile merkezden başka on kazadan gelen mümessiller bura- da dört gün kaldılar ve mütea - kıp içtimalar yaparak vilâyete ait Bu ihti - yaçlardan yapılabilecek olanları ayırt ederek vilâyetin dileklerini ortaya koydular. Sonra yeni ida- Yeni idare heyetini şu zevat teşkil etmekte re heyetini seçtiler. dir Belediye reisi Nacı, avukat Sa- | dık ve Rifat, Müstecabi zade Esat | Âdil, Feyzi ve Helil İbrahim Bey- ler... Vilâyet kongresinin aktine fır- ka vilâyet reisi ve Konya meb'usu riyasetinde toplanan yeni idare heyetini ilk iş olarak (Balıkesir Halkevi) ni Ve Halk- yazılı kurmak kararını verdi. talimatnamesinde şubeleri şimdiden faaliyete geçir » mek üzere kendi içinden bir aza- smı bu sene Brüksel evleri darülfünu - nundan ihtisas alarak dönen genç ve mütefekkir hukukçu Müsteca- ler, Balıkesir Halkevi- nin geniş tesis hareketlerile dolu gibidir. Şu anda metodlu bir ça- bulunan hararetli Sube- seçmiş ve çalışma kurmuş z şubesile bir mesai hayatı içindedir ler komitelerir programlarını da yapmıştırlar. Balıkesir Halkevinin pek ya» kında çok güzel ve müfit eserler vermesine intizar olunabilir, Kenan Emin Konyada ucuzluk KONYA, (Hususi) Dört beş sene evvel şehrimizde kış gün- lerinde etin okkası elliden aşağı | satılmazdı. Bu sene buz gibi ko - İ yun etinin okkasını (30) kuruştan yiyoruz. Kış sebzeleri de Lokantalardaki sebze yemeklerinde yaz mevsimi- pahalı değildir. ne naazran ehemmiyetli bir yük- seliş yoktur. Fark iki buçuk kuruş- tan fazla değildir. Abone olanlar şüphesiz daha ucuz yemektedir - ler. et ve İ | dil i e Memleket Haberleri o | RL VK ALL BA A AA Uşakta /Muallimlerin Kütah- ya seyahatleri nasıl geçti? Uyak hususi habirimizden : Sömestr tatilinden istifade e * bir Simavı den Usak muallimlerinden grup, Kütahya, Gediz ve ziyaret ederek mesleki sevgi ve a- lâkanın kuvvetlenmesine yardım olacak kıymetli temaslarda bu « Gerek Kütahyada Gediz büyük bir hüsnü kabul gören mu» lunmuşlardır. ve gerekse, ve Simavda allimlerimiz mesi hasbıhaller- de bulunmuşlardır. Uşaklı muallimlerimiz şehirde müsamereler tertip şere - fine bu üç zi olunmutşur. Önümüzdeki Şeker Bayramın- da Simav muallimleri bu iyare « ti iade edeceklerdir. Fırka kongresi bilti Kazamız dahilinde ocak; nü » hiye ve kazâ kongreleri bitmiş » tir; yapılan kongrelerde (halkın dertleri ve ihtiyaçları o görülmüş, esaslar birer not halinde (tesbit olunmuştur.Kaza kongresi çok ha- raretli ve canlı olmuş, serdolunan mütalea ve dilekler ehemmiyetle nazarı dikkate alırmıştır. Kaza idare heyeti tamamen gençlerden teşekkül Bu memlekete büyük hizmetler yapa» Vilâyet etmiştir. heyetin cağı umuluyor. mürah » intihap olunmuştur. resi-bi E haslari da Vvnüyet kon tahyada toplanacaktır. Mekteplerin müsamereleri Sömestr tatilinden istifade e » den mevzularda temsiller vermek su- mekteplilerimiz © muhtelif retile'yerli (o mallarmmızın * revaç bulmasına çalışmış, | halkımıza müessir telkinler (o yapmışlardır. Gazi mektebinin verdiği müsame- re çok muvaffakiyetli olmuş, da- lilerin takdir ve memnuniyet hislerini beyana vesile teşkil ey » lemiştir. Orta mektep tarafmdan verilen müsamereler de güzel ve canlı olmuş, talebelerimiz temsil | eyledikleri piyeslerde umumi bir intibah ve takdir uyandırmışlar - dır. Yusuf Ziya Emet'de dil derleme komisyonu toplandı Emet basusi mauhabirimizden: Kaymakamlık makamında kay- makam Nâzım Beyin riyaseti al - tında belediye reisi Cemal, askeri kumandanı Şevket, hükümet he » kimi Sabri, maarif memuru Ah « Kâzım cemiyetinin met, muallim Tahsin ve Beyler Dil Derleme | ilk içtimamı akdetmişlerdir. Maas rif memuru Ahmet Bey kâtipliğe ayrıldıktan sonra köylerde dil derleme ocakları teşkil edilmesi ne, bu ocaklara talimat örnekleri yollarmasma, vilâyetten defter ve yurdunda istiyenlerin fiş istenmesine, Emet erile çalışmak tesbitine ve haftada bir perşembe günleri toplanılmasına karar ve * rilmiştir, Hamdi

Bu sayıdan diğer sayfalar: