| hi i Aptülhamit ve Ar Boşalan hazineye padi- şah para Artin Paşa fikrini ararken... söylüyor: Ben artık bu ermeni işlerinden bıktım... (Norlur) gazetesi geçenlerde Beşiktaş Ermeni kilisesinde Artin paşanın vefatının yıldönümü do- layısile yapılan dim ayin mü - nasebetile ve Abdülkamidin ma - beyincilerinden biri tarafından nakil ve hikâye edilmiş olduğu kaydile bir fıkra yazmıştır. Bu frkrayı tercüme ediyoruz: Abdülhamidin mabeyincisi de- miştir ki: — Bir zaman Abdülhamit çok sıkıntıda kaldı. Memleket gerek dahilden, gerek hariçten büyük tehlikeler içinde idi. Bu vaziyet üzerine Abdülhamit bir gece fev- kalâde bir meclis topladı. Bu mecliste sadrazam ile vükelâ da bulunuyordu. Bu fevkalâde mec - lisin azası Abdülhamidin riyase - tinde olarak genis bir masa etra: fında toplanmıştı. Abdülhamit bu meclise meşhur Asin paşayı da çağırmıştı. Artin paşanın bu mec- liste reyi yoktu. Yalnız masadan biraz uzakta ve sadece dinleyici vaziyetinde müzakeratı takip edi- yordu. Dahili bir isyanı bastırmak i- çin mahalli kumandanı Etem pa- şa tarafından 30 bin askerle bü- yük bir para istenisedu. Cere - yan eden müzakeratta birinci mü- him nokta bu idi. Bundan başka bir de devletler tarafımdan gön - uerilen notalara verilecek ceva - bra şekli münakaşa olunuyorde. Birinci mesele hakkında Ab- dülhamit harbiye nazırına hita - ben şöyle diyordu: — Paşa, tabii Etem paşadan siz de telgraf aldınız. Buna ne ce- vap vermeği münasip buluyorsu - nuz? Harbiye nazırı — Sayei şaha - nede ben istenilen 30 bin askeri tedarik ederim. Eğer para mese - lesini maliye nazırı paşa temin ederse her şey yoluna girmiş olur. Abdülhamit (Maliye nazırma) — Paşa, paranız var mı? Maliye nazırı — Padişahım, hazine tamamen boştur. Parayı nereden bulacağız? Hamit (sadrazam Halil Rifat paşaya) — Paşa, siz söyleyiniz. Halimizi anladık. Ne yapmamız lâzımdır? Sadrazam — Her şeyden evvel bir noktayı istirham edeceğim ki söyliyeceğim şey ne olursa olsun | gücenilmesin. Lütfen buna müsa- ade buyurulur mu? Abdülhamit (hiddetlenerek) — Pekâlâ, söyle. Sadrazam — Efendim, bütün yaptıklarımız O hokkabazlıktan başka bir şey değildir. Kaç defa harbiye nazırma gerek kulunuz, gerek maliye nazırı (tarafından para olmadığı söylenmiştir. Bu vaziyette devletin harabiyetine gidiliyor. Ciddi teşkilât yapmağa lüzum vardır. Bir gün bile tehir etmek doğru değildir. Eğer işler bu şe - kilde devam ederse istifamı ve - rip çekileceğim, padişahım. Abdülhamit — O halde haydi kalkınız, evlerinize gidiniz. Yal - nız sadrazam paşa siz sabahleyin erken geliniz. Artin paşa bu gece burada kalacaktır. İ o Vükelâ arabaları ile dağıldık- İ tan sonra Abdülhamit ile Artin paşa arasında şu suretle bir mü - kâleme cereyan etmiştir: Abdülhamit — Yakına gel Ar- tin. (Artin paşa bir sandalya alıp karşısına oturduktan sonra) söy - İ lenen sözleri dinledin, meseleyi anladın değil mi? Söyle bakal- senin fikrin nedir? , Artin pasa — Çok esef ederim ki kulunuz da sadrazam paşa gi- bi serbest söyliyebilmek