Düztaban ile Bastıbacak devriâlem seyahatinde Hindistanda G e tabana Bastıbacağı tanı- Yan bilmiyen yoktur. Biri ince o R2İabon ile Bastıbacak vrlâlem seyahatinde vol Palabıyık... ikincisi yusyu- k tostoparlak kahkahacı o- uu iki ahpap arkadaş devri seyahatine çıkmışlardır. Üelibacağın ne kadar korkak Sine bilirsiniz. Hele tokat- eyle korkar ki... Devri âlem iu batinde Hind'standan geçer- » bir gü ü bir gü tt gün müthş'bir güreş di Müş. Güreşin müthişi olur mu İyeceksi tiyor m Azizim gül eşin müthişi olur Yay, Bu “bizüm, bildiğimiz Çoban Nire Salihin güreşi değil... pia Baroda şehrinde ya- 2. işte Bastıbacak an- diz gergedan güreşi.. Anladı- 1 gergedanların... kayi gün Baroda şehrinde s0- h larda dolaşıyorduk. Bir, va- Ya, bir çığlık. N Nevar... Dedik... Fil güreşi » Dediler. Güzel.. Gittik gör gün sokakta bir Mele NE tozla suren gureşten sonra siyah gergedan yere yıkıldı! AAA annes ata Ke Pali <7 1815 İs Kr r pp (b e n — > ğe 1) Kibp; de gs Plerinden tamam 200 | i ti bura cak yapılır. Size 16 | A gösteriyorum. Ken- vekilleri 200 e çıkarır- İ a kendinize eğlence : İbrit çöpü ile eğlenceler <i> | Siz ergedan güreşi a Ne.. — Gergedan güreşi. Bizim Düztabanı aldımı titreme.. Bende de öyle.. Neyse gidelim mi gitmiyelim mi derken birer beygire bindik.. Haydi güreş yerine.. Neye bey- bir cık kaçalım diye.. Bir de mey- dana geldik ki... iki büyük kafes. içinde kos- | meydana geldi.. Hiç korkmadan | ellerindeki boyalarla kafesteki İ lar. Birisini simsiyah boyadılar. | Diğerini de kırmızıya boyadılar. | Seyirciler iyice görsünler diye imiş. Sonra birden kapıları açtı- lar. iki gergedan ortaya atılır atılmaz öyle çarpıştılar ki... Bir çok hizmetçiler de korkmadan bu döküyor serinletiyorlardı. hayvanlara kova kova su Bir saatten fazla süren güreş- ten sonra siyah gergedan yere | yıkıldı. Kırmızı renkli gergedan İ bu hayvanın üzerine çıktı. Te- İ pindi, tepindi.. Garip sesler çı kardı, Bu esnada Hintlileri görseydi- | niz. Bağrıyorlar, çağriyorlar, çığ- | lıklar o koparıyorlardı. Nibayet hizmetçiler geldi. Ellerinde bü- İ yük bir kutu vardı. Bu kutuyu | açtılar. büyük bir madalya çıkardılar. Gergedanın boynozuna taktıla; Alkışlar yeri güğü inletirken içinden biz öradan ayrıldık. Amma o | gündenberi rüyamda her akşam | gergedanları görüyorum. | — Ya o gergedanlar orandan kurtulup kaçsalardı... Bizi ayak- larının altına abp çiğneselerdi.. | Ya bizimle güreşe kalksalardı... gire bindiniz derseniz.. Ne olur | ne o'maz, Birşey olursa çabuca- | kocaman iki gergedan. iki adam | İ gergedanları boyamıya başladı- | .. . Müthiş! Resimde gördüğünüz facıa karşısında tüyleriniz ürperdi de- gil mi? Büyük nehirdeki timsah biraz | hava almak, dolaşıp eğlenmek için çayırların üstünde geziniyor. İşte bu esnada müthiş bir facıa oluyor. Birdenbire korkunç bir boğa yılanı timsaha sarılıyor. Iki vahşi hayvan arasında mücadele başlıyor. Nihayet bir avcı yeti- şiyor. Her ikisini de öldürüyor. Bu vak'a nerede oluyor bili- yor musunuz? Afrikada. Hattı üstüvada.. Hayır filmlerin çekil- diği sahnede.. Bu resimleri çe- ken de bir filim operatorudur. Timsah ile Buga yılanının mücadelesi Piposunu yakarak rahat rahat filimi çeviriyor. »Korkmuyor mu?