için mü - sande istirham etmek mecburiye- tindeyim. Abdülhamit — Ben senin söy - liyeceklerini esasen bilirim. Açık söyle, bakalım tam benim fikri - me tercüman olacak mısın? Artin paşa — Evvelâ sadraza- | mın sözlerini kulunuz da tekrar edeceğim ve fazla olarak padi - şİumdan rica ve istirhamım şu- dur ki bir kere bütün bu düzen- bazların hepsini bir tekme ile ba- şınszden defediniz, sonra tekrar sadrazamın riyasetinde ikinci bir vükelâ meclisi toplanmasını ira- de buyurunuz, ve bunu (hemen bugün yapmaz. Abdülhamit — Bu dediklerin Mirdesbira olacak aey (o Geğildir. enden e:kâyet edenlerin yanına bir de oresıvu katamam. Artin paşa — Sakat padişa - hım, unutuyorsunuz ki ben gerek İslâmlar, gerek Ermeniler naza - rında haysiyetimi kaybedebilirim. Asırlardanberi benim atalarım tıpkı müslümanlar gibi bu mem - lekete ve bu devlete hizmet etti - ler. Ben de asırlarca babalarımın çizdikleri hattı hareket daire - sinde hareket etmeğe mecbu - rum, Ben milliyetçe OErme- ni doğmuşum. Ermeni kilisenin evlâdıyım. Fakat ayni zamanda gerek ruhum, gerek cismim ile bağ k olduğum devlete kendimi feda etmeğe hazırım. Bunda hiç şüp - heniz elmasın. Gerek patrikhane ye, gerek bu komitenin mümes - sillerine mikerse surette ihtar - larda bulundurs. Ve dedim ki: “Eğer böyle sersericesine, de - licesine hareketlere nihayet ve - rilmezse bu millet mahvolacak - tır. Ve tarihte namları hain ola - rak kaydedilecektir.,, Lâkin din - liyen nerede? Bu millet budalalar ! ve deliler elinde âdeta oyuncak haline gelmiştir. Evet Ermeni mil- leti içinde benim gibi mutedil dü- şünen bitaraf insanlar vardır. Fa- kat onlar ses çıkarmağa korku - yorlar. Çünkü ses çıkaranlar kur- şunu yiyor ve gidiyor. Ben artık bu Ermeni işlerinden bıktım ve katiyyen uzak durmağa karar verdim. Abdülhamit — Artin paşa. Fik- rinden ne geçiyorsa onu söyledin. Ve ben çok memnun oldum. Be - nim teklifim bir şaka idi. Ben ge- rek atalarını, gerek seni takdir “etmişimdir. Yalnız aramıza niçin bu kara kediler girdi? Eğer bü - tün Ermeniler tıpkı senin gibi dü- şünseydi o zaman bu memleket bir cennet olurdu. Haydi artık bu kadarı kâfi. Şimdi yoruldun. Bir az yatalım ve yarın işimize tekrar bakalım.,, VAKIT — Ermenice (Norlur) tin Ps.fe Meml şi aruasamannan vanaya eri © SEE AGA ALET YES 1 Adanada maarif hayatı, Gemlik | Teftişler — Lise mecmuası— Maarif müdür.' Sıtma mücade'esi | di lüğü — Raşit Rıza temsilleri — Konserler Maarif vekâleti umum müfettişleri Adana muallimlerile birlikte (1 Namara ile işsret edilen müfettiş Ali Canip, 2 müfewiş doktor Nebil, 3 Muallim mektebi müdürü Fevzi, 4 Kızlisesi müdürü Enver, 5 Muallim mektebi tedris usulü muallimi Hilmi, 6 Muallim mektebi müdür muavini Sait, 7Orte mektep tarih muallimi Ömer Kemal Geyler) Adana hususi muhabirimiz - den: Geçen sene sıkı bir teftişten mahrum kalan Adana orta tedri- satı bu yıl Ali Canip, Harun Re - şit beylerin dakik © süzgecinden geçtiler. Nasıl bir kanaat hâsıl et- tiklerini bilmek mümkün değil. Yalnız şu kadarını zikredeyim ki böyle bir teftişe şiddetle ihtiyaç vardı, Çünkü terfi edecek mual - limlerin müfettiş raporu ile bunu elde edecekleri bir teamül halin- deydi. Müfettişlerin bir mualli - min dersine iki üç defa girdikle- rini, muhtelif sınıflarda kontrol ettiklerini söylemek (sıhhatli bir fikir edinebilmek için gösterilen hüsnüniyetin derecesini bildir - miye kâfi gelir. Müfettişler ayni zamanda ida- ri işleri de gözden geçirmişlerdir. Müfettişi umumi Ali Canip bey buradaki vazifesini ikmal ederek Eskişehre döndü. Harun (Reşit bey daha bir müddet burada ka- lacaktır. Silifke, Mersin, Tarsus, Adana, Cebelibereket orta tedri- sat mekteplerini teftiş edecektir. Harun Reşit bey, teftişini mü- teakip muallimler birliğinde bir toplantı yapacaktır. Maarif vekâleti umumi sıhhat müfettişi doktor Nebil bey de şehrimizdedir. Mekteplerin sıhhi işlerile yakından alâkadar ol - maktadır. O da bir müddet bura- da kalacaktır. İlkmekteplerin ve gazetesinden yukarıya nakletti - ğimiz fıkranın sonlarında Artin paşaya atfedilen sözler ( üzerine bir küçük mülâhaza ilâve etmek isteriz. Artin paşa Ermeni komi- tecilerinin vaktile yaptıkları ha - reketleri hiyanet olarak tavsif et- tiği halde buflara karşı söz geçiremediğinden bahsetmiş . İhtimalki Artin Paşa Erme- ni ihtilâleilerine kapalı odalar içinde nasihat etmiştir. (Fakat hiç bir vakit bu nasihatlerini a - çıktan açığa söylemeğe cesaret e- dememiştir. Eğer Artin paşa gibi Ermeniler arasında temiz, akılir ve diplomat tanmmış olan kimse- ler vaktinde bu cesareti göstermiş | olsalardı belki Ermenilerin gerek 'Türk milletine, gerek kendi mil- letlerine yaptıkları fenalıkların hiç olmazsa kısmen önü almabi - lirdi. Vatan islerinde bir milletin büyüklerine düşen vazife gizli o- dalarda konusmak değildir. A - çıktan açığa bütün millet ve mem- lekete karşı hitap etmektir, orta tedrisat mekteplerinin bir kıs mının teftişatmı ikmal etmiştir. Lise mecmuası Adanamızda lise tarafından bir mecmua neşredilmektedir. Üçüncü sayısı da çıkmıştır. Ede- bi, ilmi, fenni yazıları ihtiva ey- lemektedir. Muhitin O mecmuası olmıya çalışıyor. Her nüshada bir tekemmül göze çarpıyor. Mu- allimlerin ve talebenin yazılarile kıymet kazanan bu biricik mec - muanm satışı masrafını koru" maktadır. Böyle bir kayda lü - zum görmekliğim (çıkan gazete ve mecmuaların satışsızlık yü - zünden kapandığını ifade etmek isteyişimdendir. Maarif müdürlüğü Şehrimiz muhtelit orta mek - tep müdürü Rasim beyin maarif vekâletine müracaat ederek mün hal bulunan maarif müdürlüğüne naklen tayinini rica etmiş ve bu arzusu da memnuniyetle ve bilâ tereddüt kabul olunmuştur. Raşit Rıza temsilleri Adana, ramazan gecelerini güzel piyesler seyretmek suretile geçiriyor. Raşit Rıza ve arkadaş- ları halkın büyük teveccühile karşılanıyor. Gördüğümüz eserlerin mühim bir kısmı eskidir. Darülbedayiin İstanbulda temsil ettikleridir. Fa- kat Adananın temaşaya meftun olan halkı, bunları seyir ve tema- şa etmekten büyük zevk duyuyor- lar. Her gece