- pe için korksun... Çünkü timsah ta, yılan da cansızdır. Çimen gibi gözüken İ yer bir dekordur. Yılan bezden yapılmışlır. Timsak ise büsbütün uydurmadır. - Mücadele de iki adam tarafından idare edilmek- tedir. Nasıl? bunu anlatan reji- sör : — Bunun nasıl yapıldığını diyor. Doğru sözler; Hiçbir şey bilmiyen, bir şey bilmediğini de anlıyamaz. » insanlar Neşeli çok çalışan EA SAG 0 NU TAP LANAN sınız. Fakat dikkatli Kibrit çöplerini mayınız.. olunuz. ağzınıza sok- İ Oyuna başlamadan evvel bir de kâğıt hazırlayınız. Orada şekilleri yaptıkça kâğıt östünde de bu şekillerin resimlerini ya- | İ parsınız. Bu şekilleri yaplıktan İ sonra resimlerini bize gönderir- seniz diğer arkadaşlarınızın da öğrenmesi için çocuk sayfasına bu resimleri basarız. insanlardır. * “Çalışacağım, çalışacağım,, di- yenlerin hepsi tevbellerdir. » Konuşurken başka, düşünür. | ken başka olma. Ya konuştu: gun gibi döşün. Ya düşündüğün | gibi konuş. :. Münakaşalarda iki tarafta hak- lıdır. Eğer bir taraf haklı o'sa idi, Esasen münakaşa olmazdı ki.. — Nedir bu senin elinden çektiğim. Bugün gene muallim Beyden mektup geldi.Senden şikâyet ediyor.. Yaptığın yara- mazlıkları anlatıyor.. — iftira..Vallahi iftira baba- Gığım .. Bu zamandaki İnsan- ların başlan başa iftiracı ol- duklarını söyliyen siz değil- misiniz babacığım .. söylersem sonra bize ne kalır... Sayıfa 9 Mektep hayalı: Karacasu — Karacasu ilkmektepteki fakir çocuklarile şehit yavrularını himaye için bir himaye heyeti teşkil edilmiştir. Heyet birçok talebelerin yemelerini ve içmeleri ile giyinmelerini temin etmiştir. Mustafa Ayyy yy yy gg yy Güzel yazı müsabakası Karilerimiz arasında (Güzel yazı — Kaligrafi) müsabakası açıyoruz. — Kim en güzel yazı yazıyor ? Bu müsabakanın iki hafta daha müddeti vardır. Müsabaka- ya iştirak için kupon ve saireye lüzum yoktur. Yalnız: ,. Güzel ve beyaz bir kâğıda siyah mürekkep ile iki satır içinde şu cümleyi yazınız. “Vakıt gazetesinin terlip ettiği güzel yazı müsabakasına ben de iştirak ediyorum.,, $ Gelen yazıları sirası ile gazetemize basacağız. Yani her kes kendi yazısını gazetede görecek. imzasını da atarsa tabii ismi ile birlikte yazısı da gazeteye basılacak, — Derhal yazınızı gönderiniz. | anaya yy yy yg Çocuk aklı : Misafir var .. Küçük Aliye ile kardeşi Meh- met ellerinde çantaları yorğun arğın mektepten geldiler. Kapıyı çalınca anneleri suratı bir karış asık kapıyı açtı, ve gitti, Mehmet kardeşi Aliyeye de- Güzel ve Gürbüz çocuk * ve gürbüz çocuk mü. sabakası bitti. Gelen resimleri ile basıyoruz di ki: — Evde misafir var. — Neden bildin?.. İ — Görmüyor musun annemin suratı ne kadar asık!.. | Güzel yer .. Mehmet ile Fatma bir gün kırlarda geziyorlardı. Yoruldular. Bir dere kenarında oturmak is- tediler... Mehmet, etrafı biraz daha gezdikten sonra kardeşine seslendi: — Fatma gel, çok güzel.. Fatma gelince ne görsün, mil- yonlarca sivri sinek.. Kardeşini de mahcup etmek istemedi: — Burası hakikaten çok gü- zel.. Mehmet.. Bak milyonlarca | sivrisinek bile bu güzel yerleri keşfetmişler de buraya gelip toplanmışlar.. sırası | Beyazıt Sevgi H. * * LOG AAA RAS Zamane çocuğu Annesi küçük Mehmede çok kızmıştı. Nihayet: — Mehmet.. Dedi. Alimallah | bu akşam babana bu yaptıkla- gel... Burası nm birer birer söyliyeceğim. O zaman sen görürsün.. Mehmet bu sözlere şöyle ce- vap verdi: — Zaten siz kadın değil mi- siniz. Ağzınızda bakla bile ıs- lanmaz.. Hemen dedi kodu ya- parsınız.. Yeni bilmecemiz im Her hafta 150 kariimize hediye veriyoruz Her pazartesi günü bilmecede kazanan talililerin isimlerini ookuyunüz. Bu haftaki bilmecemiz hecelerden bir cümle teşkilidir. nuz-su-mu-yor-ni-Vi-se-çin-i-ğı-dı-laş - yak- stista-şı-basyıl Doğru halledenlerden iki kişiye kol saati, 3 kişiye mürek- kepli kalem, 25 kişiye birer kulu pisküvi, 25 kişiye birer paket çikolata, 25 kişiye kitap, 70 kişiye de muhtelif hediyeler vere- ceğiz. $Bu bilmecede kazananların isimlerini dört hafta sonra ilân edeceğiz. $ Bilmecede kazananların hediyeleri her perşembe günü idarehanemizde verilmektedir. $ Bilmecenin hal varakalarına isimlerinizi, adreslerinizi oku- naklı yazınız. $ Bilmeceleri doğrudan doğruya (Bilmece memurluğuna) gönderiniz.