mevkiler, localar, ağzına kadar dolup (boşanıyor. Talebe toplu (olarak gittikleri takdirde 25 kuruş fiatla içeri gi- rebiliyorlar. Konser Önümüzdeki hafta sonunda Adanamızım muktedir musiki muallimleri tarafından bir kon - ser verilecektir. Tarsus orta mektebi musiki muallimi İhsan bey de viyolonse- liyle bu konsere iştirak edecek - tir. Günlerdenberi hazırlanan bu konserin muvaffakıyetli olaca - ğma şimdiden hükmeylemek çok mümkündür. Mesai tarzını yakın- dan takin evle**'m için bu hü - kümde aldanmadığımı zannedi- yorum. ' Bu konser evvelâ ilk ve orta tedrisat muall'r“srine verilecek sonra da memleketin O tanınmış, yük--': memurlarına tekrar edi - lecektir, a mıntakasından sayılacak öemlki hüsüsl muhabirimizden; Yapılan bir çok müracaatlar 04 zerine bu sene Cemlik ve civari da sıtma mücadele mıntakası a * rasma $okulmuştur, Halk hastalıktan kurtarılacağ! için seviniyor. Intihaplar Belediye intihabr için mahalle defterlerinin yazılmasına ve ha *' zırlıklara davem edilmektedir. Ticaret ve sanayi odası intiha “ la başlamıştır. Kooperatif Orhan gazinin köylerinden | Yeniköy ve Narlıca köylerinde i- ki kooperatif daha teşekkül et « miş ve derhal faaliyete geçilmiş - tir. Bu zirai kooperatiflerin mu * | amele mıntakasına ayrıca üçer köy de dahildir. Hükümet konağı Pek eski bir halde bulunan Gemlik hükümet konağı son gün- lerde tamir edilmiş, içerisine e - lektrik tesisatı da yapılmıştir. Bu bayrağı yenilemeli Kazanın en-işlek bir yerinde bulünan Gemlik inhisarlar mü. riyetinde binanın balkonu üstün- “ de asılan bayrağımızın pejmürde hali göze çarpıyor. İnhisarlar mü- diriyeti bu bayrağın bir yenisin alıp assa çok iyi olur. Muallimlerin seyahalleri Geçenki mektubumda, mual - limlerimizin yılbaşı tatilinden is - tifade ederek Mudanya, İnegöl, Yenişehir kazalarında birer tem- sil vermeğe gideceklerini yazmış- tım. Muallimler bu kasabalara gi“ derek “Köy hocası,, , “Köy mual- limi,, piyeslerini temsil etmişler, dönmüşlerdir. Muallimlerimiz bu sayahatlerinden çok memnundur- lar, bilhassa Yenişehir Halk fırka- sı tarafından şereflerine verilen ziyafetten hararetle bahsetmek - tedirler. K'raz Ali oğlu Emet'te C.H. F. kongresinde konuşulanlar Emet hususi muhabirimizden: Emet C, H. F. kongresi kaza i- dare heyeti reisi Hacı Rifat Be- yin riyasetinde aşıldı. Reis vekilliğine Hamdi Kara - kadı, kâtipliklere belediye (reisi Cemal, Tayyare muhasibi Tahsin Beyler seçildi. Geçen sene işlerine dair rapor okundu, Hamdi Kara» kadı Bey, raporun eynen kabul e- dilmesini istedi, kabul edildi. He- yeti idarenin reyi hafi ile intiha- bına başlandı, tasnif neticesinde memleketin büyük istifade ede - ceği ümit edilen Hacı Rifat, Ham- di Karakadı, Cemal, Nazmi, Ha- lil Beyler seçildi, badehu vilâyet kongresine istirak edecek beş mu- rahhas ayrıldı fırka kâtip umumi- si Kütahya mdb'usu Recep Beyle Kütahya meb'usu Hakkı ve vilâ - yet fırka reisi Etem Beylere tazi- mat telerafları celİmasine karar verilerek kongre bitirildi. Hamdi Cine Zi mahnı sk